DEVA Partisi’nden ‘DÇ Lisesi Yıkılmasın’ çağrısı

DEVA Partisi’nden ‘DÇ Lisesi Yıkılmasın’ çağrısı

Yayın: 05.12.2022 22:07
Paylaş:
A+ A-

Karabük’ün en eski ve köklü okullarından Demir Çelik Lisesi için depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkım kararı alınması kamuoyunda tartışma konusu oldu.

Aynı zamanda inşaat mühendisi ve DÇ Lisesi mezunu da olan DEVA Partisi Karabük İl Başkanı Yusuf Aydın ekibiyle birlikte okul binası önünde açıklama yaparak, “Burası yıkılmasın, restore edilsin” dedi.

Birçok özelliği itibariyle DÇ Lisesi’nin gelecek nesiller için ilham kaynağı olduğunu vurgulayan Başkan Aydın yarın saat 14’te okul binası önünde yapılacak kitlesel basın açıklaması eylemine katılacaklarını duyurdu ve açıklamasında şunları kaydetti “1954 Yılında Karabük Demir Çelik Lisesi olarak eğitim, öğretim hizmetine başlayan ve “Eğitim Çınarı” olarak adlandırılan Demir Çelik Lisesi maalesef kapatılıyor.

Binlerce Demir Çelik Lisesi mezununda da okulun yıkılmaması için tepki verdiğini görmekteyiz.

Umuyoruz ki bu tepkiler eylemlere dönüşür ve okulumuz yıkılmaz.

Yangından mal kaçırır gibi kış ayının başladığı, eğitim ve öğretimin devam ettiği bir zamanda okulun aniden boşaltılması manidardır.

Demir Çelik fabrikasının emaneti Endüstriyel miraslarımızdan biri olan bu yapının yıkımı halinde telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkacaktır. Bu nedenle söz konusu tarihsel miras okul binasının korunarak gelecek kuşaklara aktarılmalıdır.

Tam 68 yıldır Demir Çelik Lisesi olarak eğitim, öğretim veren ve binlerce mezunu olan Karabük Demir Çelik Lisesi’nin kapatılmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz.

Üniversite Giriş sınavlarındaki başarısı yıllardır Türkiye ortalamasının üzerinde olan okul, 1993 ÖSYS’de sayısal alanda Türkiye’de 7. sıraya yerleşmiştir.

Demir Çelik Lisesi mezunları politika, bürokrasi, iş hayatı, bilimsel çalışma alanları ve diğer alanlarda başarılı hizmetler vermektedirler.

Karabük’ün en köklü okulu olan Demir Çelik Lisesi’nin başarısı devam ettirilmeli gelecek kuşaklara iletilmelidir.

Bu okulda okumuş, öğretmenlik yapmış, çalışmış insanların anılarını kaybetmemek için, geçmişten kalan emanete sahip çıkmalı başarıların tekrarını sağlamak için binanın restorasyonu yapılmalı ve eğitim öğretime açılmalıdır.

Bu okul gelecek nesiller için bir ilham kaynağıdır, bu yüzden bu eseri gelecek nesillere aktarmak için korunmalıdır. Bu eserler geçmişimizi bize yansıtır bu çok önemlidir. Çünkü geçmişi olmayan bir millet yok olmaya mahkumdur.

Bir yıl önce 24 Kasım 2021’de Öğretmenler günü vesilesiyle ziyaret ettiğimiz Demir Çelik Lisesi müdürü Ender Kan “Okulda güçlendirme kararı alındığını” bizlere söylemişti. Okulda gerçekleştirilen pilav gününde arkadaşlarımızla okulu gezmiş her hangi bir çatlak yada sıkıntı görmemiştik. Okul müdürümüze “okulda gözle görülür bir sıkıntı olmadığını” ilettiğimizde “Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından inceleme yapıldığını” söyledi.

Milli Eğitim müdürümüz Nevzat Akbaş’a okuldaki fiili durumu anlattık. Restorasyona ihtiyacı olduğunu söyledik. Konuyu Milli Eğitim müdür yardımcıları Erdal Üngören ve Mehmet Özdemir’e anlattık. Milli Eğitim bakanlığınca bölgemizde bulunan depreme dayanıksız okulların tespiti için heyet geldiğini ve inceleme yapıldığını ilettiler. Ancak yıkılacağı konusunda bir karar yoktu. Bizde okulumuzun taşıyıcı sisteminde bir sıkıntı olmadığını restore edilmesini bir kez daha söyledik.

Endüstriyel mirasımız olan Demir Çelik Lisemiz gibi Yenişehir Sinemamızı, İşçi Lokalimizi, Mühendisler Lokalimizi Havuzlu bahçemizi ve bize emanet edilen diğer yapıları korumalı, restore etmeli ve yaşatmalıyız.

Bir yapının yıkım kararı almak için;

Zeminde aşırı oturmaların oluşması, taşıyıcı sisteminin onarılamayacak kadar bozulmuş olması, afetlerden dolayı ağır hasar görmüş olması gerekmektedir.

Demir Çelik Lisesinde yaptığımız gözlemsel tespitlerde yukarıdaki durumlar oluşmamıştır. Okul binası güçlendirilerek ve restorasyonu yapılarak yönetmeliklere uygun hale getirilir.

Karabük Valiliği tarafından okulun yıkım kararının alınıp alınmadığı yada restore edilip edilmeyeceği hakkında bir açıklama yapılmasını bekliyoruz. Gerekli açıklamanın en yakın zamanda yapılması ve kamuoyunun aydınlatılması gerekmektedir.

Biz Demir Çelik Liseliler okulumuzun restore edilerek tekrar eğitim ve öğretime açılmasını istiyoruz.”

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Rosatom, onkolojik ve fonksiyonel hastalıkların teşhis ve tedavisine yönelik teknoloji geliştirdi

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 04:36
Paylaş:
A+ A-

ANKARA (AA) – Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu (Rosatom) bünyesindeki Khlopin Radyum Enstitüsü AŞ'den bilim insanları, yeni tip galyum-68 jeneratörlerinin üretimi için bir pilot sorbent sentez ünitesi geliştirdi ve üniteyi devreye aldı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Rosatom bilim insanları, onkolojik ve fonksiyonel hastalıkların teşhis ve tedavisine yönelik yeni bir teknoloji geliştirdi.

Söz konusu teknoloji, birçok hastalığın daha doğru teşhis ve tedavisi için radyoaktif izotoplar içeren bir ilaç grubu olan radyofarmasötiklerin geliştirilmesini sağlıyor.

Galyum-68 bazlı bir radyofarmasötik, nöroendokrin tümörlerin, miyokardiyal perfüzyonun ve prostat kanserinin en doğru şekilde teşhisi için kullanılıyor. Radyum Enstitüsü'nün gelişmiş sorbent sentez teknolojisine sahip jeneratörleri, dünya çapında kabul gören en üst seviyedeki standartları karşılayacak.

Titanyum dioksit bazlı bir sorbent elde etmek için jel-sferifikasyon teknolojisinin kullanılması dolayısıyla benzersiz olma özelliği taşıyan yöntem, bir radyofarmasötiğin doğrudan bir jeneratörün içeriğinden sentezlenmesini sağlayacak ve kliniklerde üretim işlemlerinin sayısını azaltacak. Proje, yerli ve yabancı ilaç pazarlarının ihtiyaçlarını tamamen karşılayabilecek, tüketiciler için ilacın etkinliğini artırabilecek ve ilaca erişimi kolaylaştırabilecek.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Khlopin Radyum Enstitüsü AŞ Proje Müdürü Stepan Danilov, söz konusu teknolojinin, teşhisin yanı sıra onkolojik ve fonksiyonel hastalıkları tedavi etmek için de kullanılabileceğini ifade ederek,”Radyonüklid, halihazırda kullanılan izotoplara kıyasla onkoloji ve fizyolojik süreçleri görüntülemek için daha yüksek kontrast ve çözünürlüğe sahiptir. Oluşturduğumuz bilimsel ve teknolojik temel ve sürecin esnekliği, mevcut jeneratörlerin rekabet gücünü artırmamıza ve yeni nesil jeneratörler geliştirmemize olanak tanıyacaktır.” ifadelerini kullandı.

Khlopin Radyum Enstitüsü AŞ Genel Direktörü Konstantin Vergazov da, “Özellikleri göz önüne alındığında bu tür bir jeneratör Rusya Federasyonu’nda üretilenlerin en verimlisi olacak ve dünya çapında öncülerden biri haline gelecektir. Ar-Ge çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Radyum Enstitüsü sahasında inşa edilmekte olan siklotron kompleksinin bir parçası olacak germanyum-68/galyum-68 jeneratörlerinin üretimine yönelik bir projeyi hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bu proje çerçevesinde jeneratörlerin üretimi, germanyum-68 izotopunun üretimi için ışınlamadan nihai ürünün üretimine kadar tüm süreç zincirini birleştirecek.” değerlendirmesinde bulundu.