BÜK’ÜN ÜTOPYASI…!

BÜK’ÜN ÜTOPYASI…!

Yayın: 24.11.2020 22:49
Paylaş:
A+ A-

Anadolu’da bütün kentlere baktığınızda mazilerinin tarihin derinliklerinde olduğunu görürsünüz.
Ama Karabük için aynı durum söz konusu değildir.
Hani ne derler….
“Bu çocuk elime doğdu…
O’nun tüm yaşam serüvenini ezbere biliyorum….
Asla ona bir şey olmasını istemem….”

Karabük bu öyküdeki çocuğa ne kadar çok benziyor değil mi?
Kentin doğduğu tarih annemin ve rahmetli babamın doğum tarihinden daha genç…
Düşünün bir kere…
Kentin kuruluşuna ait bütün fotoğraflar elimizde…
Hangi kentin kuruluşuna dair çekimler bu kadar net…
Bazı Anadolu kentlerinin isimlerinin nereden geldiği bile bilinmezken Karabük’ün ismi öz be öz Türk ismi…
Bük….
Çalılık yer…
Bostanbükü, Kadıbükü, Ötebük, Günbük…
Öyle bir coğrafya ki…
Nereye bakarsan “bük”…
Yani bükün ; ,kadısı, bostanı,, karası, ötesi, günü var.
Bu kadar net bir toponimi bilgisi…

****
Karabük’ü anlamaya çalışmak ve onun üzerinden tezler oluşturmak kendi yaşamımızı sorgulamak gibi bir şey adeta..
Adı üstünde
O bir Cumhuriyet kenti…
Türk kent kültürünün armağanı.
Ağır sanayimizin göz bebeği…
Dahası…
Türkiye Cumhuriyeti’nin armağan ettiği iki kentten biri…
Karabük’ü anlamaya çalışmak bu bakımdan önemli…

****
İş ve aş memleketi Karabük; bugünlerde yeni düşüncelerin üretimine gereksinme duyuyor…
Kendini yarınlara taşıyacak
Ekonomik düzlüğe çıkaracak…
Mazideki başarılarını aratmayacak…

****
Üretilecek düşüncelerin tüm çıkar ilişkilerinden uzak…
Toplumu kucaklayıcı,
Kitlelere hareket ve güç verici,
Kendi içinde tutarlı ve yol gösterici olması gerekiyor…

****
Bunu nasıl yaparız…
Bilemiyorum ama…
Sanki bir tılsımlı ele ihtiyaç var…
O el Karabük’e dokunacak,
Ve Karabük o zaman önünü görmeye başlayacak…
Ve geleceğini güvenceye alacak.
Sizce…
Bu bir ütopya mı?

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kışı Kızılırmak Deltası’nda geçiren besicilerin göç yolculuğu başladı

Anadolu Ajansı
Yayın: 06.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – İLYAS GÜN – Samsun'da, Kızılırmak Deltası'ndaki kışlaklarda kalan besiciler, yazı geçirecekleri Karagöl Dağı'ndaki yaylalara gitmek için küçükbaş hayvanlarıyla yaklaşık 1 ay sürecek yolculuklarına başladı.

Hayvanlarını kış döneminde Kızılırmak Deltası'nda barındıran besiciler, havaların ısınmaya başlamasıyla hazırlıklarını tamamlayıp, Karagöl Dağı'nın eteklerinde yer alan bin ila 1500 rakımlı yaylalara gitmek üzere yola çıktı.

Deltadan yüzlerce küçükbaş hayvanıyla hareket eden besicilerin zorlu yolculuğu, yaklaşık 1 ay sürecek. Günde 10 ile 15 kilometre arasında mesafe katedecek besiciler, yolculuk boyunca hayvanlarını belirli aralıklarla sağacak.

Yazı yaylada geçirecek besiciler, ekim veya kasım aylarında yeniden deltaya dönecek.

10 yaşından bu yana besicilik yapan 48 yaşındaki Mustafa Coşkun, AA muhabirine, sıcak ve nemli havanın hayvanların hastalanmasına neden olduğunu, bu nedenle yaz aylarında serin yerleri tercih ettiklerini söyledi.

Yaklaşık bir ayda yaylaya ulaştıklarını belirten Coşkun, “Çünkü hayvanlarımızı otlatarak gidiyoruz. Akşam mola veriyoruz, sabahın ilk ışıklarıyla yeniden yola çıkıyoruz. Yaklaşık 5 ay yaylada kalıyoruz, kışın daha sıcak olan Kızılırmak Deltası'nı tercih ediyoruz. İşimiz çok zor ama mecbur yapıyoruz.” dedi.

Besici Eyüp Çobanoğlu da yaklaşık 1 aylık yolculuklarının oldukça zorlu geçeceğine işaret etti.

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti Sorumlusu Kadir Yılmaz ise deltanın göçmen kuşların yanı sıra büyükbaş ve küçükbaş hayvan besicileri için de önemli bir yer olduğunu dile getirdi.

Manda ve koyunculuk yapan besicilerin yılın belirli aylarında deltada hayvanlarını otlattıklarını anlatan Yılmaz, “Besiciler kışı deltada geçiriyor. Eylül ayının sonlarına doğru deltaya yaylalardan gelen besiciler, birkaç ay burada kaldıktan sonra tekrar yaylalara hayvanlarını otlatmaya götürüyor. Kış aylarında 2 bin ila 3 bin arasında koyun deltada kışlıyor.” diye konuştu.

Yılmaz, havaların ısınmasıyla koyun sürülerinin deltadan ayrılmaya başladığını vurgulayarak, göçmen kuşlarla koyun sürülerinin deltada görsel şölen sunduğunu, yerli ve yabancı turistlerin de hem kuşları hem de besicilerin geçişini takip ettiğini sözlerine ekledi.