Bölgenin Sesi Gazetesi

Yayın: 12.02.2020 20:28
Paylaş:
A+ A-

Avrupa Yerel Yönetimler Meclisi, İzleme Komitesi Toplantısında konuşan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, demokrasi ve insan hakları noktasında Avrupa’nın Türkiye’ye karşı çifte standardının kabul edilemez olduğunu ifade ederek “Kimse bize demokrasi dersi vermeye kalkmasın” dedi.

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Türkiye’yi 11 yıldır temsil ettiği Avrupa Yerel Yönetimler Meclisi İzleme Komitesi Toplantısına katıldı. Fransa’nın Metz şehrinde düzenlenen toplantıda konuşan Başkan Vergili Hollandalı ve İsveçli raportörler tarafından hazırlanan rapora sert çıktı. Vergili, “PKK Avrupa Birliği tarafından terör örgütü ilan edilen bir örgüt değil mi, Öcalan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından mahkûm edilen bir terörist değil mi?” şeklinde sert ifadelerde bulundu.
Başkan Vergili; kongrenin bünyesinde bulunan üç komite ( İzleme- Yönetişim ve Güncel Konular Komitesi) tarafından hazırlanan raporlar aracılığıyla üye ülkelere tavsiyelerde bulunduğunu, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ve Parlamenter Meclisi’nin de kongreye yerel ve bölgesel politikalar konusunda danıştığını belirtti.

İsveçli ve Hollandalı raportörler tarafından Türkiye’nin yerel yönetimlerdeki ilerleyişi ile ilgili hazırlanan rapor üzerine söz alan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, iki dönemdir Türkiye raporunu hazırlayan raportörlerin PKK yandaşlarına kucak açmasıyla tanınan İsveç ve Hollandalı olmasının manidar olduğuna dikkat çekti. Raporun çelişkilerle dolu olduğunu kaydeden Vergili, “Çünkü raporun bir maddesinde yerel yönetimlerin bütçe olarak merkezi hükümete mahkûm olduğunu iddia ediyor, ardından da bir başka madde de yerel yönetimlerin bütçelerinin yüzde 48’ini kendisinin sağladığını belirtiyorsunuz, bu ne yaman bir çelişkidir” dedi.

“Kraliyet ailesi tarafından atanan raportörler bize demokrasi dersi vermeye kalkıyor”
Demokrasi ve insan hakları noktasında Avrupa’nın Türkiye’ye karşı çifte standardının kabul edilemez olduğunu ifade ederek konuşmasını sürdüren Başkan Vergili; “Seçimle değil, kraliyet ailesi tarafından atanan raportörler bize demokrasi dersi vermeye kalkıyor. Türkiye’ye geliyorsunuz, cezaevindekilerle görüşüyorsunuz, görevden alınan belediye başkanlarıyla görüşüyorsunuz, peki onlara hiç şu soruları sordunuz mu; Abdullah Öcalan terörist mi, PKK terör örgütü mü? Eminim sordunuz, lakin işinize gelmediği için cevabı rapora yazamadınız, yazabilseniz zaten problem kalmayacak. Şimdi ben size soruyorum; PKK Avrupa Birliği tarafından terör örgütü ilan edilen bir örgüt değil mi, Öcalan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından mahkûm edilen bir terörist değil mi? “ diye konuştu.

Türkiye’ye haksız ithamlarda bulunulan raporun Mart ayında meclisteki görüşmelerinin sert geçeceğini de dile getiren Vergili, “Kimse bize demokrasi dersi vermeye kalkmasın, önce aynaya baksınlar, sonuna kadar mücadelemiz devam edecek” ifadelerini kullandı.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Keskinkılıç: “Karabük’te Değişim Rüzgârları Esecek”

Yayın: 29.03.2024 15:23
Paylaş:
A+ A-

AK Parti Karabük Milletvekili Ali Keskinkılıç, Birlik Medya ekranlarına konuk oldu. Yerel seçimlere çok az kaldığını belirten Keskinkılıç, konuşmasında: “31 Mart akşamında Karabük’te değişim rüzgârları esecek. Karabük’te değişimin olması gerektiği konusunda halkın bir kanaati var.” dedi.

Ak Parti Karabük Belediye Başkan adayı Özkan Çetinkaya’nın performansını beğendiğini vurgulayan Keskinkılıç, Çetinkaya’nın projeleri ile diğer adaylardan ayrıştığını söyledi. Çetinkaya’nın adaylık süreci boyunca projelerini, bakanlıklar ile birlikte yürüttüğünü ve projelerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini istişare ettiklerini belirtti.

“Karabük bu kadar olur, ötesi olmaz

Keskinkılıç, “Karabük’te bir tarafta Karabük’ün gelişeceğine dair, bir tarafta ise Karabük bu kadar olur, ötesi olmaz diyen bir bakış açısı var. Bizden başka Karabük’ün değişeceğini düşünen olmadı. Çetinkaya’nın projelerini onaylamayan, yapılmaz diyen kişiler oldu. “Genç bir adam nasıl yapacak? “dediler. Daha sonra da yapılmaz diyen insanlar; “Demek ki yapılıyormuş.” dedi. Hatta “Ben daha kısa vakitte yaparım.”dediler. Özkan Çetinkaya enerji getirdi Karabük’e. Evet genç bir aday ve buna rağmen hiçbir seçimde olmayan bir şeyi başardı. Bakanlar geldi, Cumhurbaşkanımız geldi. Kendisini ve projelerini destekledi. Hiçbir seçimde bu kadar bakan gelip bir adayın arkasında durmamıştı. Biz yeni bir dönem başlattık ve kamuoyu da bunu görüyor. Hoşgörü başlattık. Üzmeden, dökmeden bir kampanyayı götürdüğümüzün kanaatindeyim.” ifadelerini kullandı.

“Safranbolu’da olumsuz belediye imajı ile karşı karşıyayız”

AK Parti’nin yerel seçimlerde birlik içinde çalıştığını vurgulayan Keskinkılıç, “Ak Parti, bu seçimlere girerken mutabakatlar oluşturdu. Ak Parti’ye hiç oy vermemiş kesimlerle bir yol arkadaşlığı aradı. Herkes bu birlikteliğe destek veriyor şu anda. Safranbolu’da son 5 yılda Safranbolu’da belediye başkanımızın göstermiş olduğu performans hayal kırıklığı ile sonuçlandı. Kendisi ortaya koyduğu taahhütleri gerçekleştiremeden dönem bitirdi. Biz şu anda, sosyal medya belediyeciliği ile mücadele ediyoruz. Tabakhane projesi dedi, yok. Halı saha, havuz dedi, yok. Projeler yapılmamış, olanlar da gitmiş. Bir algı oluşturmuş. ‘Sosyal belediyecilik yapıyorum.’ İki fotoğraf çekiyor, paylaşıyor. Fakat Safranbolu’nun ana problemleri çözülemiyor. Bir de sosyal medya belediyeciliğinden sonra ‘Tabela belediyeciliği’ başladı. Her yere tabela asmaya başlamış. Havuzun oraya bir tabela, ‘Yakında havuz yapılıyor.’ yazıyor. ‘Yakında Safranbolu’da.’ gibi tabelalar asılıyor. Film gibi. Safranbolu, Türkiye’nin en önemli markalarından bir tanesidir. Safranbolu dünya mirası ve bu şehirdeki belediye başkanı herkesi ilgilendirir. Olumsuz belediye imajı ile karşı karşıyayız. Mezarla, kitap fuarında kavgayla, kardeşiyle gündeme geliyoruz. Reklamın iyisi kötüsü olmaz derler ama turizmde reklamın kötüsü olmaz. Safranbolu’da aklıselim olan herkes şu anda bir birliktelik oluşturmuş durumda. Bu dönemde Safranbolu yeni bir vizyona yelken açacak.” ifadelerini kullandı. (Esra Oğuzkağan Özkan)