Bölgenin Sesi Gazetesi
 

Deyiverin Bakalım..!

Yayın: 07.03.2015 11:32
Paylaş:
A+ A-

Karabük’ün halleri; psikolojik.sosyolojik, kültürel ve ekonomik açılardan birçok yazımıza konu oldu.
Netice olarak…
Karabük’ü anlamak için daha cesur yorumlara ihtiyaç olduğunu kavradık.
Korkak bakışların ve değerlendirmelerin kentimize bir yarar sağlamayacağını yakından gördük.
Aynı şeyleri; tekrar etmek,konuşmak,tartışmak…
Dahası kendimizi birbirimize anlatmak.
Anlaşılmayı daha da içinden çıkılmaz bir hale sokmak.
Gerçekten…
Belirgin bir özelliğimiz oldu.
Sosyal sınıfların beklenen güç ve yeterlilikte olmaması en büyük handikap?
Aslında bu durum sosyolojik açıdan çok büyük bir sorun.
Devletçi ekonomi ile liberal ekonomi arasında sıkışan kentin insanlarının dramı.?
Dikkat ederseniz hala 81 il içinde hazine topraklarının kent içindeki payı %60.
Bu çok büyük bir oran.
Sanki Osmanlıda olduğu gibi miri arazi uygulaması devam ediyor.
Bu durum her açıdan Türkiye’nin geleceğini belirliyor.
Gerçek bir demokrasinin oluşmasının önündeki en büyük engeli oluşturuyor.
Bu durum aynı zamanda her kentin geleceğine yön veriyor.
Gelecek zamanlar için öngörülerde bulunmayı güçleştiriyor.
Sonuç;
Kimlik bunalımı.
Güç yetersizliği.
Çaresizlik…
Kendini ifade edememe…
Her zaman söylemişimdir.
Karabük tarihinde 1950 ve 1995 yılları çok önemlidir diye.
Aslında devletçi ekonomiden ayrılıp liberalizme merhaba deyiş 1950 de başladı.
Bu süreç 1995’te Kardemir A.Ş’nin kuruluşu ile yeni bir içerik kazandı.
Neo-liberal politikalar öncelikle Karabük’ün ekonomik olarak içini boşalttı.
Bunu sosyal ve kültürel cılızlıklaşma süreci izledi.
Karabük’ü tabir-i caizse memur ve emekli sermayesine mahkum etti.
İşsizlik oranını artırdı.
Sendikal mücadeleyi işlevsizleştirdi.
Ekonomik bozukluk kentte bir ara tefeciliği meslek olarak ön plana çıkardı.
Haciz konan araba ve eşyaları saymak neredeyse olanaksızlaştı.
Karabük küresel liberal dönüşümün faturasını ağır ödemeye başladı.
Birçok işletme zamanında çalışanlarına ücret ödeyemez duruma düştü.
İş vardı ancak maaşlar ödenmiyordu.
Kent ahalisi…
Önce..
Ürktü…
Sonra…
Kendine olan güven duygusunu kaybetti.
Kurtarıcı beklemeye başladı.
Bakın….
Tarih onu hangi noktalardan nerelere taşıdı.
Ekonomik güçsüzlük sosyal türdeşliği etkiledi.
Birlikte düşünmenin önüne set çekti.
Şimdilerde….
Karabük tepkisiz.
Ama sönük bir bekleyiş içinde…!
Bu duruma…
Üzülelim mi.?
Sevinelim mi?
Deyiverin bakalım …!

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

19 Mayıs’ta kahverengi kokarca böceği zararlısı ile ilgili bilgilendirme toplantısı

Yayın: 07.12.2023 04:24
Kaynak: AA
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – 19 Mayıs ilçesinde kahverengi kokarca böceğinin zararları ve alınacak önlemlerle ilgili bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından organize edilen ve Demet Aynan Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıda, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü personeli ziraat mühendisi Dilber Sağlam, kahverengi kokarca böceğinin bitkilere verdiği zarar ve alınabilecek önlemler ile ilgili sunum yaptı.

19 Mayıs Kaymakamı İbrahim Civelek, zararlı böcekle mücadele konusunda ilçede yapılan geniş çaplı bilgilendirme toplantıları ve ilaçlama çalışmaları sayesinde zararın en aza indiğini, mücadeleye devam edileceğini belirtti.

İlçe Tarım ve Orman Müdürü Galip Baykal da kahverengi kokarca zararlısına karşı yürütülen çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

19 Mayıs Ziraat Odası Başkanı Bayram Konuş ise İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile koordineli şekilde zararlı ile mücadele ettiklerini, üreticilere destek olduklarını anlattı.

Sağlam da kahverengi kokarcanın bitkilere sokucu emici ağız yapısıyla zarar verdiğine işaret ederek, “Bu zarar, meyvelerde ve yapraklarda sarı lekeler, meyvelerde çukurlaşma, yaprakların kıvrılması ve dökülmesine neden olabilir. Özellikle meyvelerin olgunlaşma dönemindeki zararı daha fazladır. Bu dönemde meyvelerde kedi yüzüne benzer, meyvenin içine doğru genişleyen zedelenme çürük benzeri doku kayıpları oluşur. Kahverengi kokarcanın zararları sadece bitkisel üretime değil, nadir de olsa insan sağlığına da zarar verebilir. Yaz mevsimi sonunda kışlamak için ev, depo gibi korunaklı alanlara girerler. Bu alanlara girerken üzerlerinde hastalık ve zararlıları taşıyabilirler. Ayrıca kışlama sırasında salgıladıkları kimyasallar, alerjik reaksiyonlara neden olabilir.” ifadelerini kullandı.

Toplantıya İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Serkan Kalınbacak, 19 Mayıs Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Mahmut Bilgen, 19 Mayıs Muhtarlar Derneği Başkanı Salih Karakartal ile üreticiler katıldı.