Hocam “23 Nisan 1920’yi anlatır mısınız” dediler.
Bazı gerçekler vardır…
Onları yazı ile anlatmak zordur.
Şiir anlatılmayan duyguların sözcük matematiği yaparak okuyucuya ulaşmasına olanak sağlar.
O nedenle bu önemli tarihi günü ,evdekilerle birlikte şiirselleştirerek sözcüklerin emrine verdik.
Şiir bugünkü duygularımıza tercüman en önemli bir yazın türü.
Ancak burada bir tarihi günün yıldönümünü kutlamanın anlamı olarak şunu da belirtmeden geçemeyeceğim.
23 Nisan, Devletimizin kurucu büyük Atatürk tarafından çocuklara armağan edilmiş bir bayram.
Babası, Kurtuluş Savaşında şehit olan çocukların Devletimiz tarafından koruma altına alındığı ve geleceklerinin güvenceye kavuşturulmasının hepimizin sorumluluğu altında olduğunu bize hatırlatır.
Bu duruma bağlı duygu yüklü o geçmişe ait anıların bir film şeridi gibi gözlerimizin önünden geçmesine vesile olur.
Ne büyük yüce bir duygudur o…
Devlet ve sahiplenme/sahiplenilme….
Bu önemli günde hepimizin bayramı kutlu olsun.
İçiniz çocuklar gibi şen kalsın…!
23 NİSAN…
Bir bayram heyecanı sardı etrafımızı
Neşe doldu çocukluğumuz.
Bugün tarihle konuşma zamanı
Birden heyecan sardı her yanımızı…
Her şey o kadar güzel ki.
Sanki o mutlu günü görmüş gibi.
Mustafa Kemal Paşa…
Kalpaklı şapkası ile karşımda duruyor sanki.
Hem de Meclis kürsüsünde…
Ayakta.
Elleri havada…
Kurtuluşu işaret ediyor adeta parmaklarıyla
23 Nisan…
O gün…
Yeni bir devlet kuruldu.
Halk yönetimi eline aldı.
Kendi kaderini kendisi çizdi.
Tüm cihana nam saldı.
Türkün bağımsızlık isteyen inançlı sesi.
Kıskansın kıskananlar…
Biz Türk’üz…
Tarihten gelir asaletimiz.
Ulusal egemenliktir ilkemiz.
Bu şiirin yazımı sırasında desteklerini gördüğüm,tarih bilinci hususunda kendisini gerçekten kıskandığım oğluma buradan teşekkür etmeyi kendime bir borç biliyorum….
Bütün çocuklarımızın bayramını tekrar buradan bir kez daha kutluyorum…