Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı olarak kaydedilen 10 Ekim Ankara Gar Katliamı'nın üzerinden tam 9 yıl geçti. 10 Ekim 2015'te düzenlenen "Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi"ne yönelik gerçekleştirilen bu korkunç saldırıda 104 kişi hayatını kaybetmişti ve 500'e yakın kişi ise yaralanmıştı. "10 Ekim Katliamını Unutmayacağız, Unutturmayacağız" diye seslenen Halil Bulut, Karabük KESK Bileşenleri adına basın açıklamasında bulundu.

Bulut açıklamasında; "O günden bu yana, patlamanın etkileriyle hayatını sürdüren birçok arkadaşımız, farklı organ kayıpları ile mücadele etmeye devam ediyor.

10 Ekim, Türkiye’nin başkentinde, güvenlik bürokrasisinin gözü önünde gerçekleştirildi. Katliamı gerçekleştiren kişilerin, istihbarat tarafından takip edildiği ve bu konuda canlı bomba ihbarlarının yapıldığı, resmi belgelerle kanıtlandı. IŞİD üyesi olan katiller, bomba malzemeleriyle binlerce kilometreyi hiç bir kontrol olmadan geçerek bu alana ulaştılar.

10 Ekim Barış Şehitlerinin Mirasına Sahip Çıkacağız!

Barış karanfillerimiz, bu ülkenin eşitlikçi, laik, insan haklarına dayalı, demokratik bir hukuk devleti olmasına inanan herkesin yüreğinde durmaktadır. Adalet mücadelesi, katliamın asıl sorumlularının yargı önüne çıkartılana ve cezalandırılana dek devam edecektir.

Katliamın yaşandığı alana ambulansların girmesinin geciktirilmesi ve ilk müdahalede TOMA'ların önceliklendirilmesi, yaralılara gaz sıkma emri verenlerin sorumluluğu asla unutulmayacaktır. IŞİD'e "öfkeli gençler" ve "kokteyl örgüt" diyerek olayı sulandırmaya çalışanlar, katliamın delillerini saklayanlar ve onları terfi ettirenler hafızalarımızdan silinmeyecektir.

En önemlisi, barış karanfillerimize verdiğimiz sözleri asla unutmadık. Bugün, 42 ilde defnedilen canlarımızın, yüzlerce yaralımızın hatırası, laiklik, barış ve demokrasi mücadelesinin kesintisiz devam ettiğini göstermektedir. İşçilerin, kamu emekçilerinin eylemleri, grevleri ve kadınların özgürlük mücadelesi bu anlayışla yaşayacaktır.

Bizler IŞİD zihniyetine, gericiliğe, laiklik karşıtı faaliyetlere ve halkların düşmanlaştırılmasına boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Ortadoğu'da savaş rüzgârlarının yeniden estirildiği bu dönemde, ülkemizde, bölgemizde ve dünyada bedeli ne olursa olsun barış politikasını savunacak, laiklik, emek ve demokrasi mücadelesini yükselteceğiz.

Yitirdiğimiz arkadaşlarımızın bizlere bıraktığı en değerli miras olan emek, barış ve demokrasi mücadelesini, hep beraber, omuz omuza büyütmeye kararlıyız. Er ya da geç, sorumlular cezalandırılacak; emek, demokrasi ve barış kazanacaktır!" ifadeleri yer aldı.