Cumhurbaşkanı Erdoğan Halka Hitap Etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan Halka Hitap Etti

Yayın: 28.03.2015 12:41
Paylaş:
A+ A-

Çözüm sürecini kendisinin başlattığını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ben çözüm sürecinin önündeyim arkasındayım, hepsinden önce içindeyim. Bunun dışında olmak mümkün değil. Elinde silah olanlar. Eğer çözüm süreci konusunda samimiyse, IRA gibi onlarda silahlarını gömsünler. Ellerinde silah çözüm süreci olmaz” dedi.

Karabük’te toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, açıklamalarda bulundu. Karabük halkını selamlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde verdiğiniz yüzde 65’lik destek için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. İnşallah desteğinize layık olacak, hep birlikte yeni Türkiye’yi inşa edeceğiz. Açılışını yaptığımız 26 ayrı eserin, 1 katrilyon 386 trilyon liralık kamu ve Kardemir yatırımlarının Karabük’ümüze ve ülkemize hayırlı olmasını Allah’tan temenni ediyorum. Eğitimde Safranbolu Yazı Köy İlköğretim Okulunu, merkez Anadolu Öğretmen Lisesi’nin 400 kişilik spor salonunu, yüzme havuzunu ve Eskipazar Gençlik Merkezi’ni tamamladık. Sağlıkta Eflani İlçe Devlet Hastanesi, Safranbolu Devlet Hastanesi ek binası ve çeşitli binaların açılışını yapıyoruz. TOKİ 640 konut inşa etti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı il genelinde 23 trilyonluk alt yapı yaptı. Karabük Kültür Merkezi binası tamamlandı. Karabük genelinde çeşitli bölünmüş yol, il yolu ve devlet yolu projeleri bitirildi. Bu hizmetlerin de resmi açılışlarını burada yapıyoruz. Karabük Belediyesi Şehir Kütüphanesinin, Eskipazar Belediyesi Gençlik ve Kültür Merkezi’nin açılışını yapıyoruz. Karabük Üniversitesi İlahiyat Fakültesi binasını ve öğrenci soysal yaşam merkezini, araştırma geliştirme binası laboratuvarı tamamladı, bunları da hizmete açıyoruz. Kardemir sadece Karabük’ün değil ülkemizin gururudur. Bu vesile ile Kardemir tarafından ülkemize kazandırılan ve toplam yatırım bedeli 599 trilyonu bulan çeşitli tesisler ve fabrikaların açılışlarını bu gün burada gerçekleştiriyoruz. Tüm bu eserlerin Karabük’e, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

“FİLYOS PROJESİNİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”

12 yıllık hizmet sürecinde sadece Karabük’e yapılan yatırımın 4 katrilyon lira olduğunu ifade eden Erdoğan, “Hamdolsun Karabük’ümüzün şöyle 12 yıl önceki halini düşünüyorum. Bu gün helikopterle Karabük’ün üstünde dolaşırken geldiği halini düşünüyorum. Bu yatırımların şehrimize, ülkemize kazandırılmasında emeği geçen tüm kurumlarımızın, belediyelerimizin, Kardemir’i, tüm özel sektör çalışanlarını, işçisine kadar herkesi tebrik ediyorum. Filyos Projesini unutmuş değiliz. Bir takım hukuki engeller yüzünden proje gecikti. Şundan emin olun adım adım takip ediyorum. Filyos, sadece bu bölgenin değil Tüm Türkiye’nin projesi. Bu projeyi hayata geçirmekte kararlıyız” diye konuştu.

Çanakkale Savaşlarının 100 yıl dönümüne değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “18 Mart’ta deniz zaferimizin 100. yıl dönümünü başbakanımızın Çanakkale’ye katılımıyla gerçekleştirdik. 24 Nisan da da kara savaşlarının 100. yıl dönümüdür. Dünyanın 4 bir yanından gelen dostlarımız var. Devlet başkanları, hükümet başkanları ve gelecek olan dostlarımızla kapsamlı bir programla yad edeceğiz. İstanbul’da büyük bir barış zirvesi yapacağız. 24’ünde Çanakkale’ye geçeceğiz. 25’inde de Avustralya’dan, Yeni Zelanda’dan gelen tüm dostlar orada şafak ayinlerinde törenlerini yapacaklar. Bizim gençliğimizde sabah namazına müteakip şafak yürüyüşü yapacak. Gençleri şimdiden oraya davet ediyorum. Çanakkale’nin kahramanları arasında Safranbolulu, Eflanilili, Uluslu, Eskipazarlı, Yeniceli yani Karabüklü tüm kardeşlerimin dedeleri, büyük dedeleri var. Kendilerinden kat ve kat güçlü düşman karşısında fedakarca savaşan bu 42. Alay, bine yakın şehit 2 bin 500’e yakın yaralı vermişti. Bu alayın önemli bölümü Karabük’ten, Karabük’ün ilçelerinden, bu bölgelerden gelenlerden oluşuyordu. Savaş sonunda binlerce mevcudundan geriye ne kalmıştı biliyor musunuz? 7-8 kişinin kaldığı bu alayın kahramanlığı gurur tablolarımızdan biri olarak tarihteki yerini aldı. Bu millet ne büyük bir millet. Bu gazi alayın kahraman askerlerinin torunları olan Karabüklü kardeşlerime bir kez daha saygılarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.

“BASİT BİR KAVGA DEĞİL, MEDENİYET DAVASIYDI”

“Kendilerini güya aydın sanan birileri işgale mandaya razı olmuşken bizim dedelerimiz atalarımız şartlara zorluklara bakmadan 7 düvele meydan okumaktan çekinmedi” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne dediler, ‘ölürsek şehit, kalırsak gazi oluruz.’ Cepheden cepheye koştular. Analarımız ne dedi, ‘O zaman git evladım, git ya gazi ol ya şehit’ dedi. Biz böyle bir milliyetin evlatlarıyız. Basit bir kavga değil bir medeniyet davası, istikbal ve istiklal mücadelesi olduğunu çok iyi biliyorlardı. Bin yılın hesaplaşmasını çok iyi biliyorlardı. Yahya Kemal; “Şu kopan fırtına Türk ordusudur yarabbi. Senin uğrunda ölen ordu budur yarabbi. Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın, galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm’ın” diyordu. Bu millet böyle inanmıştı. Böyle inandığı için, Seyit çavuş 250 kilo mermiyi, ‘Ya Allah’ diye kaldırıp topa yerleştiriyor ve düşmanların en büyük gemisini, Çanakkale’nin dalgalarına gömüyor. Buralara öyle durup dururken gelinmedi. Bizim dedelerimiz, atalarımız işte bu ordunun şanlı neferleridir. Allah onlardan razı olsun. Mekanlarını cennet eylesin. Bizlere onlara layık evlatlar olmayı nasip eylesin” ifadelerini kullandı.

“ÇANAKKALE’Yİ ANLAMAMIŞ OLANLAR VAR”

Bugünde maalesef ülkesine güvenmeyenleri, milletine sırtını dönenler olduğunu gördüklerini söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, “2023 hedefleri doğrultusunda hedeflerimize yürürken taş koymaya çalışanlar, treni raydan çıkarmaya çalışanlar var. Ben onların Çanakkale’yi anlamamış, anlayamamış olduğunu tahmin ediyorum. Kimi de daha sinsi yöntemler ile devletin içine sızarak, insanların haklarını gasp ederek, en ulvi duygularını istismar ederek aynı yere hizmet ediyor. Türkiye’yi yeniden istikrarsızlığın, güvensizliğin içine sokarak, hedeflerinden uzaklaştırmanın gayreti içindeler. Muhalefette bunlara çanak tutuyor. Dünyanın neresinde ülkemizin aleyhinde bir söz söylenmişse bir iş yapılmışsa bu iki yapı ve muhalefet hemen peşine takılıyor aynı şeyleri tekrar etmeye başlıyor. Dünyanın her bir yanında Türkiye’ye karşı bildiriler dağıtıp mektupla ülkelerini şikayet ediyorlar. Yabancı gazetelere sayfa sayfa ilanlar veriyorlar. Neymiş Türkiye’de özgürlük yokmuş. Elinize dizinize dursun” ifadelerini kullandı.

“PENSİLVANDAKİ DE 19999 YILINDA BÖYLE KAÇTI”

Altını delmeye çalıştıkları geminin içinde herkesin birlikte yaşadığını ifade eden Recep Tayyip Erdoğan, “Bu ülkeye gelen her zarardan bunlarda nasibini almayacak mı. Siyaset başka şey, ihanet başka şey. Hizmet başka hainlik başka. Demokrasi başka şey, ülkeyi, milleti bölmek başka şey. Şimdi onlar kaçıyorlar. Dosyalar açıklandıkça imamları ile kaçıyorlar. Madem suçunuz yok niye kaçıyorsunuz. Niye, çünkü 1999’da Pensilvanya’daki öyle kaçtı. Davet ettim gelmedi. Siyasete sonuna kadar tahammülümüz var ama ihanete asla tahammülümüz yok. Biz bunların gerçekten hizmet ettiğini sanıyor, onun için elimizden gelen desteği veriyorduk. Hizmet edene saygılıyız ama haine asla. Demokrasi talebinin sonuna kadar arkasındayız ama bölücülüğe asla tahammül edemeyiz” dedi.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİN ÖNÜNDEYİM, ARKASINDAYIM EN ÖNEMLİSİ İÇİNDEYİM”

Kendi konumunun Türkiye’deki 78 milyonun hakkını, hukukunu savunmayı gerektirdiğini belirten Erdoğan, “Bunun için ne yapmam gerekiyorsa onu yaparım. Kimseden de çekinmem. Ben bugüne kadar daima sene milletimin yanında oldum. Şimdi çıkmış, “Yemine aykırı hareket ediyor, tarafsız davranmıyor.’ Ben bir partinin tarafı olduğumu ifade etmiyorum, milletimin tarafı olduğumu ifade ediyorum. Bunlar bunu anlamayacak kadar siyaseti de bilmiyorlar. Çözüm sürecini başlatan, bu aşamaya kadar getiren bu kardeşiniz. Demokratik açılım ile başladık. Milli birlik ve kardeşlik projesi olarak devam etti. Çözüm süreci olarak devam ediyor. Ben çözüm sürecinin önündeyim arkasındayım, hepsinden önce içindeyim. Bunun dışında olmak mümkün değil. Elinde silah olanlar. Eğer çözüm süreci konusunda samimiyse, IRA gibi onlarda silahlarını gömsünler. Ellerinde silah çözüm süreci olmaz. 7 Haziran seçimlerine giderken yine o silahlar ile mezraları, köyleri, halkımızı tehdit ederek parlamentoya girmek, bu demokrasi değildir. Bugün burada milleti aldatmaya çalışan varsa elbette bunu çıkıp söyleyeceğim. Bunu milletimin huzuru için söylüyorum, milletimin birlik ve beraberliği için söylüyorum. Çatışmadan, kandan, ölümden, acıdan düşmanlıktan medet umanlarından, onların karşısında tüm gövdemle durmazsam milletimde aramdaki ahdin gereğini yerine getirmemiş olurum. Küçük hesaplarla hareket edenlerin, taşeronluğa soyunanların oyunlarını ortaya çıkarmazsak görevimizi yapmış olamayız. Önce samimi olacaksınız, hesabi olmayacaksınız hasbi olacaksınız hasbi. Bunlar fırsat buldukça birşey üretemedikçe ne yapıyorlar, Cumhurbaşkanına laf söylüyorlar. Ben milletim ile beraberim ama bunların kiminle beraber olduklarını gayet iyi biliyorum. Aynı şekilde paralel yapı ile en büyük mücadeleyi yürüten birisiyim. Burada da bir sıkıntı görürsem elbette gerekli müdahaleyi nereye kadar yapabiliyorsam yaparım. Buradan himmet diye topladıkları paraları diğer ülkelerdeki lobilere, Türkiye karşısı bildirilen yayınlatmak, aleyhte faaliyetler yürütmek için kullananların oyunlarını tabii ki milletime ifşa edeceğim. Bu can bu tente kaldıkça mücadele edeceğim. Türkiye’yi 2023 hedefine ulaştıracak tüm büyük projelerin hepsinde, 12 yıllık emeği olan bir başbakan olarak bundan sonra da hükümetimizin attığı bütün adımlarda yanlarında olacağım olmaya devam edeceğim. Bu asla bir partiden yana olmak değildir. Hükümet devleti yönetir, temsil eder. Bende mademki cumhurbaşkanıyım onların yanında olmaktan başkan keyif verici önemli görevim olamaz. Buralarda da bir aksaklık gördüğüm zaman gerekli uyarıyı arkadaşlarıma yaparım. Bu hakkım ve vazifemdir” diye konuştu.

Yorumlar

  1. Hamdi

    YENİ TÜRKİYE’NİN GÜZEL İNSANLARI !

    Geçtiğimiz günlerde; yani Mart 2015’de Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) Çanakkale’de halka seslendi. Çanakkale zaferinin anlam ve önemini belirten çok coşkulu bir konuşma yaptı. Toplu açılış törenlerine katıldı. Sayın Cumhurbaşkan(RTE) yine geçtiğimiz günlerde Balıkesir’de, Denizli’de,Karabük’te açılış konuşmaları yaptı ve halkla kucaklaştı. Okullar, spor tesisleri, hastaneler, kreşler, yapılan modern yollar, alt ve üst geçitleri vs. toplu açılışlar yaptı ve milletin hizmetine sundu. Yine o günlerde yurt dışı gezilerine katıldı. Yurt dışından gelen konuklarını kabul etti. Kardeşlerim niçin bunları söylüyorum biliyormusunuz? Diğer liderler bu kadar ağır ve yoğun bir tempo ile çalışsalar herhalde on gün yataktan kalkamazlardı. Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) o makama seçildiklerinde oturan bir cumhurbakanı olmayıp, farklı bir cumhurbaşkanı olacağını söylemişti. Sözünde durdu ve dost düşman herkese gösterdi. Kardeşlerim, O’nun idealleri ülkesini muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkılması ve özlem duyduğu 2023 hedeflerine en ufak bir taviz verilmeden ulaşılmasıdır. AKP iktidarının mümtaz yöneticileri bu hedefe ulaşmak için; ya ulaşılacak, ya ulaşılacak, diyorlar. Başbakan sayın Ahmet Davutoğlu teslim aldığı bayrağı hedefe ulaştırmak için emin adımlarla ilerliyor.

    Bugün yönetimde bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi 2002 ‘de ülke yönetimini devraldığında ülkenin her şeyiyle 3 kat büyüyeceğini söyleselerdi, herhalde inanmakta güçlük çekerdik, çoğumuz da belki gülüp geçerdi. Fakat bugün hayaller gerçek oluverdi. Bunun yeterli olmadığını Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) ve başbakanımız Sayın Davutoğlu her vesileyle ifade ediyorlar.

    Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) toplu açılış törenlerinde ülkemizin şu anda bulunduğu 17.sıradan kurtulup, 2023 yılında ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapacaklarını söylüyor. Örümcek ağı bağlayan kafalar yine gülerek ve burun kıvırarak bu hedefe ulaşmanın mümkün olamayacağını düşünebilirler. Onların rüyalarında dahi göremeyecekleri hayaller bir bir gerçeğe dönüşüyor, aziz milletimiz bunu görüyor ve bu iktidarla çözülemeyecek hiçbir meselenin bulunmadığına inanıyor.

    Kardeşlerim, Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) her gittiği yerde yaptığı açılış konuşmalarında verdiği mesajlarda altını çize çize söylediği ve tekrar ettiği bir şey dikkatimi çekiyor. Yeni Türkiye’de Yeni bir Anayasa, Başkanlık sistemi ve ülkemizi Dünya ülkeleri arasında ilk 10’a girmesini sağlamak… Temenimiz ve dileğimiz aziz milletimizin hayrına olacak tüm çalışmaların bir an önce gerçekleşmesidir. Ülkemizin, hepimizin ve ülke gençlerinin yarınlarının daha huzurlu ve mutlu olmasını, ülkemizin bölgesinde ve dünyada çok daha güçlü olmasını kim istemez ki?

    Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) ve Başbakan Sayın Davutoğlu hükümeti zengin doğal kaynaklarına ve ticari limana, ulusal ve uluslararası ulaşım imkanlarına sahip ülkemizin üçüncü büyük metropol kenti güzel İzmir’e çok ayrı bir önem verdiklerini her fırsatta söylüyor; İzmir’in ticarette, sanayi ve üretimde ve turizm de rekabet güçüne sahip, yaşam kalitesinin yüksek bir dünya kenti olmasını arzu ediyorlar.

    İzmirliler, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarılması için çok yoğun çalışma içerisinde bulunan ve ülke yönetimini elinde bulunduran Ak parti iktidarının nimetlerinden istifade etmeyi düşünmelidirler. Bu nimetlere ulaşmak 7 Haziran 2015 genel seçimleriyle örtüşüyor. Aklı hür, vicdanı hür ve hiç kimsenin etkisi ile tesirinde kalmadan oy kullanacak olan güzel İzmirliler,TBMM’ne en çok milletvekili göndererek pastadan çok büyük pay alabilirler. Bana göre İzmirliler bu defa bunu başarabilir.

    İşte o zaman İzmir vizyonuna ulaşarak; marka kent, güzel İzmir bir dünya kenti olacaktır. İşte o zaman ticaret, turizm ve kültürel faaliyetlerde İzmir uluslararası arenada hak ettiği yere gelecektir. İşte o zaman yıllardır süregelen kara ve demiryolu ulaşımı, baraj-sulama, enerji, liman, fuar alanı, kentleşme vs. gibi kronik sorunlar ortadan kalkacaktır. İşte o zaman devletimiz, önemli kamu yatırımlarını gerçekleştirecek ve gerekli yasal düzenlemeleri yapabilecektir. İnanıyorum ki, 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinde İzmir halkı aklı selim düşünerek oyunu kullanacak ve sonrasında ; Ak Parti iktidarının devam etmesi istikametinde, en çok milletvekilini Ankara’ya gönderecektir. İşte o zaman, tarihinde görmediği mega projeler ve yatırımlar niçin İzmir’e yapılmasın? İşte o zaman Denizli-Balıkesir-Kütahya-Çanakkale-Karabük’e Ak parti iktidarında yapılan hizmetlerin iki katı, üç katı trilyonlar hatta katrilyonlarca yatırımlar niçin İzmir halkına yapılmasın?

    Kardeşlerim, bu iktidar ülkemize yapılan yatırım ve hizmetlerin en fazlasını İzmir’e yapabilecek güçtedir. Bu defa Mega proje ve dev yatırımları alma sırası İzmir’de olacaktır. Bana göre anahtar İzmir halkındadır. İşte onun için ülkemizin ve milletimizin ne kadar meselesi varsa hepsini yakinen takip eden bir Cumhurbaşkanı(RTE) vardır.

    Çatlarcasına, soluk soluğa koşarak hedefe varmak isteyen mi? Yoksa kaplumbağa hızıyla giderek hedefe varmayı hayal edenler mi zafere ulaşacaktı?! İşte 10 Ağustos 2014 cumhurbaşkanlığı seçiminde zafere ulaşan Cumhurbaşkanı(RTE), şimdi ülkesi için çok daha büyük zaferlere aziz milletimizle birlikte imza atmak istiyor. Onun için 2023 ‘ü hedefliyor, Onun için ülkemizin, dünyada üst sıralarda olmasını istiyor, onun için başkanlık sistemini ülkesinde görmek istiyor, onun için Yeni Türkiye’de yeni bir anayasa istiyor vs. ve tüm bunlar için de 400 milletvekiline ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.

    Yeni Türkiye’de, İzmir 7 Haziran 2015’de Ak parti ile yürümeyi tercih ederse; çok, ama çok şey kazanacaktır.

    Yeni Türkiye’de Sayın Cumhurbaşkanı(RTE) ve Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu tam bir uyum içerisinde; durmak yok, yola devam, diyorlar…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Samsun’da dilenci kılığında hırsızlık yapan 3 şüpheli tutuklandı

Anadolu Ajansı
Yayın: 19.04.2024 12:48
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – Samsun'da cerrahi maske ve eldiven kullanarak dilenci kılığıyla girdikleri binalardan hırsızlık yapan 3 kişi tutuklandı.

Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince, Atakum, Canik ve İlkadım ilçelerinde hırsızlık yapan kişilerle ilgili çalışma yürütüldü.

Ekipler, cerrahi maske ve eldiven takarak dilenci kılığıyla girdikleri binalardan hırsızlık yaptıkları tespit edilen S.Y. (24), Ü.Y (17), E.K (15), B.Y. (26), B.V (20) ve P.A'yı (35) yakaladı.

Aralarında hırsızlık suçundan 30 ve daha fazla kaydı olanların da bulunduğu 4 kadın ile 2 çocuğun, ikametlerden 380 bin lira değerinde ziynet eşyası ile 3 bin dolar, 800 avro ve 36 bin 500 lira çaldıkları belirlendi.

Şüphelilerden S.Y. ile çocuklar Ü.Y. ve E.K, ifade sonrası serbest bırakıldı. Kadın şüpheliler B.Y, B.V. ve P.A. çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklandı.