Peker Başkan değilim, sadece adayım”

Peker Başkan değilim, sadece adayım”

Yayın: 17.11.2023 14:07
Paylaş:
A+ A-

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener tarafından gurup toplantısında Safranbolu Belediye Başkan adayı olarak gösterilen sanatçı Hakan Peker, Karabük ve Safranbolu’da ki  basın  mensupları  ile bir araya geldi.

İYİ Parti Safranbolu Belediye Başkan Adayı Hakan Peker, adaylığının açıkladığı gün Safranbolu’ya geldiğini belirterek “ Adaylığımdan sonra insanlar beni Safranbolu caddelerinde gördüklerinde gözleri parlıyordu. Başkanım hoş geldiniz diyorlardı. Ben başkan falan olmadım aday oldum. Ama vatandaşların bu şekilde davranmaları çok hoşuma gitti” dedi

İYİ Parti Safranbolu Belediye Başkan Adayı Hakan Peker  Karabük ve Safranbolu’da bulunan basın mensupları ile sabah kahvaltısında bir araya geldi. Tanışma toplantısı olarak düzenlediği basın toplantısında fazla bir açıklama yapmayan ve projelerini ileriki tarihlerde açıklayacağını belirten Peker sohbet ortamında geçen toplantı sonrası basın mensuplarının birkaç sorusunu cevapladı.

BAŞKAN DEĞİLİM SADECE ADAYIM

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Safranbolu Belediye Başkanı adayı olarak ismini açıkladığı gün Safranbolu’ya geldiğini hatırlatan İYİ Parti Safranbolu Belediye Başkanı Hakan Peker,  vatandaşlar tarafından kendisine gösterilen ilgiden çok hoşlandığını belirterek “Adaylığım açıklandıktan sonra ben heyecanla Safranbolu”ya geldim insanların beni gördüklerinde gözleri parlıyordu, Başkanım hoş geldin diyorlardı. Ben Başkan falan olmadım aday oldum sadece çok hoşuma gitti. Şu anda bize inanan, bizi destekleyen o kadar çok insan var ki  bazen böyle dönem dönem yorulduğumuz zamanlar oluyor ama  onların enerjisi, ve onların üzerimizdeki umudu  Safranbolu’yu çok daha ileriye götürmek için yapacağımız çalışmaları hayal edebiliyorlar zannediyorum ki.  Özellikle gençler bu anlamda bize  çok büyük yol gösterici oluyorlar o yüzden de ben çok mutluyum” dedi

“SAFRANBOLU BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

Safranbolu’nun kendisi için çok önemli olduğunu vurgulayan Peker; “Ben Eflaniliyim ama Safranbolu’da çocukluğumun geçtiği bir yer, her sene geldiğim bir yer. Ben de bugüne kadar olan vizyonumu, misyonumu, birikimlerimi aktarmak için, Safranbolu’yu hak ettiği yerden bir tık daha yukarıya çıkarmak için buraya aday oldum. Bunu da başarabileceğime inanıyorum  çünkü böyle bir birikimim olduğunu düşünüyorum.  Bazen niye şimdi diyorlar, bu zamana kadar nerdeydin falan diyorlar çünkü bu zamana kadar ben sanatımla meşguldüm, birikimlerimle meşguldüm  belli bir yere gelmek için herkes gibi , gurbete giden insanlar gibi  hayatımı kazanmaya devam ediyordum ve şimdi belli bir birikimim, belli bir donanımım, belli bir hayat tecrübem olduğu için bu birikimimi ancak bu dönemde buraya aktarabilirim.  Herhalde 20 yaşında Belediye başkanı adayı olsaydım beni kimse tanımazdı ve Belediye başkanı bile olamazdım o yüzden bunun da cevabını böyle vermiş olayım.”

“MART AYINDA BÜYÜK BİR KONSER DÜZENLEYECEĞİZ”

Mart ayında Safranbolu’da büyük bir konser düzenleyeceklerini ifade eden Peker, “Benim gördüğüm kadarıyla  Safranbolu’da sosyal faaliyetlerimiz biraz azınlıkta  onları biraz daha sıkılaştıracağız, tanıtımlara biraz daha ağırlık vereceğiz, biraz daha gençler eğlenecek, biraz daha aktif, biraz daha yaşayan, biraz daha dinamik bir şehir hedefimiz.  Safranbolu”yu biz öyle görmek istiyoruz, en azından ben öyle görmek istiyorum. Benim hayalimdeki Safranbolu akşam 7’de kapanan, kabuğuna çekilen bir Safranbolu değil daha turistik, daha kültürel, daha dinamik bir Safranbolu.”

HABER >>>VİDEO>>>

kaynak:Bölgenin Sesi Gazetesi

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Güven Hastanesi’nden “Avrupa’nın obezite oranı en yüksek ülkesi Türkiye” değerlendirmesi

Anadolu Ajansı
Yayın: 19.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Güven Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. İbrahim Demirci, 18 Mayıs Avrupa Obezite Günü kapsamında, Dünya Sağlık Örgütü'nün obeziteye ilişkin son verilerini değerlendirerek uyarılarda bulundu.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Demirci, obezite ve obeziteyle ilişkili hastalıkların her yıl katlanarak arttığını belirtti.

Demirci, özellikle çocuklarda obezite sıklığının erişkinlere göre daha hızlı arttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Henüz toplum olarak sağlıklı yaşam için beslenmenin ve egzersizin önemini tam kavrayamadık. Genel olarak, yüksek kalorili besleniyoruz. Yemek yemek bizim için hobi ve eğlence niteliğinde. Arkadaşlarımızla, dostlarımızla buluştuğumuzda planlarımızı yemek üzerine kuruyoruz. Vakit geçirirken, yemek yemeyi seviyoruz. Seçeneklerimiz arasında birlikte yürüyüş yapmak çok fazla tercih edilmiyor. Hala, toplumumuzun bazı kesimlerinde kilolu insanların daha sağlıklı olduğu düşünülmekte. Kültürün, geleneklerin ve adetlerin etkisiyle toplumumuz yemekle arasına mesafe koyamıyor.

– Endokrin bozucu kimyasallar obeziteye yol açıyor

Son zamanlarda tüm dünyada miktarı artan endokrin bozucu kimyasalların da obeziteyi tetiklediğini vurgulayan Demirci, işlenmiş ve hazır gıdalar konusunda uyarılarda bulundu.

Demirci, endokrin bozucu maddeler arasında, solunan hava, içilen su ve yenilen gıdalarla vücuda giren ve biriken, endokrin sistemini olumsuz etkileyen ve bu etkilerini nesilden nesile aktarabilen kimyasal maddeler olduğuna işaret ederek, “Endokrin bozucu kimyasallardan tamamen uzak kalmak mümkün olmasa da sağlıklı ürünler tüketerek ve hayatımızda plastik kullanımını minimuma indirerek en azında bu zararlı kimyasallara maruziyetimizi elimizden geldiğince azaltmamız gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu.

Obezite sıklığının tüm dünyada hızla artığına ve son 20 yıldır obezite artışını durdurabilen bir ülke olmadığına vurgu yapan Demirci, eğer obezite sıklığındaki artış önlemez ise 2035'te dünya nüfusunun yarısından fazlasının kilo fazlalığı ve yarattığı sorunlarla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

– “Obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek”

Demirci, sağlık verilerine bakıldığında durumun iç açıcı olmadığının altını çizerek, “Yıldan yıla daha kötüye doğru gidiyor. Dünya Sağlık Örgütü 2023 verilerine göre tüm dünyada obezite sıklığı yüzde 14 civarında. Bu yüzdeye, kilo fazlalığı olanları da eklediğimizde yüzde 38'e ulaşıyor. Artış hızı durdurulamaz ise 2035'te dünya nüfusunun yarıdan fazlası kilo fazlalığıyla mücadele etmek zorunda olacak. Ayrıca dikkat çekmek istediğimi önemli bir nokta, obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek. Çocukluk çağı obezitesi de günümüzde bir tehlikeli boyuta ulaşmış durumda.”

Türkiye açısından durumun biraz daha ciddi boyutta olduğuna vurgu yapan Demirci, “Türkiye İstatistik Kurumu 2022 verilerine göre ülkemizde kilo fazlalığı yüzde 35.6, obezite sıklığımız ise yüzde 20.2. Verilere göre Avrupa'nın obezite oranı en yüksek ülkesiyiz.” bilgisini paylaştı.

Obeziteye karşı başarılı mücadele etmek için farkındalığın artması gerektiğini belirten Demirci, obeziteyle mücadelenin “ülke politikası” olarak benimsenmesi ve sosyal yaşamın sağlığını ön planda tutacak şekilde düzenlenmesi gerektiğine dikkati çekti.