Nerede..?

Nerede..?

Yayın: 25.03.2015 09:53
Paylaş:
A+ A-

Kent üzerine söyleşiler.!
Bu düşünce belki size gereksiz gelebilir
Acaba öylemidir?
Sohbet etmeye başladığınızda kentin gerçekleri ile karşı karşıya gelirsiniz.
Sohbet başlayınca…
Bazen sevinir,bazen üzülürsünüz.
her şeyden önce…
Kentler onları var eden insanların ihtiyaçlarına göre şekillenir.
Yani insan kente bakınca kendini görür.
Kenti eleştirmek kendini eleştirmek gibi bir şeydir.
Buna kim cesaret edebilir.
Gerçek anlamda kentlerini sevenler tabi…
Bu anlamda söyleşiler mekanlara hayat verir…
İnsanın düşünce gücünü artırır.
Hayal dünyasına katkı yapar.
Farklı sonuçlara ulaşmayı kolaylaştırır.
Şimdi biraz bu düşünceye uygun bir kent kurgusu yapmaya çalışalım.
Hayal gücümüzü kullanalım.
Farklılık oluşturmaya çalışalım.
Kentlerin bu tür sohbetlere ihtiyacı olduğunu düşünerek hareket edelim.
Kent sohbetlerinde bir incelik vardır.
Her şeyden önce düzeyli düşünceler kaplar etrafı.
Hiç kimse birbirini kırmaz.
İltifat vardır.
Samimiyet vardır.
Heyecan vardır.
Yapıcılık vardır.
Bu ortam hayat verir mekana…
Başka bir deyişle….
Yol gösterilik dinamizm katar yaşama…
Her şeyden önce herkes kentin bir bireyi olduğunun farkındadır.
Çevresindeki gelişmelere karşı duyarlıdır.
Kent yaşamına katkı vermekten gurur duyar.
Bunu yaparken zariflikten ise asla taviz vermez.
İşte…
Kentleri kent yapan bu bilinçli tavırlardır…
Sohbetlerde “kentin refah ve mutluluğu” esas ölçüyü oluşturur.
İnsanlar kendi yarınlarını o mutluluğa göre şekillendirir.
O kentte olmanın/yaşamanın sorumluluğunu hissederler.
Kent sohbetleri ; karartıları /umutsuzlukları /açmazları tartışarak mutlu sona ulaşmayı amaçlar.
Kişisel çıkarlara/ihtiraslara,garezlere geçit vermez.
Toplumsal çıkar ve barıştan yanadır.
Kavgacı değildir.
Uzlaştırıcıdır.
Şimdi bu yazıyı kaleme alan bir kişi olarak Karabük’te eksik olan nedir diye bakıyorum da sorunun yanıtını yine kendim veriyorum:
Hani nerede Karabük’ün refah ve mutluluğunu konu alan sohbetler.
Çalışmalar.
Var mı böyle bir hali konu alan düşünce platformu ve birlikteliği Karabük’te…
O zaman.!…
İyi ama bir kenti kent yapan o güzel konuşmalar hiç olmayacak mı?
Sohbet yapabileceğimiz platform nerede.?
Marazi düşüncelere geçit vermeyecek o birliktelik nerede?
Sahi nerede.?

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Emekli ziraat mühendisi kurduğu serada fidan aşılaması yapıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

TOKAT (AA) – Tokat'ın Niksar ilçesinde emekli ziraat mühendisi Kayhan Argun, Türk fındığı fidanlarına aşılama yaparak satıyor.

Kayhan Argun, emekli olduktan sonra kurduğu serada fındık aşılaması yaparak isteyenlere gönderiyor.

Argun, AA muhabirine, geçen yıl Tarım ve Orman Müdürlüğünden emekli olduğunu söyledi.

Fide ve fidan yetiştiriciliği için sera kurduğunu belirten Argun, “Ceviz ve fındık fidanları üretiyorum. Yabani cevizlere Amerikan chandler ve Fransız çeşidini aşılıyoruz. Bir de Türk fındığını, ağaç usulü olan fındığı aşılıyoruz. Geçen yıl yaptık, aşı gayet başarılı. Türkiye'de bunu yapan üç kişiden birisiyiz. İzmir Ödemiş'te, Düzce'de ve Tokat Niksar'da biz varız.” dedi.

Aşılama yapıldıktan sonra verimin güzel olduğunu dile getiren Argun, şunları kaydetti:

“Bahçeleme dediğimiz ışkın alma yok bunda. Bu fındık, direkt ağaç oluyor, üstten dallanıyor. Kök yapısı diğerinden çok farklı. Artık ocak usulü fındıkçılıktan ağaç usulü fındıkçılığa geçiliyor. Makineli tarıma, silkelemeye, budamaya, toplamaya uygun. Talep çok fazla. Aşılama mevsimi Şubat 20'den Nisan 20'sine kadar süren bir zaman. Biz kalem aşısı yapıyoruz. Mevsimlik aşılamamız 5 bin adet.”