Bölgenin Sesi Gazetesi

Yayın: 16.08.2018 22:31 |Güncelleme: 18.08.2018 00:15
Paylaş:
A+ A-

Türk Sağlık-Sen Şube başkanı Sadık Doğdu yaptığı yazılı açıklamada,”Türk Sağlık-Sen olarak ülkemizi çepeçevre saran şer odaklarının saldırılarının mümkün olan en az zararla atlatılması için elinden gelen tüm mücadeleyi verecektir”dedi.

Başkan Doğdu yaptığı değerlendirmede,”Ülkemizde son günlerde döviz kurlarında, ekonominin temel parametreleriyle örtüşmeyecek biçimde, manipülatif olduğu açıkça anlaşılan bir hareketlilik yaşanmaktadır. Görünen odur ki, Emperyalist, Siyonist, Evanjelist zihniyet ülkemize karşı yürüttüğü savaşta siyasi, askeri ve politik saldırılarına ekonomi silahını da eklemiştir. Bölge ülkelerinde kanlı çatışmaları körükleyerek kan ve vahşete başvurarak çıkarlarına uygun yeni bir dünya düzeni kurmak üzere yola çıkan şer odakları, Türkiye’yi terör örgütleri yoluyla hizaya getirmeyi denediler, başaramadılar; darbe yoluyla saldırdılar, boylarının ölçüsünü aldılar; sınırlarımız ötesinde, Türk düşmanlarıyla iş birliği yapıp bize parmak salladılar, ağızlarının payını aldılar. Şimdi ise gerek yurtiçi gerekse yurtdışı döviz işlemleriyle ülkemizi ekonomik olarak tehdit edip, bizleri hizaya getirmeye, bedel ödetmeye, susup içe kapanmaya ve olacaklara rıza göstermeye zorlamaktalar. Bu saldırılar karşısında Türk milletinin birlik ve beraberliğini göstermesi, ekonomik olarak da diz çökmeyeceğini dost düşman herkese ispat etmesi bir zorunluluktur. Bu hayasız küresel saldırıyı bertaraf etmemiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin her anlamdaki bağımsızlığının da bir kere daha perçinlenmesi anlamına gelecektir. Bu topraklardaki varlığımız, birlikte hareket etme ve direnme gücümüzle doğru orantılı olarak şekillenecektir. Madem ki, ülkemize karşı ciddi bir saldırı vardır, yardımı dışarıdan beklemek çok da akılcı görünmemektedir. Buna göre iç dinamiklerimizi harekete geçirmek ve bu sorunu içimizde çözmek yolunda fikirler üretmek durumundayız. Tıpkı ülkemize karşı girişilen askeri ve siyasi saldırılarda olduğu gibi bu ekonomik işgal girişimi karşısında da milli birlik içinde hareket etme zorunluluğumuz bulunmaktadır. Türkiye Kamu-Sen olarak döviz kuru üzerinden ülkemize yapılmak istenilen bu ekonomik operasyonun, milli ekonomik bir modelle boşa çıkarılacağına inanmaktayız. Bu noktada mücadelemizin baş unsurunu yurtiçinde Türk Lirası kullanmak, yerli malı tüketmek, yerli üretimi desteklemek ve kendi kendine yeten bir ülke olmak şeklinde tanımlayabiliriz. Buna göre en kısa zamanda bütün danışma mekanizmaları toplanarak milli bir ekonomik mutabakatın sağlanması ve burada alınacak kararlara göre hareket edilmesi gerektiğine inanmaktayız. Ülkemizin, yaşanan bu saldırılardan en az zararla çıkması için herkese görevler düştüğünü görmekteyiz. Sürdürülebilir bir büyüme sağlanması, bugün ve gelecekte bir daha ekonomik sorunlarla karşılaşılmaması için önerilerimiz, toplumumuzun her kesimini içermektedir. Saldırıyı def etmenin reçetesi ise hazırlanacak milli program çerçevesinde, bilinçte ve eylemde topyekûn milli olmaktır. Daha önce de müteakip defalar dile getirdiğimiz milli ekonomik anlayış çerçevesinde geliştirdiğimiz ve ortak toplumsal mutabakatla hayata geçirilmesini öngördüğümüz önlemlerimiz ise kısaca şu şekildedir: 1-Özünde milli ekonomik değerlerine sahip çıkan, vatandaşlarının refahını ekonomi politikalarının odağına oturtan, devletin ekonomik alanda daha etkin olduğu bir anlayışın benimsenmesi ve milli bir ekonomik program hazırlanması hepimizin arzusudur. Bu nedenle vakit geçirmeden, geniş kapsamlı, toplumun tüm kesimlerini içine alan bir platform olan Ekonomik ve Sosyal Konsey toplanmalı, gerçekçi kararlarla içinde bulunduğumuz durumdan çıkışın yolları aranmalıdır. 2-Öncelikli olarak, ekonomik ve sosyal politikalar yeniden gözden geçirilmeli, yapılan hatalar bir daha tekrarlanmamak üzere terk edilmelidir. Bu çerçevede ilk olarak kamuda, özel sektörde ve gündelik hayatta tasarrufa azami düzeyde dikkat edilmesi sağlanmalıdır. 3-Milli ekonominin temeli, milli para biriminin kullanıldığı, yerli üretimin tercih ve teşvik edildiği, her yönüyle kendi kendine yetebilen bir ülke için dışa bağımlı politikaların terk edildiği bir yapıyı öngörmektedir. 4-Buna göre yerli üretimi ve tüketimi desteklemek adına, tamamı ülkemizde üretilen ürünler başta olmak üzere, bütün yerli ürünler üzerindeki ÖTV oranlarının %50’den başlamak üzere yerlilik oranına bağlı olarak kademeli şekilde düşürülmesini teklif ediyoruz. Bu yolla Türkiye’de üretilen malların ithal ürünler karşısında fiyat avantajı yakalayacağına, bir taraftan yerli malı tüketme teşvik edilirken artan talebin artan yerli üretimle karşılanacağına inanıyoruz. 5-Ülke çapında başlatılacak kampanya ile ülkemizde üretilen malların tüketilmesi için bilinçli bir toplum oluşturulmalıdır. 6-Ülke içinde TL’nin kullanılması için kampanya başlatılmalıdır. 7-AR-GE faaliyetleri desteklenmeli, yazılım başta olmak üzere, yeni buluşların artırılması için marka ve patent konusuna özellikle ağırlık verilmelidir. Türkiye Kamu-Sen, ülkemizi çepeçevre saran şer odaklarının saldırılarının mümkün olan en az zararla atlatılması için elinden gelen tüm mücadeleyi verecektir” şeklinde ifadelere yer verdi.

Yorumlar

  1. sendika

    Sayin başkanım saglikcilarin gundemine donersenuz seviniriz.döner sermaye alamıyorum. 4 aydır Safranbolu devlenme döner sermaye alamiyoruz. Çık da yoğun çalışıyoruz. Acil de nefes almafan kosturuyoruz. Paraya gelince hastane idarecileri alıyor. Biz niye almıyoruz. Birde o doları gezip çay demeyin diyorlar bize. Kentinde içi n diyorlar. Kendileri devletin hizmetlerine demletiyorlsr. Kendilerine Vip çay ocağı. Elektrikli çay makinası. Her şey beleş. Sayın Başkan çay sorununuzu bari çöz. Baskı ve tehditten ten bitki bu hastanede

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Enerjisa dağıtım şirketleri hizmet verdiği 14 ilde seçim tedbirlerini tamamladı

Anadolu Ajansı
Yayın: 29.03.2024 04:48
Paylaş:
A+ A-

ANKARA (AA) – Enerjisa Dağıtım Şirketleri, Türkiye'de 3 elektrik dağıtım bölgesinde hizmet verdiği 14 ilde kesintisiz ve kaliteli elektrik için yürüttüğü çalışmaları, 31 Mart Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerine yönelik aldığı tedbirlerle sürdürdü.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Enerjisa Dağıtım Şirketleri, Başkent EDAŞ ile Ankara, Bartın, Çankırı, Karabük, Kastamonu, Kırıkkale ve Zonguldak'ta, Ayedaş ile İstanbul Anadolu Yakasında, Toroslar EDAŞ ile Adana, Gaziantep, Hatay, Kilis, Osmaniye ve Mersin'deki kritik noktalar için seçimden haftalar önce başlattığı bakım çalışmalarını tamamladı.

Seçim sürecinde enerji arz güvenliği kritik hale gelen noktaları Yüksek Seçim Kurulu (YSK) koordinasyonunda belirleyen şirket, bu noktaları besleyen dağıtım merkezi, Kesici Ölçü Kabini (KÖK), trafo, pano ve aydınlatma tesisleri gibi elektrik dağıtım şebekesi unsurlarındaki kontrol ve bakımlarını tamamladı.

İl ve ilçe seçim kurulları, oy toplama merkezleri, parti genel merkezleri başta olmak üzere 502 kritik noktada özel tedbir alan Enerjisa Dağıtım Şirketleri, seçim günü sabahın erken saatlerinden, oy sayımının tamamlanacağı saate kadar YSK, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Valilikler, Kaymakamlıklar ve kolluk kuvvetleri ile koordineli bir şekilde seçim sürecinin sorunsuz tamamlanması için faaliyetlerini sürdürecek.

Enerjisa Dağıtım Şirketleri, 31 Mart'ta ülke genelinde gerçekleştirilecek mahalli idareler seçim süreci boyunca, normal şartlarda daha iyi elektrik hizmeti sunmak için gerekli olan planlı kesintileri de iptal etti. Şirket, seçimlerin güvenilir ve şeffaf bir şekilde gerçekleşmesi için seçim günü 5559 personel, 1956 ekip ve 1811 aracın seçim günü sahada olacak. Olası her senaryoya karşı göreve hazır olacağı nöbet yerlerini belirleyen Enerjisa Dağıtım Şirketleri, tüm yönetim kademesi ile seçim günü boyunca kesintisiz enerji için nöbette olacak.

Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ, bölgelerinde seçim süreci boyunca kesintisiz elektrik hizmeti sunmak için çeşitli kapasitelerdeki 500'den fazla jeneratörü sorumluluk bölgesinde göreve hazır bulunduracak. Elektrik dağıtım şebekesinin yaşanmaması adına dünyada ilk kez Enerjisa Dağıtım Şirketleri tarafından geliştirilerek hizmete sokulan Mobil SCADA Kontrol Merkezi, operatörleriyle hazır tutulacak.

6 Şubat 2023 tarihli depremlerden etkilenen 11 ilin 5'inin elektrik dağıtımını üstlenen Toroslar EDAŞ'ın bölgesinde ise özellikle depremden yoğun olarak etkilenen Hatay ile Gaziantep'in Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde de tedbirler üst seviyeye çıkarıldı. Felaketin gerçekleştiği günden bu yana bölgedeki elektrik dağıtım şebekesini 1,9 milyar liralık yatırımla deprem öncesi değerlere tekrar ulaştıran Enerjisa Dağıtım Şirketleri, bölgede seçim sürecinde hizmet verecek konteynerlerde enerji arz sürekliliği için gerekli kontrolleri gerçekleştirdi.

Türkiye'de İş Sağlığı ve Güvenliği için yine Enerjisa Dağıtım Şirketleri tarafından bir ilk olarak devreye alınan Görüntülü Teyit Sistemi, seçim sürecinde kritik noktaların güvenliği için de kullanılacak. Çok tehlikeli olarak sınıflandırılan elektrik dağıtım faaliyetlerinde, sahadaki çalışanın iş aşamalarını canlı görüntülerle merkeze aktarıp merkezin teyidiyle ilerlemesini sağlayan bu sistemdeki görüntülü aktarım cihazları, kritik noktalarda bu noktaların güvenliğini gözlemleyecek. Olası arızalar teyakkuzdaki saha çalışanları tarafından yine merkeze iletilen canlı bağlantılarla takip edilebilecek ve ivedilikle giderilecek.

Ayrıca seçim süreci boyunca vatandaşlardan gelen kesinti ihbarları başta olmak üzere her türlü bilgilendirme ve talepler 186 numaralı Çağrı Merkezleri aracılığı ile takip edilirken, Enerjisa Dağıtım Şirketleri web siteleri ve sosyal medya hesapları üzerinden gerekli tüm bilgilendirmeler anlık olarak yapılacak.