Siyasetle ilgilenen ve ticaretle uğraşan bir zat-ı muhterem, evvel zamanda çok müthiş bir laf etmişti:
“Seçilirsem Karabük medeniyet kenti” olacak diye…
Biz de medeniyet kenti olmak nasıl bir şey diye yazı kaleme almıştık.
Durumu bu yazı münasebetiyle bir kez daha gündeme taşıyalım istedik.
Medeniyet kenti olmak ne demek.?
Medine kökünden gelen medeniyet sözcüğü evrensel bir anlatımı konu alır.
Kültür ne kadar bir millete ait hususiyeti içinde barındırıyorsa medeniyette kültürleri içinde toplayan küresel bir olgudur.
Medeniyet kenti olmak mühim bir gelişmedir.
Tanımlamasını tarih içinde şekillendirir.
Türk medeniyeti dediğiniz zaman bütün Türk Devletlerinin ortaya çıkardığı kültürün ortaya çıkardığı durum akla gelir.
O bütün Türk dünyasını konu alır.
Kültürlerin toplamından münhal insanlığın yararlanabileceği ortak değerleri ihtiva eder.
Türk kültürü ne kadar kendine özgü bir içerik taşırsa Türk medeniyeti kavramı da o kadar evrensel/küresel bir içerik taşır.
O halde medeniyet nedir sorusunun farklı yanıtlanabilecek yanları bulunsa da bu konuda şöyle bir yorum yapılabilir.
Medine “şehir”dir…
Medeni olmak şehirli olmaktır.
Görüldüğü üzere…
Medeniyetin kaynağı şehirdir.
Şehir ise bir kültür potasıdır.
Bu pota evrensel kabul bulursa medeniyet halini alır.
Şimdi gelelim “Karabük Medeniyeti” meselesine…
Yani…
Karabük’ün evrenselleşmiş/küreselleşmiş konumunu anlamaya çalışmaya.
Karabük olarak tüm insanlığı ilgilendiren ortak bir değer ortaya koymak zorunluluğuna…
Bunu başarabilir miyiz.?
Elbette…
Ama bunun için çok çalışmak,çabalamak gerekiyor.
Bu zamanda Karabük;tarihten aldığı Cumhuriyet kent olma özelliğini de koruyarak küreselleşmenin gereklerini yerine getirmelidir.
Kentimiz bunun için kafa yormalıdır.
Düşüncelerini bu noktada yoğunlaştırmalı ve gayret etmelidir.
Tabi bunu başarmak için bütüncül çalışmalara ihtiyaç var.
Sivil toplum kuruluşlarının böyle bir mesaide birlikte hareket etmeleri medeniyet kenti olma yolunda çalışmalara hız kazandıracaktır.
Gerçekten üzerinde durulması ve kafa yorulması gereken bir hususiyettir.
“Medeniyet kenti “ olmak…
Ne güzel bir deyiş değil mi?
Keşke bunun önemi kavranabilse…
Bu söylem sadece bir retorik (güzel söylenmiş söz/hitap)olmasa.
Halkımız tarafından da kabul bulsa…
Bu durumda;…
Ortaya kent olarak bir çok güzellik sergilenebilir.
Bakın…
Kardemir’in başarısına…
Başlangıçta var olan 150 bin ton/yıl üretimden
3 milyon ton/yıl üretime geçti geçecek…
İşte size bir medeniyet gerçeği…
Hem de demir medeniyeti…
Arıcak’ın sıtmalı vadisinde yaşanan ütopya.
Moda deyişle söyleyelim.
Hayalken.
Gerçek oldu.!
Öyle değil mi?