Ne yazalım dedik…!
Yazacak o kadar çok konu var ki…
Hangisine değinelim.
İntiharlar
İzdihamlar
Dolandırıcılar
Sahtekarlar
Baliciler
Uyuşturucu müptelaları
Eski eser kaçakları
Uygunsuz işler peşinde koşanlar…
Bu sorunlar bitmeyeceğine göre bu yazıda biraz da insanlığın durumunu ele alalım dedik.
Kendimize bakmamızda da fayda var.
Evet…
Yeni bir yıla çok az kaldı.
Ömrümüzden bir yıl daha gitmek üzere.
İnsanın böyle durumlarda muhasebe yapmasında yarar var.
Kendim için,ailem için,toplum için ne yaptım diye düşünmesi önemli…
Bunu her zaman yapmak mümkün olmuyor.
İnsan zaman bulamıyor.
Şimdi bir fırsat kapımızı çalmış…
Gerçekten bunu kendimiz ve toplum açısından yapmamızda yarar var.
Geçmişi irdelemek.
Analiz etmek.
Nerelerde başarılı olduk.?
Nerelerde hata yaptık.?
Bence yanıtlanması gerekli önemli soruları oluşturuyorlar.
Bunu böyle yaparsak her şeyden önce sorumluluklarımızın bilincine varacağız.
Daha doğrusu insanlaşacağız…
En çok ihtiyacımız olan şey…
Gelişmeler gösteriyor ki…
Gün geçtikçe insanlığımızdan uzaklaşıyoruz.
Kirlenmiş ve kirletilmekte olan bir dünyada yaşamak gerçekten zor…
Bu durum herkesin kaldırabileceği bir şey değil.
İntiharların ve cana kıymaların çoğaldığı dünyamızda insanların kıyametle ilgili alametleri tartışması ilginçlik oluşturuyor.
İnsanın kirlenmesi kıyamete giden süreci hızlandırır mı.?
Düşündürücü değil mi?
Yeni bir yıla “insanı” tartışarak girmenin bir anlamı olsa gerek.
İnsanlar kazanırken ve kaybederken özellikle hırslarına yenilmemeleri gerek.
O zaman…
Yeni bir yılın anlamı olmaz.
Olsa da sahibine bir yarar sağlamaz.
Öyle ya…
Yeni bir yıla giriyoruz.
Çok laf etmenin bir gereği yok.
Bakın…
Şöyle ya da böyle sorunlarımız var da demedik.
Neden demedik…!
Bunları el ele vererek çözebiliriz.
Ama insanlığımızı unutursak yapacaklarımızın hiçbir anlamı olmaz.
Sadece kendimizi kandırmış oluruz.
İşte size çok önemli bir tavsiye…
Siz “siz” olun…
“İnsan “ olduğunuzu asla unutmayın.!