Her Telden (21.Aralık.2015)

Her Telden (21.Aralık.2015)

Yayın: 21.12.2015 08:35
Paylaş:
A+ A-

ENERJİSA SAHA KOORDİNATÖRÜ VE DAĞITIM OPERASYONLARI SORUMLUSU SAYIN AYDIN İNCEDERE “YÜK FAZLA..”
Biliyorsunuz ELEKTRİK KESİNTİLERİ,adeta,hepimizi canından bezdirdi,öylesine sık kesinti oluyor ki,akıl/sır ermiyor adeta ve vatandaş ELEKTRONİK EŞYALARININ BOZULDUĞUNDAN yakınıyor.
Bu konuyu araştırdık.
ENERJİSA SAHA KOORDİNATÖRÜ VE DAĞITIM OPERASYONLARI Sorumlusu Sayın AYDIN İNCEDERE’YE sorduk nedir bi elektrik kesintileri diye..
Sayın İNCEDERE,kış mevsimi nedeni ile “ELEKTRİK KULLANIMININ ÇOK ARTTIĞINA..” işaret ediyor ve “ŞEBEKENİN YÜKÜ ÇOK ARTTI.O NEDENLE SIK/SIK ARIZALAR ÇIKIYOR..” şeklinde bilgiler verdi.
Bir yerde arıza çıktığında,bir başka yerden aktarma yaptıklarını ve olayı süratle çözmeye çalıştıklarına dikkat çekti “ŞEBEKENİN YÜKÜ ÖYLE ARTTI Kİ,ZAMAN/ZAMAN BU TÜR ARIZALAR OLUYOR..” bilgisini verdi.
İşletme olarak,arızalara en seri biçimde müdahale ettiklerine dikkat çeken Sayın AYDIN İNCEDERE,bir konuya açıklık getirdi ve “BU TÜR ARIZALARIN ÖNÜNE GEÇMEK,TEKNİK OLARAK MÜMKÜN DEĞİL..” gibi görüşler ileri sürdü.
Konut ve İşyerlerinde ısıtıcıların devreye girdiğini,bununda anormal elektrik tüketimini beraberinde getirdiğini anlatan Sayın AYDIN İNCEDERE,çekilen bu elektrik enerjisinin kabloları ısıttığını arızalara yol açtığını anlattı.
TEKNİK BİLGİLER VERDİ..
Bizde kendisine “İYİ DE VATANDAŞ ÇOK SIKINTILI.BİRÇOK İNSANIN ELEKTRONİK EŞYALARI BOZULMUŞ.ÇOK CİDDİ ZARAR EDENLER VAR..” dedik.
“TÜKETİCİLERİMİZDEN ÖZÜR DİLERİZ.ANCAK,TEKNİK OLARAK YAPILABİLECEK BİRŞEY YOK.BİZ ÇIKAN ARIZALARI EN SERİ BİÇİMDE GİDERMENİN ÇABASI İÇİNDEYİZ..” yolunda görüşler dile getirdi.
Anlaşılan,sabır göstereceğiz, yapılabilecekleri yapıyorlar zaten.

İTHAL EDİLEN “KÜTÜK DEMİRLER,İŞLENİP ÜRETİLDİKTEN SONRA,İHRAÇ EDİLİYOR MU..?” YOKSA İÇ PİYASAYA MI..?
ÇİN HALK CUMHURİYETİ başta olmak üzere,birçok Ülkeden KÜTÜK DEMİR İTHAL edildiği biliniyor ve ithal edilen bu KÜTÜK DEMİR işlenip,mamül ürün haline getirildikten sonra İHRAÇ EDİLMEK kaydı ile ithalatı yapılıyor.
PEKİ İHRAÇ EDİLİYOR MU..?
İHRAÇ ETMEK KAYDI ile Ülkemize getirilen,ithal edilen KÜTÜK DEMİRLER işlendikten sonra İHRAÇ EDİLİYOR MU,yoksa bunun yerine İÇ PİYASALARA MI veriliyor..?
BU NOKTA DENETLENİYOR MU..?
BİR DENETİM mekanizması çalıştırılıyor mu..?
Biliyorsunuz DEMİR PİYASALARI MALİYE BAKANLIĞI MÜFETTİŞLERİ tarafından sıkı bir denetim altında tutuluyor,birçok DEMİR TÜCCARININ Ticari Defterleri istendi ve denetleniyor.
İHRAÇ KAYDI ile ithal edilen KÜTÜK DEMİR noktasında bir denetleme var mı, örneğin “BİZİM FİRMA ŞU KADAR KÜTÜK DEMİR İTHAL ETMEK İSTİYOR.BU DEMİRİ İŞLEYİP İHRAÇ EDECEĞİZ..” kaydı ile getirtilen mallar ne oluyor..?
İHRAÇ EDİLİYOR MU,İÇ PİYASAYA MI SATILIYOR..?

İŞKUR MÜDÜRÜ SAYIN COŞKUN GÜVEN VE “İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMININ..” BÜYÜK BİR BAŞARI İLE UYGULANMASI..
Karabük İŞKUR Müdürü Sayın COŞKUN GÜVEN,Kurumu’nun gündeme getirip,uygulamaya koyduğu “İŞBAŞI EĞİTİM PROĞRAMI..” olayını en iyi uygulayan,en başarılı sonuçları alan Müdürlerin başında geliyor.
BU PROGRAM BÜYÜK BİR BAŞARI İLE YÜRÜTÜLÜYOR.
Programın temeli İŞÇİ ile İŞVERENİ buluşturmak ve bu çerçeve içinde İŞVERENİN bir dizi yükümlülüğünün DEVLET TARAFINDAN karşılanarak EĞİTİM SÜRECİNİN tamamlanması.
Örneğin A Firması,bu programdan yararlanacak şartları taşıyor,İŞKUR O Firmaya gerek duyduğu eleman/elemanları gönderiyor,ASGARİ ücret üzerinden maaşını,SGK Primini İŞKUR ödüyor.
PROGRAM 6 AYLIK SÜRE İLE UYGULANIYOR..
O sürenin sonunda,İŞVEREN,İŞKUR tarafından gönderilen o elemandan memnun kalırsa,O ELEMAN,artık O FİRMANIN devamlı çalışanı oluyor ve diğer yükümlülükleri de Firma tarafından yerine getiriliyor.
Eğer İŞKUR tarafından yollanan elemandan,İŞVEREN verim alamaz ve çalıştırmak istemezse,daha sonra başka ELEMAN/ELEMANLAR alabiliyor.
Sayın COŞKUN GÜVEN şu an itibarı ile bin civarında,çalışmak isteyen insanın bu programdan yararlandığına dikkat çekiyor ve “ŞU ANA KADAR,GÖNDERİLEN ELEMANLARIN YÜZDE 60/70 KADARI VERİMLİ OLDU VE O İŞYERİNDE DAİMİ OLARAK ÇALIŞMAYA BAŞLADI..” şeklinde bilgiler veriyor..
Sayın COŞKUN GÜVEN ve mesai arkadaşları programı başarı ile yürütüyor.

İŞKUR MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN “İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMLARINA KATILANLAR..”,DAİMİ KALMAK İÇİN TORPİL PEŞİNDELER
Karabük İŞKUR Müdürü Sayın COŞKUN GÜVEN ve mesai arkadaşlarının,büyük bir başarı ile uyguladıkları “İŞYERİ EĞİTİM PROGRAMI..” çerçevesinde yüzlerce insan,Kurum ve Kuruluşlarda “GEÇİCİ BİÇİMDE..” çalışıyorlar.
BU PROGRAMLAR 6 AYLIK OLARAK DÜZENLENİYOR..
6 AYLIK SÜRE İÇİNDE çalışanın maaşı,SGK primi velhasıl bütün özlük hakları İŞKUR Müdürlüğü tarafından ödeniyor,ancak,6 ayın sonunda,çalışan insan YA O KURUM/KURULUŞTA KALIYOR,veya geçici işçiliği bitiriliyor.
BU TÜR ÇALIŞAN YÜZLERCE İNSAN VAR.
Şimdi bu yüzlerce insan 6 AYLIK GEÇİCİ SÜREDEN SONRA ne olacaklarını merak ediyorlar elbet,GEÇİCİ olarak çalıştıkları yerde kalıp işlerini sürdürebilecekler mi,yoksa 6 Ayın sonunda yeniden işsiz mi kalacaklar..?
Özellikle RESMİ DAİRELERDE çalışanlar TORPİL arayışındalar.
Tanıdık,eş,dost arıyorlar..
“İŞKUR tarafından yollandıkları işlerde kalmak istiyorlar..
Bakın süreleri galiba MART/NİSAN/MAYIS ayları gibi doluyor ve bu aylarda,özellikle,SİYASETÇİLER büyük bir akına uğrayacaklardır,bu insanlar İŞKUR tarafından gönderildikleri yerlerde DAİMİ KALMAK,MÜTEAHHİT yanına alınmak isteyeceklerdir.
Önümüzde ki ilkbahar bu anlamda torpil arayışları ile geçer..

SAFRANBOLU “CAM TERAS VE YILLARDIR UYGULANAN DÜŞÜK FİYAT OLAYI..” SİYASETİN GÜNDEMİNE GİREMEDİ..
Safranbolu CAM TERAS çok yüksek bir fiyatla ihale edildi,yıllar yılı ÇOK DÜŞÜK BİR FİYATLA birileri tarafından İŞLETİLDİ ve bu iş nedense Siyasetin gündemine girmedi/giremedi.
KİMİN/KİMLERİN YÜZÜNDEN UCUZ FİYATA İŞLETİLDİ..?
KİM/KİMLER BURAYI UCUZ FİYATLA İŞLETTİ..?
Aslında Karabük İL GENEL MECLİSİ,kendi içinde bir ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURARAK bu işin üzerine gidebilir,giderse,BİR DAHA KİMSE BÖYLE absürt işlere giremez,çekinir.
BİR ZAMANLAR İL GENEL MECLİSİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURMUŞ ve bir konuyu didik/didik etmişti anlayışını yerleştirerek kimsenin bir daha böyle bir işe karışamayacağı sistemin yerleşmesine sebep olur.
YILLARCA,BÖLGENİN SESİ GAZETESİ bu konunun üzerinde durdu ve “NASIL OLSA KİMSE BU İŞİN HESABINI BİZDEN SORUP BİZE KARIŞAMAZ..” gibi bir anlayış sergilenerek kimse kılını kıpırdatmadı..
OLAYIN İÇİNE KÖYE HİZMET BİRLİĞİ falan karıştırıldı..
En son fiyatı,aylık 3 bin liraydı,şimdi KDV ile birlikte 56 bin lira..
Arada ki KDV FARKI bile araştırmaya değer yani..!!
Biriler MİLYONLARI MI götürdü,yoksa ACEMİLİK Mİ söz konusuydu..?
NE DERSİNİZ,O ZAMANIN İLGİLİLERİ,nasıl oldu bu iş..?
Bir cevabınız var mı..?

İL ÖZEL İDARE GENEL SEKTERELİĞİ,KARABÜK’ÜN İNŞAATLARINI YAPTIRIR/YAPAR,ANCAK,KENDİ HİZMET BİNASI..!!
İL ÖZEL İDARELERİ O İL’İN Resmi Binalarını ihale eder,yapar/yaptırır,Karabük İL ÖZEL İDARESİ DE aynısı elbet,ancak,Karabük İL ÖZEL İDARESİ Genel Sekreterliği’nin BİNA DURUMU pek içaçıcı değildir.
BİR BİNANIN BİRKAÇ KATINA SIKIŞMIŞ DURUMDADIR.
İdari çalışmaların yapıldığı bina KARABÜK MERKEZİNDEDİR,makine parkı,HİZMET BİRİMLERİ HAMZALAR Mevkii’nde ki yerdedir ve böyle bir dağınık görüntüsü vardır Karabük İL ÖZEL İDARE Genel Sekreterliği’nin.
ANLAYACAĞINIZ ŞIK BİR HİZMET BİNASINA İHTİYAÇ VARDIR.
Bütün Birimlerin aynı çatı altında olmasına ihtiyaç vardır..
Aslında,aynı şeyleri KARABÜK VALİLİĞİ içinde söylemek mümkün,ancak,İL ÖZEL İDARE GENEL SEKRETERLİĞİ’NİN,Hamzalar Mevkii’nde ARAZİSİ/YERİ DE var.
Örneğin BURAYA ŞIK BİR BİNA YAPILAMAZ MI..?
Bir aralar,ATATÜRK ANITI olarak bilinen ALANIN Karabük VALİLİĞİ ve İL ÖZEL İDARESİ Genel Sekreterliği Binası olarak yapımı değerlendirilmesi gündeme gelmişti..
ATATÜRK ANITI,KENT MEYDANI’NA YAPTIRILACAKTI..
Bugün ki Valilik binasının olduğu alana ise ÇELİK CAMİ düşünülüyordu..
Hepsi de yerinde sayıyor galiba,üzerinde tartışan bile yok.

KARABÜK VALİLİK BİNASI “DEPREME DAYANIKSIZ..”,ANCAK,HERHANGİ BİR BİNA ARAYIŞI/YAPIMI GÜNDEMDE YOK..
Karabük Valilik Binası yapılan tespitler sonucu DEPREME DAYANIKSIZ çıktı,bu yönlü raporlar verildi,ancak,göründüğü kadarı ile hiçbir biçimde YENİ BİNA ARAYIŞI veya YAPIMI noktasında gelişme yok.
YÜZLERCE İNSANIN ÇALIŞTIĞI BİR BİNA..
Allah Korusun,mesai saatleri içinde meydana gelebilecek bir depremin yaratacağı tahribatı,insan kaybını düşünmek bile,tüyleri diken/diken edecek bir gelişme.
O ZAMAN,BU AĞIRDAN ALMALARI ANLAMAK ÇOK ZOR..!!
Karabük Valiliği Mülkiyeti KARABÜK BELEDİYESİ’NİN olan YEŞİL MAHALLEDE Kİ Binaya taşınabilir gibi bir görüş vardı,şu an itibarı ile o görüş doğrultusunda da bir çalışma yok sanıyoruz.
YENİ BİR VALİLİK BİNASI DÜŞÜNÜLÜYORDU,o konu da kaldı gibi..
ALLAH KARABÜK VALİLİK ÇALIŞANLARINI KORUSUN,,

DEMİR TÜCCARLARI,MALİYE BAKANLIĞI MÜFETTİŞLERİNİN DENETİMİNDELER VE SİYASET KURUMUNDAN YARDIM..
Karabük’te DEMİR TİCARETİ yapan 30 civarında tüccarın NAYLON FATURA noktasında DEFTERLERİ,Maliye Bakanlığı MÜFETTİŞLERİ tarafından inceleniyor..
MÜTHİŞ BİR TEDİRGİNLİK YAŞANIYOR..
Zira,olayın gerçek çıkması halinde parasal cezalar gelebileceği gibi,hürriyeti bağlayıcı cezaların gelebileceği üzerinde de duruluyor,böylesine kritik bir süreçten geçiliyor.
DEMİR TÜCCARLARININ YAKINMALARI VAR..
“BU İŞE BULAŞANLAR MUTLAKA CEZASINI GÖRSÜN.ANCAK,KONU TEKNİK OLARAK İYİCE İNCELENSİN VE HEPİMİZİ NAYLONCU OLARAK GÖRMESİNLER..” gibi yaklaşım sergileyen Demir Tüccarları var.
Sanıyoruz bu konu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Sayın MEHMET ALİ ŞAHİN’E iletilmiş,kendisinden yardım ve destek talebinde bulunulmuş.
Sayın MEHMET ALİ ŞAHİN konuyu bilmediğini söylemiş.
Ancak “BİR HAKSIZLIK YAPILMASINA ENGEL OLMAK..” yolunda,yardım edeceği sözünü vermiş “SUÇU OLANLAR CEZALARINI ÇEKSİNLER,ANCAK,SUÇU OLMAYANLARIN CEZALANDIRILMASI YANLIŞ OLUR,MÜDAHİL OLURUZ..” gibi bir yaklaşım göstermiş.
KENDİSİNE YAKIŞANI YAPMIŞ ANLAYACAĞINIZ..
Bu konu Karabük’ün baş gündem maddesi..
Deniliyor ki FATURASI,İRSALİYESİ,BANKADAN ÖDENDİ DEKONTU OLAN mallar herhangi bir sıkıntıyı beraberinde getirmez,ancak bazı DEMİR TÜCCARLARI ise “BUNA RAĞMEN İNCELEMEYE ALINAN ARKADAŞLAR VAR..” gibi bilgi veriyorlar.
Karabük DEMİR TÜCCARLARI iyiden/iyiye tedirginler..

ÜLKEMİZ ÇELİK SEKTÖRÜNDE KAPANAN,ÜRETİMİNİ DURDURAN FİRMALAR VE BİNLERCE İNSANIN İŞSİZ KALMASI..
Ülkemiz ÇELİK SEKTÖRÜ çok önemli ve çok sıkıntılı bir süreçten geçiyor,bunun temelinde ÇİN HALK CUMHURİYETİ’NİN ucuz fiyatlı malları piyasaya sürmesi yatıyor galiba.
BAZI FİRMALARI DENETİMLER ZORA SOKMUŞ HERHALDE..
BU YÖNLÜ BİLGİ VERENLER VAR..
Özellikle İSKENDERUN civarında ÜRETİMİNE ARA VEREN,ara vermek zorunda kalan Firmalardan,Tesislerini durduran Firmalardan söz ediliyor.
Bizi ilgilendiren kısmı KARDEMİR ile bağlantılı..
KARDEMİR BU SÜREÇTEN AVANTAJ ELDE EDEREK ÇIKAR..
Bunu ileri süren çevreler var.
Diyorlar ki “CEVHER FİYATI TAM ANLAMI İLE DİBE VURDU.BU DURUM KARDEMİR AÇISINDAN BÜYÜK BİR AVANTAJ VE MALİYET FİYATLARI İYİDEN/İYİYE DÜŞER..”
Buna karşılık “KARDEMİR CEVHER BAĞLANTILARI,ESKİ VE YÜKSEK FİYATLARDAN.O BAĞLANTILAR BİTMEDİKTEN SONRA YENİ VE UCUZ BAĞLANTI İMKANI YOK.O NEDENLE ZAMAN FEÇMESİ GEREK..” diyenler var..
Şurası bir gerçek ki SEKTÖR ZOR ZAMANLARDAN GEÇİYOR..
KARDEMİR BU ZORLUKLARI AŞACAKTIR MUTLAKA..
Yöre insanı buna inanıyor,inanmak istiyor..

9 kişi görüş bildirdi

  1. AK PARTİLİ BELEDİYE

    EYEK KARABÜK BELEDİYESİ AK PARTİLİ OLSAYDI KARABÜK BÖYLEMİ OLURDU.ÇİÇEK GİBİ TERTEMİZ BİR KARABÜK OLURDU.RAFET BEY MALESEF İYİ HİZMET EDEMİYOR.HELE İKİNCİ DÖNEMİNDE TAM MANASIYLA YAYDI.YEŞİL MAHALLEDEKİ O BİNAYI BOMBOŞ ÇÜRÜTÜYOR ONUN VEBALİNİ NASIL ÇEKİCEK BİLMİYORUM.
    AK PARTİ BU SEFER KARABÜK BELEDİYESİNİ ALMALI.HALKIN SEVDİYİ SAYDIGI BİR İSİMLE ÇIKIP BELEDİYEYİ ALMALI.TABİ BUNU DERKEN İKİ ÖRNEYİDE UNUTMAMALI.HALKIN SEVMEDİYİ HÜSEYİN ERER SEÇİM KAYBETTİ.HALKIN SEVMEDİYİ SEDAT NAMAL MİLLETVEKİLİ ÇIKAMADI EYER AK PARTİ BÖYLE İSİMLERİ ADAY YAPARSA GİNE TEPE ÜSTÜ ÇAKILIR

  2. REMİNGTON

    SAYIN GÖLBEK ÇİN HALK CUMHURİYETİNDEN GELEN KÜTÜK DEMİRİ ASLINDA NİHAYİ ÜRÜN OLARAK ÜLKEMİZE GİRİŞ YAPIYOR İŞİN SIRRI KISACA ŞÖYLE İŞLİYOR ULUSLAR ARASI PİYASALARDA KÜTÜK DEMİR YARI MAMÜL OLARAK BİLİNİR VE ÖYLEDİR FAKAT İŞİN DÜZENEGİ İSE ÜLKEMİZDE KARE- DÖRT KÖŞE GİBİ -ADLANDIRILARAK MAMÜL STATÜSÜNE SOKULARAK İTHAL EDİLİR VE GÜMRÜK VERGİSİNDEN MUAF TUTULUR VE HADDESİ OLAN ÜRETİCİLERİNDEN BAŞKASININ İŞİNE YARAMAZ İŞİN TEMEL SORUNU BU ŞEKİLDE İŞLİYOR DEMİR ÇELİK ÜRETİCİLERİNİN ORTAK SORUNU ÖNCE GELEN KÜTÜK DEMİRİ YARI MAMÜL STATÜSÜNE SOKUP VAR OLAN YÜZDE 22.5 VERGİYE TABİ TUTULMASINI SAGLAMAKDIR.FAKAT HEM ARK OCAGI HEM HADDESİ OLAN BU ÜRETİCİLER ARK OCAKLARINDA ÜRETİME ARA VERİP HADDESİNDE ÇİN DEN GELEN KÜTÜGÜ İŞLEYEREK TEKRAR ÜRÜN GAMINI PİYASALARA SUNAR ASLINDA BU FİYAT MARJLARINDANDA KAR EDER DURUMDALAR ONUN İÇİN SADECE DEMİR ÇELİK ÜRETİCİLERİ NİN ÜRETİME ARA VERDİKLERİ KISIM ARK OCAGI OLAN KISIMDIR HADDE ÜRETİMİ HIZLA DEVAM EDİYOR KISACA TÜRBÜNE OYNAR DURUMDALAR FAKAT CEVHERDEN ÜRETİM YAPAN ENTEGRE TESİSLERİ BU DURUM FENA VURUYOR. ÖZELLİKLEDE KARABÜK PİYASASINI VE ÇALIŞDIGIMIZ ŞİRKETİ FENA SALLADI ŞU AN ŞİRKET OLARAK 2 MİLYON TON SEVİYESİNİ AŞMIŞ DURUMDAYIZ SEVİNELİM Mİ ÜZÜLELİM Mİ BİLEMİYORUZ ÇALIŞANLAR OLARAK. 2002 YILINI YAŞAMIŞ BİR ÇALIŞAN OLARAK İŞLER PEK DE İYİ GİTMİYOR TERCÜBELERİME GÖRE 2001 YILINDADA O YILLAR İÇİN ÜRETİM REKORU KIRMIŞ İDİK VE TON BAŞINA ZARAR HAD SAFADAYDI VE BİZ ÜRETİM REKORU KIRMIŞDIK YİNE KRİZ VAR YİNE ÜRETİM REKORLARI KIRIYORUZ VE YİNE ZARAR KUR FARKI VEYA ÜRETİM ZARARI KISACA ZARAR TABLO AYNI GİBİ GÖRÜNSEDE ŞİRKETE ZAMAN KAZANDIRACAK ENSTRÜMANLAR ELİMİZDE MEVCUT TAHVİL İHRACI GİBİ BUNUN 100 MİLYON TL LİK KISMINI GERÇEKLEŞTİRDİK. ŞİRKET İÇİNDE YAPILACAK TASARRUF TEDBİRLERİDE BUNA EKLENİRSE AVANTAJLI DURUMLAR YARATABİLİRİZ MESALA ŞU AN YÜZLERCE ŞİRKET İÇİNDE İSTİHDAM EDİLEN EMEKLİ OLMUŞ SÖZLEŞMELİ FORMENLER SÖZLEŞMELİ BAŞ MÜHENDİSLER ÇALIŞIYOR BU ÇALIŞANLARA VERMİŞ OLDUKLARI HİZMET İÇİN TEŞEKKÜR EDİLİP İŞ AKİTLERİ FESH EDİLEBİLİR BİR SÖZLEŞMELİ FORMENİN İŞVERENE MALİYETİ 4500 TL YE YAKIN BİR MİKTAR EMEKLİ MAAŞLARI VAR MAGDUR OLMAZLAR VE ÇALIŞMA BARIŞI ŞİRKETE GELİR EN AZINDAN BU KADAR SIKINTININ İÇİNDE GÜZEL SEVİNDİRİCİ HABER OLUR MORELLER DÜZELİR. BU KONUDA AZ DA OLSA SEVİNDİRİCİ HABERLER GELİYOR 2016 YILINDA SÖZLEŞMELİ FORMEN VE BAŞ MÜHENDİSLERLE YOLLARIN AYRILACAGI VE YENİ SÖZLEŞME İMZALANMAYACAGI NOKTASINDA İNANIN SÖYLENTİSİ DAHİ MORELLERİ DÜZELTTİ ŞİRKET İÇİNDE ÇALIŞAN BİRİ OLARAK BU KONU DOGRU İSE BU KARARI ALAN TÜM YÖNETİM KURULUNA VE GENEL MÜDÜRÜMÜZE VE YARDIMCILARINA ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ. DİGER BİR KONU İSE 2016 YILINDA ÇALIŞANLARIN BEKLENTİ Sİ OLAN PERSONEL REJİMİ YANİ KADRO ATAMALARI İDİ PROFESYONEL YÖNETİM VE YÖNETİM KURULU SAMİMİ ŞEKİLDE ÖNÜMÜZE ENGEL OLAN İŞ BARIŞINI BOZAN BU SÖZLEŞMELİ FORMEN BAŞ MÜHENDİSLERİN SÖZLEŞMESİNİ UZATMASIN BİZİM BEKLENTİMİZ OLAN KADROLARI İŞLER DÜZELENE KADAR ASKIYA ALABİLİR VE ÇALIŞANLAR OLARAK BUNU İYİ NİYETLE ANLARIZ ASLINDA BU KONU GEÇEN HAFTANIN KONUSUNA GİRİYOR SAYIN GÖLBEK SİZİN GENEL MÜDÜRÜMÜZLE YAPMIŞ OLDUGUNUZ SOHBET KONUSU YENİ MÜDÜRLÜKLERİN AÇILMASI VE AÇILMASA ZARAR ETMEYECEK Mİ KONUSU ASLINDA ŞİRKET İÇİNDEKİ SIKINTI NIN BAHANESİ BU YENİ MÜDÜRLÜKLER KONUSU KISACA ÖZETLERSEK ŞİRKET İÇİNDE 40 VE ÜSTÜNDE MÜDÜRLÜK KADROSU 45 E YAKIN ÜCRET SKALASI SAYISIZ BAŞ MÜHENDİSLİKLER- MÜHENDİSLİKLER-SÖZLEŞMELİ FORMENLER GİBİ YUKARDA ŞİŞİRİLEN KADROLARI GÖREN İŞÇİ BU DURUMU KABULLENEMİYOR ÇÜNKÜ ÖYLE ACIMASIZ BİR PERSONEL REJİMİ UYGULANIYORKİ İŞÇİNİN ÖNÜ SÖZLEŞMELİ FORMENLERLE KAPATILIYOR İŞÇİ YE BİRER İKİŞER KİŞİYLE SINIRLI TUTULAN KADRO ATAMASI YAPILIYOR DİGER ÇOGUNLUK KADROSUNUN ÜSTÜNDEKİ İŞLERİ YAPMAKLA GÖREVLENDİRİLİYOR ŞUAN İŞÇİ LERİN BÜYÜK ÇOGUNLUGU BU ORAN %75 DİYEBİLİRİZ KADROSUNUN ÜSTÜNDEKİ SORUMLULUK LARI ALARAK ÇALIŞMA HAYATINA DEVAM EDİYOR SIKINTI BU KADAR NET. TABİ BUNU GÖREN İŞÇİDE MECBUREN ÜST KADROLARI ELEŞTİRMEYE BAŞLIYOR ŞÖYLE YAPILMIŞ BÖYLE YAPILMIŞ ŞU KADAR MAAŞ ALIYORLAR BU KADAR MAAŞ ALIYORLAR GİBİ SÖYLENTİLER HAD SAFAYA ÇIKIYOR BU DURUMLAR HİÇ HOŞ DEGİL AMA BUNLARI HALA YAŞATMALARI SIKINTI YARATIYOR.ASLINDA BU KADRO SIKINTISININ ÇÖZÜM ODAGI— YETKİLİ SENDİKA— FAKAT BEYZADELERDEN İŞÇİ UMUDUNU KESMİŞ DURUMDA SENDİKA YÖNETİCİLERİ KENDİ DERTLERİNE DÜŞDÜGÜ İÇİN BU KONULARI AKILLARININ UCUNDAN BİLE GEÇİRMİYORLAR TEKRAR İŞÇİYE BASKI YAPARAK ŞEÇİLEBİLİRMİYİM KOLTUGU KORUYABİLİRMİYİM FACABOOK DA PAYLAŞDIGIM GENEL BAŞKANLA- HAKYERLE ÇEKDİGİM SELFİYİ KAÇ KİŞİ BEGENECEK DÜŞÜNCESİ İLE MEŞKUL OLDUKLARI İÇİN İŞÇİYE MESAİLERİ YETMİYOR. 2015- 2016 YILI TOPLU SÖZLEŞMESİ BİTELİ 6 AY OLDU HALA SÖZLEŞME KİTAPCIGINI ÜYESİNE DAGITAMAYACAK KADAR BASİRETSİZ YÖNETİCİLER BİZLERİ TEMSİL EDİYOR SÖZLEŞME KİTAPCIGI YERİNE MESAJ LA ÜYESİNİ 5- 6 ÜCRET MADDE İLE BİLGİLENDİREN YETKİLİ AMA ÜYESİNİN GÖZÜNDE YETKİSİZ SENDİKACI LAR LA BU NE MÜCADELE YAPILARAK KADROLAR NASIL ALINIR İNANIN ÜYELER OLARAK BİZLERDE BİLMİYORUZ.ÇALIŞANLAR VAKFI KADRO YAPILANMASI HAKKINDA NE DÜŞÜNCELERİ VAR İNANIN KENDİLERİDE BİLMİYOR BİLDİKLERİ TEKRAR SEÇİLEBİLİRMİYİM GENEL BAŞKANI İKNA EDİP DEMOKRATİK SEÇİM YAPTIRMAYIP KOLTUGU KORUYABİLİRMİYİM ARTIK MANTELİTELERİ ŞÖYLE İŞLİYOR ÜYELERİNE KARŞI EN KÖTÜ SENDİKA SENDİKASIZLIKDAN İYİDİR.BİZDE ÜYELERİ OLARAK TALEPLERİMİZ VAR SENDİKADAN 2016 YILINDA SENDİKAL İÇİ DEMOKRATİK SEÇİM VE 5 SAATLİK SENDİKA AİDATI ÇOGU YETKİLİ OLDUKLARI İŞYERLERİNDE AİDATLAR 5 SAAT ÜZERİNDEN KESİNTİ YAPILIYOR BURDA İSE 1 GÜN YANİ 7.5 SAAT SENDİKA İÇİNDE BİLE EN YÜKSEK AİDATI BİZ LER ÖDÜYOR EN DÜŞÜK KADROLARDA BİZLER ÇALIŞIYORUZ DÜŞÜNÜN ARTIK SAYGILARIMLA…

  3. tonyukuk

    remington kardeşim aslında yazdıkların bir isyan,çok da haklısın. Kardemir profesyonel yönetimi basiretli olup,dik durmadığı sürece bu işin faturası hep işçiye çıkacaktır. Ömrü bilgisayar başında borsa takibiyle geçmiş bir başmühendis, emekli olup 3 sene daha çalışıp, son atraksiyon olarak da müdürünün haberi ve dolayısıyla onayı olmadan biryerlerden adamını bulup sözleşme uzatabiliyorsa bu şirketten çok fazla birşey bekleme kardeşim. ahbap,çavuş,komşu,siyaset,hemşericilik,olmadı yalakalık ile gemiler yürür burada. Ama kardemirin gemisi karaya oturmak üzere. Çok çok iyi bir temizlik şart, sadece sözleşmeliler için geçerli değil bu söylediklerim. Bu temizliği yapacak olan uzun adam da yakın da geliyor merak etmeyin.

  4. Od

    Herkes nedense cam terasın fiyatından dolayısıyla buradaki devletin kaybından söz ediyor. Ama olaya yanlış çerçeveden bakılıyor bana göre. Bir işyeri bir mekan ilk defa hizmete açılıyorsa elbette bir bilinmez vardır. Bu aşama her iki taraf için de şans veya şanssızlıktır. Bir risk vardır, birileri riski göğüsler, geleceği görür, bu işe girer ve kazanır. Sonraki aşama atalarımızın deyimi ile “maymun gözünü açtı” şeklinde olur.

    Cam tras da bence böyledir. Buraya bu kadar ziyaretçi akını olabileceğini hiç kimse öngöremezdi. Şimdi ne oldu; realiteyi hem devlet baba gördü ve muhammen bedeli yükseltti hem de yatırımcı buranın karlı olduğunu gördü ihalede yükseltti. Bu işin altında buzağı aramak çok mantıklı değil. sadece belki şu söylenebilir. ilk ihalede süre kısa tutulabilirdi diye. Onda da oraya ekstra ilk yatırımı yapacak kişi maliyet analizi yaptığında harcayacağı parayı kazanamayacağını düşünerek girmeyebilirdi.

    Ticaret başlı başına risktir zaten. Belkide şimdi 56.000 Tl ye alan da ayrı bir risk içinde olabilir.

  5. mavi göz

    Olaylara ne kadar vakıf bir kişi oldugunuz belli.Sayın Gölbek fabrikamızdaki bu sıkıntılar öyle veya böyle son bulacak.evet bir takım tasaruf tetbirleri alınacak bunun ilk adımı bu işci arasına nifak sokan kendi 3/5 aylık geleneceginden başka hiç bir şey düşünmeyen işçinin önünü tıkayarak parlak fikirli insanların fikirlerini maskeleyen her söze başlarken biz bu gün varız yarin allah hak kerim diyip lay lay lom yapan sabah iş başi yapıp saat10 bucaga kadar yerinden bile kalkmayan formenlerimiz artık fabrikaya ne verebilirki.Artık bu sıkıntıların farkına varılıp bunların sözleşmelerine hemen son verilsinki iş barışı iş aşkı gelsin FABRİKAYA……..

  6. ramiz 78

    Ahmet abi 350 mahkemelerinden bilgi varmı? ne oldu 350 mahkemesi, birde bu çalışanlar vakfı ne iş yapar ve sonucu ne zaman ne olacak üyelerine ne zaman ve nasıl bir fayda sağlayacak, Ahmet nur abimiz bu konularda bir açıklama yapamazmı? üyeler olarak çok merak ediyoruz? şimdiden teşekkürler.

  7. Doğrucu Davut

    Bir şirket düşününki müdürü emekli, başmühendisi emekli, formeni emekli. hele fadıl döneminde gelenlerin alayı emekli. emeklide emekli, emekli oğlu emekli. birde yalaka takımı varki onlar her devrin adamı. gelen ağam giden paşam. ekmeklerini yalakalıktan kazanan insanlar. bol bol konuşurlar, çok iş yapıyor gibi görünürler. önemli işler yapıyormuş havası yaratmaya çalışırlar. otobüste durakta yemekhanede her ortamda çok ve önemli işler yapıyormuş izlenimi yaratmaya çalışırlar. halbuki tek çalışan yerleri çeneleridir. ve yapabildikleri herkese yalakalık yaparlar. malesef durumun kısa özeti bu.

  8. Kul Ahmet

    Nasıl bir kömür ve cevher alımıymış ki bu, Kardemir gibi büyük bir üretici halen bitirememiş bu pahalı malları üstelik de üretim rekorları !! kırarken.

  9. NACİ

    başkente pastane köşelerinde kömür cevher bağlantısı yaparsan,zaten o işte bir bit yeniği vardır.Bitmez o yüksek fiyattan cevher kömür alımları.2 milyon tonda üretsen bitmez,3 milyon tonda üretsen bitmez.genel müdür diye getirdiğin adama bu kadar güvenip başı boş bırakırsan, ya kömürcüye kaçar,ya cevherciye.

Bir Yanıt Yazın Yanıtı İptal Et

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

“Gölgeyim Ben” Karabük’te okuyucusuyla buluşuyor

Yayın: 29.03.2024 16:54
Paylaş:
A+ A-

The Poet House tarafından yayımlanan mini kitapta Tuğba Turan’ın “Gölgeyim Ben” adlı hikayeleri İsmail Sertaç Yılmaz tarafından çizilen illüstrasyonlarla bir araya getirildi.

Karabük’te polisiye ve gerilim türünde kitap yazan Tuğba Turan, güçlü kalemiyle yeni bir başarıya imza attı. Karabük’ün yetenekli yazarı Tuğba Turan, bu kez okuyucusunu dört hikayede buluşturuyor. Hikayelerinde, kadınların erkeklerin gölgesinde kalmaktan çıkıp, kendi güçlerini keşfetmelerine vurgu yapıyor. Karakterinin gölge üzerinden güçlenmesi, aslında kadınların toplumda ikinci planda tutulduğu, bastırıldığı ve görmezden gelindiği gerçeğini simgeliyor. Ancak bu hikayeler, kadınların içlerindeki gücü keşfetmeleri ve erkek egemen topluma karşı mücadele vermeleri üzerinden umut ve ilham veriyor. Gölgelerden güç alan anti-kahramanın, kadınların kendilerini güçlü ve değerli hissetmelerine yönelik bir metafor olması da bu mesajın önemli bir parçasını taşıyor. Bu hikayeler, kadınların kendi ayakları üzerinde durmalarını, seslerini duyurmalarını ve adalet arayışlarında korkusuzca ilerlemelerini konu alıyor. Bu sayede, kadınların erkeklerin gölgesinde kalmayı reddederek kendi ışıklarını yakmaları ve hayallerine doğru ilerlemeleri teşvik ediliyor.

Bu kitap aynı zamanda sakin kitap ‘slow book’ projesi, hızlı tüketilen kitaplara karşı bir başkaldırı niteliği de taşıyor. Hikayelerinde gücünü gölgeden alan anti-kahramanın yaratıcısı Turan, kitabında şu ifadelerde bulunuyor: “Ben yoklukla güçlendim. Hiçlikten doğdum. Bir kadının içine düşerken zevk veren, düştükten sonra istenmeyen bir bebek gibi, boşluğu doldurdum. Ben oldum” sözleriyle karakterinin iç dünyasını anlatarak, kadınların sessizliklerine ses katmayı hedefliyor.

“Gölgeyim Ben”, kadınların güçlenme sürecini ve adalet arayışını ele alan etkileyici hikayelerle dolu bir kitap olarak okuyucularla buluşacak. Bu kitap ile Yazar Tuğba Turan’ın Karabük ve Türkiye genelinde edebiyata ve sanata farklı bir bakış açısı getireceğinin mesajı veriliyor. (Esra Oğuzkağan Özkan)