Kızıldeniz’deki kriz, deniz yolu taşımacılığı kaynaklı karbon salımını artırıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 14.05.2024 04:48
A+ A-

İSTANBUL (AA) – YEŞİM YÜKSEL – İstanbul Ticaret Üniversitesi İşletme Fakültesi Lojistik Yönetimi Bölümü Sanayi Politikaları ve Teknoloji Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sabri Öz, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayan Süveyş Kanalı'nda süren siyasi krizin daha fazla yakıt, karbon salımı ve çeşitlilik kaybı anlamına geldiğini söyledi.

Yemen'deki Husilerin, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepki gerekçesiyle Yemen açıklarında İsrailli şirketlere bağlı olduğunu belirttikleri ticari gemilere el koymaya, bazılarına da dron ve füzelerle saldırılar düzenlemeye başlamasının ardından çok sayıda gemicilik şirketi, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı aldı.

ABD merkezli küresel yönetim danışmanlığı şirketi Boston Consulting Group'un yan kuruluşu Inverto tarafından hazırlanan rapora göre, bölgedeki gerginlikten dolayı gemicilik şirketlerinin rotalarını Süveyş Kanalı'ndan Ümit Burnu ve çevresine kaydırması, gemi taşımacılığına bağımlı şirketlerin karbon ayak izini önemli ölçüde artırıyor.

Krizin başladığı geçen yılın aralık ortasından bu yılın nisan ortasına kadarki 4 ayda, Kızıldeniz'den Ümit Burnu çevresine yönlendirilen gemilerin rota değişikliği, fazladan 13,6 milyon ton karbondioksit salımına neden olurken bu miktar, 9 milyon otomobilin aynı dönemde yol açtığı emisyona denk geliyor. Krizin devamı halinde emisyon artışının 41 milyon tona ulaşabileceği tahmin edilirken bu durum şirketlerin net sıfır hedeflerini de tehlikeye sokuyor.

Kızıldeniz'de devam eden gerginliğin deniz yolu taşımacılığına etkisine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Öz, dünya genelinde uluslararası ticaretin yaklaşık yüzde 80'inin deniz yoluyla yapıldığını, pahada hafif, tonajda yüksek alan ve hacim kaplayan malların taşınmasında genellikle bu taşımacılık türünün tercih edildiğini belirtti.

– “Toplam sera gazının yüzde 2,2'si deniz yolu taşımacılığı kaynaklı”

Öz, “Yavaş ve daha az maliyetli olarak kabul edilen deniz yolu taşımacılığı, çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil lojistik anlamında bazı sorunları da beraberinde getiriyor. Halihazırda kullanılmakta olan ağır yakıtlar sera gazı salımına neden oluyor. Uluslararası Denizcilik Örgütünün verilerine göre toplam sera gazının yüzde 2,2'si deniz yolu taşımacılığından kaynaklanıyor. Bu önemli bir büyüklük.” dedi.

Uzun rotalara sahip deniz yolu taşımacılığının, neden olduğu kirlilikle birlikte deniz ve okyanuslarda tür kaybını tetiklediğini kaydeden Öz, bu durumun gelecek yılların en önemli sorunlarından biri olabileceğini ifade etti.

Asya ve Avrupa arasındaki deniz yolu ticaretinde 3 rota kullanıldığı bilgisini veren Öz, şunları aktardı:

“Mavi deniz yolu, Kuzey Kutbu'nun kullanıldığı ancak buzullar nedeniyle sefer sayısı açısından henüz fizibilitesi olmayan bir rotadır. Diğer bir rota Hint Okyanusu üzerinden Ümit Burnu çevresini aşarak Cebelitarık'tan Akdeniz'e ya da kıyı Avrupa'ya geçen rotadır. Bu rota Kızıldeniz'i Akdeniz'e bağlayan Süveyş Kanalı'nın açılmasından önce kullanılan bir rota olmakla birlikte Kızıldeniz üzerinden Akdeniz'e giden rotaya kıyasla yaklaşık 10 gün daha gecikmeli, yani yaklaşık artı 4 bin deniz mili veya kilometre cinsinden 6,500 kilometre daha uzun bir rotadır. Kızıldeniz, Asya ve Avrupa arasında deniz yolu taşımacılığında mevcut durumda en verimli akış rotasıdır. Zaman, maliyet ve doğa açısından da bu durum böyledir.”

Kızıldeniz'deki kriz nedeniyle gemilerin farklı rotaları tercih etmek zorunda kalmasının daha fazla yakıt kullanımı sonucu daha fazla karbon salımı ile sonuçlandığını anlatan Öz, “Daha fazla yakıt, daha fazla karbon salımı, daha fazla çeşitlilik kaybı ve daha düşük kalitede bir gelecek yaşantısı anlamı taşır. Konuya ilişkin yapılan akademik çalışmalarda görülüyor ki sadece Kızıldeniz meselesi nedeniyle deniz yolundaki 10 günlük gecikme, yüzde 0,2 kadar bir emisyon artışına neden olmaktadır.” ifadelerini kullandı.

– “Ümit Burnu'ndaki deniz yolu trafiğinde yüzde 27 artış yaşandı”

Kızıldeniz'de devam eden gerginliğin yanı sıra iklim değişikliği nedeniyle Panama Kanalı'nda su seviyesinin azalmasının ve geçiş ücretlerindeki fiyat artışlarının Ümit Burnu rotasındaki deniz trafiğini canlandırdığının altını çizen Öz, 2024'ün ilk çeyreğinde Ümit Burnu'ndaki deniz yolu trafiğinde yüzde 27 artış yaşandığını bildirdi.

Öz, Kızıldeniz'deki gerginliğin tırmanması ve Süveyş Kanalı'nın kapanması halinde deniz yolu taşımacılığının yüzde 12'sinin sekteye uğrayabileceği ve bu durumun politik, ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri olabileceği uyarısında bulundu.

Süveyş Kanalı'nda azalan deniz yolu trafiğine karşın geçiş ücretlerine yapılan zamla kanal gelirinin 2023'te olduğu gibi artabileceği ancak uzun vadede yüzde 40 ciro kaybı yaşanabileceği değerlendirmesini paylaşan Öz, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kızıldeniz meselesi nedeniyle navlun fiyatları, taşınmakta olan ürünlere yansıyacaktır. Avrupa'nın Uzak Doğu'dan deniz yoluyla ithal ettiği malların en önemli alternatifi olarak Türkiye görülmektedir ki bu minvalde Türkiye'nin Avrupa yönlü ihracatında önemli bir rekabet avantajı taşıması muhtemeldir. Türkiye, Zengezur Koridoru'nu da içine alan ekonomik koridorun canlanmasıyla önemli bir geçiş güzergahına ev sahipliği yapacaktır. Kalkınma rotası olarak ifade edilen bir başka güzergahın da Basra Körfezi üzerinden Akdeniz'e, Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınacak olması, bu koridorun üzerinde yaşanmakta olan başta terör olayları olmak üzere, sosyal ve politik hadiselerin de çözümü için önemli bir fırsat oluşturacaktır.”

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Ford Trucks’ın “Seviye-4 Otoyol Pilotu” teknolojisine sahip kamyonunun test sürüşü gerçekleştirildi

Anadolu Ajansı
Yayın: 08.09.2024 00:52
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Ford Otosan'ın ağır ticari araç markası Ford Trucks, otonom sürüşe olanak sağlayacak Seviye-4 Otoyol Pilotu fonksiyonuna sahip kamyonunu test sürüşüne çıkardı.

Test sürüşüne Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun yanı sıra Ford Otosan Ford Trucks’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emrah Duman, IC Altyapı Grubu Genel Müdürü Serhat Soğukpınar, ICA Yavuz Sultan Selim Köprüsü Genel Müdürü Alper Akar da katıldı.

Bakan Uraloğlu'nun gerçekleştirdiği test sürüşü Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) ile donatılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü Kuzey Çevre Otoyolu'ndaki trafiğe kapalı alanda yapıldı.

Ford Trucks'tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emrah Duman, konuya ilişkin yaptığı açıklamada Ford Otosan olarak ağır ticari araç sektöründe dönüştürücü bir adımı atmanın heyecanını yaşadıklarını belirtti.

Yenilikçi teknolojiyi test etmelerinin yanı sıra Türkiye'nin mühendislik ve teknoloji alanında ne denli büyük başarılara imza atabileceğini gözler önüne serdiklerini vurgulayan Duman, “Yaklaşık dört yıldır üzerinde çalıştığımız Seviye-4 Otoyol Pilotu teknolojisi, bu hedeflere ulaşmak için geliştirdiğimiz en önemli projelerden biri. Otoyol taşımacılığında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz bu teknoloji sayesinde, kamyonlarımızın taşımacılık faaliyetlerini tamamen otonom bir şekilde gerçekleştirebilmesini hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Duman, “Ford Otosan olarak, mobilite ekosisteminin geleceğini şekillendiren bu tür yenilikçi çözümlerle, sektöre öncülük etmeye devam ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

– Seviye-4 Otoyol Pilotu birçok davranışı gerçekleştiriyor

Bu arada şirketten verilen bilgiye göre, test sürüşünde, Ford Trucks'ın Türkiye'de geliştirdiği Seviye-4 Otoyol Pilotu teknolojisine sahip ilk kamyonu, lojistik merkezler arasındaki taşımacılık faaliyetlerini, güvenlik sürücüsünün gözetiminde otonom olarak gerçekleştirebilme potansiyelini kanıtladı.

Otoyol taşımacılığında kullanılmak üzere geliştirilen Seviye-4 Otoyol Pilotu, şerit takibi, öndeki araca göre hızı ve mesafeyi ayarlama, yan şeritleri kontrol edip gerektiğinde şerit değiştirme ve ardından tekrar şeridine dönme, dur-kalk manevraları gibi kritik sürüş davranışlarını başarıyla gerçekleştiriyor.

Seviye-4 Otoyol Pilotu, çekici üzerindeki ileri teknoloji ürünü sensörlerle çevresini algılıyor, hareketlerini planlıyor ve planlanan rota üzerinde aksiyonlarını gerçekleştiriyor. Fonksiyon, algılama, lokalizasyon, çevre modeli, karar verici, sürüş planlama ile kontrolcü gibi yazılım bloklarından oluşuyor.

Yeni nesil bu teknoloji, verimlilik, güvenlik ve sürdürülebilirlik açısından pek çok avantaj sunuyor. Lojistikte artan talebe bağlı maliyetleri düşürürken, araçların günlük kullanım süresini artırarak daha yüksek verimlilik sağlıyor. Ayrıca operasyonları optimize ederek, insan hatalarından kaynaklanan kazaları en aza indirmeyi ve yakıt tüketimini yüzde 10'lara varan oranda azaltmayı hedefliyor.

Ford Trucks, bu fonksiyon ile ağır ticari araç sürücüsü eksikliğinden kaynaklanan lojistik tedarik sorununa da çözüm getirmeyi amaçlıyor.

– Kamyon sürücüsünün günlük sürüşünün yüzde 90'ını karşılandı

Ford Otosan mühendisleri, geliştirdikleri yapay zeka ve robotik algoritmalarını bütüncül bir yazılım mimarisine entegre ettikten sonra Seviye-4 Otoyol Pilotu geliştirme faaliyetlerini simülasyon ortamında ve trafiğe kapalı otoyolda fiziksel araç üzerinde son bir yıldır test ederek gerekli doğrulamalarını tamamladı.

Bu noktada, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu İşletmecisi ICA'nın Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) adını verdiği teknolojisinden de yararlanıldı. Seyahat sürelerinin azaltılması, trafik güvenliğinin arttırılması, mevcut yol kapasitelerinin optimum kullanımı, mobilitenin artırılması” gibi amaçlar doğrultusunda geliştirilen, “kullanıcı-araç-altyapı-merkez” arasında çok yönlü veri alışverişi ile izleme, ölçme, analiz ve kontrol içeren AUS sayesinde Ford Trucks'ın Seviye-4 Otoyol Pilotu trafiğe kapalı alanda tüm testleri başarıyla gerçekleştirdi.

Ford Trucks, geliştirme ve doğrulama çalışmaları sonucunda, bir kamyon sürücüsünün günlük sürüşünün yüzde 90'ını karşılayacak, normal sürüş koşullarında sürücü desteğine ihtiyaç duymadan kendi kendine yol alabilen bir araç teknolojisi geliştirdi.

Sonraki aşamada, Ford Trucks’ın Seviye-4 Otoyol Pilotu trafiğe açık otoyollarda güvenlik sürücüsü eşliğinde ilk deneme sürüşlerine başlayacak. Bu deneme sürüşleri ile farklı senaryolar tespit edilip analiz edilecek. Ayrıca, emniyet şeridine yanaşma, gece koşullarında sürüş, kötü hava koşullarına uyum sağlama ve acil durum manevraları gibi yeni davranış setlerinin her aşamada geliştirilmesi de hedeflenecek.

Nöbetçi Eczaneler

Asuman Eczanesi
Adres

Fevzi Fırat Caddesi, No:51/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 413-1373

Beşbinevler Eczanesi
Adres

Beşbinevler 75. Yıl Mahallesi, 70. Sokak No:39 Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-1527

Dilek Eczanesi
Adres

Esentepe Mahallesi, İncekaya Caddesi, Sultan Çayırı Evleri No:78/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-5434

Mutlu Eczanesi
Adres

Orta Sokak No:7/B Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-1124

Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455

Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331