BURJUVA VAR MI BURJUVA…?

BURJUVA VAR MI BURJUVA…?

Yayın: 16.08.2020 21:28
Paylaş:
A+ A-

Bu kentte yaşayanların temel sorunlarından birisi nedir?
Şöyle bir düşünün bakalım…
Ben söyleyeyim.
Kenti şekillendirecek ve geleceğini kurtaracak iradeye sahip olamamak.
Yani…
Bu hususta gerekli özveriden yoksun olmak.

Gözümüzde her nesnenin meta olarak bir değeri var…
Bu değer azalmaya başlayınca yenisini üretme noktasında yeni düşünceler ortaya koyamıyoruz.
Düşüncelerimiz birdenbire dumura uğruyor.
Olduğumuz yerde çakılıp kalıyoruz.
Bir araya geldiğimizde ben yaptım sen yaptın kavgasıyla işleri sürüncemede bırakıyoruz…
Ve bir türlü toparlanamıyoruz.
Enerjimizi ;sen ,ben derken boşuna tüketme raddesine geliyoruz.

Gerçekten Karabük’ün enerjisini yoğunlaştırabileceği bir fikir platformuna ihtiyacı var…
Var olan platformları da enerjileriyle birlikte burada sorumluluk almaya davet etmemiz gerekiyor.
Yani mesele şu…
Taşın altına elini sokabilecek kimselere ihtiyaç var.
Neden var?
Değişik düşüncelerin ortaya çıkması ve tartışılması için…
Neden var?
Toplumsal kaynaşma, dayanışma ve birlikteliğin sağlanması için var.
Neden var?
Ortak aklın devreye sokulması için var.
İyi de…
Şimdi eksik olan ne.?
Birincisi , eskilerin tabiriyle kentte gücünü geçmişten alan bir eşraf yok.
Dahası…
Ben buradayım diyebilecek köklü burjuva sınıfı yok.
Tabi sınıfsal açıdan bakıldığında…
Bu açıkça görülüyor.
Burjuva ve eşrafın olmaması kent dinamizmini yok ettiği gibi…
Sahiplenilmeyi de güçleştiriyor.
O zaman saha…
Bürokratik unsurların insafına bırakılıyor.
Masa, kalem ve mürekkep işlevsellik kazanıyor.
Bu ne demek…
İşlerin sürüncemede kalması….
“Bugün git yarın gel “ anlayışına kentin geleceğinin teslim edilmesi.
Yani…
Yol kenarlarındaki reklam panolarının biz iş yapar göstermesi…
İşte…..
Sürekli yanılgı içinde bulunmamızın sebebi bu.

Karabük’ü son tahlilde iyi anlayabilmek için bunların bilinmesinde yarar var.
Kentin bir türlü kabuğunu kıramaması…
Ya da…
Birilerinin dediği gibi karabulutların Karabük’ün üzerinde dolaşması ve tarihe yön vermesi…
Gerçekten bizler için çok büyük bir mesele oluşturuyor.
Karabük bu sorununu aşmadan geleceğe umutla bakamaz.
Her geçen gün artış gösteren şikayetlerle verimliliğini git gide kaybetmek zorunda kalır.
O zaman ne yapmak mı gerekir.?
Bu çok basit…
Kentten almayı değil…
Bir de vermeyi düşünmek lazım.
Bunu yapmadığımız sürece baş ağrıtan sorunlardan kurtulmamız mümkün olmayacaktır.
Anlaşıldı mı?…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Bolu’da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” düzenlendi

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

BOLU (AA) – Bolu'da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” gerçekleştirildi.

Bolu Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İl Kadın Girişimciler Kurulunca sıfır atık ve geri dönüşüm konularında farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen program TSO konferans salonunda yapıldı.

Vali Yardımcısı Abdullah Şen, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, çevrenin çok önem arz ettiği bir asırda yaşandığını vurguladı.

Şen, bu konuda toplumun topyekun mücadelesinin gerekliliğine dikkati çekerek, “Toplumsal katılım açısından farkındalık gerekiyor. Bu konu katılımcılardan hane halkına kadar çok detaylı olması lazım. Evlerdeki duyarlılık, şuur, bakanlığımızın ve belediyelerimizin koymuş olduğu geri dönüşüm kutularına çöp atarken de öne çıkmalı.” diye konuştu.

Bolu TSO Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Ayarcan, artan tüketim ve üretim faaliyetlerinin doğal kaynakların tükenerek çevre kirliliğinin artmasına yol açtığını belirtti.

Sürdürülebilir geri dönüşüm ve sıfır atığın, iş dünyasında da çevresel etkileri en aza indirerek doğal kaynakları korumak ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ayarcan, israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılabilmesi, atığın miktarının azaltılması, toplama sisteminin kurulması ve atıkların geri dönüştürülebilmesinin her yeni günde daha çok önem kazandığını kaydetti.

TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Emine Yüce de sıfır atığın sadece azaltmak değil aynı zamanda tüketim alışkanlıklarının değişmesi anlamına da geldiğinden bahsetti.

Tüketim alışkanlıklarının değiştirilerek kaynakların daha bilinçli kullanılmasının sürdürülebilir yaşam tarzının benimsenmesi anlamına geldiğini de söyleyen Yüce, “Ülkemizde başlatılan Sıfır Atık Projesi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla küresel çevre hareketine dönüşmüştür. Tüketimin arttığı günümüzde, satın aldığımız ürünlerden kullandığımız malzemelere kadar her gün bilinçli seçimler yapmak, alışkanlıklarımızı, seçimlerimizi ve üretim süreçlerimizi tabiata uyumlu hale getirmek zorundayız.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından sunum yapan TOBB Çevre Müdürlüğü uzmanı Esin Özarslan, sıfır atık ve geri dönüşüm konularında Türkiye ve Avrupa'da yapılan çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.

Programda ayrıca, tarımda ve sanayide sürdürülebilirlik, sanayide sıfır atık stratejileri ve uygulamaları, iklim değişikliği, yeşil mutabakat ve karbon ayak izi oturumları gerçekleştirildi.