Ders Almak Gerekirse…!

Ders Almak Gerekirse…!

Yayın: 08.12.2016 07:57
Paylaş:
A+ A-

Karabük’ün tarihini/mazisini neden önemsemek zorundayız.?
Karabük’ü anlatmak/anlamak Türkiye’yi anlamak demektir de ondan.
Bu önemsenmesi gereken bir durumdur.
Ancak biz yaşayanlar bunun bilincinde değiliz.
Sadece dağlara ve taşlara bakıyoruz.
Gördüklerimize Karabük bu diyoruz.
Karabük bu mudur?
Biçime göre karar vermek yanıltıcıdır.
Gördüklerimiz ise asla Karabük olamaz.
Karabük bambaşka bir oluşum kurgusudur.
Bu cemiyetin serüvenini hepimiz bilmemiz ve yeniden tarih inşası için gelecek kuşaklar için kullanmamız gerekir.
Bilindiği üzere Karabük ;Cumhuriyetin ,sanayileşme ve modernite unsuru önemsediği işçi kenti olarak kurulmuştur.
Gelişen süreç içinde kendi içinde bile model oluşturamadan değişime uğramıştır.
Bu noktaya nasıl gelinmiştir.?
Şimdi bunun yanıtını aramaya çalışalım.:
1950’lili yıllardan itibaren liberal ekonomi uygulamaları ile Karabük’te tamamen olmasa bile köylülüğün terk edilme süreci başladı.
Bunun sonucunda da mesleklerde belirginleşme ortaya çıktı.
1960 yılına gelindiğinde 114 çeşit mesleki ve sosyal teşekkül Karabük cemiyet hayatına damgasını vurdu.
Bu belirginlik sınıfsal düzlemde de kendini iyice hissettirdi.
Karabük’te köylülük düzeninden gelen ve kentin kendine sunduğu olanakları iyi değerlendiren demir uğraşlı yeni bir sanayi ve tüccar sınıfı ortaya çıktı.
Ancak bu sınıf batıda olduğu gibi tarihsel bir ortamın ürünü değildi.
Tesadüflerin ortaya çıkardığı bir sınıftı ve bu anlamda köksüzdü…
Bu sosyal realite/sınıf kendi iç çelişkisi nedeniyle hiçbir zaman türdeşleşemedi.
Sürekli birbiriyle kavga etti.
Bunun için 1953 yılında Karabük’te yaşananlara ve kavgalara göz atmak yeterli olacaktır.
Bu kavga nedeniyle birçok partili zamanın güçlü iktidar partisi Demokrat Parti’den ihraç edildi.
O devirde Yeni Karabük ve Demokrat Karabük gazetesindeki atışmalar bu durumun adeta özeti gibidir.
Yaşananlar zaman içinde Karabük’ün kendi kültürünü oluşturmada olumsuzluklara neden olmuştur.

Şimdi son olarak burada kent adına üzerinde durulması gereken önemli bir husus daha vardır.
O da şudur:
Köylülükten işçiliğe geçiş sürecinde uyum sağlama adına Karabük’te buna uygun okullar kurulmuş,kurslar düzenlenmiştir.
Bu okulların en önemlisi kuşkusuz 2 Mart 1942’de öğretim hayatına başlayan Çırak Okulu’dur.
Çırak Okulu’na ilkokulu bitirmiş öğrenciler orta okul seviyesinde tatbikatlı eğitim sürecinden geçirilmek üzere alınmışlar ve fabrikanın eğitimli işçi ihtiyacı bu yolla karşılanmaya çalışılmıştır.
Köy Enstitülerinin köyde kalkınmayı sağlamak ve yetenekli öğrencileri saptamak üzere tanımlanmış işlevini ,sanayi alanında Çırak Okulları yapmaya çalışmıştır.
Bu birikimle birlikte 1958 yılında eğitim ve öğretim hayatına başlayacak olan İş Okulu’nun tecrübesinden Karabük yararlanamamış ve Teknik Üniversite’ye geçiş sağlanamamıştır.
1959 yılında il olması düşünülen Karabük bu konuda gerekli siyasi iradeyi ortaya koyamamış ve bu durum kente gelecek hizmetlerin aksamasına ve ihtiyaçların yerinde karşılanamaması sonucunu doğurmuştur.
Ama en önemlisi; gelişen süreç içinde bir türlü “Devletçi Karabük” ile “Liberal Karabük” arasında uyum /denge bir türlü kurulamamış olmasıdır.
Bu nedenle türdeş bir sosyal yapı zaman içinde bir türlü oluşmamış,gelişme kentte sanki bir kast sistemi etkisi yapmıştır.
Gelinen noktada Karabük’te, günümüzde ,bu durumun her alanda sıkıntısı yaşanmaktadır.
Karabük erken Cumhuriyet dönemine ait modern kimliğini tarihin gizli bir yerinde saklama ihtiyacını duyan kent konumuna gelmiştir.
Son olarak diyebiliriz ki, Karabük mazisi , bugünü ve geleceği ile bizlerin başarı ya da başarısızlıklarını anlatan yegane kent konumundadır.
Bize düşen ise bundan günümüz ve gelecek için bir ders çıkarabilmektir.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Karabük’te uyuşturucu operasyonlarında 2 şüpheli yakalandı

Yayın: 26.04.2024 22:39
Paylaş:
A+ A-

Karabük’te düzenlenen uyuşturucu operasyonlarında 2 şüpheli yakalandı.

İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince, Safranbolu ilçesi Toprakcuma köyünde, 1 şüphelinin üzerinde ve aracında yapılan aramada 109 uyuşturucu hap ele geçirildi.

İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri de Bayır Mahallesi’nde M.G’nin evinde gerçekleştirdikleri aramada, 1,82 gram esrar ve hassas terazi buldu.

Şüpheliler hakkında adli işlem yapıldı.