Anadolu Ajansı tarafından
05 Mayıs, 2024 13:30 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Yunus Emre sevgi diliyle asırlardır gönüllerde yaşıyor

Büyük Türk düşünürü, mutasavvıf ve şair Yunus Emre, sevgi, saygı, hoşgörü, insana değer verme, Allah sevgisi ve gönüller yapmak gibi erdemlerin benimsenmesine yönelik telkinleriyle asırlardır insanlığa yol gösteriyor.

Kesin doğum tarihi bilinmeyen Anadolu'nun manevi mimarlarından Yunus Emre, çeşitli kaynaklara göre 13'üncü yüzyılın ortası ile 14'üncü yüzyılın ilk çeyreği arasında yaşadı. Türk İslam halk düşüncesinin en önemli yapı taşlarından Yunus Emre'nin 1307-1308'de yazdığı "Risaletü'n-Nushiyye" ile vefatının ardından sevenlerinin derlediği şiirlerinden oluşan "Divan" isimli iki önemli eseri bulunuyor. blank Her müminin arzuladığı ilahi aşkı anlattığı şiirlerini halk diliyle yazan, "Sevelim sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz" dizelerinin sahibi, Anadolu irfanının sembolü Yunus Emre, her yıl mayıs ayının başında Eskişehir'de Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası'nda düzenlenen etkinliklerle anılıyor. Vefatının 703. yılı dolayısıyla Mihalıççık ilçesine bağlı eski adı Sarıköy olan kırsal Yunusemre Mahallesi'ndeki türbesinde Valilik tarafından yarın gerçekleştirilecek törenle yad edilecek büyük Türk düşünürü anısına 12 Mayıs'a kadar çeşitli etkinlikler yapılacak.  

"Dini düşünceyi halkın anlayacağı Türkçe ile anlatıyor"

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) İlahiyat Fakültesi İslam Felsefesi Öğretim Üyesi ve Yunus Emre Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kamil Sarıtaş, AA muhabirine, Yunus Emre'nin tasavvufun ilkelerini insanlığa anlatan bir Türk düşünürü olduğunu söyledi. Yunus'un yaşadığı dönemde meselelerin divan edebiyatı ve benzeri edebiyat dilleriyle anlatıldığını belirten Sarıtaş, "O dönemde belki de ilk defa Yunus Emre anlatmak istediği dini düşünceyi halkın anlayacağı Türkçe ile anlatıyor. Böylece insanlar yalın bir dille rahatlıkla okuduklarında veya dinlediklerinde İslam'ın güzelliklerini anlayıp hayatlarına uygulayabiliyorlar." dedi. Sarıtaş, o dönem insanların Yunus Emre'nin arı, duru anlatım tarzından çok etkilendiğini vurguladı. Allah'ın dizelerle ancak onun yazdığı kadar güzel anlatılabileceğini ifade eden Sarıtaş, "İslam'ın ahlaki ilkelerini Risaletü'n-Nushiyye adlı eserinde çok güzel bir şekilde anlatıyor. Genel anlamda İslam'ı karşıdaki halkın anlayacağı dille en güzel şekilde anlatmış olması en büyük özelliklerinden biridir. Divan adlı eseriyle insanın gönlünü beslerken, Risaletü'n-Nushiyye ile ahlaki öğütleri anlatıyor. Diğer taraftan da insanın zihnini inşa etmeye çalışıyor." diye konuştu.

"Yunus Emre insanı merkeze koyuyor"

Sarıtaş, Yunus Emre'nin herkesle barışık, iyi geçinen, ahlaklı, vatansever bir insan profili ortaya koyduğunu dile getirdi. Moğol akınları ve Haçlı seferlerinin yaşandığı dönemde öğütleriyle Anadolu insanının umudunu diri tutan Yunus'un, din, dil, ırk, mezhep ayırt etmeden bütün insanların gönlünde ahlaki güzellikleri anlatan rol model bir insan haline geldiğini belirten Sarıtaş, şunları kaydetti: "Bütün gönüllere sevgiyi, insanı, saygıyı, samimiyeti merkeze alarak anlatmış olması da aslında Yunus Emre'yi çok önemli bir düşünür haline getiriyor. Yunus Emre'nin, Avrupa'da veya başka yerlerde çok satan eserlerin yerini tutabilecek bir güzelliğe sahip eserleri var. Sevgiyi, saygıyı, samimiyeti, ahlaklı olmayı, Allah'ı sevmeyi, Yaradan'dan dolayı bütün yaratılmışları sevmeyi ön plana çıkarması dolayısıyla, her insan Yunus Emre'de kendini buluyor. Kendimizi bildiğimizde zaten her şey halloluyor. Mesela bugün bu kadar savaş ve benzeri sıkıntılar var. Yunus Emre'yi bildiğimizde sanki zihnimize şöyle bir şey oluyor: 'Yunus Emre olsaydık bunların sanki çoğu olmazdı.' Çünkü o bize daha çok paylaşmayı, bir olmayı, beraber olmayı, dünyanın faniliğini, kısalığını bir müddet sonra gelip geçeceğini anlatıyor. Yunus Emre'nin öğütlerini tuttuğumuzda aslında hepimiz birbirimizle kardeş olduğumuzu hatırlıyoruz. Buna göre daha mutlu, huzurlu, umut dolu yarınlara bakacağız. Yunus Emre insanı merkeze koyuyor." Prof. Dr. Sarıtaş, Yunus Emre'nin insanlığın vefa borcu hissettiği Türk düşünürlerinden biri olduğunu sözlerine ekledi. (AA)
blank
Emine Çelik tarafından
16 Nisan, 2025 16:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Turizm Haftası Safranbolu’da Coşkuyla Kutlandı

Her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası, UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan tarihi ve doğal güzellikleriyle yerli ve yabancı turistlerin gözbebeği olan Safranbolu ilçesinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Safranbolu Cinci Hanı arkasında düzenlenen  törene; Vali  Mustafa Yavuz, Safranbolu Kaymakamı Şaban Arda Yazıcı, Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, İl Genel Meclisi Başkanı Ahmet Sözen, il Jandarma Komutanı İsmail Gökcek, İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı Başkanı Şefik Dizdar, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende konuşan İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin ve Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, turizmin önemine dikkat çekerek, turizm konusunda yapılan çalışmalara değindiler.

Vali Mustafa Yavuz ise yaptığı konuşmada; Ramazan Bayramı tatili süresinde Karabük sınırlarından 1 Milyon 718 bin aracın giriş çıkış yaptığını hatırlatarak, "Bu bize ciddi bir hareketliliğin yaşandığını ifade ediyor. Bu rakamın içerisinden Safranbolu'ya 200 binin üzerinde araç girdi. Yaklaşık 400 binin üzerinde vatandaşımız Safranbolu'yu ziyaret etti. 37 binden fazla vatandaşımız ören yerlerimize ve turizm noktalarımıza giriş yaptı, yüzde 70'in üzerinde bir doluluk oranı yakaladık. Biz bayramda ciddi bir hareketlilik yaşadık, ciddi bir misafir ağırladık, ciddi bir turist ağırladık. Bu İl de potansiyel var, bu İl, bu ilçe aslında turizm çekebiliyor o zaman bunu bizim daha iyi yönetmemiz lazım. Bu turizm hareketliliğini çok iyi yönetmemiz kazım ki daha ilerilere, daha nitelikli ve daha kaliteli bir turizm noktasına doğru gidelim" dedi.

Valilik koordinesinde hazırlanan Tarihi Safranbolu projesine de değinen Vali Yavuz, "Bu projede 24 ana başlığımız var ve bu 24 ana başlığın altında onlarca alt başlık var. Bu 24 başlık aslında bize bu şehrin trafiğini düzenlememiz gerektiğini, bu şehrin güvenliğinin üst düzeyde sağlanmasının gerektiğini, bu şehirde esnaflarımızda, işletmelerimizde, ciddi anlamda bir turizm kültürü var onun üzerine bir şeyler koymamız gerektiğini gösteriyor. 24 Ana başlıkta bu çalışmalar başladı ve şu anda adım adım, ilmek ilmek, öre öre devam ediyor" dedi.

9 Günlük Bayram tatili süresi içersinde ciddi bir asayiş olayının yaşanmadığını ifade eden Vali Yavuz, "54 trafik kazası yaşadık, maalesef kaybettiğimiz canlarımız, yaralılarımız oldu ama asayiş ve güvenlik anlamında Karabük sınırlarında ve Safranbolu'da şu içinde bulunduğumuz tarihi çarşıda hareketliliğe rağmen nerede ise sıfıra yakın asayiş olayı ve güvenlik olayı meydana geldi. Turizm güvenli ortamlar ister, turist güvenli ortamlar ister, turist huzur ister, biz bu şehirde gerçekten bu güvenliği, bu huzuru sağladığımız kanaatindeyim. Bunun en güzel şahidi sizlersiniz, bunun en güzel şahidi Karabük'ten gelip Safranbolu'ya giriş çıkış yapan vatandaşlarımızdır, ziyaretçilerimizdir, turistlerimizdir. Bizim görevimiz bunu temin etmek, bizim görevimiz kaliteli bir ortam sunmak ve hep birlikte bunu hazırlamaktır. Bizler Bayram tatilinde bu sınavdan geçtik ve bu sınavı verdiğimiz kanaatindeyim" dedi.

Karabük ve Batı Karadeniz coğrafyasının sıradan bir coğrafya olmadığını belirten Vali Yavuz, "UNESCO  Miras listesinde yer alan Safranbolu'muz, Avrupa'da korunması gereken 100 sıcak noktadan birisi olan blok ormanlarıyla, orman deniziyle Yenicemiz, Ovacık'taki kral mezarlarımız, Eflani'deki göletlerimiz, Eskipazar'daki 5 bin 500 yıllık Hadrianapolis Antik Kentimiz. Aslında biz ister tarih, ister gastronomi, ister doğa, ister kültür, ister mimari anlamda her şeye sahibiz. Bizler bunu hep birlikte el ele vererek, hep birlikte kafa yorarak iyi yönetmemiz lazım ve bu şehrin, bu şehrin insanının turizmden daha yüksek paylar almasını sağlamamız lazım. İnşallah bunu başaracağımıza inanıyorum, o birlik ve beraberliği de sağladığımıza da inanıyorum. İnşallah önümüzdeki günler bugünlerden daha iyi olacaktır" diye konuştu.

Vali Mustafa Yavuz'un konuşmasının ardından Program, Doğa Koleji ve Karabük Dans Akademi iş birliğiyle sahnelenen Safranbolu yöresine ait halk oyunları gösterisiyle devam etti. Etkinlik kapsamında Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri de müzik dinletisi sundu. Katılımcılara yöresel lezzetlerin ikram edildiği programda, sanatçı Rıza Korkmaz’ın "Zamanhane" adlı yağlı boya resim sergisi de sanatseverlerle buluştu. Kültür ve sanat dolu anların yaşandığı etkinlik, katılımcılardan büyük beğeni topladı.

blank

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.