Nereden Nereye…!

Nereden Nereye…!

Yayın: 14.04.2015 08:41
Paylaş:
A+ A-

Karabük…
Sürekli başkalaşım içinde olan bir kent.
Ekonomik gücünün zayıflamasına paralel olarak endüstri kimliğinden uzaklaşmış bir mekan görüntüsü sergileyen yerleşme merkezi.
Gerçekten öyle.

Dünya yerinde durmuyor.
Her şey sürekli değişim içinde.
Bu noktada , geçmişe bakarak nostalji yapmanın anlamı ne olabilir.?
Sanki tarih dersinde başarılarla övünen bir nesli yad eder gibi bir durum var ortada.
Garip bir duygu.
İnsan birey olarak menfaatleri icabı kendi çıkarlarını gözetebilir.
Ama göz göre göre de tarihe mal olmuş gerçekleri yok sayamaz.
Bu anlamda ben Karabük’te görev yapan herkesin tarihsel sorumluluk taşıdığına inananlardanım…
Çünkü Karabük’te bize ait birçok değer var.
Bu kentte tarihi yapanda ona katkı veren de bizleriz.
O nedenle Karabük’ün sorunu, bizim durumumuzu anlatır.
“Bana ne deme” hakkına sahip değilsinizdir.
Çünkü görüntüdeki topluluk bizleriz.
Kent adına ortada ne varsa onun sevinç ve üzüntüleri bizden bir parça.
O nedenle umursamazlık edemeyiz.
Bu kentin kaderi bizden sorulur dediğinizde işler değişir.
Bu söylemin bağlayıcılığı vardır.
Sorumluluğu vardır.
Gündelik politikaları aşan,partiler üstü bir yönü vardır.
Çünkü burada tartıştığınız kent, kökleri geçmişte olan bir kent değildir.
Gücü ve kuvveti/kudreti kendisidir.
Onun ne aldatılmaya ne de savsaklanmaya tahammülü vardır.
Bu bakımdan işin boyutu ciddidir.
Aldatmak ve aldatılmak…
Belki siyasetçiler için bu sözcüklerin kendi adına bir anlamı olmayabilir.
Ancak sorunlara çözüm arayan çaresiz halk için büyük anlam taşır.

Halk Karabük’te birçok konuda beklenti içinde.
Yaşam iyiden iyiye zorlaşıyor.
Siyaset bu zorluğu aşacak güçte değil.
Sürekli değiştirilen gündem bunun güçlü bir kanıtını oluşturuyor.
Yani esastan uzaklaşılıyor.
İşsizlik giderek gidiyor.
Herkes güvenli gördüğü devlet kapısında iş/aş arıyor.
Özel sektör taşeron işçi çalıştırmada ısrar ediyor.
Kaliteli elaman bulmakta güçleşiyor.
Nitelikli insan yetiştirme düzenimizde müthiş aksaklıklar var.
Her an kapının önüne konulma korkusu…
Ah bir de maaşını doğru dürüst alabilse….
Biçarelik her yeri kaplamış…
Siyaset umut olmaktan çıkmış…
Vatandaş sorunların çözümüne çare olacak bir kapı arıyor…!

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı: “Yeşil çeliğe mutlaka damga vurmamız gerekiyor”

Anadolu Ajansı
Yayın: 11.05.2024 08:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, demir-çelik sektörünün yeşil dönüşüm sürecinin en önemli aktörlerinden olacağını belirterek, “Yeşil çeliğe Türkiye olarak mutlaka damga vurmamız gerekiyor.” dedi.

Çelik sanayisinin yenilikçi ve sürdürülebilir yaklaşımlarla yeşil dönüşümündeki yol haritalarını tartışmak amacıyla Tosyalı Holding ana sponsorluğunda düzenlenen “Yeşil Çelik Zirvesi – Green Steel Summit 2024”, İstanbul'da gerçekleştirildi.

SteelData organizasyonuyla düzenlenen zirvenin “altın sponsoru” Tatçelik ve Huawei Smart PV Türkiye olurken, Energy Nova AŞ Güneş Enerjisi Sistemleri “enerji sponsoru”, Ağır Haddecilik AŞ ve Metsims Sustainability Consulting şirketleri ise “bronz sponsoru” oldu.

Yeşil Çelik Zirvesi kapsamında,”ETS, CBAM Uyum Süreci, Uygulamalar, Mevzuat ve Beklentiler” ve “Karbonsuzlaşma Yöntemleri, Hammaddeler ve Teknolojiler” başlıklı paneller düzenlendi.

Zirvenin açılış konuşmasını yapan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) ve Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, sürdürülebilirliğin artık zorunluluk olduğunu söyledi.

Tosyalı, “Avrupa Yeşil Mutabakatı bir fırsat. Yeşil ekonomiye geçiş sürecini ekonomik ve endüstriyel bir fırsata çevirme imkanı. Demir-çelik sektörü de bu yeşil dönüşüm sürecinin en önemli aktörü olmaya aday. Çünkü çelik hayatımızın her noktasında bizimle.” ifadelerini kullandı.

– “Çelik sektörü kendi öz kaynaklarıyla yatırım ve yeşil dönüşümlerini gerçekleştirdi”

Daha büyük bir değişimin eşiğinde olduklarını dile getiren Tosyalı, “Yeşil çeliğe Türkiye olarak mutlaka damga vurmamız gerekiyor. Endüstriyel üretim için mutlaka yeni enerji kaynakları lazım bunun da hidrojen olduğu görülüyor” diye konuştu.

Türkiye'nin dünya çelik üretiminde üst sıralarda yer aldığını hatırlatan Tosyalı, kadar çelik sektörünün kendi öz kaynaklarıyla yatırım ve yeşil dönüşümlerini gerçekleştirdiğine işaret etti.

Avrupalı rakiplerinin kamusal destekle beslendiğinden söz eden Tosyalı, çelik sektörünün bütün oyuncularının bu değişimi yapmaya gücünün yeteceğini kaydetti.

Yenilenebilir enerji, hidrojen, rüzgar ve elektrikli araçlar ve birbiriyle ilintili sektörlerin hepsinin çeliğe bağlı olduğunu ifade eden Tosyalı, şu şekilde konuştu:

“Net Sıfır çağı başlayacaksa bunun yolu demir-çelik sektörünün dönüşümüyle açılacak. Bu dönüşümün temel birkaç ayağı var. Üretimde temiz enerji kaynaklarının kullanılması en önemli gündem maddesi. Çünkü şu anda küresel çelik üretiminde fosil yakıtlar yüzde 75'lik bir paya sahip. Yoğunluk kömürde. O yüzden temiz enerji yatırımları sektörümüz için en kritik konu.”

– “5 yıl içinde dünyanın en büyük 20 çelik şirketi arasında olma doğrultusunda ilerliyoruz”

Fuat Tosyalı, sektörde yeşil çelik üretimi için tüm koşulların mevcut olduğunu söyledi.

Tosyalı Holding olarak yeşil dönüşüm konusunda ilk aksiyon alan demir çelik şirketi olduklarını belirten Tosyalı, şunları kaydetti:

“Bizim işimizin sadece bir parçası değil, tamamı sürdürülebilirlik. Öyle ki Cezayir'de devam eden yatırımlarımız, Türkiye'deki yeni devreye aldığımız Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisi tamamen sürdürülebilirlik odaklı. Üretimin sürdürülebilirliği için Endüstri 4.0 yatırımlarına ağırlık veriyoruz. Yapay zeka algoritmalarına ve iş süreçlerinin takibi için dijital teknolojilere önemli yatırımlar yapıyoruz. Bu sayede hem üretimin devamlılığı ve verimliliğini hem de enerji tasarrufunu sağlıyoruz, aynı zamanda emisyonlarımızı da düşürüyoruz. Örneğin İskenderun İkinci Organize Sanayi Bölgesi'nde hayata geçirdiğimiz ve üretime başladığımız Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisi'nde Quantum Furnace teknolojisini kullanıyoruz ve bu Türkiye'de bir ilk.”

Kömür bazlı enerjiye yaslanmak yerine her zaman dünyanın geleceğini düşünerek dikkatli adımlar attıklarını, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneldiklerini vurgulayan Tosyalı, sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Uzun süredir güneş enerjisine ciddi yatırımlar yapıyoruz. Biz Tosyalı olarak 5 yıl içinde dünyanın en büyük 20 çelik şirketi arasında yer alma hedefi doğrultusunda ilerliyoruz. Bunu da sürdürülebilirlik odaklı yatırımlarla başaracağımıza inanıyoruz. Dünyanın sayılı yeşil çelik üreticilerinden biri olarak anılmak, bizim için en büyük ödül olacaktır.”