CEHALETLE SAVAŞMAK

CEHALETLE SAVAŞMAK

Yayın: 02.11.2020 08:10
Paylaş:
A+ A-

“En büyük savaş…
Cahilliğe karşı yapılan savaştır.
Cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır.”
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ten alıntılandığım bu sözler günümüzde de önemini korumaktadır.
Gerçekten…
Acınacak durumdayız…
Neden?…
Çünkü okumuyoruz…!
Çok konuşuyoruz.
Konuştuğumuz kadar okumuyoruz.
O nedenle konuştuklarımız tat vermiyor.
Hatta bilgi kirliliğine bile neden oluyor.

****
Japonya’da bir kişi yılda 25 kitap okuyor.
İsveç’te 7 kitap
Fransa’da bu sayı 6’ya düşüyor.
Bizdeki duruma bakalım.
Yılda 6 kişiye bir kitap düşüyor.
Yani….
Türkiye’de gerçek anlamda bir okuma sorunu var …
Siz bakmayın kitap okuma yarışmalarına.
Hepsi aldatmaca…
Yarışma ile okuma olur mu Allah aşkına…
Ya da ceza ile kitap okuma…
Okuma duygusu içten gelecek…

****
Anlaşılacağı üzere genlerimizde okumaya karşı göre ayarlanmış çok özel bir alan var.…
Neden?
Çünkü okumayı işkence olarak görüyoruz…
Okumak bize göre külfetli bir eylem ne yazık ki…!
Okuduğunuz en son kitabı sorsak kafanızı kaşıyacağınıza eminiz…
Ha sahiden unutuyordum…
Bir de kitaba para mı verilir diyen içimizde aç gözlü, çok bilmiş kurnazlar var …!
Onlara göre hayat; varsa yoksa para…!
Amel defterlerini para ile açıp para ile kapatıyorlar.
Sonra da karşımızı geçip nasihat veriyorlar.
Sloganları da çok kabadayıca…
“Paran kadar konuş”
Cürete bakar mısınız?

*****
Bir de …
Durmadan okumayı sorgulayan…
Aşağılayan…
Bir grup var…
“Okudun da ne oldun” diyor.
Bir başkası da okumayı yok sayarcasına “kaç paralık adamsın” diyor…

Ben bu nitelemeler karşısında küçük dilimi yutmuş durumdayım.
Söyleyecek söz bulmakta zorlanıyorum…

****
İlk ayet;oku diyor…
Kur’an;okumak demek…
İslam dini, okumaya çok önem veriyor…
İyi ama biz niye okumuyoruz?…
Dinimiz emrettiği halde…

****
Bir toplum da okuyanlar,okuduğu için horlanıyorsa…
Ya da okuma , sadece para kazanma açısından değerlendiriliyorsa…
O toplumun hali ne olur?
Söz dinlemez olur…
Koronovirüs ile mücadelede neden başarılı olamıyoruz.
Sağlık Bakanının uyarılarını hiçe sayıyoruz.
Cehalet yüzünden değil mi?
Depremleri bilimsel olmayan uyduruk nedenlerle açıklamaya çalışıyoruz.
Çok bildiğimizden mi?
Yoksa cahil olduğumuzdan mı?

Not:İzmir Depremi nedeniyle üzüntülerimi belirtir.hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet,yakınlarına başsağlığı dilerim…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

AK Parti Safranbolu Belediye Başkan Adayı Ali Büyüközdemir: “Safranbolu’ya Hizmet Aşkıyla Geliyoruz”

Yayın: 29.03.2024 13:42
Paylaş:
A+ A-

Adalet ve Kalkınma Partisi, Safranbolu Belediye Başkan adayı Ali Büyüközdemir, Birlik Medya’nın dün canlı yayın konuğu olarak “Seçim Özel” programına katıldı. Büyüközdemir konuşmasında hizmet vaktinin geldiğini dile getirdi. Konuşmasına şöyle devam etti: “Gönlümüzün muradı olan sevdamız Safranbolu’ya hizmet etmeyi ve bu hizmetlerin bize de Safranboluluların gönüllerini kazanabilmeyi nasip etsin. Her gün başka bir heyecan yaşıyorum. Safranbolu’ya hizmet aşkıyla geliyoruz. Bu hizmet aşkı, bu hizmeti yapabilmek için sabırsızlanıyoruz. Bunun da bir göstergesi olan Safranbolu mitinginde, AK Partililerin dışında hiçbir parti ayırt etmeksizin gelenler vardı. Öncesinde yürüyüşümüz vardı. Güzel bir katılım oldu. Hafta içi ve mesai saatlerinde ve o esnada başlayan yağmura rağmen çok kalabalıktı. Safranbolu’da bu birlik ve beraberlik inşallah seçim sonrası da devam eder. Bu beraberlik duygusuyla oraya gelen herkese bir söz verdim. Ben sizin ailenizden olmak istiyorum, kardeşiniz, evladınız, yeğeniniz olmak istiyorum diye seslendim. Beni ailenize kabul eder misiniz diye sordum. Allah, bu birlik ve beraberliği hiç bozmasın.”

Safranbolu’ya Hizmet Aşkı

“Safranbolu’ya hizmet etmiş, eser bırakmış büyüklerimizin yanımızda olması beni onurlandırıyor. Seçim atmosferinde kimseyi ayrıştırma yapmadan, birlik ve beraberlik içerisinde olmasının faydasını seçimi kazandıktan sonra göreceğiz. Projelerimiz içerisinde yer alan, katlı otopark, yaya geçitleri ve kavşak düzenlemeleri, tek yönlü yollar, bekleyen Barış mahallesi imar projesi, alt yapılar, yeni yapılaşma alanları, Emek mahallesi girişi revize edilebilir, uzmanların incelemelerine göre biçimlenmesi ve istişarelerle hayata geçireceğiz. Barış köprüsü, Göztepe mevkiinden mezarlık yoluna uzanacak köprüyol projesi, Kastamonu ve Bartın yollarına oradan alternatif bir yol projesidir. Bakanımızın bir müjdesi olarak projemizde bu çalışmayı da sunduk. Yeraltı otopark projesi gibi tarihi çarşıyı rahatlatmak amacını taşıyoruz. Belediye eliyle lunapark yapılabileceğini bizim projelerimiz arasında olduğunu bilen diğer adaylarda projelerinde yer verdiğini gördük. Yeni belediye binasını da halkımıza kazandıracağız. Belediye Başkanlığı makam kapısı olmayacak. Makamdan Safranbolu’yu yönetmeye gelmedim. Sahada olacağım. Randevunuz var mıydı? diye sormayacağız orda çaylarını içecekler. Belki de insanların makama gelmelerine gerek kalmayacak zaten ben sahada olacağım için çoğu zaman ayaklarına kadar gelmiş olacağım. Beni her zaman görebilecekler. Sadece seçim sürecinde değil, beni her zaman göreceklerine yeniden söz vermiş olayım. Bu memlekete hizmet etmiş, tüm başkanlara ve tüm milletvekillerimize Allah razı olsun diyelim. Rabbim bize de nasip etsin.”

Hep Birlikte Safranbolu’ya Hizmet Projeleri

“Bu projelerin hayata geçirilmesi için uluslararası fonlardan, özel yatırımcılardan, bakanlıklardan destek alacağız. Tuvaletten kazanılacak paraya ihtiyacımız olmayacak. Çünkü bu projeler bu parayla yapılamaz. Safranboluluların yararına olan hizmetleri devam ettireceğiz. Ancak bazı konularda daha doğrusu ve daha iyisini yapacağız. Sarıçiçek’i hem turizme hem de Safranboluların hizmetine açacağız. Hem Safranbolu büyüsün, ekonomisi güçlensin ve iş imkânı doğsun. Spor alanları olacak, konaklama imkanı da sağlanacak. Bungolov evlerle bunu sağlayacağız. Safranbolu’da birkaç gün konaklama sağlanabilsin. Safranbolu’nun sakinliğinden gençlerimizin sıkıldığını görüyoruz. Yaşam ve eğlence merkezi sayısını arttırmak bizim için önem taşıyor. Dünya turizm pastasından Dünya Miras Kenti Safranbolu’nun hak ettiği payı yeterince alamadığını düşünüyorum. UNESCO’ya alınması da Mustafa Eren zamanıdır. Ondan sonra gelen başkanlarda çalışmalar yapmıştır. Ancak bizimle birlikte gerçek sahip olduğu değeri, hizmeti sunacağız. Bizim hayalimiz Safranbolu’nun sorunlarını çözmeye yönelik ortak hizmetlerdir. Bunlar şimdiye kadar hayata geçirilememiş projeler veya hiç bugüne kadar dile getirilmemiş projeler de olabilir, bizim amacımız Safranbolu’ya hizmet getirmek ise bu projeler artık ihtiyaç haline gelmişse, bizler bu projeyi o yapmamış, bu daha önce projelendirmiş gibi söylemlere bakmaksızın sadece yapmak için çabalayacağız.” ifadelerinde bulundu. (Esra Oğuzkağan Özkan)