Özçelik İş Sendikası 9. Olağan Genel Kurulunu Gerçekleştirdi

Özçelik İş Sendikası 9. Olağan Genel Kurulunu Gerçekleştirdi

Yayın: 11.10.2021 23:16
Paylaş:
A+ A-

(İHA) – Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, “Amerika’sından Avrupa’sına tüm güçler, sınır boylarımızdaki kanlı ve kirli planlara göz yuman pısırık bir Türkiye istemektedir. özgürlüğünü ilan eden bir Türkiye’ye asla tahammülleri yoktur” dedi.
Özçelik-İş Sendikası Karabük Şube Başkanlığı’nın 9. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen kongrede delege seçimlerinde büyük başarı elde eden Kenan Yılmaz, yeni başkan seçildi.
Safranbolu Leyla Dizdar Kongre Salonu’nda gerçekleştirilen genel kurula HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, Karabük Valisi Fuat Gürel, AK Parti Karabük milletvekilleri Niyazi Güneş, Cumhur Ünal, Özel İdare Genel Sekreteri Mehmet Uzun, AK Parti İl Başkanı Av. İsmail Altınöz, CHP İl Başkanı Abdullah Çakır, MHP İl Başkan Yardımcısı Cenk Gedikoğlu, MÜSİAD Karabük Şube Başkanı ve Safranbolu TSO Meclis Başkanı Cengiz Ünal, siyasi parti, STK ve kamu kurum kuruluşları temsilcileri ile delegeler ile işçiler katıldı.
Genel kurulda konuşan Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, her taşı yakut olan vatanın tam yüzyıl önce verdiği Kurtuluş Savaşı mücadelesinin adeta bir benzerini, tekrarını, bugün de yaşadıklarını söyledi.

Üreten, ürettikçe güçlenen, güçlendikçe söz sahibi olan bir Türkiye, bunların uykularını kaçırmaktadır”
Dört bir koldan sarılmış olan ülkenin, bugün istiklal ve istikbal mücadelesi verdiğini ifade eden Değirmenci, “Vatanımız ve insanımız üzerindeki gizli ve kirli planların biri bitmeden, bir diğeri devreye sokulmaktadır. Şer odakları, tabir-i caizse vatan toprağımızda cirit atmaktadırlar. Beka mücadelesi veren ülkemiz bugün, taşeron terör örgütleriyle, orman yangınlarıyla, yaptırımlarla, ekonomik savaşla, diplomatik baskılarla, göçmen akınlarıyla kuşatılmış durumdadır. Tüm şer odaklarının, mavi vatanda doğalgaz ve petrol arayan bir Türkiye’den rahatsız oldukları gün gibi ortadadır. Amerika’sından Avrupa’sına tüm güçler, sınır boylarımızdaki kanlı ve kirli planlara göz yuman pısırık bir Türkiye istemektedir. Bu karanlık odakların, gökyüzünde İHA ve SİHA’larla özgürlüğünü ilan eden bir Türkiye’ye asla tahammülleri yoktur. Yerli ve milli otomobiliyle yollarda, yerli ve milli helikopteriyle gökyüzünde, bağımsız olan bir Türkiye istememektedirler. Üreten, ürettikçe güçlenen, güçlendikçe söz sahibi olan bir Türkiye, bunların uykularını kaçırmaktadır. Milletimize ve Müslümanlara karşı yapılan her türlü haksızlığa sağır ve dilsiz olan bir Türkiye, onlar için her şeyden daha makbuldür. Bu karanlık eller, Türkiye’nin bataklıkta debelenmesi, kendi derdine düşüp başını kaldırmaması için, her türlü kirli girişimi, mubah görmektedir” dedi.

“Gün ayrışmak günü değil, bütünleşme günüdür”
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’yi de etkisini alan pandemi sürecinde tüm zorluklara rağmen, ülke ekonomisinin çarkının dönmesi adına çalışan işçilere de teşekkür eden Değirmenci, “Türkiye’nin dört bir yanındaki sendikasız fabrikalarda gördük ki, emekçiler pandemi nedeniyle ağır bedeller ödemek zorunda kaldılar. Herkese ‘Evde Kal’ çağrılarının yapıldığı bir dönemde, canınız pahasına, işinize-aşınıza-fabrikanıza sahip çıktınız. İşinize dört elle sarıldınız. Pandemiye rağmen fabrikanızın karına kar kattınız. Nasıl ki biz, sizin alınterinizi toplu sözleşmelerle yere düşürmediysek, sizler de ekmeğinize sahip çıktınız. Gün ayrışmak günü değil, bütünleşme günüdür. Tek yürek, tek yumruk olma günüdür. İhtiyacımız olan birlik ve beraberliğimizi sürdürmemizdir. Bundan sonraki süreçte tek ihtiyacımız olan ayrıştırmayı, bölmeyi değil, birleştirmeyi ve bütünleştirmeyi tercih etmektir. Türk sendikal hayatının ve çalışma yaşamının sorunlarının çözümünün de, yine bizim birlikteliğimizden geçtiği de unutulmamalıdır. Örgütlenmede yaşanan sorunlardan yargıdaki gecikmelere, sendikalaşan işçinin işten çıkarılmasından toplu iş sözleşmesinde ortaya çıkan sıkıntılara, kıdem tazminatı uygulamasının daha da iyileştirilmesinden, maaşlardaki vergi yükünün düşürülmesine kadar daha birçok konuda gücümüzü birleştirmemiz gerektiği ortadadır. Bizim birliğimiz, kardeşliğimiz, düşmana korku, dosta güven salmalıdır” diye konuştu.
Kongrede Karabük Valisi Fuat Gürel ile milletvekilleri Ünal ve Güneş de birer konuşma yaptı.
Divan Başkanlığını Özçelik – İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Recep Akyel’in yaptığı genel kurulda, Özçelik İş Sendikası Karabük Şube Başkanlığı yeni yönetimi için sandık başına gitti.
Yapılan seçimlerde Kenan Yılmaz başkanlığındaki Özçelik İş Sendikası Şubesinin yeni yönetimi ise şu isimlerden oluştu:
“Ali Kaplan, Hidayet Büyükdoğan, Ali Gürcan Vardaş ve İsa Aydın.”

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Milletvekil Akay TMMM Genel Kurulu’nda konuştu

Yayın: 03.05.2024 10:36
Paylaş:
A+ A-

CHP Karabük Milletvekili ve TBMM Plan Bütçe Komisyonu Üyesi Cevdet Akay, Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin üzerine TBMM Genel Kurulu’nda konuştu.

Maden Kanun Teklifi’nin 12.’inci maddesi üzerine TBMM Genel Kurulu’nda konuşan CHP’li Akay, “Bir taraftan tasarruf tedbirlerinden bahsedilirken diğer taraftan da ülke kaynaklarının heba edilmesiyle karşı karşıyayız. Kanunun yasalaşmasıyla, enerji kaynaklarımız Birleşik Arap Emirlikleri firmalarına tahsis edilmesi durumuyla karşı karşıya gelecek.” ifadeleriyle kanun teklifine tepki gösterdi.

Doğal Kaynaklarımızın Birleşik Arap Emirlikleri’ne Tahsis İmkânı Doğuyor

Kanun teklifinin yasalaşmasıyla birlikte doğal kaynakların ve enerji kaynaklarının Birleşik Arap Emirlikleri firmalarına tahsis edilme imkânıyla karşı karşıya geleceğine dikkat çeken CHP’li Akay, “Bu kanun teklifi, 19 Temmuz 2023 tarihinde Abu Dabi’de Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Birleşik Arap Emirlikleri Hükûmeti arasında imzalanan stratejik çerçeve anlaşmayla bağlantılı bir şekilde düşünülmesi gerekiyor. Bu kanun bugün buradan onaylanıp geçtiği zaman, o sözleşmeye bir alt zemin olmuş oluyor. Bu sözleşmeyle doğal kaynaklarımız ve enerji kaynaklarımız Birleşik Arap Emirlikleri firmalarına tahsis edilme imkânıyla karşı karşıya gelecek.” dedi.

Milli Kaynaklarımız Yabancı Firmalara Peşkeş Çekiliyor

Birleşik Arap Emirliklerinden finansman gelecek diye yenilenebilir enerji kaynaklarının yabancı firmalara zemin açılmasının asla kabul edilemeyeceğine değinen Milletvekili Akay, “Yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili yabancı firmalara zemin açılması da asla kabul edilemez, bu imkânların millî ve yerli firmalarımıza tanınması gerekir. Sırf Birleşik Arap Emirliklerinden gelecek finansmanla ilgili bunu kabul edemeyiz. Bütçe Kanunu’nun 12’nci maddesine göre dış kaynaklı kredi kullanımı var, Hazine garantisiyle kullanımlar yapılıyor. Bunların, bu alanlara kullanılması ve yerli firmaların desteklenmesi ve yerli üretim yapılmasını bizim teşvik etmemiz gerekir.” ifadelerini kullandı.

Yenilenebilir Enerji Üretimini İçin Yerli Firmalar Desteklenmiyor

Getirilen değişikle lisans alamayan firmaların teminatlarının tazmin edilmek yerine teminat mektuplarının iptal edildiğine dikkat çeken Akay, “Kanun teklifinde ayrıca, yatırımları gerçekleştiremediği için, tamamlayamadığı için ön lisans alamayan, üretim lisansı alamayan veya lisans alamayan firmaların teminat mektuplarının iptali söz konusu. Normalde bunların irat kaydedilmesi gerekir. Bir kamu kurumuna ihaleye girdiğiniz zaman, geçici mektup verirsiniz. Kesin mektup veya avans teminat mektubu verdiğiniz zaman yükümlülüğünüzü yerine getiremezseniz bu mektuplar tazmin olur, fakat burada iptal ediliyor. Ben hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına hem de Sayın Komisyona soruyorum: Bu firmalar, hangi firmalar? Bu firmalar EÜAŞ tarafından desteklenemez mi? Hazine garantisiyle, dış kaynaklı projelerle, kredilerle bu firmalar desteklenip buradaki yenilenebilir enerji üretimini yerli firmalarımıza yaptıramaz mıyız?” dedi.

Milli Servetimizin Ülkemizde Kalması Gerekiyor

Bir taraftan tasarruf tedbirlerinden bahsedilirken diğer taraftan da ülke kaynaklarının heba edilmesiyle karşı karşıya olunduğuna değinen Milletvekili Akay, “Yaklaşık 3,5 trilyon dolarlık bir maden kaynağımız olduğu tahmin ediliyor. Bu millî servetin ülkemizde kalması, millî ve yerli firmalar tarafından maden ocaklarımızın, yenilenebilir enerji kaynaklarının işletilmesi gerekiyor, bu manada da kaynaklarımızın israf edilmemesi gerekiyor. Bu sebeplerden dolayı, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak bu kanun teklifine karşı oy kullanacağız.” şeklinde konuştu.