DEĞİRMENCİ, SENDİKAMIZ SÜREKLİ BÜYÜYOR, DEDİ.

Özçelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ile geçenler de telefon görüşmesi yaptık. Dünya genelinde 140 Dünya ülkeden Maden, Enerji ve Üretim sektörlerinde çalışan 50 milyon işçiyi temsil eden, IndustriALL KÜRESEL SENDİKA’YA, ÖZÇELİK-İŞ SENDİKASI YUNUS DEĞİRMENCİ’NİN GENEL BAŞKANLIĞI’NDA  ÜYE OLMUŞTU. Sendikanın kurulduğundan bugüne bir şekilde olmamış, yapılmamış ama  Değirmenci döneminde yapılmıştı.

Telefon görüşmemizde, Industriall Avrupa Federasyonu tarafından düzenlenen Endüstri Politikaları Komitesi ve Adil Geçiş, Sendikal İş Birliği ve Şirket Politikaları Çalıştayı için yurt dışındaydı.

Sendikanın üye sayılarında artışların olduğunu belirtti Değirmenci. GÖREVE GELDİĞİNDE 30 BİNİ ALTINDA ÜYE VARMIŞ. VE BUNLARIN % 64’Ü AİDATLI İMİŞ. GENEL BAŞKANLIĞI DÖNEMİNDE ÜYE SAYISININ 45 BİN’İN ÜSTÜNE YÜKSELDİĞİNİ VE BU SAYININ %82’SİNİN AİDATLI ÜYE olduğundan bahsetti.

Yani hem üye sayısında hem de aidatlı üye sayısında önemli artışlar olmuş döneminde.

Özçelik İş Sendikasının yükselişi artarak sürecektir,  bundan kimsenin kuşkusu olmasın. İtibarlı ve istikrarlı büyüme devam ediyor. Üyesi sendikasının, sendika da üyesinin her daim yanında.  Özçelik İş Sendikası  çalışmalarıyla parlayan bir yıldız olmaya devam edecektir, dedi.

Karabük’ün sendikanın vazgeçilmezi olduğunu da ifade eden Değirmenci, Karabük, Kardemir ve Özçelik-İş birbirinden ayrılmaz bir bütünün parçalarıdır. KARABÜK VAR OLDUKÇA, KARDEMİR, KARDEMİR VAR OLDUKÇA ÖZÇELİK-İŞ VAR OLMAYA DEVAM EDECEKTİR, DEDİ. Başka  bilgiler de verdi. Onları da zaman zaman yazarız.

Bunları yazmamız, birilerine  doğru gelmeyebilir, çünkü önceki haberlerimizde/ yazılarımızda eleştiriler almıştık, Karabüklülük noktasından bazı eleştiriler almıştık. Gelen eleştiriler benim yazılarımda olduğu gibi veri/ bilgi temelli değildi, tabi.

Yazma, etme diyenler yazılarımda verdiğim bilgilere baksınlar. Yanlış bilgi değil ne yazıyorsam doğru bilgi  sonuçta. Gerçekleri saklamanın Karabüklülükle bir ilgisi yok,   bilgi doğru oldukça yazmaya devam yani.

KARABÜK’TE VEREM TABLOSU NE DURUMDA ?

Dün bir haber yaparak, Verem hastalığı konusunda, “…Riskin DSÖ beklentilerinin üstünde olduğu tek il Karabük oldu.” Şeklindeki DSÖ’nün 2020 verilerindeki ilgili cümleyi paylaşmıştım.

KARABÜK’TE VEREM HASTALIĞI ANLAMINDA BİR ARTIŞ VAR MI ? DSÖ’NÜN RAPORUNDA BEKLENTİLERİN ÜSTÜNDE RİSKİN OLDUĞU  TEK İL GERÇEKTEN  KARABÜK MÜ? Bu doğru ise bunun olası sebepleri  ve çözümü konusunda Sağlık Müdürlüğü’nün yaptığı çalışmalar nelerdir ? Kamuoyu, Karabük’ün başarılı  Müdürlerinden olan  Karabük İl Sağlık Müdürü Ahmet Sarı’dan konuyla ilgili bir açıklama bekliyor, demiştim.

Bu konuda Sağlık Müdürümüz Ahmet Sarı ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.   Uzun yıllardır tanıdığımız değerli biridir Ahmet Hoca. Her konuda hassasiyet gösteren gayretli ve çalışkan bir bürokrattır.  Telefonda bazı bilgiler verdi.

Şunu ifade edelim 2021-2022’DE KARABÜK’TE VEREM KONUSUNDA BİR SIKINTI YOK. 2020’de pandeminin ilk koşullarında belki rakam biraz artmış ama şu an endişe edilmesi gereken bir durum yokmuş.

Hatırlayacağınız gibi Covid 19 vakalarında da  birkaç hafta boyunca Türkiye’de nüfusa oranla en çok vaka görülen kent Karabük olmuştu. Telefonda onu da sordum HAVASINDAN MI, SUYUNDAN MI HOCAM NEDEN HEP  HASTALANIYORUZ KARABÜKLÜLER OLARAK REKOR BİLE KIRDIĞIMIZ DÖNEMLER OLUYOR, dedim. Pandemi de 2 yıl da sadece birkaç hafta vaka sayılarında rekor artışlar olduğunu o haftalarda da test sayısı anlamında daha çok tarama yaptıklarını ifade etti Ahmet Hoca.

Bakın samimiyetle söyleyeyim. Ahmet Hoca,  koltuğunun hakkını veren değerli isimlerden biri.

Endişe edilecek bir durumun olmadığını telefonda öğrenmiş olsak da, Verem hastalığı konusunda  ayrıca bir  RESMİ bilgilendirme bekliyorum kendisinden tabi onu da ifade edeyim.

KARABÜK’TE BÖLGECİLİK BELASI

Dünkü yorum haberimde, Ak Parti’nin  hem 1 milletvekilini hem de  Karabük Merkez Belediyesi ile birlikte 5 Belediyeyi kaybettiğini  yazmıştım. Bugün durum nedir acaba, Ak Parti vatandaşın ikazını iyi okuyabildi mi yoksa ders alınmadan yola devam mı edildi? , diye sormuştum.

Bu konu aslında çok önemli. Çünkü erken ya da zamanında bir seçim sathına girdi artık ülkemiz. Ve tabi ki her seçim önemlidir ama bu seçimler çok daha önemli gibi sanki. Bu nokta da Karabük’ten Milletvekili adayı olarak çıkacak isimler çok önemli.

Vatandaşın ikazının okunabilmesi başka bir kırmızı kart yenilmemesi için çok önem arz ediyor, değil mi ? MESELA YILLARDIR ESKİPAZAR’LI BİR MİLLETVEKİLİ ÇIKMAZ KARABÜK’TEN. BU DÖNEM ÖZELLİKLE AK PARTİ İÇİNDEN ESKİPAZARLI BİR MİLLETVEKİLİ ADAYI ÇIKACAK MI ACABA? Tabi Karabük’te maalesef  particilikten önce her zaman bölgecilik gelir. Bu seçimlerde  BÖLGECİLİK belası kırılabilir mi ?

KARABÜK ARAŞTIRMA HASTANESİ RANDEVU SORUNLARI

Ahmet Hoca,  koltuğunun hakkını veren değerli isimlerden biri dedik yukarıda. Şimdi böyle deyince bazı vatandaşlar ya iyi de hastanede randevu alamıyoruz, muayene alamıyoruz,  bilmem kaç ay sonrasına film çektirmeye randevu veriliyor diyeceklerdir. Bunları telefonda falan konuşmadık ama ben kendi bilgilerimle yazayım. Doğrudur, o konudaki sıkıntıları zaman zaman ben de gündeme getiriyorum.

AMA MHRS SİSTEMİ BAKANLIĞIN SİSTEMİ VE ÜLKE GENELİNDE  RANDEVU SORUNLARI VAR. DOKTOR EKSİKLİĞİ SİYASETİN KONUSU, HASTANE YÖNETİMİNDEKİ EKSİKLİKLER, YANLIŞLIKLAR İSE BAŞHEKİMİNİN SORUMLULUĞUNDA.

E, yani Sağlık Müdürü ne iş yapıyor o zaman diyebilirsiniz? Müdür koordinasyonu yapar, gördüğü eksiklikleri de  Bakanlık vesaire noktasında bildirir. Tek başına birini başhekim falan yapamayacağını ya da Başhekimlikten alamayacağını biliyorsunuzdur. Neyse… Bu konular ayrıca değerlendirme yapılması gereken konular. Hem telefonda falan gerçekten bu konulardan tek laf etmedik. Sadece  Verem ve Covid konuştuk.

SUÇLU İSTİFA EDENLER Mİ ,VATANDAŞ MI, PARTİLER Mİ ?

Geçenler de MHP Safranbolu Belediye Meclis Üyesi Hülya Kaya Özverdi, MHP’DEN İSTİFA ETTİ. Şimdi bağımsız belediye meclis üyesi.

Aslında İyi Parti’den seçilmiş VE  İYİ PARTİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİYKEN İSTİFA EDİP MHP’YE GEÇMİŞTİ. Şimdi MHP’den de istifa etti.

Saim Tiryaki’de vaktiyle AK PARTİ’DEN  HEM DE 1. SIRADAN  SAFRANBOLU BELEDİYE MECLİS ÜYESİ SEÇİLMİŞTİ. O DA İSTİFA EDİP MHP’YE GEÇMİŞ SONRA MHP’DEN DE İSTİFA ETMİŞTİ .O da bağımsız …

Bağımsızlık,  yani kafana göre takıl gibi bir şey herhalde. Kimseye bağlı değilsin, canın nasıl istiyorsa öyle…Birileri diyor ki, bunlar zaten istifa edip gittiklerinde  gittikleri partilerden  bazı talepleri olmuştu, bu taleplerin arkası kesilmedi zaten bu anlamda sorunlulardı, diyorlar.

Ben böyle şeylere pek katılmam. Çünkü talepleri varsa neden kabul ettiniz vaktiyle, şimdi neden  talepleri vardı diyorsunuz.

GENEL OLARAK SÖYLÜYORUM. Bakın bu  ve benzeri kişiler önce topluma karşı sorumluluk sahibi olmalı. Topluma yani kendilerini seçen kendilerine oy veren kesime sorumluluk hisseden, yani sorumluluk sahibi olan kişiler a partisinden istifa edip b partisine geçer mi ?

Peki partiler de hem seçmene hem de kendilerine oy veren kesimlere karşı sorumlu olmalı. Partiler a partisinden istifa edenleri partilerine  ALMAMALI.  O tarz kişiler kendi seçmenine saygılı değilse DİĞER PARTİLER HEM ONLARI SEÇENLERE HEM KENDİ PARTİLERİNE OY VERENLERE KARŞI SORUMLULUK GÖSTEREREK O KİŞİLERİ PARTİLERİNE ALMAMALI.

Türkiye’de siyaset hep böyle olageldi maalesef. Yani partiler yasasıyla mı olur bu, bir düzenleme getirilmeli. Kim hangi partiden seçildiyse o seçim döneminde o partiden hizmet vermeli. İstifa mı ettiler, o zaman yine o seçim dönemi boyunca hiçbir siyasi parti onları partilerine kabul etmemeli. Ama tabi BURASI TÜRKİYE, HİÇ BÖYLE OLUR MU ? Çok uzatmayalım yoksa  iş yine suçlu  vatandaşa dönmesin. Sorumlunun olmadığı her konu da top vatandaşın üstünde kalıyor çünkü.