Dağ Fare Doğurmuş…!

Dağ Fare Doğurmuş…!

Yayın: 13.11.2017 23:02
Paylaş:
A+ A-

“Boş konuşup ,boş yazmak”…
Ya da ”yazmak için yazmak”,
Veya…
”Konuşmak için konuşmak”
Yazmak üzerine düşünmeye başlandığınızda insanın aklına neler gelmiyor,neler…
Şu anda okuduğunuz bu yazı,”boş konuşup,boş yazma “ üzerine kaleme alınmış bir yazı tecrübesi niteliği taşıyor.
Neden böyle bir tecrübe arayışı içine mi girdik..?
Bu bence yanıtlanması çok zor bir soru…
O zaman konuyu baştan ele alarak anlatmaya çalışalım.
Önce…
Masamızın üzerinde değinilmesi gereken önemli konuları birbir kağıda yazdık
Sonra….
Hangisine öncelik tanıyalım diye kendimize bir soru yönelttik…
Baktık ki…
Karabük adına değinmediğimiz pek fazla konu kalmamış.
Tabi…
Buna rağmen…
Yine de ele almadığımız birkaç konu var elbette…
Bunlar…
Kutlanılması gereken haftalarla ilgili belli başlı rutin konular, okullarda düzenlenen etkinlikler gibi…
Hava durumunu da bunlara ekleyibiliriz.
Şimdi soruyorum…
Yazdıklarımızla,dünyanın yeniden keşfedilmesine benzer bir durum ortaya çıkacaksa,sizde benim gibi “boş konuşup,boş yazmaya dair” yazı tecrübesi yapmak istemez misiniz?.
****
Anlaşılacağı üzere,benim bu köşede artık yazmaklığım tartışılır hale gelmiş…!
Yazdıklarımızla elimizde Karabük’e ilişkin aşağı yukarı 1000 sayfalık müthiş bir ansiklopedi oluşmuş….
İçinde….
Harf sırasına göre…
Karabük adına ne isterseniz var.
İnanın okumakla bitmiyor.
Sayfaların içinde…
Çözümlenememiş sorunlar,biriktikçe birikmiş.
Dağ olmuş…
Hatta fare bile doğurmuş…
Fare sorunları kemirmeye başlamış.
Şimdi herkes merak içinde…
Bir telaştır gidiyor.
Acaba…
Kemirme bir hastalığa yol açar mı diye…
Herkes bunu soruyor.
Yanıtlanması zor bir soru bu…
Açabilir de açmaya bilir de.
Bunu bizlere zaman gösterecek…
****
Velhasıl,boş konuşup,boş yazmakta bir mesele…
Öyle göründüğü gibi kolay bir iş değil bu.
Hele bir de işin felsefesini yapmaya kalktığınızda…
Benim gibi…
Aklınıza geleni yazdığınızda ,söyleyecekleriniz bir türlü bitmez…
Efendim….
Biz boş yazalım deyip işi valla yokuşa sürdük
İşin içinden de bir türlü çıkamıyoruz.
Yok canım….
Kimse beni bir daha böyle felsefe yapmak adına boş yazı yazmaya zorlayamaz.
Oh be…
Şimdi oldu işte…
Artık yazılarımızı,hiç kimse üzerine almadan serbestçe okuyabilecek.
Ne de olsa…
Bugün “boşuna yazdık”…
Öyle değil mi kemirgen minik fare…!

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Psikoterapistlerin gözünden hayali terapi seansları kitaplaştı

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 04:00
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Psikoterapiye dair farklı bir bakış açısı sunan “Seans Sahnesi Üzerine Psikodinamik Yaklaşımdan Süreç Notları” kitabı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları tarafından yayımlandı.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Alev Çavdar'ın derlediği kitapla ilgili santralistanbul Kampüsü'nde söyleşi düzenlendi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Çavdar, kitabın ilk olarak İstanbul Bilgi Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisansı Programı Yetişkin Altdalı öğrencilerinin bir projesi olarak ortaya çıktığını belirtti.

Derste öğrencilerden hayali seanslar yazmalarını istediklerini kaydeden Çavdar, öğrencilerin bu seansları birbirlerine okutarak psikodinamik düşünmeyi ve uygulamayı pratik ettiklerini vurguladı.

Çavdar, “Kitap yazılırken yazarları henüz terapist bile değildi. Sonra bu sınıftaki yazarlarımız, yani öğrencilerim, staj senelerinde seans yapmaya başladılar, onlar terapistlik deneyimini de öğrendikten sonra biz bu hayali seansları tekrar önümüze aldık. 'Bu gözle baktığımız zaman ne görüyoruz?' diyerek seanslarla ilgili bir yansıtma süreci daha yaşandı. Tüm bunları bir araya getirip bir kitapta toplamaya karar verdik ve bu kitap ortaya çıktı.” değerlendirmelerinde bulundu.

Kitabın yazarlarından Doğukan Kocabaş da kitabın terapistlik deneyimlerini yansıttığını ve sürecin oldukça keyifli geçtiğini aktardı.

Kitabın bir diğer yazarı Ayşe Leyla Ok ise kitaptaki terapist ve danışanın aynı kişi olmasına rağmen analizler ve notlar aracılığıyla üçüncü perspektifin ortaya çıktığını ifade ederek, “Bu üçüncü perspektif, analizi yazan kişi ve notları yazan kişi arasındaki etkileşimle ve seansı tekrar gözden geçirme süreciyle oluşuyor. Bu döngüsel süreç, bizler için hem keyifli hem de öğretici bir deneyim oldu.” yorumunu yaptı.

– “Seans Sahnesi Üzerine Psikodinamik Yaklaşımdan Süreç Notları” kitabı

Dr. Alev Çavdar'ın derlediği kitap, 12 psikoterapist adayı, hayali danışan ve terapistlerin yer aldığı seanslardan oluşuyor.

Kitabın yazım süreci, yazarların klinik psikoloji eğitimlerinin ilk yılında “Herhangi bir zamanda, herhangi bir danışan ve terapist ikilisinin, herhangi bir seansını hayal edin ve yazın.” yönergesiyle başladı. Yazarlar, hayallerini, arzularını, korkularını, rüyalarını, benliklerini ve ötekilerini düşlemsel seans sahnesine koydu ve onlar üzerine düşündü.

Yazılan seanslar üzerine başka bir yazar, süreci anlamlandırmak üzere gözlemsel ve kuramsal notlar düştü. Eğitimlerinin ikinci yılında yazarlar, terapist olarak seans deneyimlemeye başladıktan sonra hep birlikte hayali seansları ve notları yeniden okuyup yazdı.