Karabük’te Demir Tüccarları Can Çekişiyor!

Karabük’te Demir Tüccarları Can Çekişiyor!

Yayın: 07.02.2024 13:42
Paylaş:
A+ A-

TSO Başkanı Çapraz demir çeliğin başkenti olarak anılan Karabük’te demir ticareti yapan firmaların yılbaşında yürürlüğe giren tevkifat yasası ile birlikte ticaretlerinin durma noktasına geldiğini duyurdu ve ‘ACİL’ koduyla çözüm talep etti

Demir tüccarları can çekişiyor!

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası (KTSO) Başkanı Fatih Çapraz demir çeliğin başkenti olarak Karabük’te demir ticareti yapan firmaların yaşadığı zorluklara dikkat çekti.

SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL

Başkan Çapraz yılbaşında yürürlüğe giren KDV 2 Tevkifat yönetmeliği ile demir ticareti yapan firmaların faaliyetlerini sonlandırma aşamasına geldiğini hatırlatarak, demir tüccarlarının yanı sıra üreticilerin de stok maliyetlerinin çok yüksek seviyelere çıkacağını bunun da ayrı olarak yaşanacağını ifade etti.

TÜCCARLAR OLMAZSA TEKELLEŞME OLUR

Konunun önemini Ocak ayı faaliyetlerini anlattığı basın açıklamasında dile getiren TSO Başkanı Çapraz şunları söyledi; “Demir ve çelik sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızın yüksek cirolarına rağmen çok düşük kâr marjı ile faaliyet göstermektedirler. 01.01.2024 tarihinde yürürlüğe giren KDV 2 tevkifat kısmını önce ödemeyi nakden yapıp takip eden ayda mahsup işleminin yapılacak olmasından dolayı tüm ticaret şimdiden durma aşamasına gelmiştir. 2024 yılında yapılacak olan satışların KDV 2 tevkifat kısmını nakit finans edilmesi gerektiğinden dolayı ilave edilmesi gereken bu yüksek sermaye maliyetinin sektörümüzde düşük kar marjları ile sağlıklı sürdürülebilmesi mümkün olmayacaktır. Demir ticaretimiz bu şartlar altında sürdürülemez olacak, yıllardır dürüst çalışarak vergimizi ödeyerek istihdam yaratarak sektörümüzde üretici ve tüketici arasında köprü ve aynı zamanda da balans görevi gören ekmek kapımız ticareti faaliyetimiz maalesef son bulacaktır. Sektörde önce bizler faaliyetlerimizi zorunlu olarak durdurduktan sonra sektör zincirleme olarak çok zor durumda kalacaktır. Sektörümüzde çok yüksek rakamlarda ihracat şampiyonu olan yüksek üretim ve çok istihdam sağlayan üreticilerimiz de çok olumsuz etkileneceklerdir. Unutmayalım ki sektörümüz aynı zaman da bir maden koludur fiyatlamalar global düzeyde oluşmaktadır o yüzdendir ki tüccarlar arası dahi yatırım maksatlı alımlarda sıklıkla olmakta, tıpkı borsa da halka açık bir şirket misali yatırım amaçlı piyasa ve nihai tüketiciler, tüccarlar aracılığı ile üreticilerimize ciddi finans kaynağı sağlamaktadır. Faaliyetlerimizin durması ile tüccarlarımızın gerek kendilerinin gerekse de nihai tüketici ve yatırım piyasasından toplamış oldukları büyük büyük finans kaynağı üreticilerimizden çıkmış olacaktır. Ayrıca üreticilerimizin stok maliyetleri çok yüksek seviyelere çıkacak onlarda ürünlere tüm artan maliyetleri uygulamak zorunda kalacaklardır. Üreticilerimiz aynı zamanda da büyük toptancı oldukları için operasyonel anlamda tüm tüketicilere ulaşmaları da bir o kadar zor olacak ve zaman isteyecektir. Son nihai tüketicilerimiz ise finans desteği ürün çeşidi, stok desteği ve operasyonel anlamda düşük alımlarda dahi ürüne makul fiyatlar seviyesinde ulaşabilme yeteneğini kaybedecektir ve çok kısa sürede oluşacak ortamdan dolayı artan maliyetler ve zamlarla karşı karşıya kalacak ve sektörde bir çeşit köprü ve balans görevi gören tüccarlar olmayacağı için belki de tekelleşme ile karşı karşıya kalacaklardır. Sektörümüzün sürdürebilirliği açısından tekrar değerlendirebilmesi için öneri ve görüşlerimiz ise aşağıdaki gibidir;

Devletin vergiyi güvenlik altına alması kadar doğal bir şey yoktur fakat bu güvenlik önlemleri yukarıda saydığımız nedenlerle tüm sektörde zincirleme telafisi olmayan olumsuzluklar yaratacağı için eski KDV tebliğinde olduğu şekilde aynı ay içerisinde mahsup işlemlerinin devam etmesi gerekmektedir bunun dışında ise daha değişik uygulamalarla sıkıntıları gidermek mümkündür,

Şu an hali hazırda uygulamaya geçecek olan İDİS sistemi üzerinden takip ve kontrol edilerek, kaynakta vergilendirilme ya da nihai tüketicide vergilendirilme uygulayarak tıpkı otomotiv, sigara ve akaryakıt sektöründe ÖTV benzeri uygulamalarda olduğu gibi şirketlerimize ciroları oranında sermaye oranları belki belli tutarlarda teminat gösterme karşılıkları uygulamaları getirilebilir,

Son olarak burada şu an sadece ilgili dönem aynı üründen kaynaklı ay içinde yapılmış olan alışta doğan 2 nolu KDV ile satıştan doğan 1 nolu KDV ‘nin aynı anda mahsubuna imkân vererek, vergide adalet ve eşitliğin sağlanması adına da önemli bir katkı sağlayacaktır. Ayrıca devletimiz emtianın her el değiştirdiğinde kar kadar KDV, kar kadar kurumlar vergisi, kar kadar gelir vergisi stopajı, damga vergileri ödemelerinden vazgeçmiş olacak sektör üreticiler açısından maliyetlerin yükseltilmesine ya da ihracat yerine ithalata dönülmesine ve demir fiyatlarının artmasına neden olacaktır, ticaretin huzurlu bir ortamda gerçekleşmesi ve fırsat eşitliği prensipleri göz önünde bulundurularak, 1 nolu KDV Beyannamesinden kaynaklı alacağımızın, eskisi gibi aynı aya mahsup edilebilmesi daha verimli olacaktır.” (Halil Kızılyer)

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Gürsoy Vakfı “Erbap” projesiyle yeni ustalar yetiştiriyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 03.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Kültürel mirasın korunması adına çalışmalar yürüten Gürsoy Vakfı, “Erbap” projesiyle sektöre alanında yetişmiş genç yetenekler kazandırıyor.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Gürsoy Grup bünyesindeki Güryapı İnşaat ve Restorasyon AŞ, kültürel mirasın korunması ve yaşatılması adına önemli projeler yürütmeye devam ediyor. Alanlarında uzmanlaşmış kişilerin deneyimlerini genç yeteneklerle paylaşmasına olanak sağlayacak olan proje, mayıs ayında alacağı başvurular ile sektöre yeni yetenekler kazandırma fırsatı sunacak.

Vakıf, kültürel dokuyu koruyan ve gelecek nesillere aktarımı sağlayan sosyal sorumluluk projelerinde “liyakata” odaklanıyor.

Usta-çırak ilişkisiyle uzmanlar gençlere kariyerleri için teknik detayları, geleneksel işçiliği, tarihi dokuyu koruyarak hassas restorasyon becerilerini geliştirmeyi öğretecek.

Proje kapsamında Gürsoy Grup bünyesinde bulunan Güryapı şantiyelerindeki atölyelerde, üniversitelerin restorasyon bölümlerindeki gençlere staj imkanı sunulacak. Atölyelerde staj gören gençler, mesleki becerilerini geliştirirken aynı zamanda staj sonrası iş olanakları ile sektörde yer bulma fırsatı da elde edebilecek.

Hem yurt içi, hem de yurt dışı atölyelerde staj gören gençler farklı iş deneyimleri kazanarak, uluslararası alanda kendilerini geliştirme imkanı bulacak.