Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
26 Kasım, 2023 13:28 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Netanyahu karşıtı İsrailliler, Başbakan’ın “bir an önce” istifa etmesini istiyor

İsrailli Karen Saar, "Netanyahu'ya güvenmiyorum. 5 yıldır tüm adımları kendisini kurtarmak içindi. Bunun değişeceğini düşünmüyorum." dedi.

İsrail ordusunun bir kısmını işgal ettiği, ablukayı sıkılaştırdığı ve aralıksız saldırıyla insani krizin derinleştiği Gazze Şeridi'nde çatışmalara insani ara verilmesinin ardından İsrailliler, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun istifası için çağrılar yapmaya devam etti. Batı Kudüs'teki Netanyahu'nun konutu yakınlarında Başbakan'ın istifası çağrısıyla düzenlenen protesto gösterisine katılan İsrailliler, AA mikrofonuna konuştu. Sivil toplum kuruluşunda çalışan ve Netanyahu'ya hitaben "Felaket baştan başlar, artık istifa etmelisin" yazılı pankart taşıyan Karen Saar (49), Netanyahu'nun İsrail'de "rejim değişikliği yapma" girişimi ve yolsuzluğuna karşı protestoya katıldığını söyledi. Yıl boyunca Netanyahu'nun yapmaya çalıştığı "rejim değişikliği ve İsrail'i içeriden yıkma girişimine karşı" gösteri yaptıklarını dile getiren Saar, "Bu gösterideyse böylesine bir felaketin ardından iktidarda kalamayacağını söylüyoruz. Netanyahu'ya güvenmiyorum. Son 10 değilse, 5 yıldır tüm adımları kendisini kurtarmak içindi. Bunun değişeceğini düşünmüyorum." diye konuştu. Netanyahu'nun iktidarda kalmak için "savaşı sürdürmeye devam edebileceğini" savunan Saar, "Gazze'deki bu kadar çok ölü sayısı karşısında yıkılmış durumdayım. Resimler korkunç. Ben her seferinde yeni bir tur yaşanmasındansa kalıcı bir çözüm bulunmasından yanayım." dedi. İsrail hükümetindeki aşırı sağcıların işgal altındaki Batı Şeria'da yeni bir cephe açmaya çalıştığını belirten Saar, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yeniden yerleşme çabalarının da "tam bir mantıksızlık" olduğunu ifade etti.

"Netanyahu dün istifa etmeliydi"

Üzerinde "İstifa şimdi" yazılı tişörtle gösteriye katılan emekli mühendis Yair Katz (69) da İsrail Başbakanı'nın istifa etmesi ve yeniden dönmemesi için protesto düzenlediklerini, 7 Ekim'de yaşananlardan orduyu zayıflatması, toplumu bölmesi ve "Hamas'ı desteklemesi" nedeniyle Netanyahu'yu suçladığını anlattı. Netanyahu'nun Gazze'ye saldırının bitmesinin ardından hesap vereceği açıklamasını değerlendiren Katz, "Netanyahu asla hesap vermeyecek. Savaş bittikten sonra da hep bir mazereti olacak. Ülkedeki generaller 'şimdi savaşıyoruz, zamanı değil' diyorlar. Şimdi zamanı değil diyenler için asla vakti gelmeyecek." diye konuştu. Katz, "Netanyahu yarın istifa etmeli değil, bilakis dün istifa etmeliydi. Gitmeli, hapse girmeli, bir daha asla dönmemeli. Hakkındaki yolsuzluk davasına da ara verildi. Hükümetine karşı protestolar kesildi. Bu durumdan faydalanan kendisi." değerlendirmesinde bulundu. Netanyahu'nun ne yapacağını tahmin etmenin mümkün olmadığını söyleyen Katz, "Netanyahu'nun ülkesinin değil kendi çıkarını öncelediğini, arada bir kendi çıkarıyla milli çıkarlar örtüştüğünde ülkesi için faydalı bir iş yaptığını ama bunun dışında bencil olduğunu ve bir gün dahi hükümette kalmaması gerektiğini" dile getirdi.

Netanyahu henüz özür dilemedi, sorumluluğu üstüne almadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 7 Ekim'de abluka altındaki Gazze Şeridi'nden düzenlenen saldırılar karşısında "zaafiyetle" ilgili yapılan suçlamalara karşı sorumluluğu kabul etmemiş ve özür dilememişti. Buna karşın Netanyahu, açıklamalarında "savaşın ardından kendisi dahil herkesin hesap vereceğini" ifade etmişti. Netanyahu, 29 Ekim'de sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, "7 Ekim'de Gazze Şeridi'nden düzenlenen saldırılarla ilgili Başbakan'a bilgi verildiği yönündeki iddiaların asılsız olduğunu aksine hiçbir uyarı gelmediğini" savunmuştu. Açıklamada Netanyahu, "bilakis İsrail ordusu ve Şin-Bet'in (Şabak) Hamas'ın yıldırıldığı ve sükunetin sağlandığı değerlendirmesini yaptıklarını" aktarmıştı. Gelen tepkiler üzerine paylaşımını silen Netanyahu, açıklamalarıyla "hata yaptığını, özür dilediğini" belirterek, "İsrail ordusu ve istihbarat teşkilatlarını desteklediğini" dile getirmişti.

İsrail'in Gazze'yi işgalinde son durum

İsrail'de Netanyahu'nun liderliği sırasında, abluka altındaki Gazze Şeridinden 7 Ekim'de düzenlenen saldırılarda 310'dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyurulmuştu. Gazze’deki hükümete göre, 7 Ekim'den bu yana İsrail saldırılarında Gazze Şeridi’nde 6 bin 150'den fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 14 bin 854 kişi öldürüldü. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 232 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail ordusu, Gazze'de on binlerce yaralı ile sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek için yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneleri bastı. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı. İsrail ordusu, abluka altında yıkımın derinleştiği ve yaklaşık 1,7 milyon Filistinliyi zorla göç ettirdiği Gazze Şeridi'nin kuzeyi ve şehir merkezindeki işgaline devam ediyor.(AA)
blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
17 Nisan, 2025 08:07 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Amasya Valisi, mesleki eğitim çalıştayına ilgi göstermeyen özel sektörü uyardı: “Yoksa bütün okullar robotik kodlama yapar”

Özel dalın nitelikli orta elemana muhtaçlık duyduğu Amasya’da sürdürülebilir eğitim, üretim ile istihdam döngüsüne katkı sağlamak maksadıyla düzenlenen Mesleksel ve Teknik Eğitim Siyaset Dokümanı Çalıştayı, davet edilen dal temsilcilerinden beklenen ilgiyi görmedi. Özel dal temsilcilerine seslenen Amasya Valisi Başkan Bakan, "Yoksa bütün okullar robotik kodlama yapar. Emin olun" kelamlarıyla ihtarda bulundu.
Kimlerin katıldığını sorduğu çalıştaya gelen az sayıdaki özel kesim temsilcilerini kâfi bulmayan Amasya Valisi Bakan, "Buradaki meslek okullarında hangi kısımların devam edeceği, hangi kısımların iptal edileceğine aslında bir görüş oluşturulacak. Yoksa bütün okullar robotik kodlama yapar. Emin olun" dedi.
Emekli nüfusun çalışan sayısını geçmesi öngörülen vilayetler ortasında olup 86 bin çalışana karşılık 84 bin emeklinin bulunduğu Amasya’da sürdürülebilir eğitim, üretim ile istihdam döngüsüne katkı sağlamak hedefiyle düzenlenen Mesleksel ve Teknik Eğitim Siyaset Evrakı Çalıştayı’na sanayi, tarım, hayvancılık ve turizm üzere farklı bölümlerden iştirakin kâfi olmadığını belirten Vali Bakan, "Buradaki meslek okullarında hangi kısımların devam edeceği, hangi kısımların iptal edileceğine aslında bir görüş oluşturulacak. Yoksa bütün okullar robotik kodlama yapar. Emin olun" diye konuştu.
Çalıştayın herkesin bir mesleği olmalı anlayışıyla gerçekleştiğini vurgulayıp kesim iş birlikleriyle mesleksel eğitime erişimi ve kaliteyi artırarak öğrencilerin hayata ve istihdama hazırlanmalarına katkı sunmayı amaçladığına işaret eden Bakan, "Buradaki meslek okullarından gereksiz kimi kısımları tutup hem öğrencilerimizi atıl ve işe yaramaz konumda yetiştirmemiş olacağız hem de oradaki öğretmenlerimizi de atıl olarak hayatından bezgin bir halde sevemediği bir alanda iş yapar konuma getirmemiş olacağız. Hepsini gerçek bir yerde meç etmemiz gerekecek" şeklinde konuştu.
Amasya Belediye Başkanı Turgay Sevindi ise kentte orta eleman bulma konusunda dalların önemli meseleler yaşadığını söz ederek, "Bu çalıştayla birlikte orta eleman eksikliğiyle ilgili meseleleri çözmeyi umut ediyoruz" sözlerini kullandı.
Amasya Ulusal Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği çalıştaya, Amasya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Yalçın, Amasya Esnaf Odaları Birliği Lideri İsa Köse, SGK Vilayet Müdürü Nurcan Yurt Şenel ve daire amirleri de katıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.