Karabük (AA) – Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Türkiye’nin en önemli projesini depreme ilişkin geliştirmesi gerektiğini belirterek, “Marmara bir yıl içinde 7’den büyük 2 deprem oluşturabilir. Tarihsel döneme baktığımızda bunu sık sık yapıyor.” dedi.
Karabük Üniversitesi 15 Temmuz Şehitler Konferans Salonu’nda düzenlenen Türkiye’nin 100 Yıllık Afet Değerlendirme Çalıştayı’nda konuşan Ersoy, şimdiye kadar Türkiye’de neredeyse deprem olmayan hiçbir yerin bulunmadığına ifade etti.
Ersoy, Kuzey Anadolu Fayı’nda oluşan deprem dizisinin İstanbul’a kadar geldiğini anlatarak, her deprem haberinden sonra İstanbul ve Marmara’nın konuşulduğunu vurguladı.
İstanbul’u özel kılanın, nüfus fazlalığı olduğuna dikkati çeken Ersoy, “Dinamik nüfusu 18 milyon. 6 milyona yakın bağımsız bölüm var. Tüm Marmara’da neredeyse 10 ili sayabiliriz. Onların nüfusunu ve yapı stokunu buna katmak gerekiyor çünkü onlar da etkilenecek. Tedarik köprüsü çok fazla. Maliyetler yüksek olacak. O bakımdan İstanbul çevresindeki bir deprem, sadece İstanbul, Türkiye değil kıtalararası sorun yaratabilir.” diye konuştu.
– “Çok şey yapıldı ama yeterli değil”
Ersoy, İstanbul ve çevresine deprem konusunda önemli çalışmalar yapıldığını ancak halihazırda olası büyük bir depremde yıkılabilecek çok sayıda bina bulunduğunun altını çizdi.
İstanbul’da 300 bin riskli bina ve 1,5 milyon bağımsız bölümün varlığına işaret eden Ersoy, “Bunlar için büyük maliyetler gerekiyor. Henüz başlanmamış kısımlar var. İstanbul’da büyük felaket olabilir. O yüzden felakete kadar ne kadar iş yaparsak, ne kadar çalışırsak, zararı azaltmak açısından kardır. Yapılmıyor mu, çok şey yapılıyor. Çok şey yapıldı ama yeterli değil.” şeklinde konuştu.
“Marmara bir yıl içinde 7’den büyük 2 deprem oluşturabilir. Tarihsel döneme baktığımızda bunu sık sık yapıyor.” diyen Ersoy, 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nden 3 ay sonra 12 Kasım Düzce Depremi’nin meydana geldiğini hatırlattı.
Ersoy, Türkiye’de kara üzerinde muhtemel en büyük depremin 8 olabileceğini, Japonya ve Şili’deki gibi 9 büyüklüğünde deprem meydana gelmeyeceğini söyleyerek, “Marmara Denizi’nde 3 tane 1200 metreye varan derin çukur var. Bu çukurlar çok tehlikeli. Çünkü bunlar depremlerle açılmış çukurlar. Çukurların yamaçlarında çamurlar var. Deprem o çamurları silkelerse deniz altı heyelan oluşur. Ciddi tsunami dalgaları meydana gelebilir.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Tek kurtuluşumuz sağlam ve güvenli binalar”
Marmara’nın en son 1766’da çifte depremle büyük depremler ürettiğini aktaran Ersoy, “250 yıllık süreç doldu. Çok uzun olmayan süreçte mutlaka bu deprem olacak. Dolayısıyla hazırlıklı olmamız gerekiyor. Tek kurtuluşumuz sağlam ve güvenli binalar ve bunların bir arada bulunduğu dirençli şehirlerdir.” dedi.
Ersoy, AFAD verilerine göre 6 Şubat’tan bu yana 66 bin deprem yaşandığını, “Marmara’da deprem olacak” demenin kehanet olmadığını ve fay hatlarındaki gerilimin göz ardı edilemeyeceğini vurguladı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde on binlerce canın ve 100 milyar doların 1 buçuk dakikada kaybedildiğine dikkati çeken Ersoy, “Deprem öncesi 10’da birini harcadığımızda pek çok can kurtulacak, pek çok ev yıkılmayacak ve daha güvenli şehirlerimiz olacaktı. Şu anda Türkiye’nin önünde tek proje olmalı. En önemli proje deprem projesi. Bunun önüne geçebilecek hiçbir şey yok.” ifadelerini kullandı.
Çalıştaya, Vali Yardımcısı Muhittin Gürel, Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, AFAD İl Müdürü Gazanfer Erbay, kurum müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
