Anadolu Ajansı tarafından
03 Temmuz, 2024 20:07 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Kadın yazarlar Filistin’de yaşananlara dikkati çekmek için bir araya geldi

ANKARA (AA) - ŞULE ÖZKAN - Filistin’in 75 yılı aşkın işgaline ve 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yaşanan soykırıma dikkati çekmek amacıyla, pek çok farklı meslek grubundan 36 kadının Filistin için yükselttiği ses bir kitapta derlendi.

Kitabının yazarlarından Elif Nuran Özgün-Alboshi, AA muhabirine, Filistin halkının mücadelesine destek vermek amacıyla Profil Kitap’tan Haziran 2024’te çıkan “Türkiye-Filistin Hattı: Kadınlar Yeniden Yazdı” başlıklı kitabı değerlendirdi.

Özgün-Alboshi, “Türkiye-Filistin Hattı: Kadınlar Yazdı” başlığında 2002 yılında yayınlanmış olan kitabın devamı niteliğinde yayınlanan bu kitapta, yazar, akademisyen, şair, müzisyen, gazeteci, doktor, psikolog, çevirmen, şef gibi pek çok farklı meslek grubundan kadın yazarın katkıda bulunduğunu ifade etti.

-"Direnişin İncelikli Hali: Filistin'de Varolma Mücadelesi"

Tüm gelirlerinin Filistin'e bağışlanacağı kitaba “Direnişin İncelikli Hali: Filistin'de Varolma Mücadelesi” başlığıyla katkıda bulunan Elif Nuran Özgün-Alboshi, “Pek çok farklı meslek grubundan 36 kadın Filistin için bir araya geldi ve kalemlerini eline aldı. Sadece Filistin'i hedefleyen bir çalışma olması nedeniyle çalışmayı çok önemli buluyorum.” dedi.

Kendi bölümünde Fransız sosyolog Michel de Certeau’nun "Gündelik Hayatın Keşfi" başlıklı kitabındaki iktidar sahiplerinin sahip olduğu strateji ve karşısında sıradan halkın geliştirdiği taktiklere değindiğini ifade eden Özgün-Alboshi, sözlerine şöyle devam etti:

“Kitapta, strateji ve taktik denkleminden yola çıkarak Filistin direnişini anlatmaya çalıştım. Sadece Filistin'de değil dünya tarihinde hep baskıcı güçlerin var olduğunu görüyoruz. Kültürel ve siyasi iktidarı, ekonomiyi ellerinde tutuyorlar ve her yönden avantajlılar. Öte yandan karşılarında güçsüz sayılabilecek sıradan halk var. İktidar ve halk arasındaki astronomik farklara rağmen halkın hep bir yolunu bulup direndiğini görüyoruz.”

- "Filistinlilerin direnişi tüm dünyayı arkasına alarak devam ediyor"

Sıradan insanların, iktidardan kolektif olarak daha güçlü ve zeki olduğunu vurgulayan Özgün-Alboshi, Filistinlilerin yıllar süren direnişte hiç dirayetlerini kaybetmediğini hatırlattı.

Özgün-Alboshi, İsrail’in oluşturduğu stratejilere karşı Filistinlilerin yeni taktikler geliştirdiğini belirterek, “İşgalci İsrail yetkilileri sürekli olarak toprakların sahibi olduğu söylediler ve bu miti yaratmak için sahte tarih eserleri ürettiler. Bunlar üzerinden aslında hiç olmayan, tamamen sahte bir tarih yazdılar. Filistinliler, buna karşı kendi kültürlerini, simgelerini öne çıkararak internette birçok proje açtı. 2021 yılında Filistin el sanatı tatreez UNESCO Kültürel Miras listesine eklendi.” diyerek konuştu.

Filistinlilerin taktiklerinden birinin de Filistinli kadınların İsrail zindanlarında direniş amacıyla söylediği “Ya Taleel Al-Jabal” şarkısında olduğunu belirten Özgün-Alboshi, İsrail hapishanelerindeki sevdikleri için söyledikleri bu şarkıda biraz Arapça bilen İsrail askerlerinin şarkıyı anlamaması için her kelimenin arasında fazladan “le” hecesini ekledikleri örneğini verdi.

-"Karpuz simgesiyle direniş devam etti"

Uluslararası boyutta Filistin simgesi haline gelmiş karpuzun da bir direniş sembolü olduğuna dikkati çeken Özgün-Alboshi, Altı Gün Savaşları’nda İsrail’in Filistin bayrağı taşımayı yasaklaması üzerine karpuzun simgeleştiğine değinerek, sözlerine şöyle devam etti:

“Karpuzda Filistin bayrağının tüm renkleri bulunuyor. Günümüzde özellikle 7 Ekim'den sonra birçok sosyal medya kullanıcısı karpuz simgesiyle paylaşımlar yaparak bu direniş taktiğini devam ettirdi. Bu sefer emojiler, çeşitli fotoğraflar, illüstrasyonlar paylaşıldı. Direniş yine bir yolunu buldu ve devam etti. İktidar sahiplerinin stratejilerine rağmen Filistinlilerin direnişi bugün hala tüm dünyayı da arkasına alarak devam ediyor.”

Uluslararası boyutta direnişi temsil eden simgelerin önemli olduğuna değinen Özgün-Alboshi, tarih boyunca halklara uygulanan kısıtlamaların yaratıcı çözümler bulmaya neden olduğunun altını çizdi.

Özgün-Alboshi, "İnsanı kısıtlarsanız, ona çizgiler çizerseniz, insan doğası gereği oradan kurtulmak için tüm çabasını harcıyor. Bundan kurtulmak için taktikler üretmeye mecbur kalıyor. Bu yüzden akla hayale gelmeyecek ya da bu nereden akıllarına geldi, ne kadar zeki insanlar dememizi sağlayacak çözümler üretiyorlar. Ellerindeki kısıtlı imkanlarla çeşitli aletler yapıyorlar ya da aslında dışarıdan imkansız olarak görünebilecek problemleri hemen çözebiliyorlar. Bu tamamen kısıtlı imkanların getirdiği bir psikoloji durumu." değerlendirmesinde bulundu.

blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
16 Nisan, 2025 20:44 tarihinde yayınlandı
A+ A-

UNESCO kenti Safranbolu’da Turizm Haftası kutlamaları başladı

UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Karabük'ün Safranbolu ilçesinde, 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası dolayısıyla program düzenlendi.

Eski Çarşı'da düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Açılış konuşmasını yapan Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Turizm Haftası'nın hem Karabük hem de Türkiye için önemli bir fırsat olduğuna dikkat çekti. Vali Yavuz, bayram tatili süresince yaşanan turizm hareketliliğine değinerek, şu ifadeleri kullandı:
"Bayram tatilinin arkasından değişik illerden, yurt içinden, yurt dışından ziyaretçilerimizi ve misafirlerimizi ağırladık. Sadece 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde Karabük sınırlarından 1 milyon 718 bin araç çıkış ve giriş yaptı. Bu bize ne ifade ediyor? Ciddi bir hareketliliği ifade ediyor."
Safranbolu ilçesinde 200 binin üzerinde aracın giriş yaptığını, yaklaşık 400 binin üzerinde kişinin de ziyaret ettiğini hatırlatan Yavuz, "Aslında bu veriler bize şunu söylüyor: Biz bayramda ciddi bir hareketlilik yaşadık. Ciddi bir misafir ağırladık. Ciddi bir turist ağırladık. Bu ilde bu potansiyel var. Bu il ve bu şehir ve bu ilçe aslında turizm çekebiliyor" diye konuştu.
"O zaman bizim bunu daha iyi yönetmemiz lazım" diyen Yavuz, "Bu turizm potansiyelini hep birlikte; valiliğimiz başta olmak üzere kaymakamımız, belediyelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, odalarımız, turizm işletmelerimiz, turizmden ekmeğini kazanan ya da bu şehrin sokaklarında gezen, nefes alan hepimizin bu süreci iyi yönetmemiz lazım. Bu turizm hareketliliğini çok iyi yönetmeniz lazım ki daha ilerlere, daha nitelikli ve daha kaliteli bir turizm noktasına doğru gidelim" ifadelerini kullandı.
Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse ise yaptığı konuşmada, kentin turizmde hak ettiği yere ulaşması için çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.
Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin de turizmin önemine değinerek, Türkiye'nin bu alanda güçlü bir destinasyon olduğunu vurguladı. Şahin, "Dünyanın en önde gelen ve hızla büyüyen sektörlerinden biri olan turizm ve bundan alacakları payları artırmak için ülkeler adeta büyük bir rekabet içindedirler. Ülkemiz sahip olduğu zengin kültürel mirası, iklimi ve doğal güzellikleriyle çeşitli turizm alternatifleri sunarak bu rekabette güçlü bir turizm destinasyonu olduğunu kanıtlamıştır" dedi.
Konuşmaların ardından öğrencilerin halk oyunları gösterileri sergilenirken, Rıza Akkaya'ya ait ‘Zamanhane' yağlı boya resim sergisinin açılışı yapıldı. Program serginin gezilmesi ile sona erdi.

blank
blank
blank

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.