İYİ Parti Karabük Belediye Başkan adayı Abdullah Adatepe, Karabük’ün bugünü ve gerçek belediyecilik anlayışı hakkında basın açıklamasında bulundu. Adatepe, yaptığı açıklamada: ” Cihan padişahımız Fatih Sultan Mehmet Han; “Hüner, bir şehr bünyad etmektir, Reaya kalbin abad etmektir.” dizeleriyle; marifet, bir şehir kurmak, bir şehir imar etmektir. O şehirde yaşayanların kalbini abad etmek, gönüller fethetmek, gönüller kazanmaktır diyor… İşte bizim derdimiz, davamız da tam olarak budur!
Değerli hemşehrilerim,
Seçime sayılı günler kala içinde bulunduğumuz bu demokrasi yarışını bazı aday arkadaşlarımızın karşılıklı kısır çekişmelerle, ucuz polemiklerle siyasal bir gürültü kaynağına çevirmesini üzüntüyle izliyoruz.
Karabük’ümüzün hizmetkârı olmaya gönül verdiğimiz ilk andan itibaren aşkla, inançla ve sadece kendi gündemimizle çalışmalarımızı sürdürürken, rakiplerimin bu süreci kendi arasında ikili sataşmalardan karşılıklı çekişmelerden öteye taşıyamamalarının halkımızın nezdinde de hoş karşılanmadığı samimiyetle paylaşmak isterim.
Bırakınız artık efendiler!
Gönül isterdi ki, bu süreçte Karabük’ümüze belediyecilik anlamında nasıl çağ atlatacağımızı, memleketimizin itibarını nasıl yükselteceğimizi, halkımızın her kesimine eşit derecede en iyi ve en kaliteli hizmeti nasıl ulaştıracağımızı, onların hakkını hukukunu en iyi şekilde nasıl temsil edeceğimizi konuşalım, halkımıza arz edelim… Fakat açıkça görüyoruz ki, “yalan üzerine bina edilmiş bir istismar siyaseti” yapılıyor. Hayata geçiremeyecekleri, şişirilmiş projeler üzerinden halkımıza bir algı balonu hediye ediyorlar.
Mevcut Başkan, zannediyorum seçmeni çantada keklik görüyor ve belediye başkanlığı gücü ile seçime girmenin rahatlığına sığınmış olacak ki, üç dönemdir yönettiği Karabük’te her yerin enkaz olduğunu kendi ağzıyla sorumsuzca rahatlıkla ifade edebiliyor. Bu hazin bir tablo! Siz 15 yılda bu şehre dişe dokunur ne kattınız? Bir yayında diyor ki, “15 yılda 287 proje yaptım.” Sunucu, “mesela ne yaptınız” diyor, başkanın aklına bir tane doğru düzgün projesi gelmiyor anlayabileceği.
Cumhuriyet şehrimiz, medeniyetler diyarı Karabük’ümüz bugünkü durumunu hak ediyor mu?
Başka bir adaya bakıyorsunuz, o da hükümet partisi olmanın gücüne sığınıyor. Bakanların gücünü arkasına almış, bütün cümlelerinde bakanlığın desteğiyle onu yapacağız, bunu yapacağız diye bol keseden atıyor. Yahu bakanlığın desteği olmasa siz ne yapacaksınız? Bakanlığın imkanları, kaynakları tek bir partinin tekelinde mi? Bakanlıklarımız size nasıl bir imtiyaz gösterebilir? Ya da bakanlığın gücü olmadan sizin belediyecilik namına Karabük’e sunabileceğiniz hiçbir icraatınız olamayacak mı? İşte bunlar kendi gücü, kendi kapasitesi, kendi vizyonu olmadan yola çıkanlar!
Biz diyoruz ki, hemşehrilerimiz artık alternatifsiz değil, bu basiretsizliğe mecbur değil! Liyakatli, işinin ehli, vizyon sahibi kocaman bir ekiple şehrimiz için birbirinden kıymetli sayısız proje ürettik. En önemlisi de, diğer adaylardan farklı olarak biz; “hayata geçecek, gerçek projeler” ürettik. Bizi hayal pazarlamıyoruz. Biz, birilerinin yaptığı gibi, umut simsarlığı yapmıyoruz. Biz, ilkesizce, düşüncesizce, kontrolsüzce bol keseden atan siyaseti elimizin tersiyle ittik!
Şehrimize güneş, rüzgar ve su’dan enerji üretim tesisleri kuracağız. Şehrimizin silüetine yakışmayan her şeyi yeniden dizayn edeceğiz. Şehrimizi çevre düzenlemeleri, peyzaj çalışmaları, dere ıslah projeleriyle yeni yüzüne kavuşturacağız. Mahallelerimize çocuk yuvaları yapacağız, yine çocuklarımız için teknoloji merkezleri inşa edeceğiz, oralar geleceğin Karabüklü bilim insanlarını yetiştirecek. Tarihi ve kültürel mirasın korunmasına yönelik projelerimizle şehrimize ulusal ve uluslararası platformlarda katma değer sağlayacağız. Otogarımızı taşıyacağız. Sokak hayvanlarımız, can dostlarımız için barınaklar, rehabilitasyon merkezleri kuracağız. Köy pazarları kurarak çiftçimizi destekleyeceğiz. Tohum ve fide desteklerimiz olacak. Kadınlarımız için meslek ve sanat merkezleri inşa edeceğiz. Karabük’ün yetenekli, çalışkan, üretken kadınlarını her alanda destekleyeceğiz. Bunlar Karabük’ümüz için hayata geçireceğimiz projelerimizden sadece birkaçı.
Kıymetli hemşehrilerim, gelin bu basiretsizliği, beceriksizliği ve sorumsuzluğu hep birlikte bitirelim. Memleketimizin kaderini hep birlikte değiştirelim. Karabük’ümüzü artık çağın fırsatlarını yakalayan, çağın ruhuna uyan yenilikçi bir anlayışla tanıştıralım. Üreten ve ürettikçe kalkınan, her şeyden önce kendi insanı için çalışan, kendi insanına yatırım yapan, kendi insanıyla el ele yükselen bir Karabük mümkün.
İstiyoruz ki şehrimiz dokusuna uygun şekilde gelişsin, istihdam olanakları artsın, üretim faaliyetleri yaygınlaşsın, tarımsal ürünleri değerlensin, üniversitesi gelişsin, öğrenci dostu bir şehir olsun, sağlık ve spor imkanları artsın, şehir kimliği ve kültürü gelişsin, esnafımız kalkınsın, hemşehrilerimiz huzura kavuşsun, çevre ve altyapı problemleri çözülsün, Karabük’ün gelişmiş bir çehresi olsun.
Bizler söz verip sözünü tutmayanlardan olmayacağız. Karabük’ün sokaklarında, mahallelerinde, ilçelerinde, köylerinde her daim esnafımızın, komşularımızın yanlarında yakınlarında olacağız. Gerektiğinde hesap sorabilecekleri bir mesafede duracağız ki şehrimizi ortak akılla daha da ileri götürebilelim. Karabük’ümüzün geleceğine ilişkin hangi adımı atmamız gerekiyorsa kararlılıkla arkasında duracağız. Bu mücadeleyi de hep birlikte vereceğiz.
And olsun, şart olsun biz Karabük’ümüzü hak ettiği gerçek belediyecilik anlayışına kavuşturacağız.
Birlikte Başaracağız.” dedi.