“Değerli Karabük’ lü hemşehrilerimiz,
Yaşadığımız topraklara olan benzerlik ve aidiyet duygularımızın gereği olarak kararlı ve tutarlı bir siyasi duruş ne bizi ne de bize inanarak yanımızda varlığını hissettiren dostlarımızı şaşırtmaz. Yanlış olana karşı doğruda ısrar etmek önce insani bir tarz ama daha da önemlisi siyasette güvenilir olmanın vazgeçilmezidir. Dolayısıyla bir dönemi sorgulanır hale getiren hata ve yanlışlardaki ısrardır. Hata yapmaktan korkan siyasetçiler kendi politik ikballerini korumak kaygısından “hiçbir şey yapmamak” yanlışına düşerler. Bu yanlışlar siyasetçinin yereldeki önceliği olan “hizmet etme ve gönül alma” sorumluluğunu unutturur. Böyle zamanlarda duyulan karşıt sesler siyasi organizasyonun bizzat kendisine değil, o çatı altında siyaseti algılama ve uygulama biçimine muhalefettir.
“Muhalif bir grup” iddiası ne ekibimiz ve ne de diğer Ak Parti mensuplarına yakıştıracağımız bir sıfat asla değildir. Niyet ve talebimiz; Ak Parti kurumsal yapısını ve Genel Başkanımızın tasarruf hukukunu tamamen ve kesinlikle dışında tutarak, partimizin ahlaki zemininden aldığımız disiplin ve terbiyeyi her bir karar ve hareketimizde prensip edinerek, uzunca bir süredir yerelde olduğu ve uygulandığı şekliyle Partimizin yerel tekilci siyaset etme yanlışına teşkilat içi bir karşı duruştur. Dolayısıyla gelinen nokta Karabük’te malumun yüksek sesli ve kimlikli ilanıdır.
Partimiz seçici delege yapısı kongre adaylık çalışması yapan her gurubun siyasi kimlikli namusudur. Taciz edilemez, tahrip edilemez asla tehdit edilemez. Onların kararı neticedir, kabulümüzdür. Çünkü onların irade ve oylarının sorumluluk muhatabı adaylar değildir. Seçme iradesi kullananların vicdanları ile kalpleri arasında sorgulanamaz bir bağ vardır. Bu sebeple kongre delegesi kardeşlerimizin iradesinin rengi ne olursa olsun, bu çatı altındaki her günümüzde siyaseten kutsalımızdır.
Her kesimin takdirini, en azından sempatisini kazanan yerel bir siyasi iradenin tek liste ile devam kararını saygı ile karşılar ve hatta kendimizi de o sempati geneline dahil eder, tek liste ile devam kararını memnuniyet ile karşılarız. Biliriz ki bu karar doğru ve adil bir araştırma ve çalışmanın neticesidir.
Fakat, partide ve şehirde mevcut siyasi iradenin dönemi içerisindeki uygulamaları memnuniyetsizlik biriktirmişse, yetersiz ve liyakatsiz olarak isimlendirilmişse, partimizin hizmet ve siyaset algısına zarar verir hale gelmişse; Bunu ilgili makamlara ve yeterli gelmez ise partili kardeşlerimize ihbar etmek ve hatta bu duruma karşı bir duruş ve kararlılık sergilemek sorumluluk haline gelmiştir. O sorumluluğu yerine getirir ve neticesinde ortaya çıkacak her durum ve iddia edilecek her niyet beyanını müşterek siyasi hafızaya emanet ederiz.
Bu noktadan hareketle uzun ve ciddi istişareler sonucunda, bugün itibarı ile geldiğimiz nokta ve yerel siyasi konjonktürün de bilincinde olarak ekip arkadaşlarımız ve muteber siyasi ortak akıl ile verdiğimiz karar neticesinde;
Partimizin kurucusu ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a olan kayıtsız şartsız ve sorgulanamaz sadakatimizi koruyarak,
Yöre Milletvekillerimizin yerel hassasiyetlere ve Partimiz kazanımlarına olan samimiyetlerine ve süreç içerisinde sergiledikleri tarafsız duruş ve tutuma inanarak,
Kuruluşundan itibaren şehrimizin her anlamda kalkınmasına emeği geçen gayret eden her bir parti mensubumuzun samimi emeklerini tekrar hatırlayıp hatırlatarak.
Ak Parti İl Kongresi adaylığımızı ilan ve ihbar ediyoruz.”