Kurtoğlu; “Memur Maaşları 8 Yıl Geriye Gitti…”

Kurtoğlu; “Memur Maaşları 8 Yıl Geriye Gitti…”

Yayın: 05.12.2016 09:38
Paylaş:
A+ A-

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Ahmet Turgut Kurtoğlu yaptığı açıklama ile,döviz kurlarında yaşanan artış ile memur maaşlarının dolar bazında 8 yıl geriye gittiğini ifade etti.

“2008 YILINA GÖRE AYLIK ORTALAMA 130,4 DOLAR DEĞER KAYBETTİ”

Başkan Kurtoğlu yaptığı değerlendirmede, yapılan araştırmada, döviz kurlarının 2010 yılından itibaren hızlı bir yükseliş trendine girdiğinin ifade edildiğini belirterek, “Özellikle son aylarda dolar kurunda yaşanan gelişmelerin, memur maaşlarını dolar kuru karşısında erittiği ve memur maaşlarını dolar bazında 2007 yılı seviyelerine geri götürdüğü ortaya konulmuştur. Araştırmaya göre 2008 yılında ortalama memur maaşı bin 215,66; en düşük dereceli memur maaşı 834,45 TL dolayında bulunuyordu. Buna karşın 1 dolar ise ortalama 1,30 liraya satın alınıyordu. Buna göre 2008 yılında ortalama memur maaşı ile 935,1; en düşük dereceli memur maaşı ile de 641,9 dolar alınabiliyordu. 2016 yılına gelindiğinde Ekim ayı itibarı ile iyiden iyiye hareketlenen dolar kuru, Kasım ayında 3,4 lira seviyelerini aşarak tarihi zirvesine ulaştı. Şu anda ortalama memur maaşı 2 bin 703,84; en düşük dereceli memur maaşı ise 2 bin 32,89 TL seviyesinde bulunuyor. Dolar kuru ise, 3,36 TL dolayında dalgalı seyrini sürdürüyor. Buna göre bugün ortalama memur maaşı 804,7; en düşük dereceli memur maaşı ise 605,0 dolar seviyesine geriledi. Döviz kurlarında yaşanan artışa bağlı olarak memur maaşlarının dolar bazında 8 yıl geriye gittiği görüldü. Dolar kurundaki artış 2008 yılına göre; ortalama memur maaşını yüzde 13,9; en düşük dereceli memur maaşını ise yüzde 5,8 oranında eritmiştir. Son 1 yıllık gelişmeler değerlendirildiğinde de çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. 2015 yılı sonunda dolar kuru 2,91 TL iken ortalama memur maaşı 827,2 dolar, en düşük dereceli memur maaşı ise 622,4 dolar ediyordu. 2016 yılının Ocak-Kasım döneminde dolar kuru yüzde 15,5’lik bir artışla 3,36 TL’ye yükselirken ortalama memur maaşı 804,7 dolar, en düşük dereceli memur maaşı ise 605,0 dolara düşmüştür. Yapılan çalışmada memur maaşlarının 2008 yılına göre aylık ortalama 130,4 dolar, 2015 yılına göre ise aylık ortalama 22,5 dolar değer kaybettiği ortaya çıktı” dedi.

Kaynak Linki : http://www.pusulagazetesi.com.tr/h_69242/maaslarimiz-8-yil-geriye-gitti/

“SERMAYE; İSTİKRARA, KARA VE ÖZGÜRLÜKLERE YATIRIM YAPAR”

Kurtoğlu, 2002 yılından beri yüksek reel getiriye dayalı bol sıcak para politikasıyla, gerçek anlamda üretime dayanmayan, sanal bir ekonomi yaratıldığını, yabancı yatırımcının da ucuza elden çıkarılan kamu kuruluşlarını satın alarak ülkeye sıcak para getirdiğinin altını çizerek, “Fütursuzca özelleştirme yaparak, hesapsız yüksek reel faiz ödeyerek geldiğimiz noktada, ülkemizin yaşadığı siyasi belirsizliğin yabancı yatırımcıyı ürküttüğü görülmektedir. Özellikle OHAL’in çığırından çıkması ve Avrupa Birliği ile yaşanan gerginlik, yabancı yatırımcı ile yaşanan balayının sonu olmuştur. Küresel sermaye, hayalleri satın almış ve ülkemize gelmişken şimdi gerçekleri satmakta, yaşanan belirsizlik karşısında apar topar ülkemizden kaçmaktadır. Yıllardır, ülkemize giren sıcak paranın mutlaka reel ekonomiye aktarılması ve yeni istihdam yaratılması gerekmektedir. Sermaye istikrara, kâra ve özgürlüklere yatırım yapar. Özgürlüklerin kısıtlandığı, siyasi belirsizliklerin yaşandığı ve kâr marjının düştüğü ülkelerden de uzak durur. Özellikle başkanlık değişiminden sonra ABD’nin ekonomi politikalarının da belirgin bir biçimde değişeceği göz önüne alındığında, faizlerin yükseleceği, döviz kurunun dalgalı seyrini sürdüreceği görülmektedir. Bu kapsamda ülkemizin başkanlık tartışmaları temelinde yaşadığı siyasi belirsizliği çözüme kavuşturması, reel ekonomiye önem vermesi ve özgürlükleri geliştirmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Temelde bakılacak olursa ekonomideki bozulmanın 2008 -2009 ekonomik krizi ile başladığını söylemek mümkündür. Bu dönemde kriz atlatılmış gibi görünse de yaşanan türbülanstan gerekli derslerin alınmamış olması, sorunların sumen altı edilmesi, bugün yaşanan ilk olumsuzlukta, dalgalanmadan en çok etkilenen ülke olmamıza sebebiyet vermektedir” diye konuştu. Kaynak L

“ÖNLEMLER MASAYA YATIRILMALI”

2008 yılından beri dolar kurunun yüzde 158 oranında yükseldiğini vurgulayan Kurtoğlu, “2015 yılı ortalamasına göre ise yüzde 23’lük bir devalüasyon yaşanmıştır. Dolar kurundaki bu yükseliş, memur maaşlarına da yüzde 14’lük erime olarak yansımıştır. Ülkemizdeki döviz hareketliliği başta akaryakıt fiyatları olmak üzere, iğneden ipliğe bütün ürünlerin fiyatlarını doğrudan etkilemektedir. Bu süreçte dar ve sabit gelirli kesimin alım güçlerinin reel olarak korunması son derece önemlidir,kGörülmüştür ki, siyasi olarak dış dünyadan kendimizi soyutlayamayacağımız gibi ekonomik olarak da soyutlamamız mümkün değildir. Emeğin ve sermayenin bu denli küreselleştiği bir dünyada, bizim kamu görevlileri olarak ekonomik gerçeklerimize yerel bir yaklaşım getirmemiz doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Dünya ülkeleri ile aramızda çalışma yaşamında oluşan ekonomik ve sosyal farklılıklar nedeniyle beyin göçü yaşanmaktadır. Birçok değerimiz, daha iyi imkânlar sunulması nedeniyle yurt dışına çıkmaktadır. Bu bakımdan gerçekleştirilen Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantılarında döviz kurlarındaki dalgalanmaya ilişkin alınacak tedbirlere ek olarak çalışanların da bu dalgalanmadan olumsuz etkilenmemesi için önlemler de masaya yatırılmalıdır” sözlerine yer verdi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kalyon İnşaat, yurt dışında büyüme hedefliyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 30.04.2024 16:00
Paylaş:
A+ A-

BÜKREŞ (AA) – Kalyon İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Murathan Kalyoncu, “Önümüzdeki günlerde yurt dışında inşaat müteahhidi olarak daha fazla görünmeye devam etmek istiyoruz. Gözümüzün kestiği riskleri alacağız ve organik bir büyüme istiyoruz.” dedi.

Murathan Kalyoncu, Kalyon İnşaat'ın Romanya'nın Karadeniz Kıyısı-Podişor Doğalgaz Boru Hattı Projesi töreni sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, bu projenin yüzde 30'una yakınını tamamlamış olduklarını, finansmanla ilgili bir sorun yaşamadıklarını söyledi.

İlk boruları indirdiklerini, yaklaşık 308 kilometrelik boru hattının 300 metrelik kısmının indirmesini tamamladıklarını anlatan Kalyoncu, “Kaynak olarak ise ilerlememiz yüzde 16 seviyesinde. Daha işin çok başlarındayız. Burada devam eden conta kaynağımız olacak. Bu doğal gaz boru hatlarında özellikle bu kaynak çok mühim.” diye konuştu.

Projenin Türkiye ekonomisine katkısına değinen Kalyoncu, “Burada yaklaşık 100 bin ton ağırlığında çelik boru kullanıyoruz. Bunun neredeyse tamamını Türk çelik boru üreticilerinden aldık. Bütün bu para, Romanya hükümeti tarafından direkt Türkiye'ye gelmiş oluyor. Yani ihracat olmuş oluyor. Projemizin yaklaşık 200 milyon avroluk kısmı borudan oluşuyor. Yani çelik maliyeti 200 milyon avro.” ifadelerini kullandı.

Projeyi çok hızlı bir şekilde, 308 kilometreyi 24 ay gibi bir sürede yapmaları gerektiğini vurgulayan Kalyoncu, “Burada kaynak en önemli meselelerden bir tanesi. Boru depolama noktalarında depoluyoruz. Boruların yüzde 60'a yakınının teminini tamamladık.” dedi.

Hatasız bir şekilde bugünlere geldiklerini ifade eden Kalyoncu, bir soru üzerine, AB uhdesinde yapılan puanlama sistemiyle ilgili bu tarz ihalelerde fiyat ve firmanın teknik yeterliliğinin büyük önem taşıdığını kaydetti.

Kalyoncu, “Türkiye'de yaptığımız projeler, ayrıca Silivri yer altı doğal gaz depolama tesisiyle bu konuda çok büyük bir mühendislik yetkinliğine sahip olduk. Sondajımızı da kendimiz yaptık. Artık doğal gaz ile ilgili işlerde kendi mühendislik ve insan gücümüzle başından sonuna kadar projeyi tamamlayacak hale geldik. İhale sırasında tam puan aldık.” şeklinde konuştu.

– “Doğal gaz ile ilgili işlerde akla ilk gelen İtalyan ve İspanyolları geride bıraktık”

Murathan Kalyoncu, doğal gaz ile ilgili işlerde akla ilk gelen İtalyan ve İspanyolları geride bırakarak bu ihalede öne çıktıklarını, ihalede en ciddi rakiplerinin Çinliler olduğunu ancak güçleriyle ve verdikleri güvenle onları geride bıraktıklarını söyledi.

Karadeniz Kıyısı-Podişor Doğalgaz Boru Hattı Projesi kapsamında gelecek günlerde çalışan sayısının 1200 kişi olacağını, projenin “beyin takımını” Türkiye'den getirttiklerini anlatan Kalyoncu, “Deniz altından bir geçiş yok. Sadece burada bizi zorlayacak gelişme gölün altından olacak. Nehri yatay kesecek.” dedi.

Rumenlerin Neptün gazını keşfettiğini dile getiren Kalyoncu, “(Neptün gazı) Karadeniz'de… Sakarya'nın hemen karşısında Neptün sahasının gazı. Ama tabii ki gaz tek yönlü gidebilecek bir şey değil. Türkiye ile eğer olası bir gaz ticaretinde Romanya'nın Karadeniz tarafındaki gaz terminalinde de kullanılabilecek bir gaz. Aynı şekilde konumu gereği de Türkiye'den Romanya'ya olası bir gaz satışında Türk gazını Avrupa'ya taşıyacak alternatif bir gaz.” şeklinde konuştu.

– “İlettiğimiz bu doğal gaz Romanya'nın ihtiyacının yarıya yakınını karşılıyor”

Doğal gazın artık dünyada stratejik ve kritik bir konu haline geldiğini, gaz bağımsızlığının Avrupa için çok tehdit edici bir konu olduğunu vurgulayan Kalyoncu, dağıttıkları doğal gazın Romanya'nın ihtiyacının yarıya yakınını karşıladığını bildirdi.

Kalyoncu, bir gazetecinin “Bu projeyi üstleniyor olmak başka hangi kapıları açıyor?” sorusu üzerine, “Avrupa'da yapılacak bütün işlere talip olduğunuzu burada bildirmiş oluyorsunuz.” dedi.

Katar'da şu anda takip ettikleri çok büyük bir proje olduğunu bildiren Kalyoncu, “Milyar doların üzerinde bir proje… Gaz projesi… Silivri'de yaptığımıza çok benzer bir proje. İnşallah yakın zamanda o konuda da güzel haberlerimizi sizlerle paylaşmış oluruz.” diye konuştu.

Kalyoncu, Romanya'da şu anda ihaleye çıkmaya hazır olan 2 doğal gaz çevrim santrali bulunduğunu, bu projelerle ilgilendiklerini, projelerden birinin 350 megavat, diğerinin 800 megavat olduğunu, bu konuda da İspanya'da bir şirketle işbirliği içinde olmayı düşündüklerini kaydetti.

– “(Ukrayna'nın) İhtiyaçları olduğu takdirde her türlü desteğimizi oraya taşımaktan memnuniyet duyarız”

Kalyon İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Kalyoncu, ilk ve en büyük projelerin her zaman hedeflerinde bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Her zaman kendimizi zorlayacak projelere talip olduğumuz için artık bir bina yapmak, hastane inşasında bulunmak bizim için çok da cazip olmuyor. Bu tarz kritik altyapı projeleri, havaalanı inşaatları, demir yolu projeleri çok kritik… Cezayir'de takip ettiğimiz demir yolu projesi var. İhaleye çıkmasını bekliyoruz.”

Avrupa ihracat bankaları ve büyük bankalarla olan ilişkileri sebebiyle gittikleri herhangi bir ülkede finansmanda uygun faiz imkanı bulma şansına sahip olduklarını ifade eden Kalyoncu, Polonya'nın İhracat Ajansı Başkanı ile görüştüğünü bildirdi.

Kalyoncu, “Kendisi, bize 'Kalyon'la çok iyi çalışıyoruz. Ukrayna'da bir gün savaş bitecek. Biz kalkınma projelerini destekleyeceğiz. Ukrayna bizim kapı komşumuz. Eğer biz oraya finansman desteğinde bulunacaksak iş yapanın da Kalyon olmasını isteriz' dedi.” ifadelerini kullandı.

10 ay önce Ukrayna'ya gittiğini ve ülkede şu anda takip ettikleri bir demir yolu projesi olduğunu aktaran Kalyoncu, “İş biraz zor oldu. 10 saati aşkın süre arabayla gittik. Moldova üzerinden gittik. Savaş sirenleri çalıyor. Her yerde kurşun izleri vardı. Ukrayna'da savaş tamamlandığında, barış olduğunda, orada da bulunmak bizim niyetlerimizden bir tanesi. İhtiyaçları olduğu takdirde her zaman her türlü desteğimizi oraya taşımaktan da memnuniyet duyarız.” diye konuştu.

– “Suudi Arabistan'daki ofisimizi tekrar faal hale getiriyoruz”

Murathan Kalyoncu, Kalyon İnşaat'ın şu anda Türkiye, İngiltere, Romanya ve Azerbaycan olmak üzere 4 ülkede faaliyet gösterdiğini hatırlatarak, “Önümüzdeki günlerde yurt dışında inşaat müteahhidi olarak daha fazla görünmeye devam etmek istiyoruz. Gözümüzün kestiği riskleri alacağız ve organik bir büyüme istiyoruz.” dedi.

Suudi Arabistan'daki ofislerini tekrar faal hale getirdiklerini belirten Kalyoncu, bir soru üzerine, olabildiğince büyük, kritik ve ustası oldukları işlere talip olduklarını söyledi.

– “Kalyon olarak vazgeçilmez, hatta sürekli davet edilen bir firma haline geldik”

“Ortak olarak düşündüğünüz var mı?” sorusuna Kalyoncu, şu yanıtı verdi:

“Rumenlerin niyeti var. Transgaz Genel Müdürü Ion Sterian ile görüşüyoruz. Moldova'nın gaz iletimini de Transgaz sahiplendi. Orayı da onlar yapıyor. Orada da bizimle ilişkilerde bulunmak istiyorlar. Ayrıca, Afrika'da 4 bin kilometrelik bir doğal gaz boru hattı alacaklar. Nijerya'dan başlayacak şekilde… 'Oraya gittiğimiz takdirde Kalyon'u yanımızda görmek isteriz' dediler. Devasa projelerden bahsediyoruz. Kalyon olarak vazgeçilmez, hatta sürekli davet edilen bir firma haline geldik.”

Kalyoncu, Kalkınma Yolu Projesi ile ilgili bir soru üzerine, “Üzerimize düşen bir şey olursa yaparız. Bugüne kadar yüksek bir yoğunluğumuz vardı. Şimdi biraz daha oturup stratejimizi çizmemiz gerektiği noktadayız. Orada belirli coğrafyayı seçtikten sonra sizlerle beraber paylaşırız.” dedi.

– NEOM'dan Kalyon'a Suudi Arabistan'da altyapı işleri için ortaklık daveti

Kalyon İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Kalyoncu, Suudi Arabistan'da bir havalimanı projesinin yap-işlet-devret olarak ihaleye çıkacağını aktararak, şunları kaydetti:

“Çünkü bu sistem ülke için avantajlı bir sistem. İstanbul Havalimanı'nda bu işi çok iyi öğrendiğimiz için vakti geldiğinde Suudi Arabistan'da da o projeye talip olacağız. NOEM Projesi kapsamında değil. Yeni bir şehir inşa ediliyor. Altyapı ihtiyaçları da olacak. Bir ekip kuruyoruz. Orada da uygun projelerde yer almayı istiyoruz. NEOM özel bir şirket. Hatta Arabistan ziyaretlerinde NEOM'un bize şöyle bir teklifi oldu. Onu da değerlendiriyoruz. 'NEOM olarak, bir konsorsiyum olarak sizlere ortak olalım, bu altyapı işlerini beraber yapalım.' O görüşmelerimiz devam ediyor. O gerçekleşirse çok büyük bir iş olacak.”