Rus Yana, 7 yıl evvel geldiği Türkiye’de İslamiyet’i seçti ve ’huzuru’ buldu. Otobüste kendisine hediye edilen bir kitabı okuyarak hidayete eren 31 yaşındaki Yana, şu an gastronomi alanında şef olarak çalışıyor.
Rus bir anne ve babanın kızı olarak Türkmenistan’da doğan Yana, 7 yıl evvel geldiği Türkiye’de bir Türk ile dünya meskenine girdi. 1 çocuk annesi Yana Aydemir, Samsun’da bir mühlet ticaretle uğraştı, farklı meslek kollarında çalıştı. Gastronomi alanında şef olan Yana Aydemir, Samsun’da özel bir restoranda dünyaca ünlü lezzetleri insanlara tanıtmaya çalışıyor. Samsun’u çok sevdiğini söyleyen Yana, ’huzura’ seyahatini anlattı.
"Artık sabah ezanından evvel kalkıyorum, olağanda bomba düşse kalkmam"
Yedi sene evvel Türkiye’ye geldiğini ve Müslüman olduğunu hatırlatan Yana, "İslam, 13-14 yaşlarımda daima aklımdaydı ve bana çok yakındı. 4 ay evvel hoş bir Cuma günüydü. İş yerinden çıktım. Çocuğum ve arkadaşım ile birlikte otobüse bindim. Hava hakikaten çok hoştu. Otobüste karşı tarafımda konuşmayan bir amca vardı. Amca bana bir kitap uzattı. Samsun’da daima görebileceğiniz bir şey. Beşerler bir şey uzatıyor lakin karşılığında para istiyorlar. O yüzden ben görmemezlikten geldim. Sonra kitabı çocuğuma armağan etti. ‘Namaz Kitabı’ yazıyordu. O sırada güneş camdan kitaba vuruyordu. Ben bunu bir işaret olarak algıladım. Çok heyecanlandım. Artık sabah ezanından evvel kalkıyorum. Olağanda bomba düşse kalkamam. Uykuyu o kadar çok seviyorum. Namaz ise benim için yalnızca ibadet değil, hayatın koşuşturmasına karşı ruhumun verdiği karşılıktır. Bir bayanın zihni çok seslidir. Erkek bir şeyi düşünürken, bayan tahminen yüzlercesini düşünür. Bazen o kadar çok düşünürüz ki, kendi fikirlerimizden bile korkarız. Zira biliriz ki biz fikirlerimizle geleceğimizi inşa ederiz. İşte bu yüzden bazen durmak, yavaşlamak, sakinleşmek ve tekrar toprağa basmak gerekir. Bu duruş abdestle başlar. Soğuk suyla ellerini, yüzünü, ayaklarını yıkamak vücudu değil, zihni de arındırır. Sonra ise namaz sessizlikte, secdede, sadece sen ve Rabb’in" dedi.
"Samsun’da olmayan lezzetleri insanlara tanıtmaya çalışıyorum"
Gastronomi ve dünya mutfağı üzerine şef olan Yana Aydemir, Samsun’da olmayan lezzetleri insanlara tanıtmaya çalıştığını söyledi. Yana, "Türkiye’de evlendim ve burada kalmaya karar verdim. Samsun’un seviyorum. Türkiye’de birçok yeri gezdim ancak burada yaşamayı tercih ettim. Samsun çok süratli büyüyen bir kent. Burada çok fazla yabancı var. Ruslar çok fazla. Artık kruvaziyer gemi de geliyor. Bu turistlerin, öğrenciler sayesinde çok daha süratli büyümeye başladık. Restoran kısmında çok fazla rakip olmaya başladı ve bu yeterli bir şey. Kalite de o kadar artacak. Ben 7 yıldır yemek konusunda uğraşıyorum. Biraz zorluk çekiyorum. Samsun’un damak lezzetleri birebir olduğu için ben Fransız, İtalyan mutfağı üzere farklı kültürleri beşerlerle tanıştırıyorum. Beşerler korkmuyorlar ve alışmaya başladılar" diye konuştu.