Bölgenin Sesi Gazetesi

Yayın: 09.02.2020 18:47
Paylaş:
A+ A-

Güvenlik ve Terör Uzmanı Dr. İmbat Muğlu:
“İdlib’in ayakta durması lazım, İdlib halkına zulmedilmemesi lazım, 4 milyona yakın halk var, onu koruyup kollayacak olanda dün olduğu gibi bugünde Türkiye”

Güvenlik ve terör uzmanı Dr. İmbat Muğlu, Rusya’dan gelecek heyetin yeni bir İdlib mutabakatı için geldiğini söyledi.
Karabük Valiliği tarafından “Uluslararası Güvelik, Terörizm ve Ermeni Meselesi” konferansı düzenlendi. Karabük Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa konuşmacı olarak Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Seyit Sertçelik ile güvenlik ve terör uzmanı Dr. İmbat Muğlu katıldı. Konferans sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan güvenlik ve terör uzmanı Muğlu, İdlib meselesinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni en çok ilgilendiren noktalardan biri olduğunu belirtti.

Türkiye’nin; Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatıyla Suriye’nin özellikle Türkiye sınır hattındaki alanların çoğunu güvenli bölge ilan ettiğini ifade eden Muğlu, “İdlib sınır hattımızda olan ve gergin bir bölge. Soçi ve Astana mutabakatı neticesinde burası tamamen Rusya, İran ve Türkiye’nin, hatta arka taraftan Suriye’nin ortak kararıyla güvenli bölge ilan edilmiş, burada kesinlikle silah kullanılmayacaktı, bu bölge özellikle muhalif güçlerin son kalesi, son sığınağı olan bir yerdi. Ama maalesef bu mutabakata sadece Türkiye bağlı kaldı” dedi.

Suriye’de rejimin Rusya ile İran’ın desteğini alarak İdlib’i düşürmeye çalıştığını aktaran Muğlu, “Cumhurbaşkanımız açıklama yaptı, rejimin var olan Soçi ve Astana mutabakatına bağlı kalması, ateşkes ilan etmesi, silah kullanmaması konusunda. Gönül ister ki öyle olsun. Ama Rusya ve İran rejimi desteklediği sürece, İran kara ordusu olarak, Rusya’da hava gücünü kullanarak destek verdiği sürece bu barış pek yakın gözükmüyor. Hedefleri İdlib’i düşürmek. İdlib’in düşmesi demek muhaliflerin düşmesi demek, İdlib düşerse devrim hareketi, Suriye’deki Esad’ın katilinin ve zulmüne karşına direnen o direnişinde yıkımı demektir. Onun için İdlib’in ayakta durması lazım. İdlib halkına zulmedilmemesi lazım, 4 milyona yakın halk var, onu koruyup kollayacak olanda dün olduğu gibi bugünde Türkiye” diye konuştu.

“Türkiye bütün imkanlarını seferber edecektir”
Türkiye’nin İdlib’de 13 gözlem noktası olduğunu hatırlatan Muğlu, şunları kaydetti:
“Türkiye orada ciddi bir askeri birliği gücü olan ülke. İdlib’deki her olumsuzluk Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırında olduğu için Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yansıyor. Olası bir durumda 8 tane şehidin verilmesi mukabilinde nasıl sert tepki verdiysek, aynı şekilde Allah bir daha yaşatmasın ama öyle bir şey olursa Türkiye bütün imkanlarını seferber edecektir ve bunları da kullanacaktır. Gerekli cevabı verecektir.”

Rejim güçlerinin Rusya ve İran’ın desteğiyle Serakib’i ele geçirmesiyle ilgili de konuşan Muğlu, “Rejim için İdlib’e girmenin kapısı oldu. Serakib hem M4 hem M5 Karayolu’nun kesiştiği nokta. Onun için bu iki yolun kesiştiği nokta İdlib’in de can damarı, aynı zamanda da rejim için de can damarı, can yoluydu burası. Maalesef sabah saatlerinde rejim hareketini eline geçti tabi bizler için olumsuz ama Rus desteği ve İran’ın kara gücü desteğiyle kaybedilmiş durumda Türk silahlı kuvvetlerini oradaki üsleri ve gözetleme noktaları devam ediyor. Biz yine o bölge ve o alandayız” ifadelerine yer verdi.
Rus heyetinin Türkiye’ye gelecek olmasıyla ilgili sorulan soruya da cevap veren Muğlu, şunları söyledi:
“Bana göre Rusya yeni bir İdlib anlaması için geliyor. Soçi ve Astana mutabakatını bir kenara bırakıp yeni bir İdlib mutabakatı mı ya da başka bir şey mi deriz adına ama Türkiye, Soçi ve Astana’daki alınan kararlardan vazgeçmeyecektir. İkinci sebebi de, Sayın Cumhurbaşkanımız ve Putin’in önümüzdeki günlerdeki ön görüşmesiyle ilgili çalışma için gelmekte.”
Vali Gürel ve Milletvekili Ünal, Muğlu ile Serçelik’e hediye takdimi yaptı. Programa Karabük Valisi Fuat Gürel, AK Parti Karabük Milletvekili Cumhur Ünal, Safranbolu Kaymakamı ve Vali Yardımcısı Vekili Dr. Fatih Ürkmezer, İl Emniyet Müdürü Sırrı Tuğ, İl Jandarma Komutanı Alb. Ali Sefa Yılmaz, kurum müdürleri ve öğrenciler katıldı.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Birleşik Metal-İş Sendikası Karabük’te gövde gösterisi yaptı

Yayın: 19.04.2024 17:01
Paylaş:
A+ A-

DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar Karabük’ün de bağlı olduğu Kocaali Şubesi’nin düzenlediği etkinliğe katılmak üzere Karabük’e geldi.

Karabük’te Marzinc ve Çelsentaş firmalarında örgütlü olan sendikanın 2023-2025 dönemi toplu iş sözleşmelerine ilişkin kamuoyu bilgilendirmesi yapmak üzere Hürriyet Caddesi üzerinde düzenlenen programda konuşan Genel Başkan Atar, “Karabük bir emek kenti, bir işçi kenti. Burada hakları için mücadele eden metal işçileri var. Gelecekleri için mücadele eden DİSK üyesi bütün işletmelerin geleceği açısından önemli bir etkendir. Önemli bir garantidir. Onunla gelişmesi için on binlerce mezar işçisinin geleceği için bu bölgedeki faaliyetleri son derece herkesin yararınadır. Bana göre yararınadır. Neden işçisi kazanacak? Her gün esnafı da kazanacak. Neden işçisi kazanacak? Kazanacak. Kazanacak. Ülke de kazanacak. Hepimiz kazanacağız” ifadelerini kullandı.

ANALARININ AK SÜTÜ GİBİ HELAL

Genel başkan atar şunları söyledi; “Toplu iş sözleşmesinde canımızı dişimize taktık, direndik, mücadele ettik, haklarımızı aldık. Bu çerçevede Çelsentaş işçileri hak ettikleri zamları aldılar, uygulamaları yapıldı, toplu sözleşme farkalarını aldılar ve önümüzdeki dönemde de fabrikalarında huzur içerisinde çalışmanın avantajlarını ve sendikalı örgütlü olmanın avantajlarını yaşıyor arkadaşlarımız. Diğer yandan Marzinc beş sermaye grubunun sahibi olduğu bir iş yeridir. Demir Çelik Fabrikalarının baca tozlarının fabrikada kimyasal olarak güçlenerek tüm konsept biçiminde bir üretim biçimi yapan bir fabrikadır. En önemli büyük sermaye kuruluşlu kuruluşlarının demir çelik fabrikalarınınki bunlar içerisinde vardır. Diler çelik vardır. Kaptan çelik vardır. Diğer taraftan İçtaş Demir Çelik Grubu vardır ki bu firmalar Türkiye’nin en büyük, en güçlü firmalarıdır. Onların baca tozlarını burada gördüğünüz kardeşleriniz fabrikalarında canlarını hiçe sayaratozun toprağın içerisinde zor koşullar altında alın teri dökerek üretim yapıyorlar. Yaptıkları milletin itibariyle hem bu fabrikaların ortaya çıkan atık maddelerini onların bertaraf edilme güçlüğünün ortaya çıktığı böyle bir süre içerisinde hem onların arıtmasına ve kimyasal dönüşümünü gerçekleştiriyorlar. Hem de bu ülkeye önemli derecede ihracat yoluyla döviz getirecek bir üretim gerçekleştiriyorlar. 

Bu firmalar biraz önce saydığım sermaye kuruluşları hem kendi atıklarını, çöplerini burada arıttırıyorlar, hem de bir taraftan ortaya çıkan bu üretim biçimiyle birlikte önemli derecede karlar elde ediyorlar. Diğer taraftan toplu iş sözleşmemizle ilgili diyor ki, grup toplu iş sözleşmesi. 2023-2025 dönemi toplu iş sözleşmesi bu iş kolunda Birleşik Metal İşleri işveren sendikasıyla imzaladığı sözleşmenin koşulları bu iş yerinde uygulanır diye işverenle birlikte altına imza attığımız maddemiz söz konusu. Biz de bugüne kadar ortaya çıkan toplu sözleşmenin uygulanmasındaki eksikliğin bir an önce giderilmesini istiyoruz. Bugün iş yer yönetimiyle temaslarımız oldu oldu. Onlar da bu konuda belli adımları atma konusunda bir niyet ortaya koyuyorlar ama samimiyetlerini ve davranışlarını da önümüzdeki günler içerisinde göreceğiz. Bizim de sendika olarak amacımız bir an önce işletmenin  sözleşme hükümlerinin uygulanması Marzinc çiftçilerinin de anasının ak sütü gibi helal olan toplu sözleşme ücret haklarını almasıdır.”

BİZİ GÖRDÜKLERİNDE RAHATSIZ OLANLAR VAR

Programda konuşan Birleşik Metal-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik de Karabük’te yaptıkları mücadeleden rahatsızlık duyanların olduğuna dikkat çekerek, “Bizi gördüklerinde birilerinin rahatsız olduğunu, uykularının kaçtığını biliyoruz. Onları rahatsız etmeye devam edeceğiz” dedi.

Çelik şunları söyledi; “Biz DİSK olarak Birleşik Metal-İŞ olarak birilerinin çok sevmediği, bizi gördüğünde yüzünü çevirdiği belki dişini gıcırdattığı bir sendikayız. Ama biz emekçilere işçilere köylülere halka kendine verilene razı olmasını değil, hakkını almasını bilmeyi, hakkı için mücadele etmesi gerektiğini ve bir kavgayı ortaya koyması gerektiğini öğretiriz, demokrasiyi öğretiriz, mücadeleyi öğretiriz. Bu kentte de demokrasiyi mücadeleyi işçinin hakkını, hukukunu almaması için mücadele etmesi gerektiğini elbette öğreneceğiz ve bunu büyüterek yapacağız. Biliyoruz bizi gördüklerine birilerinin rahatsız olduğunu, uykularının kaçtığını biliyoruz. Onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Üyelerimizin, bugün üyemiz olmayan yarın üyemiz olacak olanların hakları için de mücadelemizi büyüterek devam edeceğiz ve şairin dediği gibi; ‘Dolaşacaktır Karabük’te de en şanlı elbisesiyle, işçi tulumuyla bu güzelim memlekette hürriyet…’ diyorum.

Birleşik Metal-iş Sendikası’nın Karabük’teki programına CHP İl Başkanı Vedat Yaşar, CHP Merkez ilçe Başkanı ali yavuz ve parti yöneticileriyle sendika üyeleri katıldı.