DÜŞÜMDEKİ KARABÜK

DÜŞÜMDEKİ KARABÜK

Yayın: 24.09.2020 10:51
Paylaş:
A+ A-

Düş görmek nasıl bir şeydir?
Hemen söyleyeyim.
Gerçeklerden korkuyorsanız.
Bir şeylerden umudunuzu kesmişseniz..
Kesinlikle gerçekleşmesini olanaksız olarak gördüğünüz bir şey varsa.
O zaman…
Düş görmek
İnsana ilaç gibi gelir.
Gerçekten..
Karabük düşü..
Beni yeniden umutlandırdı.
Düşünce penceremi aydınlattı.
Resmen farkındalık oluşturdu.

Düşümde ne mi gördüm.?
Anlatayım…
“Yağışlı bir gün
Ağaçlar serinliğin tadını çıkarıyor.
Kiminin yaprakları çoktan dökülmüş bile.
Oksijen fazlalığı her yerde hissediliyor.
81 il içinde Karabük hava temizliği nedeniyle bütün haber kanallarına konu olmuş…
Marzınc ve Kardemir’in havayı kirletme lüksü tarihe karışmış.
Topraklarının %69’u ormanlarla kaplı olan bu şehir Türkiye’de konuşulmaya başlamış.
Yenice’nin 3 metre çapında 30 metre boyundaki anıt ağaçları ders kitaplarında okutulmaya başlamış
Medyanın ilgisi yoğunlaştıkça yoğunlaşmış.

****
Minibüs terminali görüntüsüyle mimarlık ödülü kazanmış.
Trafik sorunu halledilmiş.
Kent meydanı insanlarla dolup taşmış.
Gerçek bir meydan hüviyetine kavuşmuş.
Yeni dostluklara ev sahipliği yapmaya başlamış.
Karabük çoktan film yapımcılarının gözde kenti haline gelmiş.
Safranbolu ‘da ki Altın Safran Filim festivali bile bu durumdan etkilenir hale gelmiş.
Lüks oteller açılmış.
Kent kütüphanesi Karabük Araştırma Merkezi haline dönüşmüş.
Bilim insanlarının adeta çalışma üssü haline dönüşmüş.
Üniversite öğrencileri o kadar mutlu ki…!
Karabük Üniversitesi…
Önemli üniversiteler arasında yerini çoktan almış.!
Bilimsel rüştünü ispat etmiş.
Ayrıca…
Araç çayında sandal gezileri başlamış.
Akabinden..
Filyos limanı hizmete girmiş.
Karabük hinterlandı diye birşeyden bahsedilmeye başlanmış
Raylı taşımacılık başlamış.
Hamzalar mevki lojistik üs olmuş.
Katıatık bertaraf tesisi hizmete girmiş
Kentsel dönüşüm tamamlanmış.
Bir tane dahi gecekondu kalmamış.
Devlet Demir Yolları’na ait 200 dönüm arazi yeşil alana çevrilmiş.
Arıcak vadisinin yüzü gülmeye başlamış.
Vadi de bu sayede Lale Devri saltanatına hatırlatan gezinti mekanları oluşmuş.
Demir-Çelik müzesi açılarak kent kimliğinin simgesi oluvermiş.
Evet………
Ne düş ama…

Gerisi mi…
Anlatacağım ama uyanmaktan korkuyorum…!

Yorumlar

  1. KARABUK

    Evet üstadım Karabük ancak düşlerde sizin yazdığınız gibi bir şehir olur.gerçek hayatta sizin sıraladığınız o güzel işlerin yapılabilmesi için siyasi irade ve çok iyi bir yerel yönetici olması gerekir, ancak bu Karabükte ne gezer, bizi yönetenlerin Karabükün bu duruma düşmesindeki payı kadar Karabüklülerinde bunda payı var. Çünkü doğru kişileri seçememişler.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Psikoterapistlerin gözünden hayali terapi seansları kitaplaştı

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 04:00
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Psikoterapiye dair farklı bir bakış açısı sunan “Seans Sahnesi Üzerine Psikodinamik Yaklaşımdan Süreç Notları” kitabı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları tarafından yayımlandı.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Alev Çavdar'ın derlediği kitapla ilgili santralistanbul Kampüsü'nde söyleşi düzenlendi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Çavdar, kitabın ilk olarak İstanbul Bilgi Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisansı Programı Yetişkin Altdalı öğrencilerinin bir projesi olarak ortaya çıktığını belirtti.

Derste öğrencilerden hayali seanslar yazmalarını istediklerini kaydeden Çavdar, öğrencilerin bu seansları birbirlerine okutarak psikodinamik düşünmeyi ve uygulamayı pratik ettiklerini vurguladı.

Çavdar, “Kitap yazılırken yazarları henüz terapist bile değildi. Sonra bu sınıftaki yazarlarımız, yani öğrencilerim, staj senelerinde seans yapmaya başladılar, onlar terapistlik deneyimini de öğrendikten sonra biz bu hayali seansları tekrar önümüze aldık. 'Bu gözle baktığımız zaman ne görüyoruz?' diyerek seanslarla ilgili bir yansıtma süreci daha yaşandı. Tüm bunları bir araya getirip bir kitapta toplamaya karar verdik ve bu kitap ortaya çıktı.” değerlendirmelerinde bulundu.

Kitabın yazarlarından Doğukan Kocabaş da kitabın terapistlik deneyimlerini yansıttığını ve sürecin oldukça keyifli geçtiğini aktardı.

Kitabın bir diğer yazarı Ayşe Leyla Ok ise kitaptaki terapist ve danışanın aynı kişi olmasına rağmen analizler ve notlar aracılığıyla üçüncü perspektifin ortaya çıktığını ifade ederek, “Bu üçüncü perspektif, analizi yazan kişi ve notları yazan kişi arasındaki etkileşimle ve seansı tekrar gözden geçirme süreciyle oluşuyor. Bu döngüsel süreç, bizler için hem keyifli hem de öğretici bir deneyim oldu.” yorumunu yaptı.

– “Seans Sahnesi Üzerine Psikodinamik Yaklaşımdan Süreç Notları” kitabı

Dr. Alev Çavdar'ın derlediği kitap, 12 psikoterapist adayı, hayali danışan ve terapistlerin yer aldığı seanslardan oluşuyor.

Kitabın yazım süreci, yazarların klinik psikoloji eğitimlerinin ilk yılında “Herhangi bir zamanda, herhangi bir danışan ve terapist ikilisinin, herhangi bir seansını hayal edin ve yazın.” yönergesiyle başladı. Yazarlar, hayallerini, arzularını, korkularını, rüyalarını, benliklerini ve ötekilerini düşlemsel seans sahnesine koydu ve onlar üzerine düşündü.

Yazılan seanslar üzerine başka bir yazar, süreci anlamlandırmak üzere gözlemsel ve kuramsal notlar düştü. Eğitimlerinin ikinci yılında yazarlar, terapist olarak seans deneyimlemeye başladıktan sonra hep birlikte hayali seansları ve notları yeniden okuyup yazdı.