200 yıllık tarihi değirmen ilk günkü gibi hizmet veriyor

200 yıllık tarihi değirmen ilk günkü gibi hizmet veriyor

Yayın: 15.01.2018 20:51
Paylaş:
A+ A-

Karabük’ün Safranbolu ilçesinde Düzce kanyonu içinde bulunan 200 yıllık tarihi değirmen ilk günkü gibi hizmet veriyor.

Safranbolu ilçesine bağlı Yazıköy’de bulunan tarihi Rum su değirmeni ilk günkü gibi yeniden un öğütmenin yanı sıra elektrik de üretiyor.

Tarihi su değirmenini dedelerinin 1820 yılında Rumlardan satın aldığı aktaran Mustafa Irmak, “Aslen Rum değirmeni. Rumlardan satın alınmış bir değirmen. Bize 1820 yılında geçmiş ama önce ne kadar bunu bilmiyoruz. Günümüze kadar değirmen olarak faaliyet göstermesine rağmen 1980’li yılında elektrikli değirmenlerin çoğalmasıyla birlikte su değirmenleri rağbet görmez oldu. Şimdi artık tekrar geriye dönüş gibi rağbet görmeye başladı. 2010 yılında 1.5 yıl süren tadilat ile hem restoran kısmı hem de değirmeni restore ederek yeniden hizmet vermeye başladık. Hemen yanımızdan geçen bir dere var. 500 metre yukarıda oluşan bentle dereden gelen suyla çalışan tarihi değirmende un ve salep öğütmenin yanında elektrik de üretiyoruz. Ayrıca köylünün mahsullerini de üretiyoruz. Bu değirmenin bir özelliği ark taşına alttan sürekli su çarpıyor ve ürünü soğuk olarak üretiyor. Taşlar döküm değil 200 yıllık orijinal taşlar. Buğdayı yakmadan geri verir. Buğday, mısır, arpa ve yulafın yanı sıra Tosya’dan pirinç bile getirip çekiliyormuş dedelerimizin zamanında” dedi.

Restoranda gelen müşterilerinin değirmende üretilen una ayrı bir ilgi gösterdiğini de belirten Irmak, daha sonra telefonla arayarak siparişlerin verildiğini de kaydetti.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Paladyum Tarım topraksız tarımla 200 tondan fazla üretim yapıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 24.04.2024 04:12
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Topraksız tarım alanında faaliyet gösteren Paladyum Tarım, 200 tonun üzerindeki üretimin yanı sıra İngiltere'ye taze çilek ihracatı yapıyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, tarımın geleceği, gelişen bilim ve teknoloji sayesinde, topraksız tarım teknolojileri ile şekilleniyor. Dünya tarım endüstrisinde yüksek paylara sahip ülkelerin tarım teknolojileri ve politikaları incelendiğinde, topraksız tarımın önemi daha da iyi anlaşılıyor.

Tarım endüstrisindeki dönüşüm ve sürdürülebilirlik için gerekli olan optimum üretim yöntemlerinin önemi giderek artarken, topraksız tarımın su ve enerji tasarrufu, daha etkin kaynak kullanımı ve iklim değişikliğine uyum yeteneği gibi avantajları bulunuyor.

Paladyum Holding çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Paladyum Tarım, hidroponik sistemler ve izleme teknolojileri gibi yenilikçi yöntemleri kullanarak su kullanımını azaltırken, bitkilerin ihtiyaç duyduğu besin maddelerini tam olarak sağlamayı başarıyor.

Muğla'nın Bodrum ilçesinde 27 bin 500 metrekarelik bir alanda, 21 bin 168 metrekarelik devasa sera kompleksinde çilek üretimine devam eden Paladyum Tarım, 200 tonun üzerindeki üretimiyle topraksız tarım teknolojilerinin Türkiye'deki en önemli bayrak taşıyıcılarından biri olarak dikkati çekiyor.

– “Bu büyüme, tarım endüstrisindeki dönüşümün yansımasıdır”

Açıklamada görüşlerine yer verilen Paladyum Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Asmin Ayşe Pala, nüfus artışı ve küresel iklim değişikliği gibi zorluklara karşı üretilen en önemli çözümlerden birinin, topraksız tarım olduğunu belirterek, “Küresel örtü altı tarım teknolojisi sektörünün, önümüzdeki yıllarda 32 milyar doları aşması bekleniyor. Bu büyüme, tarım endüstrisindeki dönüşümün ve sürdürülebilirlik çabalarının bir yansımasıdır.” değerlendirmesinde bulundu.

Son yıllarda topraksız tarıma verilen önemle Türkiye'de çilek üretiminin arttığını ve bunun sonucunda dünya çilek üretiminde Türkiye'nin üst sıralara tırmandığını kaydeden Pala, “Yaş meyve ihracatında zorluklar da yaşanıyor. Bunların üstesinden gelmek için Paladyum Tarım, kalite standartlarını yükseltmeye devam ediyor ve İngiltere gibi önemli pazarlarda ilişkilerini güçlendiriyor.” ifadelerini kullandı.

Paladyum Tarım'ın yaban mersini üretimi ve yerel çiftçilerle işbirliklerini güçlendirmek gibi gelecek planları bulunduğunu, üretim hacmini yükselterek küresel pazarda daha etkin bir konuma gelmeyi hedeflediğini aktaran Pala, “Hedefimiz, sürdürülebilirlik ilkelerini benimseyerek güvenli ve kaliteli gıdaya erişimi artırmak ve topraksız tarımın potansiyelini en üst düzeye çıkarmak.” görüşlerini bildirdi.