Fransa’da İslamofobi, nitelikli Müslüman kadınları ülkeden göçe zorluyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 16.02.2024 08:24
A+ A-

İSTANBUL (AA) – HALİL İBRAHİM MEDET – Fransa'da Müslüman kimliğiyle kariyer yapmak isteyen kadınlar, yeterli eğitim ve donanıma sahip olsalar da gördükleri ayrımcılık nedeniyle ülke dışında iş imkanları aramak zorunda kalıyor.

AA Akademinin koordinasyonunda gazeteci Nisa Efendioğlu'nun Fransa'yı terk etmiş veya kariyerlerine devam etmek için ülkeden ayrılmayı planlayan 20 Müslüman kadınla derinlemesine mülakat yaparak hazırladığı rapora göre, Fransa'daki Müslüman kadınlar, iş hayatında ayrımcılığa maruz kalıyor.

Ayrımcılık ve sosyal kabul eksikliği, Müslüman kadınları çoğu zaman Fransa sınırlarının ötesinde iş fırsatları aramak zorunda bırakıyor.

Fransa'da kadınlara yönelik Müslüman karşıtlığının (İslamofobi) boyutunu incelemeyi ve bununla mücadeleye yönelik öneri listesi sunmayı amaçlayan rapor, “zorlayıcı politikaların” başörtülü kadınların kamuda çalışmasını tamamen kısıtladığına, özel sektörde başörtüsüne karşı ayrımcılığı ve toplumsal düzeyde İslamofobi'yi güçlendirdiğine dikkati çekiyor.

Hem politik hem de toplumsal düzeyde artan Müslüman karşıtlığı, Fransa'da doğup büyümüş, yüksek eğitimli ve ülkeye katkıda bulunacak mesleki becerilere sahip olmalarına rağmen başörtülü kadınların toplumdan dışlanmasına yol açıyor.

– Müslüman kadınlar çalışma hayatının yanı sıra eğitim ve sivil toplumda da ayrımcılığa uğruyor

Fransa'daki başörtüsü yasağı, tesettürlü kadınları okullardan uzaklaştırıyor, kariyer yapmalarını ve genel refahlarını olumsuz etkiliyor. Fransız toplumuna katkıda bulunma motivasyonlarına rağmen Müslüman kadınların eğitim ortamlarında becerilerini ve deneyimlerini paylaşmalarına izin verilmiyor.

Müslüman kadınların, sivil toplum faaliyetlerine katılımlarının engellenmesi, ülkede dışlandıklarını hissettikleri bir diğer alan olarak öne çıkıyor. Raporda görüşlerine başvurulan Fransız Müslüman kadınlar, İslamofobi'nin yaygınlığı nedeniyle ülkeyi terk etmeyi ve kariyerlerini yurt dışında sürdürmeyi seçtiğini paylaşıyor.

Ülkede kalmayı tercih eden Müslüman kadınlar, toplumsal baskıya boyun eğerek başörtülerini çıkarmak, gördükleri ayrımcılık karşısında iş gücünden tamamen çekilmek gibi zor kararlar almaya mecbur kalıyor.

Fransa'da hem İslamafobik devlet politikaları hem de toplumun ayrımcı tutumu, yaklaşık 7 milyon ile nüfusun yüzde 10'unu oluşturan Müslüman ve Müslüman kadınların sorunlarını derinleştiriyor.

– Müslüman topluma yönelik çözüm odaklı politikalar yok

Okullarda 2004'te başörtüsü dahil dini sembollerin yasaklandığı, 2010'da yasağın kamuya açık alanlarda yüzü tamamen kapatan peçeyi de kapsayacak şekilde genişletildiği Fransa'da Müslüman topluluğa yönelik çözüm odaklı politikaların eksikliği öne çıkıyor.

Raporun öneriler bölümünde, politika yapıcıların kapsayıcı ve katılımcı politikalar geliştirmeleri, İslamofobik tutumların nefret suçu olarak tanınması, İslamofobi'den kaynaklanan eylemlere karşı caydırıcı yaptırımlar uygulanması tavsiye edildi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Rönesans Holding’in iştiraki Ballast Nedam’dan sürdürülebilirlik odaklı projeler

Anadolu Ajansı
Yayın: 20.09.2024 00:52
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Rönesans Holding'in 2015'te bünyesine kattığı, Hollanda merkezli Ballast Nedam, sürdürülebilirlik odaklı projeleriyle öne çıkıyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Ballast Nedam, Rönesans Holding çatısı altında Avrupa, Karayipler, Afrika ve Asya'daki faaliyetlerini artırarak uluslararası varlığını güçlendirmeyi hedefliyor.

Köprü, tünel, kamu binası, liman, konut ve otoyol inşaatı gibi farklı projeleri hayata geçiren şirket, ekonomik kalkınma, hareketlilik ve erişilebilirliği artırmak amacıyla sunduğu yenilikçi çözümlerle sürdürülebilir yaşam alanları oluşturuyor.

Yıl boyunca enerji, su, konut, ulaşım ve sanayi gibi temel sektörlerde sürdürülebilir dönüşümleri hayata geçirerek büyümeyi hedefleyen şirket, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı, iklim krizine karşı dirençli sistemler kurmaya odaklanıyor.

Şirket, sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda, 2030'a kadar şantiyelerde yüzde 100 karbon nötr olmayı, 2040'a kadar ise enerji nötr inşaat hedefini gerçekleştirmeyi amaçlıyor.

Hollanda'nın temel altyapısını yenileme konusunda önemli adımlar atan Ballast Nedam, ayrıca, Rijkswaterstaat ile işbirliği içinde, DEME ve Macquarie konsorsiyum ortaklığıyla “A24 Blankenburgverbinding” yol bağlantısı projesini hayata geçiriyor.

Rotterdam bölgesinde erişilebilirliği ve ulaşımı geliştirmeyi, sürdürülebilir altyapı yoluyla bölgenin geleceğini güvence altına almayı hedefleyen proje kapsamında, iki kavşak, bir kara tüneli ve Scheur Nehri'nin altından geçen bir tünelin tasarımı, inşası, finansmanı ve 20 yıllık bakımı üstleniliyor.

Tünel parçalarının suyun altına yerleştirilmesi gibi karmaşık ve hassas bir operasyon gerektiren “Maasdeltatunnel” projesi ise Ballast Nedam'ın 2023'e attığı başarılı bir imza olarak değerlendiriliyor.

– “Amacımız, kendi kendine yeten, akıllı ve yeşil binalar inşa etmekti”

Açıklamada görüşlerine yer verilen Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, projeye yönelik açıklamasında, “Amacımız, yaşam alanları ile sürdürülebilirliği bir araya getiren, kendi kendine yeten, akıllı ve yeşil binalar inşa etmekti. Ballast Nedam'ın bu alandaki global başarılarından ve sürdürülebilirlik odaklı yürüttüğü öncü çalışmalardan büyük gurur duyuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Ballast Nedam Proje Direktörü Patrick van Os, bu projenin, üstün teknik yetenek ve yenilikçi düşünce gerektiren bir çalışma olduğunu belirtti.

Van Os, “Çığır açan bu projeyi başarıyla tamamlayan ekibimizle büyük gurur duyuyorum. BAAK ve Rijkswaterstaat yetkilileri, danışmanlar, çok sayıda alt yüklenici ve Rotterdam Liman İdaresi gibi paydaşlar dahil olmak üzere yüzlerce kişi, bu projenin gerçekleşmesini mümkün kıldı. Ballast Nedam çalışmalarımızın 2024 sonunda kullanıma girdiğini görmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Bizi en çok heyecanlandıran, Rotterdam bölgesinin erişilebilirliğini geliştirmek ve ekonominin büyümesine katkıda bulunmak.” ifadelerini kullandı.

– Cartesius projesi, kent yaşamını sürdürülebilirlik ve refah ile birleştiriyor

Ballast Nedam, sürdürülebilir yaşam alanları kurma hedefi kapsamında, yenilenebilir enerjiye yönelik küresel stratejisini de genişletiyor. Bu stratejinin bir parçası olan Cartesius projesi, dünya genelinde insanların daha uzun, mutlu ve sağlıklı yaşadığı “Mavi Bölgeler” biliminden esinlenerek hayata geçirildi.

Mavi Bölgeler bilimi, modern kentleşme projelerinde ve sürdürülebilir yaşam alanlarının tasarımında ilham kaynağı olarak kullanılıyor. Proje, yoğun kent yaşamını sürdürülebilirlik ve refah ile birleştirirken, modern ulaşım yöntemlerini de entegre ediyor. Cartesius'taki tüm evler, düşük enerji tüketimi ve yeniden kullanılabilir malzemelerle inşa edilerek çevresel etkiler azaltılıyor. Sıcak su ve ısıtma, ortak toprak enerji kaynağı ve güneş panelleri aracılığıyla sağlanırken, binalar iklimle uyumlu beyaz çatılarla donatılarak yaz aylarında soğutma ihtiyacı azaltılıyor.

Ballast Nedam, sürdürülebilirlik taahhüdünü bir adım daha ileri taşıyarak, kablo kanallarından temellere ve çatıya kadar tamamı sürdürülebilir malzemelerle inşa edilen çok işlevli bir hidrojen istasyonu da geliştirdi.

Hollanda'nın 700 bar hidrojen dolum istasyonu “Mexicostraat Hidrojen İstasyonu”, hidrojen üretimini yerinde elektroliz yöntemiyle gerçekleştiriyor. Bu yenilikçi tesis, otomobillerden otobüslere, kamyonlardan teknelere kadar geniş bir yelpazede taşıma araçlarının fosil yakıtlar yerine hidrojenle dolum yapmasına olanak tanıyor ve temiz enerjiye geçişi hızlandırıyor.

Ballast Nedam, Rönesans Holding ile bu yıl, Edie Ödülleri'nde “Jonas Projesi” ile finalistler arasında yer alırken, SEAL Sürdürülebilirlik İş Ödülleri’nde ise “Yılın Sürdürülebilir Ürün Ödülü”nü kazandı.

Amsterdam'ın IJburg bölgesinde yer alan bina, sağlıklı yaşam, sürdürülebilir malzeme kullanımı ve enerji verimliliği esas alınarak tasarlandı. Projede ahşap ve sürdürülebilir beton gibi çevre dostu malzemeler kullanılırken, yapı yüzde 97'lik atık ayırma oranına ulaşarak sürdürülebilirlik alanında en yüksek “BREEAM” sertifikasına layık görüldü.

Jonas Projesi, modern şehir yaşamının gereksinimlerini karşılayan, çevresel etkiyi en aza indiren ve geleceğe yön veren bir model olarak öne çıkıyor.

Nöbetçi Eczaneler

Asuman Eczanesi
Adres

Fevzi Fırat Caddesi, No:51/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 413-1373

Beşbinevler Eczanesi
Adres

Beşbinevler 75. Yıl Mahallesi, 70. Sokak No:39 Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-1527

Dilek Eczanesi
Adres

Esentepe Mahallesi, İncekaya Caddesi, Sultan Çayırı Evleri No:78/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-5434

Mutlu Eczanesi
Adres

Orta Sokak No:7/B Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-1124

Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455

Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331