Fredi‘nin Kabusu Gibi…!

Fredi‘nin Kabusu Gibi…!

Yayın: 17.01.2018 22:07
Paylaş:
A+ A-

Tavanın içine oturmuş bir kent.
Etrafı dağlarla çevrili.
Yılın büyük bir bölümünde oksijen giriş ve çıkışına kapalı
Hava dolaşımı yok.
Sürekli çökme söz konusu.
Bu durum insanları mekana ,kenti ise bahtsızlığa mahkum ediyor.
Çaresizlik.
Bir şey yapamamak.
Elden ne gelir demek.
Kader deyip kestirip atmak.
Zor…
Gerçekten zor.
Neden mi bahsediyorum.
Bugünlerde hastaneler dolu.
Hastalardan geçilmiyor.
Hasta olanlar da her nedense hastalıklarından bir türlü kurtulamıyor.
Bir sürüncemedir gidiyor.
En vahimi….!
Gelen hastalara yatak bulmanın git gide zorlaşması.
Karabük’te hasta yatak sayısında büyük bir azalma var.
750 civarında olan yatak sayısı yarı yarıya düşmüş durumda.
Bir hastane açıldı….
2 hastane kapatıldı.
Halk bu durumdan çok şikayetçi…!
Ama kulak asan yok.
Derdini Marko Paşa’ya anlat gibi bir durum var ortada…
Bir başka husus…
Ne olacak bu kentin hali…
Hala şantiye halinde…
Kuruluşunu tamamlayamadı.
Tek bir caddede insanlar soluk almaya çalışıyorlar.
Geceleri zifiri karanlık devam ediyor.
Trafik dersen tam bir çile.
Yetersiz bir dolmuşçuluk ve taşımacılık anlayışı sürüp gitmekte…
Ne demeli…
Ya doğru dürüst şu işi yapın ya da bırakın.
Vatandaşın yollarda dolmuş beklerken çektiği ızdırap dillere destan oldu.
Duraklar akşam üzerine dolmuşlara el sallayan yolcularla dolu.
Siz hala işin gırgırındasınız.
Bu işlere bakan…
Bu işleri düzen getirecek olanlar neden hiç sorun yokmuş gibi yerlerinde otururlar ki…
Bir türlü anlamış değiliz.
Anlayan varsa anlatsın.
Bir de bunlara kazaları eklediğinizde günü tamamlamış oluyorsunuz.
Tabi buna tamamlamak denirse…
Filmin adı…
Fredi’nin Kabusu gibi bir şey…!
Korkunç mu desem
Yoksa…
Çaresizlik mi?
Ona da siz karar verin lütfen…!

Yorumlar

  1. Anonim

    Asıl kabus sayın yazar ddy arazilerine yapılacak olan konutlardan sonra yaşanacaktır.Gerçi şuan köprü ile biraz olsun o akımı çok bilmiş sayın başkan engelledi.Yazın bakalım cadde üzerinde veya yaya olarak bir yere giden insanlar sıcaktan bunalınca avm nin orada tam köprünün başladığı yerde 3dk doğal klima görevi gören yerde ferahlıyordu.Sonra tekrar gideceği yere gidiyordu. O konutları da yaparsa ki buna artık halk müsaade etmemeli ve artık seçimler de yeter demelidir.Hayalci ve hayalleri satan bir başkan olarak anılmalıdır.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Tokat’taki Sebastapolis Antik Kenti depremlerde zarar görmedi

Anadolu Ajansı
Yayın: 20.04.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

TOKAT (AA) – Tokat'ın Sulusaray ilçesinde bulunan Sebastapolis Antik Kenti, depremlerde zarar görmedi.

İlçede yaşanan 4,7 ve 5,6 şiddetindeki depremlerin ardından Sebastapolis Antik Kenti, Anadolu Ajansı tarafından dron ile görüntülendi.

Antik kentin depremlerde zarar görmediği belirlendi.

Tokat kent merkezine 69 kilometre uzaklıktaki Sulusaray ilçesinin altında yer alan antik kentin ortaya çıkarılması için Tokat Müze Müdürlüğünce 1986'da sondaj kazılarıyla başlayan çalışmalar, sonraki yıllarda kurtarma kazısı şeklinde devam etti. 1991'de ara verilen çalışmalara 2013 yılında tekrar başlandı. Antik kentteki kazı çalışmaları, Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Akın Temür'ün danışmanlığında sürüyor.

– Sebastapolis Antik Kenti

Antik kentin bazı kaynaklarda M.Ö 1. yüzyılda kurulduğu ifade ediliyor.

Roma İmparatoru Trajan zamanında M.S 98-117 yıllarında Pontus Galatius ve Polemoniacus eyaletlerinden ayrılarak Kapadokya eyaletine dahil edilen antik kentin 2 bin yıl önce Karadeniz'in en büyük 5 şehrinden biri olduğu belirtiliyor.

Döneminde çok az şehrin sahip olduğu, zenginliğin göstergesi olarak para basma yetkisi bulunan Sebastapolis'in büyük savaşlar, yıkımlar, afetler ile geçiş yollarının değişmesi sonucu eski önemini kaybettiği, zamanla da unutulduğu kaydediliyor.