İŞ İŞTEN GEÇMEDEN.!

İŞ İŞTEN GEÇMEDEN.!

Yayın: 27.11.2015 08:26
Paylaş:
A+ A-

Karabük ilginç bir kent olma yolunda aşama kaydetmeye devam ediyor.
Devletin kendi olanaklarıyla örnek bir yerleşim alanı olarak kurduğu Yenişehir dışındaki mekanlar içler acısı durumda.
Erken dönem Cumhuriyet mimarisi ile hiç ilgileri yok.
Derme çatma yapılar.
Safranbolu’dan gelirken Yeşil Mahalledeki yapılara bakın.
Gecekondular yerini yavaş betonlaşmış yapılara bırakıyor.
Ama yine de gecekondular ben çoğunlukla buradayım işaretini yapıyor.
Böyle bir ortamda…
Karabük’e bakış açısı birden karmaşık bir hal alıyor.
Şimdilerde…
Köylerde bile böyle evler kalmadı.
Ama zamanında bir kere yapılmışlar işte.
Derme çatma yapılar almış başını gitmiş.
Nasıl yapıldılarsa…
Oysa burada kentin kuruluşuyla birlikte belediye teşkilatı kurulmuş.
Keza Soğuksu,Yeni ve Atatürk mahallerinde de aynı manzaraya rastlıyorsunuz.
Gerçi Soğuksu ve Cevizlidere’ye şimdilerde TOKİ konutları yapılmış durumda….
Ama…
Sıra sıra “ kitle karargahı” gibi dizilmişler.
Mimari acıdan zevksizlik neredeyse insanın içini tuhaflaştırıyor.
Karabük’ün vadi içindeki yapısına anlamsızlıktan öte bir katkı yapmıyor.
Yine de buna şükür demek lazım.!
Eski görüntüleri daha da berbattı.
Buralarda insan yaşamaz dedirtiyordu.
Bunları neden hatırlattık….!
İnsan içinde yaşadığı kente değer vermeli.
Aynı zamanda da değer katmayı bilmeli.
Karabük’te yapılacak o kadar iş var ki.
Trafik sorunu,Çevre Yolu,lojistik üs,endüstri bölgesi,katı atık bertaraf tesisi,Keltepe Kayak merkezi,hava alanı…
Bu sorunlar çözüme kavuşursa Karabük kabuk değiştirir.
Ancak bütün bunlara rağmen yine de bu mekanda yaşamının müşkülatları var.
Karabük’te her geçen gün hasta sayısında büyük bir artış gözleniyor.
Bunlar öyle/böyle hastalık değil.
Ağır türden hastalıklar.
Yazarken bile insanın elini titretiyor.
İl Sağlık Müdürlüğü bu konuda bir araştırma yapmalı ve bunun nedenlerini kamuoyu ile paylaşmalı diye düşünmekteyiz.
Karabük’te yaşayan insanlar kendileriyle ilgili gerçekleri bilmeli.
Buna hakları da var.
Sanayi kenti Karabük’te hava kirliliği olmasın demeye hakkımız yok ancak bunun da yaşamsal açıdan kontrol edilir bir yanının olduğunu düşünmekteyiz.
Gerçekten işi ciddiye almakta yarar var
Şimdi….
Hava ölçümleri ne durumda.?
Karabük’te hastalığa yakalananlar özellikle üst solunum yolu rahatsızlığı çekenler birtürlü neden iyileşemiyor?
Bunların yanıtını kim verecek.?
Büyük muamma…!
Karabük’te çevre bilincini geliştirmeye yönelik birliktelikler oluşturulmalı.
Çevre ile ilgili bilgilerin paylaşılması bunun ilk adımı olabilir.
Kent yaşamını eskiden olduğu gibi sadece maddi verilerle ölçmek çok gerilerde kaldı.
İklim krizleri günümüzde ekonomik krizlerin önüne geçti.
Eğer böyle giderse zaten insanların kazandıkları parayı tüketmeye vakitleri olmayacak.
Aç gözlülük insan yaşamının önüne geçmemeli.
Yoksa….
Bu hepimiz için önü alınmaz bir durum yaratabilir.

2 kişi görüş bildirdi

  1. mustafa bekiroğlu

    bu kent te sanai kalkmalıdır yani taşınmalı bir tarafa rüzgar almayan yerde tabiki hava kirliliği olur yada sarı çiçek dağında v şeklinde derin yarıklar açılarak şehrin hava alması sağlanabilir buda olmazsa bu şehir ölüm şehri olur.biz boşunamı memleketi terk ettik türkiyenin en hava kirl yerikarabük olduğu için bağımsız ölçümler yapılsın benim haklılığım ortaya çıkacaktır.bu kirlilik yetmiyormuş kibirde tufaldan maden çıkarma işletmesini kurdular bu karabük insanına hainliktir düpedüz .

  2. Hakediyoruz

    Bu fabrikalar gündüzleri bu kirli dumanı salmıyorlar, geceleri salıyorlar, bu şehirde çevre dernekleride olmadığı için geceleri resmen zehirleniyoruz, çevre derneklerinin işlerini yaptnını kimse iddia edemez, bunları gazetecilerde kesinlikle yeteri kadar dillendirilmiyor, Karabük e sahip çıkacaklarda bu işe ortak olunca böyle oluyor halk zaten uyuyor, birileri kazansın bakalım nereye kadar kazanacak, gözlerini toprak doyuracak haberleri yok.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Toyota’dan yardım kuruluşlarına bağış yapan firmalara teknik gezi imkanı

Anadolu Ajansı
Yayın: 28.03.2024 12:48
Paylaş:
A+ A-

SAKARYA (AA) – Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye AŞ, yardım faaliyeti yapan sivil toplum kuruluşlarına bağışta bulunan firmalara teknik gezi imkanı sunuyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre Toyota, toplumsal katkı ve sürdürülebilirlik ruhuyla 2019'da başlattığı ancak pandemi ve proje dönemlerinde ara verdiği “Önce Bağış Sonra Fabrika Turu” projesini yeniden hayata geçirdi.

Kapılarını umut ve toplumsal faydanın üretildiği yere de açan Toyota, teknik gezi taleplerini anlamlı bağışlara dönüştürerek, Darüşşafaka Cemiyeti, Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı (LÖSEV) ve DenizTemiz Derneği (TURMEPA) gibi sivil toplum kuruluşlarına destek olma imkanı sunuyor.

Her gezi, katılımcılara Toyota'nın mükemmelliyetçi üretim süreçlerini keşfetme imkanı tanırken toplumsal fayda sağlama şansı veriyor.

Ziyaretçi firmalar, pres, kaynak, boya ve montaj gibi üretim süreçlerini rehber eşliğinde deneyimlerken, Toyota üretim sistemi, yerinde kalite yönetimi, problem çözme teknikleri ve iş güvenliği konularında bilgi sahibi oluyor.

Sadece otomotiv sektörüyle sınırlı kalmayan proje, gıda, endüstri, beyaz eşya gibi farklı sektörlerden pek çok dev şirketin dikkatini çekmeye devam ediyor.

Toplamda 77 firmanın 1145 çalışanının katılımıyla gerçekleşen turlar, geniş iş dünyası ağına dokunarak büyük başarı elde etti.