Karabük’te 3 Çocuk Açıklamasına Uyulmamış Gibi Görünüyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2021 yılı verilerine göre, Türkiye’de nüfusun %26,9’unu çocuk nüfus oluşturdu. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre; 2021 yıl sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 84 milyon 680 bin 273 kişi iken bunun 22 milyon 738 bin 300’ünü çocuklar oluşturuyor.

Türkiye’de çocuk nüfusu en yüksek 10 il sırasıyla, Şanlıurfa, Şırnak, Ağrı, Sirt, Muş, Mardin, Batman, Van, Diyarbakır ve Bitlis illeri… Türkiye’de çocuk nüfusunun en düşük olduğu 10 il sırasıyla; Sinop, Giresun, Artvin, Bartın, Kastamonu, Karabük, Çanakkale, Kırklareli, Edirne, Tunceli, oldu.

Bir dönem Sayın Cumhurbaşkanının ailelere  3 çocuk yapın açıklaması vardı. Kimi kesimlerce eleştirilmişti tabi. Şöyle kabaca bir bakıldığında özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki bazı illerimiz bu sözü yerine getirmişler, hatta üzerine de çıkmışlar gibi görünüyor. Genel olarak Doğu-Orta ve Batı Karadeniz illerinin bir kısmına bakıldığında ise ve özellikle bölgemizde Bartın, Kastamonu ve Karabük’te bu söz hiç yerine getirilmemiş görünüyor.

Yukarıda yazdığım çocuk nüfusu yüksek illerde %45’lere çıkıyor çocuk nüfusu. Zonguldak’ta çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki payı %20,6 olurken, çocuk nüfus 121 Bin 623 kişi oldu. Bartın’da çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki payı %19,4 olurken, çocuk nüfus 39 Bin 101 kişi oldu. Karabük’te çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki payı %19,3 olurken, çocuk nüfus 48 Bin 034 kişi oldu.

Avrupa’da mesela genç nüfus çok düşük ve nüfuslarının çoğunluğu yaşlılardan oluşuyor. Doğurganlık oranları her yıl düşüyor İleri ki yıllarda büyük sıkıntı içine girecekler nüfus anlamında. Bunu engellemek için çocuk yapan ailelere bir çok maddi yardım yapıyorlar. Çünkü nüfusları yaşlanıyor ve ciddi işgücü sıkıntısı yaşıyorlar. Yarınlar da daha da zor günler yaşayabilirler nüfus anlamında.

3 çocuk açıklaması eleştirildi ama bir de bu gözle bakın. Yaşlanırsak, yok olabiliriz ülke olarak .

Özetle, Karabük olarak çocuk nüfusunda çok gerilerde kalmışız… Güçlü bir Türkiye için genç nüfusun önemi gerçekten büyük. Görüldüğü gibi yapan yapıyor işte. Biz de biraz gayret etmeliyiz, yani…

 Eskipazar OSB, Tarımsal OSB Olabilir mi ?

Karabük’te en fazla tarım arazilerinin olduğu ve hayvancılığında yapıldığı ilçemiz Eskipazar’da geçen hafta Eskipazar’lı çiftçilere Yağlık Ayçiçeği Tohumları dağıtılmıştı. Eskipazar’da 2 Bin dekar alana, Karabük Merkez ve Eflani’de bin dekara, toplam 3 Bin dekara yağlık ayçiçeği ekimi yapılacak.

Biz de o konu da yorum haber yapmıştık o haberimiz için burayı tıklayınız

Türkiye’nin üretime dönüşten başka çıkışı olmadığı açık bir şekilde görülüyor. O yazımızdan sonra bazı vatandaşlar ; Eskipazar İsmetpaşa’daki  Organize Sanayi Bölgesi aslında tarım alanı. O alan sanayi bölgesi ilan edildi. Çalışmalar da başarılı bir şekilde gidiyor. Orası ilk Otomotiv fabrikası  buraya kurulabilir mi yahut otomotiv yan sanayi sektörü olabilir mi diye konuşulmuştu.

Sonra metal ve metal ürünleri osb olacaktı. Gelinen süreçte osb olarak karma bir osb şeklinde olacak. Orası  yağlık Ayçiçek ekimi ve Karabük’te desteklenen diğer  tarımsal ürünler için bir tarımsal osb olarak değerlendirilemez mi? Diyorlar.Ülkemizin gelişimi için sanayinin önemi büyük ama gelinen süreçte tarımsal faaliyetlerin önemi de orta da. Neden tarımsal sanayi bölgesi olmasın ki, diyorlar.

Böylelikle tarım anlamında bir çok desteğe de ulaşacak olan çiftçilerimiz rahatlıkla üretimlerini yapabilirler, bunu devletin tüm kademeleri de desteklemez mi, mutlaka desteklenir, diyorlar.Orası zaten tarım alanıydı bunu unutmayın, diyorlar. Bana da  yazmak düştü o zaman. Neden olmasın ki ? Karabük Eskipazar’da neden tarımsal sanayi organize bölgesi kurulmasın ki ?

 Karabük Hava Kirliliği

Memleket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy’un 3 Nisan’ın sanayi günü olması kapsamında kanun teklifi verdiğini ayrıca Karabük’te yaşanan hava kirliliğinin neden olduğu hastalıklar ve erken ölümlere ilişkin yazılı soru önergesi verdiğini yorum haber olarak yazmıştım

Sağlık Bakanlığına, Karabük’te hava kirliliğinin neden olduğu hastalıklar ve erken ölümlerle ilgili bakanlığın bir çalışmasının olup olmadığını, Karabük ilindeki hava kirliliğine bağlı olarak, hava kirliliğinin yol açtığı hastalıklardan ( Astım, KOAH, Akciğer kanseri, Solunum yetmezliği), son 10 yıl itibariyle hastanelere müracaat eden hasta sayısının ne kadar olduğunu, Hastalık ve ölümlere karşı önlem almak adına, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile işbirligi içinde yürütülen herhangi bir proje veya çalışmanın olup olmadığını, sormuş Aksoy. Karabük’te hava kirliliği var- yok konusu ve kirletici unsurlara nelerdir konusu ve de hava kirliğinden dolayı Karabük’te kalp, kanser, koah gibi hastalıkların yüksek olduğu konusu hep konuşulur.

Bugüne kadar bu konuda yapılmış bilimsel bir rapor var mıdır acaba ? Mutlaka vardır. Bu çalışmalar, raporlarda çıkan sonuçlar nelerdir acaba? Bugüne kadar genel olarak Karabük’te hava kirliliği yoktur şeklinde resmi açıklamalar var. Ölçüm cihazlarına göre de havamız temiz. Bakalım yukarıdaki önergeye  verilen cevaplar bir bilimsel rapor niteliği taşıyacak mı ve nasıl bir sonuç çıkacak acaba ?