Bölgenin Sesi Gazetesi
 

Yeni Karabük

Yayın: 30.03.2015 08:40
Paylaş:
A+ A-

Türkiye’nin olduğu gibi Karabük’ün muhtevası da hızlı bir biçimde değişikliğe uğruyor.
Artık işçi kenti söylemi tarihe karışmış.
Yitik seslere beste olmuş…!
Aslına bakarsanız Karabük işçi kenti oldu ama bu hüviyetini tarihe miras olarak bırakamadı.
Karabük’te günümüzde yaşanan ve işçi üzerinden söylem oluşturulmaya çalışan çabaların geçmişle hiçbir bağı yok…
Endüstri kentlerinin sol söylemli işçi sınıfı Karabük’te kendini hiçbir zaman var edemedi.
O nedenle bu kentte Marksist anlamda işçi sınıfı oluşmadı.
İşçi kardeşlerimiz bunun acısını yakın zamanlarda sendikal mücadele sırasında yaşadı.
İki sendika arasında işçiler geldi gitti.
Yine kaybeden kendisi oldu.
Aslında bu lümpen/örgütsüz sınıf yapısı Türk sosyolojisinin bir sorunu.
Bu anlamda bir Karabük anlatımı aslında Türkiye’yi anlamanın da bir anahtarı olmaktadır.
İşçileşemeyen kent bir anda yaşlanıp emekli işçi kenti oluverdi.
Siyasete doğrudan etki eden/edecek bir durumdur bu….
Karabük’te işçi sınıfının köksüzlüğü sahipsizliğin de aslında önemli sebebi olmaktadır.
Bölgeciliğin köklerinin yok edilememesinde bu hususiyeti göz önünde tutmamız gerekmektedir.
Neden?
Sınıfların güçlü olmadığı toplumsal yapılarda yığınsal birliktelikler önem kazanır.
Birey kendini bağlı bulunduğu gruba feda eder.
Özgürlüğünden ödün verir.
Demokrasi kendi mahremiyetini/özgünlüğünü kaybeder.
Türkiye’de dolayısıyla Karabük’te de sınıfların güçsüzlüğünün yarattığı biçarelik görülmektedir.
Karabük’te Hürriyet (Kemal Güneş) caddesi gerçekten kentin yeni kimliğini anlamanın güçlü bir objesi…
Burada insanlar şaşkın bakış içerisindeler.
Yürürken bile bu geniş caddede birbirlerine çarpıyorlar.
Cadde deyim yerindeyse henüz kentlileşememenin hüznünü yaşıyor.
Cep telefonuna bakmayı marifet haline getirenler yaya trafiğini durup durduk yerde zora sokuyorlar.
Bağıra bağıra konuşanlar ise sözüm ona stres atma telaşı içindeler.
Bu arada….
Sigara dumanı atmosferde sera gazı etkisi yapmanın mutluluğunu yaşıyor.
Ha bir de kapalı alanda sigara içen yasa tanımaz kabadayılar var…
Onlar da sosyolojide yer almayan literatür dışı bir sınıf oluşturmuş durumdalar.
Nasıl sınıf oldularsa..!
Bize kanun manun işlemez diyorlar.
Evet Karabük’ün /Türkiye’nin kimliği ,Yeni Türkiye sloganlarının eşliğinde hızlı bir biçimde değişime uğramaya başladı..

nsanlar arayış içinde.
Sosyolojik şaşkınlık her yerde kendini belli ediyor.

Yorumlar

  1. bir_okur

    çok mükemmel bir yazı, karabük insanının gerçek bir özeti.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

TRT World’un “Ukrayna Savaş Günlükleri” yapımı New York’tan ödülle döndü

Yayın: 28.09.2023 11:51
Paylaş:
A+ A-

TRT World tarafından hazırlanan ödüllü belgesel serisi “Off the Grid”in Ukrayna’da çekilen “Ukraine Wartime Diaries” (Ukrayna Savaş Günlükleri) bölümü, 44. Uluslararası Emmy Ödülleri’nde başarıya imza attı.

TRT’den yapılan açıklamaya göre, yapım, Uluslararası Televizyon Sanatları ve Bilimleri Akademisi tarafından verilen Emmy Ödülleri’nde “Haber ve Güncel Olaylar” kategorisinde binlerce eser arasından ödüle değer görüldü.

Açıklamada görüşlerine yer verilen TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, TRT World’ün aldığı Uluslararası Emmy Haber Ödülü’nün Cumhuriyet’in 100. yılında kazanılmasının çok anlamlı olduğunu belirterek şunları kaydetti:

“Bu ödülü ilk kez Türkiye’ye getirmek, TRT olarak bizim için büyük bir gurur. Çalışma arkadaşlarımın ürettiği güçlü içerikler ve bunların dünya için taşıdığı anlam, etki için hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Dönüşüm ve başarı yolculuğumuz bundan böyle de sürecek.”

Sobacı, ödüle ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda da “44. Uluslararası Emmy Ödülleri’nde ‘Haber Belgesel’ dalında Emmy Ödülü TRT’nin. Bu bir ilk ama son olmayacak. ‘Dünyayı dünyaya anlatmak’ hedefiyle çıktığımız yolda, destekleri için İletişim Başkanımız sayın Fahrettin Altun’a ve emeği geçen tüm TRT World ekibine teşekkür ediyorum.” ifadelerine yer verdi.

“Adanmışlık, tutku, sahada azimli çalışmanın karşılığını bugün bu ödülle aldık”

ABD’nin New York kentinde düzenlenen törene, TRT Genel Müdür Yardımcısı Ömer Faruk Tanrıverdi ve TRT World Kanal Koordinatörü Bora Bayraktar katıldı.

TRT Genel Müdür Yardımcısı Ömer Faruk Tanrıverdi, “Gururluyuz mutluyuz. Aldığımız bu ödül TRT World’ün uluslararası habercilik ve yayıncılıkta ulaştığı noktanın ispatıdır. Başta Off The Grid ekibi olmak üzere emeği geçen tüm arkadaşlarımızı kutluyorum.” ifadelerini kullandı.

TRT World Kanal Koordinatörü Bora Bayraktar, “Bu ödül her şeyden önce TRT World’ün, TRT kurumumuzun ne kadar başarılı olduğunu, uluslararası standartlarda yayın ve gazetecilik yaptığını göstermiş oldu. Yani ABD’da televizyonculuğun en büyük ödülü bu. İlk defa bir Türk yapımı belgesel, bu ödülü kazandı. O açıdan çok gururluyuz.” açıklamasını yaptı.

Belgeseli hazırlayan Mouhssine Ennaimi de yaptığı açıklamada, “Nasıl bir fark yaratacağımızı, henüz söylenmemiş neyi söyleyeceğimizi de bilmiyorduk. Adanmışlık, tutku, sahada azimli çalışmanın karşılığını bu ödülle aldık.” değerlendirmesinde bulundu.

Yapımcılardan Alexandre Pauilat ise film için tüm ekibin büyük bir sabır ve özveriyle çalıştıklarını aktararak, “En güzel sözleri yansıtmak, en iyi görüntüleri kurgulamak için uğraştık ve sanırım bu, jüriye ve halka ulaştı.” ifadesini kullandı.

Belgesel savaştan sonra Ukrayna’daki sivillerin hayatını ele alıyor

Hakan Hocaoğlu’nun görüntülediği, Ukrayna’da çekilen belgesel, savaşın yıkıcı yüzünü çarpıcı şekilde izleyiciyle buluşturuyor.

Fatih Kibar’ın kurguladığı, Mahmut Sami Çavuş’un tasarımlarını yaptığı haber-belgesel, Rusya ordusunun çekilmesiyle Ukrayna’daki sivillerin hayatlarındaki değişimi ele alıyor. (AA)