24 Kasımlar ülkemizde her yıl öğretmenler günü olarak kutlanır.
Bu anmalar öğretmenlere verilen değerin bir göstergesi olarak günümüz Türkiye’sinde değer buluyor.
Hatırlanmaya vesile oluyor.
Öğretmenler gününü kutlamak acaba öğretmene verilen değeri gerçek anlamda ifade edebilir mi?
Bence hayır.
Çünkü öğretmen sadece öğretmez.
O aynı zamanda…
Toplumu şekillendiren , mesleklere yön veren,bu noktada insanların yetişmesini sağlayan çok önemli bir rehberdir.
.Atatürk’ün veciz sözü bu anlamda çok şey ifade eder:
”Öğretmenler yeni yetişen nesiller sizin eseriniz olacaktır.”
O nedenden dolayıdır ki…
Öğretmenler bir toplumun en değerli varlıklarıdır.
Bu gerçeği kavrayamamış olan toplumlar geri kalmaya mahkumdur0.
Toplumda yaşanan sıkıntıları araştırırken bence bu noktada göz ardı edilen husus budur.
Başka bir anlatımla….
Öğretmenlerin toplumda hak ettiği değeri bulamamış olması yaşanan sıkıntıların odak noktasında esas problemi işaret etmektedir.
Öğretmen,eğittiği ve öğrettiği öğrencilerine ne kadar önem verirse ve onların çağa uygun yetişmesini sağlarsa,toplum olarak ilerlememiz ve çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmamız o kadar kolay olur.
Bu noktada öğretmen için kalkınmamızın mihenk taşı….
Dahası en önemli unsurudur diyebiliriz.
Günümüzde öğretmene gereken önem verilmekte midir?
Bu soruyu cevaplandırmamız yaşadığımız hayatla ilgili en net yanıtın alınmasıdır
Türkiye’mizin şu an içinde bulunduğu durumu çok iyi olarak nitelendiriyorsanız bu soruya cevabımız olumlu olacaktır.
Eğer içinde bulunduğunuz şartlar ürkütücü bir durum arz ediyorsa o zaman öğretmenlere gereken değerin verilmediğini açık yüreklilikle söyleyebiliriz demektir.
Son olarak bu noktada bir kelam etmek gerekirse…
Öğretmenlerine gereken değeri vermeyen bir toplumun ulus olarak ileriye gitmesi söz konusu olamaz.
O toplum içine düştüğü sıkıntılardan kurtulamaz.
Uygarlık yarışında geri kalmaya mahkum olur.
Bugün gelinen noktada…
Öğretmenin sorunlarını çözmek, sıkıntıları varsa gidermek MEB’in en önemli görevi olmalıdır.
MEB bu sorumluluğunun bilincinde olarak aynı zamanda öğretmen yetiştirme konusunda da titiz davranmalı bunun için özenle ölçütler belirlemelidir.
Bir ülkede cehaletle savaşmada öncü güç öğretmenlerdir.
Her meslekte kaliteli eğitimli insanları yetiştirecek olan onlardır.
Bu bakımdan toplumu mutlu yarınlara taşımak ancak mesleğini özümsemiş, benimsemiş öğretmenler sayesinde olabilir.
Son söz olarak bir öğretmen olarak duygularımı yansıtmam isteniyorsa…
Diyebilirim ki…
Toplumları karanlıktan aydınlığa taşıyacak mesleklerin en başında öğretmenlik gelir.
Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum diyen Hz.Ali öğretmenin değerini 7.yüzyılda söylediği bu sözle durumu ne güzel ifade etmiş.
Allah’ın kelamı Kuran-ı Kerim’i insanlığa öğretmeye vazifelendirilen Hz.Muhammed bu görevini yerine getirirken aynı zamanda ümmetin öğretmeni değil miydi?
O halde bu mesleğin kutsal olan yönünü de yadsımak ne mümkündür.!
Benim yetişmeme vesilen olan aynı zamanda mesleğini severek icra eden tüm öğretmenlerin de gününü kutlarken bu uğurda şehit olan öğretmenlere de Allah’tan rahmet dilerim.
Nurettin Tümen’in 2002 yılından bu yana başkanlığını yürüttüğü bünyesinde ilçelerle birlikte 15 oda ve 115 delegesi bulunan Karabük Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği 11 Mayıs Cumartesi günü olağanüstü kongre yapacak.
2 yıl önce yapılan Birlik seçimlerinde kullanılan 114 oyun 63’ünü alarak Kılıç’a karşı üstünlük kuran Nurettin Tümen, geçen yıl 7 Şubat’ta yapılan ve usulsüzlükler nedeniyle iptal edilen Karabük Esnaf Kredi Kefalet-2 kongresinde Hüseyin Kılıç ve Ahmet Okan Kirman ile yarışmıştı. Haziran ayında tekrarlanan Kefalet kooperatifi kongresinde bir kez daha karşıya gelen Tümen ve Kılıç yarışından Tümen bin 216 geçerli oyun 727’sini alarak 489 oy alan Kılıç’a bariz bir üstünlük kurmuştu.
11 Oda başkanının kendisiyle birlikte hareket ettiğini belirten Kılıç, toplantıda şunları söyledi; “Olağanüstü genel kurul kararı mahkeme tarafından verilmesine rağmen süre geçirilerek Esnaf Odaları Birliği Başkanı Nurettin Bey, mahkeme kararına uymayarak süreyi geçirmiştir. Dolayısıyla bakanlıktan bize bir yazı geldi. Bu genel kurulun bakanlık olarak yapılacağı bize söylendi. 11 Mayıs’ta bu sebeplerden dolayı yapılacak. Başkanlık divanını yönetmeye Ayakkabıcılar Fedarasyonu Başkanımız geliyor. Karabük’ten de bir iki arkadaşımız divanda olacak. 5 kişi ile bu divan yapılacak. Ve seçime bu şekilde gidiliyor.
Esnaf odasının birçok fuzuli masrafı var. Esnaf odaları birliğimizin arabası yok şoförü var. Siyah plaka birliğin arabası değil. Genel başkanımız dahil esnaf kefaletin ve kooperatiflerin siyah plakaya binme yetkisi yoktur. Yönetim kurulu kimin ne kadar harcama yaptığını bilmiyor. Biz niye birlikten ayrıldık? Sürekli ikaz ettik ama bunları çözemedik, ayrıldık. Mehmet Deniz bey de yönetime geldi. O da çözemedi ki ayrıldı. Böyle sıkıntılar var. Buradaki yapılan fuzuli masraflar bir havuz yapılsa bütün küçük odalarımız ayağa kalkar. Bu 20-21 aylık süreden sonra da ben kesinlikle aday olmayacağım.”
Doğrucu Davut
Tüm öğretmenlerimizin ve sizin öğretmenler gününü kutlarım.
Hür Kalyoncu
Çok teşekkür ederim. Sağolun.