NE YANİSİ?…

NE YANİSİ?…

Yayın: 14.11.2015 08:24
Paylaş:
A+ A-

İnsanın tutum ve davranışlarını mekan ve çevresel etkenler belirliyor…
Tabi düşünceler de buna göre şekilleniyor…
Böyle bir gerçeklikte insanın yaşadığı kenti ve ortamı dikkate almaması içinden çıkılmaz olumsuzlara yol açabiliyor.
Aksini düşünmek insanın kendini reddetmesi gibi bir şey kuşkusuz.
Bu anlamda önümüze şöyle bir sorun çıkıyor.
Biz bir iş yaparken kenti ve geleceğini mi yoksa kendi geleceğimizi mi düşünmeliyiz.?
Belki ikisi de birbirine yakın yanıtlar içeriyor ama…
Biz öncelikle kenti ve ona bağlı olarak geleceğimizi düşünmek zorundayız.
Bunu düşünmediğimiz zaman ne mi olur.?
Hemen söyleyeyim.
Kent keyif vermemeye başlar.
Bugün gelinen noktada Karabük’te keyifsizlik ve ona neden olan sahipsizliğin cenderesi altında ızdırap çekmektedir.
Karabük’ü keyifsiz kılan durumlar nedir?
Öncelikle bunu ortaya koyup tartışmalıyız.!
Bugünlerde yaşadığımız kent iki büyük sorunla karşı karşıya…
İlk sorun yapılaşma ile ilgili kuşkusuz.
Hürriyet caddesi merkezli betonlaşmanın kenti dar alanlara mahkum etmesi çilelerin en büyüğünü oluşturuyor.
Yaya trafiğinde yaşananlar tam bir ızdıraba dönüşmüş durumda.
Kente sabah girişler ve akşam çıkışlar da yaşananları ise hiç sormayın.
Karabük Belediye Encümeni (sağ olsun) bu durumu çözmek için sözüm ona çok önemli radikal önlemler almış.
Ne gibi mi?…
Safranbolu minibüslerinin Albay Karaoğlan ve Kıbrış Şehitleri caddelerine girişleri engellenmiş.
Ama sadece Safranbolu minibüslerinin….
Diğer minibüs ve halk otobüslerinin girişini serbest bırakmış.
Ne ilginç değil mi?
Şu anda herkes bu karara çok şaşırmış durumda.
Böyle saçma şey olur mu diyorlar.
Bu durum bir saçma karardan ibaretse ne yapılmak istendiğini acaba Belediye Encümeni bizlerle paylaşabilir mi?
Çok merak edilen ve yanıtı aranan soru bu.
Siz kendi adınıza…
Yanıt bulmakta güçlük çekiyorsunuz değil mi?
Elçiye zeval olmaz ama…
Halk isyanlarda…!
Karabük’te sorun bir değil ki…
Aynı zamanda….
Kentin taşıtlara teslim olması tam bir muamma…
Yayalar karşıdan karşıya geçemiyor.!
Neden.?
Yayalara saygı duyan yok.
Taşıt sahipleri hükümranlıklarını ilan etmiş durumda.
Karşıdan karşıya geçilmiyor.
Adnan Menderes caddesinde taşıtlar yaya kaldırımından geçiyorlar.
Düşünün bir kere yaşananları…
Bu durum yaşadığımız kentte büyük bir keyifsizliğe neden oluyor.
Plansız ve öngörüsüzlük bunun en önemli nedeni…
Bir şey yaparken insanı değil çıkarlarımızı düşündüğümüzden dolayı içinde bulunduğumuz ortamı kendi kendimize yaşanmaz kılabiliyoruz.
Mahvedebiliyoruz.
Neden böyle yapıyoruz ki…!
Bir kentte keyifli yaşamanın anlamanı kavramaya çalışmak,
Bunun sorumluklarını bilerek hareket etmek.
Maalesef biz de böyle bir kaygı yok.
Düşünce yok.
Estetik anlayış yok.
Yani…
İşte onu hiç sormayın.!

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Gürsoy Vakfı “Erbap” projesiyle yeni ustalar yetiştiriyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Kültürel mirasın korunması adına çalışmalar yürüten Gürsoy Vakfı, “Erbap” projesiyle sektöre alanında yetişmiş genç yetenekler kazandırıyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Gürsoy Grup bünyesindeki Güryapı İnşaat ve Restorasyon AŞ, kültürel mirasın korunması ve yaşatılması adına önemli projeler yürütmeye devam ediyor. Alanlarında uzmanlaşmış kişilerin deneyimlerini genç yeteneklerle paylaşmasına olanak sağlayacak olan proje, mayıs ayında alacağı başvurular ile sektöre yeni yetenekler kazandırma fırsatı sunacak.

Vakıf, kültürel dokuyu koruyan ve gelecek nesillere aktarımı sağlayan sosyal sorumluluk projelerinde “liyakata” odaklanıyor.

Usta-çırak ilişkisiyle uzmanlar gençlere kariyerleri için teknik detayları, geleneksel işçiliği, tarihi dokuyu koruyarak hassas restorasyon becerilerini geliştirmeyi öğretecek.

Proje kapsamında Gürsoy Grup bünyesinde bulunan Güryapı şantiyelerindeki atölyelerde, üniversitelerin restorasyon bölümlerindeki gençlere staj imkanı sunulacak. Atölyelerde staj gören gençler, mesleki becerilerini geliştirirken aynı zamanda staj sonrası iş olanakları ile sektörde yer bulma fırsatı da elde edebilecek.

Hem yurt içi, hem de yurt dışı atölyelerde staj gören gençler farklı iş deneyimleri kazanarak, uluslararası alanda kendilerini geliştirme imkanı bulacak.