Milli Sporcu Sayısı 71 Oldu

Milli Sporcu Sayısı 71 Oldu

Yayın: 19.02.2020 20:37
Paylaş:
A+ A-

Karabük’te, milli sporcu sayısı 71 olurken, lisanslı sporcu sayısı ise 26 bin 467 oldu.
Vali Fuat Gürel, kurum denetimleri kapsamında Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünü ziyaret ederek, 2019 yılında yapılan çalışmalar hakkında İl Müdürü Abdulkadir Çetin’den bilgi aldı.
İl Müdürü Çetin, 2019 yılında atıcılık, atletizm, badminton, boks olmak üzere Karabük’te 45 spor branşında faaliyet gösterdiklerini, Karabük merkezde 50, Eflani ilçesinde 1, Eskipazar ilçesinde 3, Ovacık ilçesinde 1, Safranbolu ilçesinde 17 ve Yenice ilçesinde 6 olmak üzere il genelinde toplam 78 kulüp bulunduğunu belirtti.
2019 yılı branşlara göre sporcu dağılımları hakkında bilgi veren Çetin, lisanslı 16 bin 718 erkek, 9 bin 749 kadın olmak üzere toplam 26 bin 467 lisanslı sporcu bulunduğunu, 2 bin 385 sporcunun faal olarak devam ettiğini söyledi.
Ulusal liglerde 23 takım mücadele ediyor
Çocuk ve gençleri spora yönlendirmek, spor kulüplerine sporcu kaynağı sağlamak ve toplumda spor kültürünün oluşmasına katkıda bulunmak amacıyla il ve ilçelerde İl Spor Merkezleri ile Engelliler İl Spor Merkezleri açıldığını ifade eden Çetin, “İlimizde ulusal liglerde 23 takımımız mücadele etmekte olup, 23 kadın ve 48 erkek olmak üzere 71 tane milli sporcumuz bulunmaktadır. 2019 yılında ilimizde 4 Türkiye şampiyonası, 1 bölge şampiyonası, 1 yarı final ve 8 gurup müsabakaları düzenlenmiş olup, tüm branşlarda; il dışı 128 organizasyona spor kulüplerimiz, 20 il dışında okul sporları grup, yarı final ve Türkiye birinciliği yarışmasına okul takımlarımız katıldı.
Karabük’teki okul sporları hakkında bilgi aktaran Çetin, 2019-2020 eğitim ve öğretim yılında 325 minik A, 48 minik B, 145 küçük, 785 yıldız, bin 100 genç A ve 219 genç B kategorilerinde 3 bin 452 sporcu bulunduğunu kaydetti.
Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle ilkokul 3. ve 4. sınıf öğrencilerine yönelik beden eğitimi derslerini yüzme öğrenerek değerlendirmeleri amacıyla 81 ilde başlatılan Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi kapsamında Karabük’te sürdürülen üç dönem sonunda bin 774 çocuğa yüzme dersleri verildiğini vurgulayan Çetin, Karabük Gençlik Merkezinde 8 bin 919, Eskipazar Gençlik Merkezinde bin 178 üye bulunduğunu, Ovacık Kamp Eğitim Merkezinde kış, bahar ve yaz kampları düzenlendiğini, bu kamplara bin 261 öğrencinin katıldığını söyledi.
Kredi ve Yurtlar Kurumunda, genel kapasitenin 10 bin 496 kişi olduğunu yüzde 86.70 doluluk oranının bulunduğunu, Merkez Kız Yurdunun 5 bin 526 kapasiteli olduğunu ve yüzde 95.90’lık doluluk oranının bulunduğunu aktaran Çetin, Merkez Erkek Yurdunda 4 bin 805 kapasite olduğunu, bin 2 boş yerin olduğunu erkek yurdunun yüzde 79.15 doluluk oranına sahip olduğunu belirtti.
2019 Yılında Spor Toto Teşkilat Başkanlığının katkılarıyla yapılan işler hakkında bilgi veren Çetin, Keltepe Kayak Merkezi başta olmak üzere ihtiyaç duyulan yatırım talepleri ve 2020 yılında yapmayı planladıkları işler hakkında Vali Gürel’e bilgi verdi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

“Gölgeyim Ben” Karabük’te okuyucusuyla buluşuyor

Yayın: 29.03.2024 16:54
Paylaş:
A+ A-

The Poet House tarafından yayımlanan mini kitapta Tuğba Turan’ın “Gölgeyim Ben” adlı hikayeleri İsmail Sertaç Yılmaz tarafından çizilen illüstrasyonlarla bir araya getirildi.

Karabük’te polisiye ve gerilim türünde kitap yazan Tuğba Turan, güçlü kalemiyle yeni bir başarıya imza attı. Karabük’ün yetenekli yazarı Tuğba Turan, bu kez okuyucusunu dört hikayede buluşturuyor. Hikayelerinde, kadınların erkeklerin gölgesinde kalmaktan çıkıp, kendi güçlerini keşfetmelerine vurgu yapıyor. Karakterinin gölge üzerinden güçlenmesi, aslında kadınların toplumda ikinci planda tutulduğu, bastırıldığı ve görmezden gelindiği gerçeğini simgeliyor. Ancak bu hikayeler, kadınların içlerindeki gücü keşfetmeleri ve erkek egemen topluma karşı mücadele vermeleri üzerinden umut ve ilham veriyor. Gölgelerden güç alan anti-kahramanın, kadınların kendilerini güçlü ve değerli hissetmelerine yönelik bir metafor olması da bu mesajın önemli bir parçasını taşıyor. Bu hikayeler, kadınların kendi ayakları üzerinde durmalarını, seslerini duyurmalarını ve adalet arayışlarında korkusuzca ilerlemelerini konu alıyor. Bu sayede, kadınların erkeklerin gölgesinde kalmayı reddederek kendi ışıklarını yakmaları ve hayallerine doğru ilerlemeleri teşvik ediliyor.

Bu kitap aynı zamanda sakin kitap ‘slow book’ projesi, hızlı tüketilen kitaplara karşı bir başkaldırı niteliği de taşıyor. Hikayelerinde gücünü gölgeden alan anti-kahramanın yaratıcısı Turan, kitabında şu ifadelerde bulunuyor: “Ben yoklukla güçlendim. Hiçlikten doğdum. Bir kadının içine düşerken zevk veren, düştükten sonra istenmeyen bir bebek gibi, boşluğu doldurdum. Ben oldum” sözleriyle karakterinin iç dünyasını anlatarak, kadınların sessizliklerine ses katmayı hedefliyor.

“Gölgeyim Ben”, kadınların güçlenme sürecini ve adalet arayışını ele alan etkileyici hikayelerle dolu bir kitap olarak okuyucularla buluşacak. Bu kitap ile Yazar Tuğba Turan’ın Karabük ve Türkiye genelinde edebiyata ve sanata farklı bir bakış açısı getireceğinin mesajı veriliyor. (Esra Oğuzkağan Özkan)