TOKAT (AA) – EKBER TÜRKOĞLU – Tokat'ın Zile ilçesinde yaşayan 3 çocuk sahibi Adem ve Hatice Uslu çifti, geçen yıl koruyucu ailesi oldukları çocuğu sevgiyle büyütüyor.

İlçede yaşayan ve her ikisi de öğretmen olan Adem ve Hatice Uslu çiftçi, geçen yıl Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından enkazdan çıkarılan çocuklardan etkilenerek koruyucu aile olmaya karar verdi.

İkisi erkek, biri kız olmak üzere 19, 12 ve 8 yaşlarında üç çocukları bulunan Uslu çifti, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne yaptıkları başvuru ve gerekli incelemenin tamamlanmasının ardından yaklaşık 9 ay önce Tokat'taki sevgi evlerinde kalan 7 yaşındaki Öykü Nur Sevindik'in koruyucu ailesi oldu.

Baba Adem Uslu, AA muhabirine, yaklaşık 24 yıldır öğretmenlik yaptığını söyledi.

Üç çocukları bulunduğunu, koruyucu ailesi oldukları Öykü Nur ile dördüncü çocuklarına sahip olduklarını anlatan Uslu, “Bizim koruyucu aile olmamız, 6 Şubat depremi ile oldu. Enkazdan çıkan çocukları görünce ağlamaktan başka elimizden nelerin gelebileceğini düşündük eşimle.” dedi.

Koruyucu aile olmak için başvuru yapmaya karar verdiklerini dile getiren Uslu, başvurunun ardından yaklaşık 6 ay inceleme süreci geçirdiklerini belirtti.

Devletin bu konuda ince eleyip sık dokuması, her şeyi incelemesinin kendilerinin de hoşuna gittiğini vurgulayan Uslu, “Yetim olan bir Peygamber'in ümmetiyiz. Bir yetimin başını okşamak, bir yetime ev ocak olmak, bizim tek amacımız buydu.” ifadesini kullandı.

– “Ekstradan vermemiz gereken sadece sevgiydi”

Bundan sonra Öykü Nur'un hep yanlarında bulunacağını vurgulayan Uslu, şunları kaydetti:

“Sonuçta biz onun ailesi olduk. Çocuklarımın kardeşi oldu. Abime 'amca', baldızlarıma 'teyze' diyor. Biz Öykü ile daha büyük bir aile olduk. Öykü ile evimizin bereketi de çok arttı. Dışarıdan şahit olan arkadaşlarımız, 'Çok zor bir iş, nasıl karar verdiniz?' diyor ama bizim için hakikaten çok kolay. Sadece soframıza bir tabak daha koyduk. Ekstradan vermemiz gereken sadece sevgiydi. O da çok zor bir şey değil. Geçen annesine, 'Benim ilk defa babam oldu' demiş. Bana ikinci gün söyledi. O gün hayatımın en mutlu günlerinden biriydi. Bir yetime baba olmak, bu duyguyu başka bir şeyle karşılaştıramıyorum.”