Doğuştan bedensel engelli olan “Demir bilek” lakaplı bilek güreşi sporcusu Şaban Mazak (58), Avrupa ve dünya şampiyonalarına hazırlanıyor.
Çankırı’nın Kurşunlu ilçesinde ayakkabı tamirciliği yaparak geçimini sağlayan Mazak, yaklaşık 20 yıl önce tanıştığı bilek güreşi antrenörü Selahattin Çöpten’in tavsiyesiyle bu spora başladı.
Bugüne kadar katıldığı ulusal ve uluslararası şampiyonalarda pek çok derece elde eden Mazak, son olarak mart ayında Kocaeli’de düzenlenen Para Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası ve Milli Takım Seçmeleri’nde birinciliğe ulaştı.
Mazak, bu yıl içinde yapılması planlanan Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazanmayı, ardından Dünya Şampiyonası’nda da birincilik kürsüsüne çıkmayı hedefliyor.
“Hedefim dünya şampiyonu olmak”
Şaban Mazak, AA muhabirine, emekli olduktan sonra Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Destekleme ve Geliştirme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) desteğiyle deri ürünleri imalatı üzerine bir iş yeri açtığını, çalışmalarını burada sürdürdüğünü söyledi.
Selahattin Çöpten’in bir gün kendisini yanına çağırıp, bilek güreşi yapmalarını istediğini anlatan Mazak, “Önceden ben normal şampiyonalara katılıyordum, bedensel engelliler ayrı değildi. Türkiye 3’üncüsü ve birincisi oldum. Ondan sonra kategori olarak ayrıldık. Bugüne kadar 5 Türkiye birinciliğim, Avrupa ikinciliğim, dünya üçüncülüğüm oldu. En son bir ay önce yapılan Türkiye Şampiyonası’nda hem sağ hem sol kolda birinci oldum. Şimdi Avrupa’ya gideceğiz inşallah. Ne zaman belli olacak bilmiyorum. Ondan sonra dünya şampiyonluğuna gideceğiz. İnşallah hedefim dünya şampiyonu olmak.” diye konuştu.
Milli forma ile Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmek istediğini dile getiren Mazak, “Çankırı’nın, ülkemizin adını duyurmak, Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmek istiyorum. İstiklal Marşı’mızı dünyaya duyurmak istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Kendisini engelli olarak görmediğini, her işini yapabildiğini vurgulayan Mazak, “Çalışıyorum, üç çocuğum var. Bir de dünya şampiyonu olursam… Emekliyim, üreticiyim. Antrenmanlarımı iş yerinde ve evde yapıyorum. Hanımla evde ip çekiyoruz, havlu sıkıyoruz. Spor salonuna gelip çalışıyorum. Haftada iki gün ancak antrenman yapabiliyoruz. Hem iş yerinde çalışıyorum hem antrenman yapıyorum. Günüm dolu dolu geçiyor. ” şeklinde konuştu. (AA)
