18 Mart 1915’ten 18 Mart 2015’e…
Tam yüzyıl geçmiş…
Çanakkale Savaşları gerçekleşeli tam 100 yıl olmuş.
Tarihi ehemmiyeti büyük bir günün yıl dönümündeyiz.
Çanakkale Savaşlarını anlatmaya tarihçi olmamıza rağmen bizim gücümüz yetmez.
Çünkü merhum şair Mehmet Akif’in dediği gibi tarihe sığmaz,sığdırılamaz bir savaştır Çanakkale Muharebeleri…
Deniz,kara ve hava savaşları olarak gerçekleşir.
İngiltere ve Fransa çok büyük kayıplar vererek Çarlık Rusya’sına yardım ulaştıramazlar.
İstanbul’u alıp Osmanlı Devleti’ni son veremezler.
Seddülbahir,Kilitbahir,Kireçtepe,Alçıtepe,Conkbayır,Arıburnu,Anafartalar’ın dili olsa da konuşsalar.
Hele Nisan 1915’te başlayan kara çarpışmalarında 19.Tümen komutanı Mustafa Kemal Paşa’nın Arıburnu Muharebeleri sırasında söylediği şu söz aslında olup biteni anlama açısından çok önemlidir:
”Ben size taarruz etmeyi değil ölmeyi emrediyorum.”
İngilizler Avustralya ve Yeni Zellanda’dan getirdikleri Anzak diye adlandırılan birlikleriyle kara savaşlarını başlattılar.
Siper savaşları çok kanlı çekti.
Her iki tarafa mahsus olmak üzere yarım milyona yakın kişi yaşamını yitirdi.
Savaş iki yıl daha uzadı.
İngiliz emperyalizmi çok ağır bir yenilgi aldı.
Yarık almayan Çarlık Rusya’sında ekonomik bunalım daha da arttı.
Bu durum Bolşevik İhtilaline giden süreci hızlandırdı.
Çanakkale Savaşlarının çok önemli bir yanı nedir derseniz burada durup şunu söylemek zorundayım.
Türkiye’ye binlerce mil uzaklıktan, Avustralya ve Yeni Zellanda’dan gelen askerlerin bizimle savaşmış olmalarıdır.
İngiliz sömürgesi olan bu topraklardan gelen ANZAK’lar la hiçbir sorunumuz olmadığı halde savaşmış olmamız emperyalizmin acımasızlığını göstermesi bakımdan gerçekten dikkat çekicidir.
Emperyalızmin bu acımasızlığını Mustafa Kemal 1934 yılında Çanakkale Savaşlarında yaşamını yitirmiş olan Anzak askerlerinin annelerine gönderdiği mektupta şöyle dile getirmiştir: “Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar; burada dost bir vatanın toprağındasınız.
Huzur ve sükun içinde uyuyunuz.
Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar; göz yaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bağrımızdadır.
Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır.
Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”
Mustafa Kemal bu mektubuyla savaş canilerine ders vermektedir.
Kendisiyle savaşan askerlere bizim evlatlarımız demesi çok düşündürücüdür ve insanlık adına onur verici bir duruş şeklidir.
Onların emperyalistler tarafından kandırılmış olduğunu dünyaya duyurmaktadır.
Çanakkale Savaşlarının 100.yıldönümünde çok şeyler anlatılacak.
Menkıbeler dillendirilecek.
Aslı astarı olmayan çok şeyler anlatılacak.
Bunu anlatanlar şunu da göz önünde tutsunlar.
Bu savaşlarda Türk Ordusu’nu kim komuta ediyordu.
Mustafa Kemal bu savaş sırasında kimlerle anlaşamadı.
Görüş ayrılıkları yaşadı.
Kimlerle uyuşmazlık içine düştü….
Çanakkale Savaşı’nın tarihi kıymeti ve önemi sizlere yönelttiğim bu sorulara yanıt bulunduktan sonra daha iyi anlaşılmış olacaktır.