Kentin Önemi Hakkında…!

Kentin Önemi Hakkında…!

Yayın: 08.09.2016 08:42
Paylaş:
A+ A-

Bizi yaşam alanımız olan kente karşı duyarlı olmaya zorlayan sorumluluklarımız olduğunu asla unutmamamız gerekir…
Kent kurmak ve kurulan mekanı yaşanılır kılmak o kadar basit durum değildir.
Kentlerin tarihlerini incelemeye başladığınızda geçmişe yolculuk yapmaya başlarsınız.
Maziye kulaç atmaya başladığınızda o kentte hayat veren damarlarına ulaşırsınız.
O damarlardan akan kanların bazen türdeş olmadığına tanık olursunuz.
Niceleri gelmiş,niceleri gitmiştir,
Onlar; öykülere, tarih kitaplarına konu olmuştur.
Bu öykülerden bazıları ilgi çekmiş, bazıları ise sessiz derinlikte gün ışığına çıkmayı beklemiştir.
O nedenle tarihle insanlığın yüzleşmesindeki güçlük buradan kaynaklanır.

Kentleri günümüze ulaştıran gerçek onların ruhlarıdır.
Ruh dinginliğini sağlayan unsur ise onu harekete geçiren bizleriz.
Kentler içlerinde var oldukları insanlarla vardır…
Mekanlar onların ürettikleri/düşünceleri ile şekillenir.
Uzun bir uğraştır kentin kendine özgü kimliğine ulaşma serüveni…

Duyarlılık ve değer bilme…
Kentlerin haz duydukları ve önem verdikleri iki sözcüktür.
Kentler bu iki sözcükle var olurlar…
Değer kazanırlar…
Kendilerini belli ederler.
Bazı bakış açılarına hasretlik duyarlar.
Sevgiyi kendi bağrında ilkeleştiremeyen ve gelecek kuşaklara aktaramayan kentlerin atılım yapmaları söz konusu değildir.
Toprak güzelleşmek için fidan ister,yeşillik ister.
Kentler de gelişebilmek için sahiplenilmeye/değer üretmeye önem verirler.
Üretken kentler bilirler ki buna başaramayanlardan her zaman daha üstün durumdadırlar.
Yaşama daha güvenle bakarlar…
Geleceği büyük bir keyifle kucaklarlar…

Kentler ve insanlar…
Birbirlerini tamamlayan iki bütündürler.
İnsanların içinde yaşadıkları kente karşı bir takım sorumlulukları vardır.
Her aile,her çocuk gibi kentlerde gelişebilmek için sahiplenilmek ister…
Kent gelişiminin zorunlu kıldığı doğal bir istektir bu…
Ne verirseniz onu alırsınız…
Ne ekerseniz onu biçersiniz…
Yaşamın bir ilkesidir bu…

Bunları yapmazsak ne mi olur?
Kent, kimliğini ortaya koyamaz.
Gelişme gösteremez.
Bu noktada sorumlular aranmaya başlanır.

İstenmeyen durumlar yaşanır.
Sorumsuzluk duygusu kenti gölgeler…
Böyle bir kentte hiç kimse yaşamak istemez…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Trabzon’da üniversite öğrencilerini darbeden 2 minibüs sürücüsü gözaltına alındı

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 20:48
Paylaş:
A+ A-

TRABZON (AA) – Trabzon'da fakülteye gitmek için servis kiralayan üniversite öğrencilerini darbeden 2 minibüs sürücüsü gözaltına alındı.

Valilikten yapılan yazılı açıklamada, Sürmene ilçesindeki Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin minibüslerde yer bulamadıkları için servis kiraladıkları ifade edildi.

Servisin önünün minibüs sürücüleri tarafından kesilerek servis şoförü ve öğrencilerin tehdit ve hakarete uğradıkları, darbedildikleri yönünde sosyal medyada haberler yer aldığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Haberlerle ilgili olarak servis şoförü ve darbedilen öğrencilerin şikayetleri üzerine şüpheliler Ö.D, K.D, H.S. ve S.Y. hakkında Cumhuriyet savcısının talimatıyla başlatılan tahkikat neticesinde şüpheliler Ö.D. ve K.D. gözaltına alınmıştır. Mezkur olayla ilgili Valiliğimizce de çok yönlü inceleme başlatılmıştır.”

KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı da sosyal medya hesabından olay sırasında çekilen video ve yaralanan öğrencinin fotoğrafını paylaşarak, “Öğrencilerimize yapılan bu saldırganlığı şiddetle kınıyor, bu konuda her türlü önlemin alınacağının bilinmesini istiyorum. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da her zaman evlatlarımızın yanındayız.” ifadesini kullandı.