AK Parti Karabük Teşkilatı istişare toplantısı 100. Yıl Karabük Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. İstişare toplantısına katılan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, 2002 ila 2015 yılları arasındaki süreçte Türkiye’nin analizini yaptı.

Türkiye’nin 28 Şubat ve ekonomik krizlerle her şeyini kaybettiğini ve ayakta duramadığını ifade eden Akdoğan, “AK Parti iktidara geldiğinde ne dediler ‘3-5 ay kalır’ dediler gittiler. Bunu kim dedi vesayet odakları dedi. Türkiye’de bir vesayet odakları kurmuşlar. Siyaset kurumu etkisiz. Bu yapı zayıf bir siyaset kurumu, zayıf iktidarlar istiyordu. Çok başlı koalisyonlar, krizler oldu. Türkiye her şeyini kaybetti. 28 Şubat ve ardından ekonomik krizde herkes her şeyini kaybetti. Ama bu birilerinin işine geliyordu. Terör olmuş insanlar ölmüş. Hiç umurlarında değildi. Türkiye 10 yılını kaybetti. Ülke uçurumun eşiğine geldi. Sonunda millet yönetime el koydu. AK Parti’nin kurulması ve iktidara gelmesi milletin iktidara gelmesidir. Çünkü AK Parti milletin partisi ve milletin iktidarıdır. Çünkü biz bu saldırı ortasında kendimizi korumak için mücadele etmedik, milletin emanetine sahip çıkmak için mücadele ettik. Milletin adamlarına sahip çıktık. Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanlığı’na taşıdınız. O’nun arkasında büyük bir millet var” diye konuştu.

7 HAZİRAN SEÇİMLERİ

AK Parti’nin kaybetmesi için muhalefet başta olmak üzere bazı grupların ‘kaybet-kaybet koalisyonu’na girdiğini hatırlatan Akdoğan, buna rağmen AK Parti karşısında kaybettiklerini ifade etti.

umhurbaşkanlığı seçimlerinde de Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına ‘çatı aday’la girdiklerini hatırlatan Akdoğan, şöyle devam etti: “En son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı aday projesine girdiler, orada da tutmadı. Kaybet-kaybet koalisyonuna giren herkes kaybetti. Şimdi önümüzde 7 Haziran seçimleri var. Onlara oy veren de içine sindiremeyecek. Bu hep önlerine gelecek. Böyle bir eski Türkiye’ye dönmek isteyenler koalisyonu var. Bir de yeni Türkiye’yi inşa etmek isteyenler var. Bu seçimler önemli, AK Parti iktidarını korursa güven ve istikrar sürer. AK Parti güçlü bir şekilde çözüm süreci sürer, yeni anayasa yapılabilir. Onlar da hayat memat meselesi görür. Onlar AK Parti kazanırsa bize yeni Türkiye’de yer yok diyorlar. Kim onlar, darbeci ve vesayetçi yapıdır. Yeni Türkiye’de paralel yapıya, KCK yapılanmasına, darbe yapılanmasına yer yok. Bu tür yapılara, milletin iradesine engel olmaya çalışanlara yer yok. Biz her bir kardeşimize ulaşacağız. Her insanımızın elinden tutacağız. Çalmadık kapı bırakmayacağı. Küskün, dargın bırakmayacağız. Bu seçimde başarılı olmaya ve güçlü bir şekilde iktidar olmaya mecburuz. Türkiye’deki fakir fukara için mecburuz.”

MAZLUMA SAHİP ÇIKIYOR, YÜREKLİLİĞİMİZİ ORTAYA KOYUYORUZ

Engelliye, yaşlıya ve garibana sahip çıktıklarını ifade eden Akdoğan, mazlumlara sahip çıkmak için AK Parti’nin güçlü olması gerektiğini ifade etti. Zor duruma düşen herkesin Türkiye’den medet umduğuna dikkat çeken Akdoğan, şu ifadelere yer verdi: “Sizler dolaşıyorsunuz görüyoruz. Biz de dolaşıyoruz. Hamdolsun sahip çıkılmadık tek bir vatandaşımız yok. Engelliye, yaşlıya ve garibana belediyelerimiz ve hükümetimiz sahip çıkıyor. İnsanlar bir umutla hayata tutunuyorlar. Bu çok değerli şeydir. Bu yüzden onları düşünerek başarılı olmak zorundayız. Bu güne kadar onlara kimse sahip çıkmıyordu. Mazlumlara sahip çıkmak için güçlü olmak zorundayız. İki milyon insan Suriye’den, Irak’tan geldi. Zalime nasıl kim olduğunu sormuyorsak, mazlumun da kim olduğunu sormuyoruz. Kimin başı sıkışsa Türkiye’den medet umuyoruz. Çünkü biz ahlaki bir duruş sergiliyoruz. Yürekliliğimizi ortaya koyuyoruz. Katile katil diyoruz. Mazlumların hür sesi olmaya çalışıyoruz. Bu da çok değerli bir durumdur. Bunun da hesabını yapmıyoruz. 2023’te dünyanın ilk on ekonomisi arasına girmeye çalışıyoruz. Ama dünyada insani yardımda ilk sıradayız. Bedeli ne olursa olsun kim ne derse desin bunu devam ettirmek durumundayız. Gazze ve Filistin’deki çocuklar işte bunun için dua ediyor. Karşılıksız bir şekilde sormadan sırf Allah rızası için vicdanın sesine kulak vererek gidip orada hizmet ediyoruz. Biz Türkiye olarak üç kat büyüdük. Üçüncü köprü, havalimanları, şehir hastaneleri yeni projeler yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. IMF’ye borcumuzu ödedik ve bir ay sonra ‘Gezi’ olayları başladı. Türkiye çok oluyor diyorlar. Bölgesel güç oluyor, mazlumlara sahip çıkıyor. Türkiye birilerini rahatsız etmeye başladı. Bu yüzden işte şer çetesi harekete geçti. CHP’nin seçim beyannamesi Türkiye’yi IMF’ye kul köle etme beyannamesidir. Çok kısa bir sürede gemi batacak öyle bir yaklaşım. Bunların siyasi olarak Türkiye’ye umut vaat edecek politikaları, vizyonları yok.”

AYAKLARI ÜZERİNDE DOĞRULAN BİR TÜRKİYE VAR

Savunma sanayiinde de gelişmeler yaşandığını dile getiren Yalçın Akdoğan, Türkiye’nin kendi helikopteri ve savaş gemisini yaptığını belirterek “Biz kendi tankımızı yapıyoruz. Altay, kendi atak helikopterimizi, kendi savaş gemimizi yapıyoruz. Kendi uydumuzu yapıyoruz. Savunma sanayisi ayakları üzerinde doğrulan bir Türkiye var. Piyadesinin elindeki tüfek kendinin üretmediği bir ülke bağımsızım diyebilir mi? Bunların daha fazlasını yapacağız. Artık bunları yapıp ihracatını yapacağız. Bunlar dert edinmekle oluyor. Bu gidişatın ivme kazanarak devam etmesi gerekiyor. Türkiye 2002’de yoğun bakımdaydı, şimdi ayağa kalktı koşmaya başladı. Yeni Türkiye, Türkiye’nin uçuşa geçmesi gerektiği bir Türkiye’dir. Kimsenin horlanmadığı, herkesin insanca yaşama sahip olduğu bir Türkiye’yi inşallah hep birlikte gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bunun için çok çabalamamız ve çalışmamız gerekiyor” diye konuştu.

İNGİLTERE’YE BAKSINLAR, ADAMLAR BİR SAAT DURMADI

Muhalefet liderlerinin kaybetmelerine rağmen istifa etmediklerini söyleyen Akdoğan, İngiltere’deki seçimleri örnek göstererek şunları söyledi: “Geçmişte hep milleti sokağa dökmeye çalışıyorlar. Biz de dedik ki asıl olan sandıktır. Bugün sokaklardayız, meydanlardayız. Siz milleti sokağa dökmeye çalışıyordunuz. Buyurun şimdi siz yoksunuz. Ben hiç görmedim. Başka bir parti ile denk gelmedim. Sokaklarda kendilerini göremedim. Millet sokakta sen onun yanına gideceksin. Milleti anlamaya çalışacaksın. Herkes seçimden sonra balkon konuşmaları yaptık. Her vatandaşımız bizim canımız ciğerimizdir. Verdiğiniz mesajı aldık. Hepinizi kucaklayacağız dedik. Onlar kaybolup gittiler. Hiç utanmıyorlar. 10 seçim kaybediyorlar hala partilerin başındalar. İngiltere’ye baksınlar. Adamlar bir saat durmadı. Bunlar çıkıp bir de AK Parti’ye oy verdikleri için milleti aşağılamaya çalışırlar. 12 yıl milleti kandırmaya çalıştılar. Sen şimdi son 10 gün çıktın bir şeyler söylüyorsun. Millet de buna kanacak mı? Sen 10 yıldır neredesin. Demokrasiye sahip çıkabildin mi? Yoksa alkış mı tuttun? Burada hedefe konulan AK Parti değil milletin iradesidir. Mısır’da darbe oldu. Darbe diyebildin mi? Suriye Türk uçağını düşürdü sen kendi devletini tutamadın. Esad’ın arkasında kuyruk oldun. Koalisyon, krizler dönemi bunların kendi kendilerinin beceriksizliği yüzünden çıktı. Bu yüzden çok önemli bir vicdana sahip olduğumuzu asla unutmayın. AK Parti Türkiye’nin birliğinin bütünlüğünün sigortası ve teminatıdır. AK Parti Şırnak’ta, Edirne’de var olan bir partidir. Kimi doğuya gidemiyor kimi batıya gidemiyor. Ondan sonra bizim için bölücü diyorlar. Sizin yanlış politikalarınız sonucunda insanlar birbirlerine farklı gözlerle bakmaya başlamış. Türkiye hep birlikte şaha kalksın. Yeni Türkiye’ye sorunlar yakışmıyor. Kronik sorunları çözmemiz gerekiyor. Bunları hep birlikte anlatmamız gerekiyor. Türkiye’yi nereye götürmeye çalışıyorlar. Bunları çok iyi anlatmamız gerekiyor.”

BELLİ MAKAMLARA GELMEK İÇİN SİYASET YAPMIYORUZ

İnsanların hayır duasını almak ve gönüllerini kazanmak için çalıştıklarını ifade eden Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Her alanda çalışacağız, çalmadık kapı bırakmayacağız. Hayır duası alabiliyor muyuz? İnsanların gönüllerini kazanabiliyor muyuz? İnsanların derdine derman olabiliyor muyuz? Bizim için bu önemlidir. Belli makamlara gelmek için siyaset yapmıyoruz. Bu amaçla yaptığımız siyasetle Türkiye ve AK Parti büyüyor. Bu seçimde el birliği ile daha çok çalışacağız. Sandıklardan AK Parti’yi çıkartacağız. Seçim sandıkta kazanılır. Her bir arkadaşımızın çok iyi çalışması ve organizasyon yapması lazım gelir. Bir yerde başarı varsa onun arkasında uyum ve birlik beraberlik vardır. Aynı hedefe kilitlenmek ve çok çalışmak vardır.”