Bölgenin Sesi Gazetesi

Yayın: 22.07.2016 10:45
Paylaş:
A+ A-

Cumhuriyet Halk Partisi İl başkanı Av.Erdoğan Dinçel, beraberinde İlçe başkanları, teşkilat mensupları ile parti binasında basın toplantısı düzenledi.

CHP İl başkanı Av.Erdoğan Dinçel gelişmelerle ilgili yaptığı toplantıda, “Ülkemiz ve Cumhuriyetimiz, 15 Temmuz Cuma akşamı Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bir cuntanın PARLAMENTER DEMOKRASİMİZE yönelik bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. Türk Ordusunun üniformasına ve onuruna yakışmayan tutum içindeki bu gruba karşı, siyaset kurumu, milletvekillerimiz ve milletimiz en kararlı şekilde karşı duruşunu göstermiş; Parlamenter Demokrasi birikimimizin yarattığı demokrasi kültürü, bu darbe girişimini başarısız kılmıştır.  Cuntacıların darbe girişimine karşı Genel Başkanımız öncülüğünde partimiz, net bir tavır sergileyerek darbe karşıtı tavrını açıkça ortaya koymuştur. Bu tavrımız Cumhuriyetimizi ve Parlamenter Demokrasiyi koruyup yaşatmak adına konan bir tavırdır ve koşullar ne olursa olsun, bundan sonrada Demokrasimizi korumak adına tüm örgütümüz tarafından sürdürülecektir. Ancak, halkımızın direniş hakkından kaynaklanan darbe karşıtı gösteriler, iktidarın yönlendirmesiyle amacından saptırılarak siyasi şova dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Bu tür kontrolsüz ve provokasyona açık gösterilerin, toplumun kutuplaşmasını ve ayrışmasını artıran ciddi tehlikelere yol açabileceğini düşünmekteyiz.
Bugünlere nasıl geldiğimizin tespitini ve öz eleştirisini yapamazsak gelecek ile ilgili doğru kararlar alamayız.
Ülkeyi ordusuyla, polisiyle, yargısıyla, bürokrasisiyle bu cemaate teslim edenlerin hiçbir öz eleştiri yapmadan, hiçbir özür dilemeden halkın bu direnişini kendi siyasi şovlarına alet eden bu samimiyetsiz tavırlarını da mutlaka sorgulamalıyız.
Geçmişte yıllar boyu bu tehlikeye dikkat çekenlere kulak asmayanlar, “devleti cemaat ele geçirmiş lafına kargalar bile güler” diyenler, “hocam gel artık bu hasret bitsin” diye ağlayanlar, her fırsatta gidip elini öpüp duasını talep eden her kademedeki yetkililer, şimdi demokrasi havarisi olarak karşımıza çıkmaktadırlar. Darbeciler tüm işbirlikçileri ile birlikte hukuk düzeni içinde yargı önünde hesap vermelidir.
Hesap sorma sürecini ve soruşturmaları, Anayasa ve hukuk sınırları dışına taşıyıp bir cadı avına dönüştürmek, Anayasayı ihlal eden darbecilerle aynı konuma düşmek olur. Soruşturmalar, intikam ve tasfiye fırsatı gibi görülmemelidir. Öte yandan hukuk devletinin gereği olarak er ve erbaşlara dönük linç girişimleri de aynı biçimde soruşturulmalıdır.
Siyaset kurumu ve devlet organları, halkın kutuplaştırılmasına, kışkırtılmasına, çatışma potansiyelinin tahrik edilmesine, Türk Silahlı Kuvvetlerinin düşman gibi gösterilmesine dönük her türlü girişim ve ortamı ortadan kaldırmakla sorumludur. Ülkemizin geleceği tam demokrasidedir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bütün siyasi partilere açık çağrımızdır. Güçlü bir parlamenter sistem ve özgürlükçü demokrasi için her türlü çabayı sonuna kadar göstermeliyiz. Bu bizim tarihi sorumluluğumuzdur” dedi.

Dinçel ayrıca, “24 Temmuz 2016 Pazar günü saat:18.00’de Taksim meydanında CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katılımıyla düzenlenecek olan, “Demokrasi ve Özgürlük” mitingine sadece partili değil tüm vatandaşlarımızı davet ediyoruz.Bu miting için Karabük’ten otobüsler kalkacak” açıklamasına yer verdi.

3 kişi görüş bildirdi

  1. Dspli

    Bay Erdoğan Dinçer ve chpliler Feto darbeye kalkışalı 7 gün oldu.
    Siz anca açıklama yapıyorsunuz.
    Allahtan ülkeyi siz yönetmiyorsunuz.
    Bu arada siz Demokrasi mücadelesini ne zaman yapacaksınız.
    Biraz inandırıcı olun.
    Birde şu meydana söz verdiğiniz
    Atatürk anıtını dikin

  2. la boşver bak git

    DSL li arkadaş Safranbolu İlçe Başkanının geçmiş siyasetini bilmem İl Başkanı SHP li,iki yanındakiler DSP li bunlar CHP yi yönetiyolar esas ona bak sen.Derbeye geç tepki gösterdiler işini bırak Erdoğan başkan o tepkiyi darbeden hemen sonra,darbe girişimi sırasındada verdi haksızlık etmeyin.Amma CHP yönetimine bir bakın dün CHP ye ağıza alınmaycak laflar edenler şindi CHP Yönetimindeler esas sen oraya bak kardiş

  3. Dspli

    Erdoğan Dinçer in darbeye karşı verdiği ilk demedi buradan paylaşırsan iyi olur.
    Çünkü bu haberden önce bir açıklaması yayınlanmadı.
    Ne face de ne twitter da ne internet ortamında nede gazete ve televizyon da biz gormediysek özür dileriz.
    Sen paylaş bakalım

Bir Yanıt Yazın Yanıtı İptal Et

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Bolu’da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” düzenlendi

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

BOLU (AA) – Bolu'da “Sürdürülebilirlik, Geri Dönüşüm ve Sıfır Atık Zirvesi” gerçekleştirildi.

Bolu Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İl Kadın Girişimciler Kurulunca sıfır atık ve geri dönüşüm konularında farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen program TSO konferans salonunda yapıldı.

Vali Yardımcısı Abdullah Şen, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, çevrenin çok önem arz ettiği bir asırda yaşandığını vurguladı.

Şen, bu konuda toplumun topyekun mücadelesinin gerekliliğine dikkati çekerek, “Toplumsal katılım açısından farkındalık gerekiyor. Bu konu katılımcılardan hane halkına kadar çok detaylı olması lazım. Evlerdeki duyarlılık, şuur, bakanlığımızın ve belediyelerimizin koymuş olduğu geri dönüşüm kutularına çöp atarken de öne çıkmalı.” diye konuştu.

Bolu TSO Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Ayarcan, artan tüketim ve üretim faaliyetlerinin doğal kaynakların tükenerek çevre kirliliğinin artmasına yol açtığını belirtti.

Sürdürülebilir geri dönüşüm ve sıfır atığın, iş dünyasında da çevresel etkileri en aza indirerek doğal kaynakları korumak ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ayarcan, israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılabilmesi, atığın miktarının azaltılması, toplama sisteminin kurulması ve atıkların geri dönüştürülebilmesinin her yeni günde daha çok önem kazandığını kaydetti.

TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Emine Yüce de sıfır atığın sadece azaltmak değil aynı zamanda tüketim alışkanlıklarının değişmesi anlamına da geldiğinden bahsetti.

Tüketim alışkanlıklarının değiştirilerek kaynakların daha bilinçli kullanılmasının sürdürülebilir yaşam tarzının benimsenmesi anlamına geldiğini de söyleyen Yüce, “Ülkemizde başlatılan Sıfır Atık Projesi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla küresel çevre hareketine dönüşmüştür. Tüketimin arttığı günümüzde, satın aldığımız ürünlerden kullandığımız malzemelere kadar her gün bilinçli seçimler yapmak, alışkanlıklarımızı, seçimlerimizi ve üretim süreçlerimizi tabiata uyumlu hale getirmek zorundayız.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından sunum yapan TOBB Çevre Müdürlüğü uzmanı Esin Özarslan, sıfır atık ve geri dönüşüm konularında Türkiye ve Avrupa'da yapılan çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.

Programda ayrıca, tarımda ve sanayide sürdürülebilirlik, sanayide sıfır atık stratejileri ve uygulamaları, iklim değişikliği, yeşil mutabakat ve karbon ayak izi oturumları gerçekleştirildi.