Herkes Gider Mersin’e..!

Herkes Gider Mersin’e..!

Yayın: 05.03.2017 23:12
Paylaş:
A+ A-

Betonlaşmanın esir aldığı bir kent profili ile karşı karşıyayız.
Uyduruk,ucube görüntülere esir düşmüş bir yerleşim alanı düşünün.
Plansızlık konusundaki ısrarcılık bizi bu görüntüye mahkum etmiş.
Tarih dediğiniz şeyin bu memlekette çöp kutusundaki atıklar kadar bile değeri yok.!
Cumhuriyet modernleşmesinin en önemli örneklerinden biri olan Karabük ,belleğini yitirmiş durumda.
Mimari açıdan estetiksel anlamda sorun yaşayan bir kent hali var karşımızda.
………………………
Hırsına yenik düşmüş yaklaşım geleceği belirlemeye devam ediyor.
Şimdi bu nokta da sormak gerekiyor.
Bu kentte yaşayan insanları ne ilgilendiriyor.
Geçim derdi.
Trafik sorunu
Çevre rezaleti
Hava kirliliği.
Başka…
Bir de bunlara betonlaşma eklendi…
Kentin her noktasında maddiyatçı dünya görüşü kol geziyor.
İnsanların yolda doğru dürüst yürümesine bile izin verilmiyor adeta.
Sonuç…
Her yer battı da -çıkamadı sanki…
Hissedilen/hissettiğimiz ne?
Kent kendi gerçekliğini kaybediyor.
Yaşayanlara keyif vermiyor.
Bence bu kentin anlatacak hiçbir özelliği kalmamış.
Ama aldıran yok.
Herhalde bizim içinde yaşadığımız kentin durumunu anlayamamaktan doğan sıkıntılarımız var.
İşçi kenti gitmiş yerine kimliğini tam olarak ifade edemeyen bir oluşum ortaya çıkmış.
En iyi yaptığımız şey ne biliyor musunuz.?
Siyaseten kavga yapmayı çok iyi biliyoruz.
Çok büyük laflar edip ettiğimiz bu lafları çok kolay unutuyoruz.
İş takibinde gereken özeni göstermeyip gazete sütunlarında yer alan vaatleri yetim/sahipsiz bırakıyoruz.
Ortak akıl ortak iş yapma konusundaki becerimiz ise sınıfta kalmış durumda.
O nedenle birtürlü iyi işlerde gereken beceriyi gösteremiyoruz.
Faydasız işlerin reklamını yapma konusundaki çabamızın takdire şayan durumda olduğunu söyleyebiliriz.
Kent olarak gelişigüzel bir büyüme içindeyiz.
Plansız ve programsız bir büyüme bu…
Trafik kazalarından kent başını kaşıyamaz duruma geldi.
Belli günlerde yoğunlaşan hava kirliliği hala bizleri tehdit etmeye devam ediyor.
Kentin belli noktalarında taşıtlara çarpmamak için insanlar karşıdan karşıya koşarak yürümeye devam ediyor.
Ne diyelim…
Herkes gidiyor Mersin’e…
Biz gidiyoruz…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Bolu’da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” düzenlendi

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

BOLU (AA) – Bolu'da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” gerçekleştirildi.

Bolu Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İl Kadın Girişimciler Kurulunca sıfır atık ve geri dönüşüm konularında farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen program TSO konferans salonunda yapıldı.

Vali Yardımcısı Abdullah Şen, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, çevrenin çok önem arz ettiği bir asırda yaşandığını vurguladı.

Şen, bu konuda toplumun topyekun mücadelesinin gerekliliğine dikkati çekerek, “Toplumsal katılım açısından farkındalık gerekiyor. Bu konu katılımcılardan hane halkına kadar çok detaylı olması lazım. Evlerdeki duyarlılık, şuur, bakanlığımızın ve belediyelerimizin koymuş olduğu geri dönüşüm kutularına çöp atarken de öne çıkmalı.” diye konuştu.

Bolu TSO Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Ayarcan, artan tüketim ve üretim faaliyetlerinin doğal kaynakların tükenerek çevre kirliliğinin artmasına yol açtığını belirtti.

Sürdürülebilir geri dönüşüm ve sıfır atığın, iş dünyasında da çevresel etkileri en aza indirerek doğal kaynakları korumak ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ayarcan, israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılabilmesi, atığın miktarının azaltılması, toplama sisteminin kurulması ve atıkların geri dönüştürülebilmesinin her yeni günde daha çok önem kazandığını kaydetti.

TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Emine Yüce de sıfır atığın sadece azaltmak değil aynı zamanda tüketim alışkanlıklarının değişmesi anlamına da geldiğinden bahsetti.

Tüketim alışkanlıklarının değiştirilerek kaynakların daha bilinçli kullanılmasının sürdürülebilir yaşam tarzının benimsenmesi anlamına geldiğini de söyleyen Yüce, “Ülkemizde başlatılan Sıfır Atık Projesi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla küresel çevre hareketine dönüşmüştür. Tüketimin arttığı günümüzde, satın aldığımız ürünlerden kullandığımız malzemelere kadar her gün bilinçli seçimler yapmak, alışkanlıklarımızı, seçimlerimizi ve üretim süreçlerimizi tabiata uyumlu hale getirmek zorundayız.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından sunum yapan TOBB Çevre Müdürlüğü uzmanı Esin Özarslan, sıfır atık ve geri dönüşüm konularında Türkiye ve Avrupa'da yapılan çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.

Programda ayrıca, tarımda ve sanayide sürdürülebilirlik, sanayide sıfır atık stratejileri ve uygulamaları, iklim değişikliği, yeşil mutabakat ve karbon ayak izi oturumları gerçekleştirildi.