Baba Mesleğinin Yok Olmaması İçin Mezar Ustası Oldu

Baba Mesleğinin Yok Olmaması İçin Mezar Ustası Oldu

Yayın: 06.10.2019 23:30
Paylaş:
A+ A-

Karabük’te yaşayan bir çocuk annesi İnci Sarı, 3 yıl önce kaybettiği babasının mesleği olan mezar taşı ve kalıbı yapımını “Baba mesleği yok olmasın” diyerek kendisi yapmaya başladı. Eşiyle birlikte çalışan Sarı, güç ve efor isteyen işte mezar dökümü, mezar başlığı, mezar içi taş, beton bahçe direği gibi meşakkatli işleri yapıyor.

İşletme mezunu olan 41 yaşındaki İnci Sarı, 3 yıl önce hayatını kaybeden babasının mesleğini devam ettirmek için mezar dökümünün başına geçti. Kardeşinin de 10 yıl önce ölmesi nedeniyle evin tek çocuğu olan İnci Sarı, babasının 20 yıl yaptığı mesleğini tek başına omuzladı. Babasının ölümünün ardından bir yıl işi kendisi yapan Sarı, birçok kadına da örnek oluyor. Kadınların da erkekler gibi her işi yapabileceğini gösteren İnci Sarı, harç karmayı da evde yaptığı hamur işine benzetiyor.

Sarı, “Rahmetli babam 1997 yılında bu dükkanı açtı. Rahmetli olduğu 3 yıl öncesine kadar kendi bu işi getirdi. Erkek kardeşimde daha önce öldüğünden babam ölünce tek çocuk ben olunca bu işin başına geçtim. Eşimle birlikte elimden geldiğince baba mesleğini devam ettirmeye çalışacağız. İş başa düşünce insan öğreniyor” dedi.

“Zor ve efor isteyen bir meslek”

Yaptığı mesleğinin zor ve efor isteyen bir meslek olduğunu, ancak buna rağmen severek yaptığını anlatan Sarı, “Bir kadın için zor ama hiç imkansız değil. Aynı evde hamur karmaya benziyor. Zamanla insan bunları da öğreniyor. Harcın kıvamına da, taşımaya da kolayına da alışıyorsunuz. Şuanda artık işi de kavradık. Bu meslek meşakkatli, yorucu, güç, kuvvet isteyen bir iş. Zorluyor ama imkansız değil. Hem ev hem iş zor olmuyor. Eşim ve annem gerekli desteği veriyor. Eve gidince ev işlerinde eşimde bana yardımcı oluyor. Burada nasıl müşterek çalışıyorsak evde de müşterek çalışıyoruz. Onun için benim hiç zorluğum olmuyor.” diye konuştu.

“Hedefi şirket kurup istihdam sağlamak”

Kendisinin İşletme Lisans mezunu olduğunu da kaydeden İnci Sarı, “Hayalimde yöneticilik vardı. Şimdi kendi iş yerimi yönetiyorum bir yandan bakarsanız öyle. Çalışıyorum ve çalışmadan olmuyor. Aslında zevkli bir meslek ben seviyorum. Harcı kararken, kalıbı dökerken, uğraşırken severek yapıyorum. Bütün kadınlara tavsiye ediyorum. Bir tek ev, el işi değil. Buraya gelenler ilk başta şaşırıyorlar. Zor olup olmadığını soruyorlar. Şaşkınlık yaşıyorlar. Artık gelenler bana alıştı. Şimdi hedefim bir kadın olarak bu işi devam ettirmek ve adımızı duyurarak büyük firmalarla çalışıp 5 yıl sonra şirket olup istihdam sağlamak istiyorum” diye kaydetti.

“Eşim olmuş, patronum olmuş hiç önemli değil”

Eşi Özcan Sarı da eşinin yanında çalışmaktan mutlu olduğunu ifade ederek, “Kayınpederim hayatını kaybettikten sonra eşim dükkanın başına geçti. Ben o zamanlarda restoranda çalışıyordum. Sözleşmem gereği bir yıl sonra orayı bırakarak eşimin yanına geldim. Onun yanında ve ustalardan bu işi öğrenmeye başladım. Yapılmayacak bir iş yok. Sevgiyle yaklaştıktan sonra olmayacak hiçbir şey yok. İnandığımız tek şey, sevgi saygı Allah’a inanç, güven ondan sonra kazanamayacağımız, yapamayacağımız hiçbir şey olmadığını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Eşine evde yardımcı olduğunu aktaran Sarı, “Bizim için literatürdeki adı hanım ağa. Gocunacak bir şey yok. Sonuçta ekmeğimizin peşindeyiz. Eşim olmuş, patronum olmuş önemli değil. Elin yanında çalışıyorduk bir şey yoktu şimdi eşimin yanında çalışıyorum aile ortamı olduk. Maaşı bile tam veriyor. Eve gittiğimizde orada da destek oluyorum, çay koymanın dışında. Ev temizliği yapıyorum, yemek yapıyorum, duvarı, camı siliyorum. Elimizden geliyor yapıyoruz” dedi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Emekli ziraat mühendisi kurduğu serada fidan aşılaması yapıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

TOKAT (AA) – Tokat'ın Niksar ilçesinde emekli ziraat mühendisi Kayhan Argun, Türk fındığı fidanlarına aşılama yaparak satıyor.

Kayhan Argun, emekli olduktan sonra kurduğu serada fındık aşılaması yaparak isteyenlere gönderiyor.

Argun, AA muhabirine, geçen yıl Tarım ve Orman Müdürlüğünden emekli olduğunu söyledi.

Fide ve fidan yetiştiriciliği için sera kurduğunu belirten Argun, “Ceviz ve fındık fidanları üretiyorum. Yabani cevizlere Amerikan chandler ve Fransız çeşidini aşılıyoruz. Bir de Türk fındığını, ağaç usulü olan fındığı aşılıyoruz. Geçen yıl yaptık, aşı gayet başarılı. Türkiye'de bunu yapan üç kişiden birisiyiz. İzmir Ödemiş'te, Düzce'de ve Tokat Niksar'da biz varız.” dedi.

Aşılama yapıldıktan sonra verimin güzel olduğunu dile getiren Argun, şunları kaydetti:

“Bahçeleme dediğimiz ışkın alma yok bunda. Bu fındık, direkt ağaç oluyor, üstten dallanıyor. Kök yapısı diğerinden çok farklı. Artık ocak usulü fındıkçılıktan ağaç usulü fındıkçılığa geçiliyor. Makineli tarıma, silkelemeye, budamaya, toplamaya uygun. Talep çok fazla. Aşılama mevsimi Şubat 20'den Nisan 20'sine kadar süren bir zaman. Biz kalem aşısı yapıyoruz. Mevsimlik aşılamamız 5 bin adet.”