Peşmerge Kerkük’e geri mi dönüyor?

Halil Kızılyer
Yayın: 18.09.2023 15:07
A+ A-

Irak anayasasına göre Peşmerge, sadece Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin sınırlarında, iç güvenlik operasyonları yürütebilir ve merkezi yönetime bağlı olan Kerkük onların yetki alanında bulunmuyor.

Can Hasasu, geçen haftalarda gündeme gelen KDP’nin Kerkük’e geri dönmesi konusuna dair merak edilenleri AA Analiz için kaleme aldı.

***

Irak’ın petrol zengini Kerkük kenti geçtiğimiz haftalarda uzun bir süre gündemdeydi. Her şey Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani’nin, kurduğu hükümete güven oyu vermeleri karşılığında, Mesut Barzani’nin partisi Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP) Kerkük’e geri dönme sözü vermesi ile başladı. Özellikle de Şorava bölgesinde bulunan ve Kerkük Ortak Operasyon Merkezi olarak kullanılan binanın KDP’ye iade edilmesi konusu gerilimin yükselmesine neden oldu. Binanın verilmesine karşı çıkan Arap ve Türkmenler protesto çadırları kurdu. KDP destekçisi gruplar sokak gösterileri düzenledi. Tırmanan şiddet olaylarına güvenlik güçlerinin müdahale etmesi sonucu çıkan çatışmalarda dört Kürt gösterici yaşamını yitirirken, kentte sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Irak mahkemeleri, sükunetin sağlanması ve itirazların incelenmesi gerekçesi ile KDP’nin eski genel merkez binasına dönme sürecinin askıya alındığını açıkladı. Irak’ta yerel seçimlerin de yaklaşması nedeniyle hem ülkede hem de dünyada büyük yankı ve tedirginlik uyandıran Kerkük’teki olaylar hakkında en çok merek edilen 4 sorunun yanıtını sizler için araştırdık.

Peşmerge Kerkük’e geri mi dönüyor?

Bu soruya kısaca “Hayır.” diyebiliriz. Irak’ta yasal olarak faaliyet gösteren partilerden biri olan KDP, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) de en büyük siyasi grubunu oluşturuyor. Mesut Barzani liderliğindeki KDP, ülkenin diğer kentlerinde olduğu gibi Kerkük’te de faaliyet gösterme hakkına zaten sahip. Kerkük, IKBY’nin federal yönetim sınırları içerisinde olmasa da 9 Nisan 2003’te Saddam Hüseyin yönetiminin devrilmesi ile Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) desteğini arkasına alan Kürt partiler kentte hakimiyet kurdu. IKBY’ye bağlı Peşmerge güçleri, 2014’te terör örgütü DEAŞ’ın ortaya çıkmasından sonra Irak ordusunun Kerkük’te boşalttığı üslere konuşlanmaya başlamış ve 3 yıl boyunca kentte denetimi fiilen ele almıştı.

Dönemin IKBY Başkanı olan Mesut Barzani’nin girişimleri ile 25 Eylül 2017’de düzenlenen sözde “bağımsızlık referandumu” merkezi Irak yönetiminin tepkisine yol açtı. Bu ilhak girişiminin ardından, merkezi hükümete bağlı güçler 16 Ekim 2017’de Kerkük’e girerek kentteki Peşmerge varlığına son verdi. Yani zaten DEAŞ’ın oluşturduğu defakto durumdan faydalanarak, Irak anayasasına aykırı bir şekilde, Kerkük il sınırları içine konuşlanan KDP ve KYB Peşmergeleri; Erbil ve Süleymaniye’ye geri çekilmek zorunda kaldı. Irak anayasasına göre Peşmerge, sadece IKBY sınırlarında, iç güvenlik operasyonları yürütebilir ve merkezi yönetime bağlı olan Kerkük onların yetki alanında bulunmuyor.

KDP binası neden bu kadar büyük bir tartışmaya yol açtı?

KDP ve es-Sudani arasında varılan mutabakatta Kerkük’te bulunan 33 siyasi parti binasının iadesi yer alıyor. Tartışmaların sebebi bu binalardan bir tanesi: Kerkük’ün kuzeyinde, Erbil yolu üzerindeki Şorava semtinde bulunan eski KDP Kerkük İl Binası. Irak ordusu 16 Ekim 2017’de Kerkük’ü geri aldığında, KDP binasını Kerkük Operasyonlar Komutanlığı karargahı yapmıştı.

KDP destekçileri kendi inşa ettikleri binanın geri kalan 32 bina gibi kendilerine iade edilmesi gerektiğini söylüyor. Karargahın önüne protesto çadırları kuran Arap aşiretler ve Türkmenler, binanın devlet arazisi üzerine, kaçak olarak inşa edildiği için zaten devlete ait olduğunu ve iadesinin söz konusu olamayacağının altını çiziyor.

Belgeler bina arazisinin bir kısmının Petrol Bakanlığına, geri kalanın da Maliye Bakanlığına ait olduğunu gösteriyor. Mahkeme kayıtları incelendiğinde, arazinin asıl sahibinin Sıddık Beg Aslan kızı Şefika Hanım adlı Kerküklü bir Türkmen kadın olduğu ortaya çıktı. Söz konusu binayı da içeren geniş bir arazinin, Baas Partisi’nin yönetime gelmesinin ardından, “tarım reformu” adı altında 1967 yılında zorla istimlak edildiği anlaşılıyor. Şefika Hanım’ın günümüzde yaşayan tek varisi ise Ahmet Mustafa Şevki adlı Kerkük Ticaret Odası’na kayıtlı Türkmen bir iş adamı. Avukatı Ahmet Hayrullah Ömer, Devlet Emlak Müdürlüğünün, arsa üzerindeki kaçak inşaatın başladığı 2012 tarihinde KDP’yi mahkemeye verdiğini ve bu davanın sürdüğünü belirtti. Şorava bölgesindeki diğer binaların da yasalara aykırı bir şekilde inşa edildiğini söyleyen Ahmet Hayrullah, bu davanın iade kararının iptali için önemli bir dayanak teşkil edebileceğini düşünüyor.

Türkmenler ve Araplar neye karşı çıkıyor?

Nisan 2003’te Saddam rejiminin son bulması ile kuzeyden Amerikan güçleri ile birlikte gelen Peşmerge güçleri Kerkük’e girdi. Baas Partisi döneminde baskılara ve işkencelere maruz kalan Kürt gruplar, Saddam sonrası Kerkük’te iyi bir sınav veremedi. Yıllarca Araplaştırma politikası ile kentin demografisini değiştiren Irak diktatörünün devrilmesi ile normale dönmeyi bekleyen Kerkük halkı bu sefer Kürt partilerin benzer uygulamalarıyla karşı karşıya kaldı. Bu dönemde Kerkük’te yaşayan Türkmen ve Araplara yönelik saldırı, kaçırma ve suikast eylemleri hızla arttı. Kentte yaşayan varlıklı Türkmen ve Arap aileler özellikle hedef alınıyordu. 16 Ekim 2017’de Kerkük’e Irak merkezi hükümet güçleri girdikten sonra bu olaylar bıçak gibi kesildi. Kerküklü Türkmen ve Araplar, KDP ve KYB’yi 2003 ile 2017 arasında kentte yaşanan şiddet olaylarının sorumlusu olarak görüyor. Bu iki gruba duyulan tepkinin temelinde de bu güvensizlik yatıyor.

Kerkük’te dengeleri belirleyen iç ve dış güçler kimler?

Peşmerge güçleri iki ana gruptan oluşuyor. Bunlar Barzani’ye bağlı KDP Peşmergeleri ve Celal Talabani’nin KYB’sine bağlı Peşmergeler. Bu gruplar aslında rakip ve uzun yıllar birbirleriyle savaştılar. Her ne kadar dışarıdan tek bir güç olarak görünseler de Kerkük hakimiyeti konusunda da rekabet halindeler. KDP, tarihi olarak Türkiye ile daha yakın ilişkilere sahip. KYB ise İran’a daha yakın ve terör örgütü PKK’yı Kerkük, Telafer ve Diyale gibi IKYB kontrolü dışındaki bölgelerde konuşlandırarak onları kendi amaçları doğrultusunda kullanma stratejisi izliyor.

Tüm bu tartışmaların odağındaki KDP binasının hemen 600 metre ilerisinde KYB Kerkük İl Binası yer alıyor. Orası da devlet arazisi üzerine inşa edildi ve kaçak. İran ile iyi ilişkileri olan KYB yönetimi, kentin kontrolü merkezi hükümete geçtikten kısa bir süre sonra binasına geri dönebilmişti. İran, Irak hükumeti ve Haşdi Şabi güçleri üzerinde büyük bir etkiye sahip. Kerkük kentinin merkezi hükümette kalması hususu Tahran için de önemli. Ancak Türkmen grupların güçlenmesini de kendisi için tehdit olarak görüyor.

Irak Türkmen Cephesi (ITC), Irak Türklerini temsil eden en güçlü siyasi kuruluş. Genel merkezi Kerkük’te bulunan ITC, Kerkük Ortak Operasyon Karargahının 2017’den sonra kentte yeniden tesis edilen güvenliğin simgesi haline geldiğini düşünüyor. ITC, KDP’nin siyasi partiler kanunu çerçevesindeki hiçbir faaliyetine karşı olmadıklarını ancak devlet arazisi üzerine inşa edilen bir binanın mütecaviz tarafa iadesinin adalete olan güveni sarsacağını savunuyor ve konunun Irak yargısının kararına bırakılması gerektiğini vurguluyor.

Kerkük’te yaşayan Arapların büyük bir bölümü Saddam döneminde bölgeye yerleştirildi. Bu insanlar ne Şii hükümete ne de Kürt yönetimine güveniyorlar. Türkiye ise bölgedeki Sünni Arap aşiretler nezdinde itibar duyulan bölgesel bir güç.

Saddam Hüseyin’i deviren, birinci ve ikinci körfez harekatlarında başı çeken ABD, Kerkük’teki gelişmeleri yakından izliyor. Washington’ın Kerkük politikası Irak anayasasının 140. maddesine dayanıyor. Saddam sonrası yazılan ilk anayasaya bu maddeyi koyan da kendileri zaten. Buna göre kente yerleştirilen Araplardan isteyenler geri gönderilecek, göç ettirilen yerel halk geri getirilerek zararları karşılanacak. “Normalleştirme süreci” denen bu aşamadan sonra Kerkük’ün kaderinin referandum ile tayini ön görülüyor. Türkmen ve Araplar bu maddenin ABD’nin baskısıyla anayasaya ihdas edildiğini ve Kürt grupların 15 yıl boyunca kentteki demografik yapıyı planlı bir şekilde değiştirdiğini söyleyerek maddenin geçersizliğini savunuyor.

Kentteki olaylarla ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kerkük’ün yapısını bozacak her eylem, Irak’ın bütünlüğünün bozulması demektir. Bu coğrafyanın huzurunun, bütünlüğünün bozulmasına izin vermeyeceğiz.” sözleri Türkiye’nin Irak politikasının özeti niteliğindedir. Ankara, Türkmen soydaşları kadar terör örgütü PKK’ya karşı bölgedeki Kürt müttefiki olan KDP ile de iyi ilişkiler içinde. Türkiye, Saddam rejiminin devrilmesinden bu yana Irak’ın bütünlüğünü savunuyor ve Kerkük’ün tüm etnik gruplara eşit söz hakkının verildiği özel bir yönetime sahip olması gerektiği tezini destekliyor.

[Can Hasasu, Anadolu Ajansında Amerika Haberleri Müdürüdür.]

* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editöryal politikasını yansıtmayabilir. (AA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Ford Trucks’ın “Seviye-4 Otoyol Pilotu” teknolojisine sahip kamyonunun test sürüşü gerçekleştirildi

Anadolu Ajansı
Yayın: 08.09.2024 00:52
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Ford Otosan'ın ağır ticari araç markası Ford Trucks, otonom sürüşe olanak sağlayacak Seviye-4 Otoyol Pilotu fonksiyonuna sahip kamyonunu test sürüşüne çıkardı.

Test sürüşüne Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun yanı sıra Ford Otosan Ford Trucks’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emrah Duman, IC Altyapı Grubu Genel Müdürü Serhat Soğukpınar, ICA Yavuz Sultan Selim Köprüsü Genel Müdürü Alper Akar da katıldı.

Bakan Uraloğlu'nun gerçekleştirdiği test sürüşü Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) ile donatılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü Kuzey Çevre Otoyolu'ndaki trafiğe kapalı alanda yapıldı.

Ford Trucks'tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emrah Duman, konuya ilişkin yaptığı açıklamada Ford Otosan olarak ağır ticari araç sektöründe dönüştürücü bir adımı atmanın heyecanını yaşadıklarını belirtti.

Yenilikçi teknolojiyi test etmelerinin yanı sıra Türkiye'nin mühendislik ve teknoloji alanında ne denli büyük başarılara imza atabileceğini gözler önüne serdiklerini vurgulayan Duman, “Yaklaşık dört yıldır üzerinde çalıştığımız Seviye-4 Otoyol Pilotu teknolojisi, bu hedeflere ulaşmak için geliştirdiğimiz en önemli projelerden biri. Otoyol taşımacılığında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz bu teknoloji sayesinde, kamyonlarımızın taşımacılık faaliyetlerini tamamen otonom bir şekilde gerçekleştirebilmesini hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Duman, “Ford Otosan olarak, mobilite ekosisteminin geleceğini şekillendiren bu tür yenilikçi çözümlerle, sektöre öncülük etmeye devam ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

– Seviye-4 Otoyol Pilotu birçok davranışı gerçekleştiriyor

Bu arada şirketten verilen bilgiye göre, test sürüşünde, Ford Trucks'ın Türkiye'de geliştirdiği Seviye-4 Otoyol Pilotu teknolojisine sahip ilk kamyonu, lojistik merkezler arasındaki taşımacılık faaliyetlerini, güvenlik sürücüsünün gözetiminde otonom olarak gerçekleştirebilme potansiyelini kanıtladı.

Otoyol taşımacılığında kullanılmak üzere geliştirilen Seviye-4 Otoyol Pilotu, şerit takibi, öndeki araca göre hızı ve mesafeyi ayarlama, yan şeritleri kontrol edip gerektiğinde şerit değiştirme ve ardından tekrar şeridine dönme, dur-kalk manevraları gibi kritik sürüş davranışlarını başarıyla gerçekleştiriyor.

Seviye-4 Otoyol Pilotu, çekici üzerindeki ileri teknoloji ürünü sensörlerle çevresini algılıyor, hareketlerini planlıyor ve planlanan rota üzerinde aksiyonlarını gerçekleştiriyor. Fonksiyon, algılama, lokalizasyon, çevre modeli, karar verici, sürüş planlama ile kontrolcü gibi yazılım bloklarından oluşuyor.

Yeni nesil bu teknoloji, verimlilik, güvenlik ve sürdürülebilirlik açısından pek çok avantaj sunuyor. Lojistikte artan talebe bağlı maliyetleri düşürürken, araçların günlük kullanım süresini artırarak daha yüksek verimlilik sağlıyor. Ayrıca operasyonları optimize ederek, insan hatalarından kaynaklanan kazaları en aza indirmeyi ve yakıt tüketimini yüzde 10'lara varan oranda azaltmayı hedefliyor.

Ford Trucks, bu fonksiyon ile ağır ticari araç sürücüsü eksikliğinden kaynaklanan lojistik tedarik sorununa da çözüm getirmeyi amaçlıyor.

– Kamyon sürücüsünün günlük sürüşünün yüzde 90'ını karşılandı

Ford Otosan mühendisleri, geliştirdikleri yapay zeka ve robotik algoritmalarını bütüncül bir yazılım mimarisine entegre ettikten sonra Seviye-4 Otoyol Pilotu geliştirme faaliyetlerini simülasyon ortamında ve trafiğe kapalı otoyolda fiziksel araç üzerinde son bir yıldır test ederek gerekli doğrulamalarını tamamladı.

Bu noktada, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu İşletmecisi ICA'nın Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) adını verdiği teknolojisinden de yararlanıldı. Seyahat sürelerinin azaltılması, trafik güvenliğinin arttırılması, mevcut yol kapasitelerinin optimum kullanımı, mobilitenin artırılması” gibi amaçlar doğrultusunda geliştirilen, “kullanıcı-araç-altyapı-merkez” arasında çok yönlü veri alışverişi ile izleme, ölçme, analiz ve kontrol içeren AUS sayesinde Ford Trucks'ın Seviye-4 Otoyol Pilotu trafiğe kapalı alanda tüm testleri başarıyla gerçekleştirdi.

Ford Trucks, geliştirme ve doğrulama çalışmaları sonucunda, bir kamyon sürücüsünün günlük sürüşünün yüzde 90'ını karşılayacak, normal sürüş koşullarında sürücü desteğine ihtiyaç duymadan kendi kendine yol alabilen bir araç teknolojisi geliştirdi.

Sonraki aşamada, Ford Trucks’ın Seviye-4 Otoyol Pilotu trafiğe açık otoyollarda güvenlik sürücüsü eşliğinde ilk deneme sürüşlerine başlayacak. Bu deneme sürüşleri ile farklı senaryolar tespit edilip analiz edilecek. Ayrıca, emniyet şeridine yanaşma, gece koşullarında sürüş, kötü hava koşullarına uyum sağlama ve acil durum manevraları gibi yeni davranış setlerinin her aşamada geliştirilmesi de hedeflenecek.

Nöbetçi Eczaneler

Asuman Eczanesi
Adres

Fevzi Fırat Caddesi, No:51/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 413-1373

Beşbinevler Eczanesi
Adres

Beşbinevler 75. Yıl Mahallesi, 70. Sokak No:39 Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-1527

Dilek Eczanesi
Adres

Esentepe Mahallesi, İncekaya Caddesi, Sultan Çayırı Evleri No:78/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-5434

Mutlu Eczanesi
Adres

Orta Sokak No:7/B Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-1124

Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455

Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331